İncil'den bölümler
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
|
Luka, 12: 22-24
22 İsa öğrencilerine şöyle dedi: «Bu nedenle size şunu söylüyorum: `Ne yiyeceğiz?' diye canınız için, ya da `Ne giyeceğiz?' diye bedeniniz için kaygılanmayın. 23 Can yiyecekten, beden de giyecekten daha önemlidir. 24 Kargalara bakın! Ne eker, ne biçerler; ne kilerleri, ne ambarları vardır. Tanrı yine de onları doyurur. Siz kuşlardan ne kadar daha değerlisiniz! Luka, 14: 33 33 Aynı şekilde sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, benim öğrencim olamaz. Markos, 9: 43-47 43>44 Eğer elin seni günaha sokarsa, onu kes. Çolak olarak yaşama kavuşman, iki el sahibi olarak sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir. 45>46 Eğer ayağın seni günaha sokarsa, onu kes. Tek ayaklı olarak yaşama kavuşman, iki ayak sahibi olarak cehenneme atılmandan iyidir. 47 Eğer gözün seni günaha sokarsa, onu çıkarıp at. Tanrı'nın Egemenliğine tek gözle girmen, iki göz sahibi olarak cehenneme atılmandan iyidir. Markos, 7: 1-23 1 Kudüs'ten gelen Ferisiler ve bazı din bilginleri, İsa'nın çevresinde toplandılar. 2 O'nun öğrencilerinden bazılarının murdar, yani yıkanmamış ellerle yemek yediklerini gördüler. 3 Ferisiler, hatta bütün Yahudiler, atalarının geleneği uyarınca ellerini iyice yıkamadan yemek yemezler. 4 Keza, çarşıdan dönünce, yıkanmadan yemek yemezler. Ayrıca kâse, testi ve bakır kapların yıkanmasıyla ilgili başka birçok geleneğe de uyarlar. 5 Ferisiler ve din bilginleri İsa'ya, «Senin öğrencilerin neden atalarımızın geleneğine uymuyorlar, niçin murdar ellerle yemek yiyorlar?» diye sordular. 6 İsa onlara şöyle cevap verdi: «Yeşaya'nın siz ikiyüzlülerle ilgili peygamberlik sözü ne doğrudur! Yazmış olduğu gibi, `Bu halk, dudaklarıyla beni sayar, ama yürekleri benden uzaktır. 7 Bana boşuna taparlar. Çünkü öğrettikleri, sadece insan kurallarıdır.' 8 Siz Tanrı buyruğunu bir yana bırakmış, insan geleneğine uyuyorsunuz.» 9 İsa onlara ayrıca şunu söyledi: «Kendi geleneğinizi sürdürmek için Tanrı buyruğunu bir kenara itmeyi ne de güzel beceriyorsunuz! 10 Musa, `Annene babana saygı göster' ve, `Annesine ya da babasına söven mutlaka ölümle cezalandırılsın' diye buyurmuştu. 11>12 Ama siz, `Eğer bir adam annesine ya da babasına, benden alacağın tüm maddi yardım kurbandır, yani Tanrı'ya adanmıştır derse, artık annesi ya da babası için bir şey yapmasına izin yok' diyorsunuz. 13 Böylece kuşaktan kuşağa aktardığınız geleneklerle Tanrı'nın sözünü geçersiz kılıyorsunuz. Buna benzer daha birçok şey yapıyorsunuz.» 14 İsa, halkı yine yanına çağırıp onlara, «Hepiniz beni dinleyin ve şunu belleyin» dedi. 15>16 «İnsanın dışında olup içine giren hiçbir şey onu kirletemez. İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır.» 17 İsa kalabalığı bırakıp eve girince, öğrencileri O'na bu benzetmenin anlamını sordular. 18 O da onlara, «Demek siz de anlamıyorsunuz, öyle mi?» dedi. «Dışarıdan insanın içine giren hiçbir şeyin onu kirletemeyeceğini bilmiyor musunuz? 19 Dıştan giren, insanın yüreğine değil, midesine gider, oradan da ayakyoluna atılır.» İsa bu sözlerle, tüm yiyeceklerin temiz olduğunu bildirmiş oluyordu. 20 İsa şöyle devam etti: «İnsanı kirleten, insanın içinden çıkandır. 21>22 Çünkü kötü düşünceler, cinsel ahlaksızlık, hırsızlık, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kıskançlık, iftira, kibir ve akılsızlık içten, insanın yüreğinden kaynaklanır. 23 Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanır ve insanı kirletir.» Markos, 11: 12-20 12 Ertesi gün Beytanya'dan çıktıklarında İsa acıkmıştı. 13 Uzakta, yapraklanmış bir incir ağacı görünce belki üzerinde incir bulurum diye yaklaştı. Ağacın yanına vardığında yapraktan başka bir şey bulamadı. Çünkü incir mevsimi değildi. 14 İsa ağaca, «Artık senden hiç kimse bir daha meyve yemesin!» dedi. Öğrencileri de bunu duydular. 15 Oradan Kudüs'e geldiler. İsa tapınağın avlusuna girerek oradaki satıcı ve alıcıları dışarı kovmaya başladı. Para bozanların masalarını, güvercin satanların sehpalarını devirdi. 16 Yük taşıyan hiç kimsenin tapınağın avlusundan geçmesine izin vermedi. 17 Halka ders verirken şunları söyledi: «`Benim evime, tüm ulusların dua evi denecek' diye yazılmamış mıdır? Ama siz burayı haydut inine çevirdiniz.» 18 Başkâhinler ve din bilginleri bunu duyunca İsa'yı yok etmek için bir yol aramaya başladılar. O'ndan korkuyorlardı. Çünkü bütün halk O'nun öğretisine hayrandı. 19 Akşam olunca İsa'yla öğrencileri kentten ayrıldı. 20 Sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler. 21 Olayı hatırlayan Petrus, «Rabbî, bak! Lanetlediğin incir ağacı kurumuş!» dedi. Matta, 19: 9-12 9 Ben size şunu söyleyeyim, karısını cinsel ahlaksızlıktan başka bir nedenle boşayıp başkasıyla evlenen, zina etmiş olur. Boşanmış kadınla evlenen de zina etmiş olur.» 10 Öğrenciler İsa'ya, «Eğer bir erkekle karısı arasındaki ilişki buysa, hiç evlenmemek daha iyi!» dediler. 11 İsa onlara, «Herkes bu sözü kabul edemez» dedi. «Ancak böyle bir Tanrı vergisine sahip olanlar kabul edebilir. 12 Çünkü doğuştan, ana rahminden çıktıklarında hadım olanlar bulunduğu gibi, insanlar tarafından hadım edilmiş olanlar ve kendilerini Göklerin Egemenliği uğruna hadım saymış olanlar da vardır. Bunu kabul edebilen, kabul etsin!» Korintoslulara Mektup I, 7: 1 1 Şimdi yazdığınız konulara gelelim. Erkeğin evlenmemesi iyidir. Korintoslulara Mektup I, 7: 8 8 Yine de evlenmemiş olanlara ve dul kadınlara şunu söyleyeyim, benim gibi kalsalar onlar için iyi olur. Korintoslulara Mektup I, 7: 25-38 25 Kızlara gelince, Rab'den onlarla ilgili bir buyruk almış değilim. Ama Rab'bin merhameti sayesinde güvenilir biri olarak düşündüklerimi söylüyorum. 26 Öyle sanıyorum ki, şimdiki sıkıntılar nedeniyle insanın olduğu gibi kalması iyidir. 27 Karın varsa, boşanmayı isteme. Karın yoksa, kendine eş arama. 28 Ama evlenirsen, günah işlemiş olmazsın. Bir kız da evlenirse, günah işlemiş olmaz. Ne var ki, evlenenlerin bu yaşamda sıkıntıları olacaktır. Ben sizi bu sıkıntılardan esirgemek istiyorum. 29>31 Kardeşler, şunu demek istiyorum, zaman daralmıştır. Bundan böyle, karısı olanlar karıları yokmuş gibi, yas tutanlar yas tutmuyormuş gibi, sevinenler sevinmiyormuş gibi, mal alanlar malları yokmuş gibi, dünyadan yararlananlar alabildiğine yararlanmıyormuş gibi olsunlar. Çünkü dünyanın şimdiki hali geçicidir. 32 Kaygısız olmanızı istiyorum. Evli olmayan erkek, Rab'bi nasıl hoşnut edeceğini düşünerek Rab'bin işleri için kaygı çeker. 33 Ama evli erkek karısını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygı çeker. Böylece ilgisi ikiye bölünür. 34 Evli olmayan kadın ya da kız hem bedence hem de ruhça kutsal olmak amacıyla Rab'bin işleri için kaygı çeker. Ama evli kadın, kocasını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygı çeker. 35 Bunu sizin kendi iyiliğiniz için söylüyorum, özgürlüğünüzü kısıtlamak için değil. Dikkatinizi dağıtmadan, Rab'be adanmış olarak ve O'na yaraşır biçimde yaşamanızı istiyorum. 36 Bir kimse kızına karşı haksız davrandığını sanıyorsa, kızın yaşı geçiyor ve evlenmesi gerekiyorsa, o kimse istediğini yapsın, kızını evlendirsin; günah işlemiş olmaz. 37 Ama zorunluluk altında bulunmayan, yüreğinde kararlı ve isteğini yerine getirebilecek durumda olan kişi, kızını evlendirmemeye yüreğinde karar verirse, iyi eder. 38 Kısacası, kızını evlendiren iyi eder, evlendirmeyen ise daha da iyi eder. |
Kutsal Kitap bu şekilde ele alınmaz.
Teoloji olmadan, yorum olmadan, yukarıda yaptığınız gibi ayetleri pasajlarından çıkarıp, almak, kitabın bütünselliğinden uzak tutarak, anlamak mümkün değildir. Teoloji, yorum neden vardır? Neyse, Yukarıdaki bölümlerin hepsini açıklarsak belki sayfalarda yazmamız gerekecek. Zaman bulursam yazarım da yazdıklarımın hiç bir anlamı olmadığını baştan kabul ettiyseniz, benim cevap vermemin hiç bir anlamı kalmaz değil mi ? :) Nereden, hangisinden başlamak istersiniz? Belirtin, bilgim dahilindeyse yanıtlamaya çalışayım. |
Kral çıplak!..
|
8 Benden önce gelenlerin hepsi hırsız ve hayduttu, ama koyunlar onları dinlemedi.
9 Kapı ben'im. Bir kimse benim aracılığımla içeri girerse kurtulur. Girer, çıkar ve otlak bulur. Burada soz bitmis zaten, sahi Isa'nin soyu da Davut'a baglaniyordu degil mi Incil'e gore... Demek ki Davud da hirsiz ve haydutmus. Buna ragmen sutunlar sembolunu de kullanmaktan geri durmamis. Sen adamlara hem hirsiz haydut de, hem de hirsiz-haydut'un inanisini kural olarak uygula.. 13 Uzakta, yapraklanmış bir incir ağacı görünce belki üzerinde incir bulurum diye yaklaştı. Ağacın yanına vardığında yapraktan başka bir şey bulamadı. Çünkü incir mevsimi değildi. 14 İsa ağaca, «Artık senden hiç kimse bir daha meyve yemesin!» dedi. 20 Sabah erkenden incir ağacının yanından geçerlerken, ağacın kökten kurumuş olduğunu gördüler. 21 Olayı hatırlayan Petrus, «Rabbî, bak! Lanetlediğin incir ağacı kurumuş!» dedi. Hem tanri olacaksin veya tanri oglu, Incir mevsimi olmadigini bilmediginden, agacta incir arayacak bulamayinca lanetleneyeceksin ve kurutacaksin. Haydi onu da gectim zavalli incir agacindan ne istedin be adam!.. 5000 kisiyi doyurmayi biliyorsun da, bir incir yapragi ile bir dolu incir mucizesi niye yapamamaktasin? 33 Ama evli erkek karısını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygı çeker. Böylece ilgisi ikiye bölünür. 34 Ama evli kadın, kocasını nasıl hoşnut edeceğini düşünerek dünya işleri için kaygı çeker. Evlilige bu kadar dusman olmanin manasi nedir acaba? Hem yasayi degistirmeye gelmedim demektesin, hem de gayet normal bir eylemi kibarca yasaklamaktasin. Hem de fena halde Kral ciplak! Hristiyan tanrisi teoloji/yorum'a kolaylik versin ne diyelim! |
Alıntı:
Alıntı:
Demek sadece Müslümanlarda değil, Hıristiyanlarda da bu durum varmış. O ayet o anlama gelmiyor. mantığı tüm dinlerde işliyor galiba. Tanrının insanlarla açık şekilde konuştuğu bir kitap yok herhalde. Siz İncil'i sürekli pamuk şeker bir kitap gibi tanıtınca, bunları buraya asmak farz oldu. Ve gelen cevap da beni hiç şaşırtmadı. Herhalde okuyanları da şaşırtmamıştır. :) Alıntı:
|
Pirate
Ben, hristiyanım ve Rabb'in lütfuyla öyle yaşıyorum. Müslüman olmak için bir sebep yoktur. Kuran'ı incelemedim, hiç okuma fırsatım olmadı. Ancak, Kuran'da hata, çelişki olmasa bile, Hatta açık mucizeler dahi bulunsa ben onu kabul etmem. O kitapta mucizelerin olup olmadığını bilmiyorum, hiç de ilgilenmiyorum. Eğer varsa bile ben bunu Tanrı'ya DEĞİL, farklı bir kişiye yorarım. :) Kuran'ı araştırmadığımdan, hakkında bilgim olmadığından onun hakkında bir şey söylemek istemiyorum. Ben, incile inanıyorum ve İncil hakkında yoğunlaşıyorum. Kuran'da Tanrı'nın niteliklerine ilişkin benzer şeyler dile getirilmişse, bu; Tevrat'tan alınmış olabilir, bir sentez gibi yada zaten hristiyanlık ortada iken 500 yıl, hristiyan inancının etkisinde bazı şeyler yazılmış olabilir. İslamiyet yokken, hristiyanlık yaygındı ve biliniyordu. Tam net bilmesem de Kur'an, biraz Tevrat'tan yada incilden kopya çekmiş olabilir. Tanrı'nın kutsal olduğunu okuyor ve inanıyoruz. Müslümanlar da Tanrı'nın Kutsal olduğuna inanıyor olabilir ama aynı şey değildir. Cennette huriler vaat etmek bizim, kutsal tanrı anlayışımıza uygun değildir. Yani içeriği incelendiğinde AYNI OLMUYOR. Yüzeysel değil de biraz daha derin bir anlayışla bakmak gerekir. Yorumlamaya gelince_____ Yorum önemlidir, kim neyi hangi amaçla kime söylemiştir bunu anlayabilmek için bakmak incelemek gerekir. Herşeyi olduğu gibi alırsak hata yaparız. Bir şiir düşünün. Edebi bir eser düşünün. O zaman bana hak vereceğinizden eminim. Tabii, ideolojiniz, sağduyu ve alçakgönüllülüğünüze engel olmadıkça. İncili isa yazmamıştır. İncil gökten öylece de düşmemiştir. Kuran'ın iniş(!) şekli gibi değildir. Vahiy kitabına bakın örneğin, oradaki sembollere bakın. Tanrı, beyaz taş ve saklı man vereceğini söylüyor. Ne yani, sona kadar dayanan ve imanını koruyana tanrı taş mı verecek:) hayır elbette. Bunların anlamları vardır. Öğrenmek için yürek tutumumuz çok önemlidir. Bazıları herşeyi bildiğini iddia ediyor. Her soruya cevapları vardır. Ama öyle değil, öğrenmeye açık olursanız ben kendimce açıklamaya başlarım. Amaç, sizinle tartışmak yada sizi mağlup etmek değildir. Amaç, farklıdır, anlayana tabiki, anlamayan benimle galip gelmek için tartışıyor. Şimdi çok uzun olmaması için bu iletiyi sonlandırıyor ve yukarıdaki alıntılara geçmek için yeni bir mesaj yazıyorum. Vakit olursa üçlü birlik hakkında sorduğunuz, diğer başlıktaki yazıya bakacağım. Esenlikler |
Sayın Pirate,
Sadece Kutsal Kitap değil, hiç bir mesele bu şekilde ele alınmaz. Konu butunlugu diye bir şey var. Siz ele aldığınız kitabın içindeki bir bolumden bile değil, bir kaç cumle uzerinden çıkarımda bulunuyorsunuz. Boyle bir çıkarım ne kadar sağlıklı olabilir sizce? Mesela bende sizin son yazınızı bir butunluk içinde ele almadan, sadece şu cumlenizi iktibas etsem; ''Kuran'da da hata yoktur ve İncil'i hükümsüz kılmıştır.'' ve sizin aslında bir Musluman olduğunuzu söylesem... İkincisi Kutsal Kitabın ''sıradan insanlar'' tarafından yazıldığını soylemişsiniz. Bu da sizin Kutsal Kitaba, İslamın Vahiy anlayışı ile bakma hatasına dusmenizden ileri gelmektedir. Kutsal Kitap, Peygamberlerin ve elçilerin Tanrı tarafından aldığı ''Esin'' yoluyla yazılmıştır. Tanrı Kutsal Kitap'da, Kutsal Ruhu vasıtasıyla yonlendirdiği elçilerinin-peygamberlerinin ağızları ve usluplarıyla insanlara seslenmiştir. Boylelikle de sizin iddia ettiğiniz gibi insanların gelişi guzel yazdıkları değil,dini açıdan Kutsallık taşıyan metinler ortaya çıkmıştır. |
Alıntı:
Yusuf gibi biz de aynı fikirdeyiz. Yinede bu ve diğer pasajlardan ne anladığımı anlatmaya çalışayım. Burada ateş, bildiğimiz ateş değildir. İsa, sembolik/mecazlı bir anlam yükleyerek mesaj vermeye çalışıyor. Kutsal Kitapta ateş, ya gelecek yargıyı [I.Kor. 3:13] ya da arınmayı [ Yşa. 4:4-5] ifade eder. Halbuki burada YARGI, ve AYRILIKla [Luk. 12:51] ilişkilendirilir. Ayrıca buradaki yargı, doğruluktan ayrılmış kötüler için geçerlidir. İman ediyor ve doğruluk yolunda gidiyorsanız zaten korkmanıza gerek yok. İsa, bu gibi kişilere, "size KUL demiyorum, DOST diyorum" diyor. Ama gerçekten seven bir dost. I. Korint. 3:13'te de ateş, Tanrı'nın yargısını ifade etmek için kullanılmıştır. [Zek. 3:2] İsa Mesih'e olan iman, imansız toplumlarda hoş karşılanmıyor. Gerek hristiyanlığın ilk başladığı yıllarda Romalılar döneminde gerekse günümüzde hristiyanlar inançlarından ötürü öldürülmüşlerdir. Hatta ülkemizde dahi kardeşlerimizin boğazları kesilerek katledildiler. İsanın bu mesajını, ancak, ailesinden muhalefet gören bir inanlı anlayabilir. Öyle durumlar olur ki, babası evladını, öz çocuğunu İsa inancından ötürü reddediyor, dışlıyor. Bu aile fertlerinde, arkadaş çevresinde, okulda, sokakta görülebilen durumlardır. Ayrılığın anlamı da budur. Mesih'in sevgisinden bizi kim ayrılabilir? Sıkıntı mı, elem mi, üzüntü mü, açlık mı Çıplaklık mı, tehlike mi, Kılıç mı? SENİN UĞRUNA BÜTÜN GÜN ÖLDÜRÜLÜYORUZ KASAPLIK KOYUN SAYILIYORUZ __Rom.8:35-36 İsa, gerçekten seven kişiyi, canını başkaları için verebilecek kişi olarak tanımlıyor İncilde. Ve kendisi bunu yapıyor. Durum böyleyken, isanın savaş yanlısı olduğunu düşünmek için akıl sağlığımızdan şüphe etmek gerekir. Kılıç tutan kılıçla ölür diyor isa. Demek ki, İSAyı anlamak için ona fırsat vermeli, yargılamama acele etmemeliyiz. Alıntı:
Okumaya 28. Ayetten itibaren başlarsanız, nedenini de, neden söylendiğini, kolayca anlayabilirsiniz. İnsanların iman ettikten sonra yalnızca Tanrı'nın halkından biri olmanın getirdiği bereketlere odaklanmanın sakıncasıyla ilgili bir uyarıdır.Kişi, yaşamını İsa'ya adamadan önce, Onu izleyen biri olmanın getirdiği sorumluluk ve bedel de getirdiğini göz ardı etmemelidir. Bedel; İsa'ya tam anlamıyla teslim olmaktır. Alıntı:
Alıntı:
Dinsel açıdan temiz ve kirli olmakla ilgili kurallar Lev. 11 ve 15. Bölümlerde belirtilir. Bu kurallar, İsrail halkının günlük yaşamına ilişkin kurallardı. Kutsallık yada günahla doğrudan ilişkisi olmamasına karşın, bir israillinin murdar hale geldiğinde Rabb'in huzuruna yani tapınağa yaklaşmayacağı için, uzun süre dinsel açıdan kirli kalmaması gerekiyordu. İsa Mesih'in zamanında bu kurallar, Ferisiler tarafından Kutsal Yasada belirtilen amaçtan saptırılmış şekilde öğretilirdi: yasanın ahlaksal temeli ile insanlar arası ilişkiye dayalı amacı arasındaki bağlantı göz ardı edilirdi. İsa Mesih, din bilginleri tarafından, sonradan eklenen kuralların geçersiz ve hatalı olduğunu, yasayı gerçek amacı doğrultusunda uygulayarak göstermiştir. [ Mark. 3:2-3; Mat. 12:11-12; Luk. 13:10-16 vb. ] Ellerini yıkamadığı için suçlandığını farz et. Seni suçlayanların yüreklerinin kirli olduğunu biliyorsun. İsa da, bir ders vererek, yürekleri kirli olanlara, insanı kirletenin Yüreği olduğunu, yaptığı kötü davranışların insanı kirleteceğini Açıklıyor. Burada kötü bir şey mi var? İtiraz edilecek bir durum yoktur. Şimdilik bunlar üzerinde düşünelim, ben zaman buldukça yazmaya çalışırım. Yeterki yargılamak, eleştirmek için okumamalı, anlamak, öğrenmek için araştırmalıyız. Belirtmem gereken bir diğer husus, yukarıdaki yorumları, açıklamalı kutsal kitaptan yararlanarak dile getirdim. Rab İsanın sevgisi ve sevecenliği ile Not: Bahadıra katılarak mesajı için teşekkür ediyorum. Ancak, piratenin de iyi niyetli olduğuna inanarak, ama biraz daha objektif olması gerektiğini düşünüyorum. |
Sayın Pirate
Zaman buldukça yanıtlamaya çalışıyorum. Biraz beklemiş olabilirsiniz, kusura bakmayın. Gecenin 3'ünü geçiyor ve yarın sabah erkenden kiliseye gitmem gerekse de yine de bu akşam bir iki noktaya daha açıklık getirmek isterim. Alıntı:
Tanrı, eski antlaşma döneminde kendisini "İsrail'in çobanı" olarak adlandırmış, ve kendisini temsil eden İsrail önderlerine ( krallara ve kahinlere) "çobanlık" sorumluluğu vermiştir. KAPI da kurtuluşa giden tek yol ( 14:6; Elçiler 4:12) Çobanlar, ağıldaki hayvanları korumak için gece ağılın önünde uyurlardı. Alıntı:
Evli bir erkek ile evli bir kadın hakkında aynı şey dile getiriliyor. Durumlar farklı değil. Diğer bir konu ise evlilik konusu. Bu durum, Pavlus'un bir çekincesi olarak dile getirilmektedir. Pavlus, evliliğe düşman değildir. Evliliğe yasak getirmeye de Pavlus'un yetkisi yoktur. Zaten kendisi de /PAVLUS/bir dönem evliydi. Daha sonra karısı ya öldü yada farklı bir durumla boşandı. Petrus da zaten evliydi. Metinle ilgili şunu söylemek yerinde olur: evli olan bir imanlı, evliliğin getirdiği sorumluluklardan dolayı, kendini tamamen Mesih'in hizmetine veremez düşüncesidir. Fırsat buldukça bu başlığa uğrayacağım. Şimdilik esen ve mutlu kalın |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:40 . |