Tekil Mesaj gösterimi
  #9  
Alt 12-01-2013, 01:38
Jesus-Christ Jesus-Christ isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 09 Oct 2012
Bulunduğu yer: Antalya
Mesajlar: 273
Standart

Luka, 12: 49-52
49 «Ben dünyaya ateş yağdırmaya geldim. Keşke bu ateş daha şimdiden alevlenmiş olsaydı!
50 Katlanmam gereken bir vaftiz var. Bu vaftiz gerçekleşinceye dek nasıl da sıkıntı çekiyorum!
51 Yeryüzüne barış getirmeye mi geldiğimi sanıyorsunuz? Size hayır diyorum, ben ayrılık getirmeye geldim.
52 Bundan böyle bir evde beş kişi, ikiye karşı üç, üçe karşı iki bölünmüş olacak.
53 Baba oğluna karşı, oğul babasına karşı, anne kızına karşı, kız annesine karşı, kaynana gelinine karşı, gelin kaynanasına karşı olacaktır.»
"Yorum Tanrı'ya özgüdür." - Yaratılış 40:8

Yusuf gibi biz de aynı fikirdeyiz. Yinede bu ve diğer pasajlardan ne anladığımı anlatmaya çalışayım.

Burada ateş, bildiğimiz ateş değildir. İsa, sembolik/mecazlı bir anlam yükleyerek mesaj vermeye çalışıyor. Kutsal Kitapta ateş, ya gelecek yargıyı [I.Kor. 3:13] ya da arınmayı [ Yşa. 4:4-5] ifade eder. Halbuki burada YARGI, ve AYRILIKla [Luk. 12:51] ilişkilendirilir. Ayrıca buradaki yargı, doğruluktan ayrılmış kötüler için geçerlidir.

İman ediyor ve doğruluk yolunda gidiyorsanız zaten korkmanıza gerek yok. İsa, bu gibi kişilere, "size KUL demiyorum, DOST diyorum" diyor. Ama gerçekten seven bir dost.

I. Korint. 3:13'te de ateş, Tanrı'nın yargısını ifade etmek için kullanılmıştır. [Zek. 3:2]

İsa Mesih'e olan iman, imansız toplumlarda hoş karşılanmıyor. Gerek hristiyanlığın ilk başladığı yıllarda Romalılar döneminde gerekse günümüzde hristiyanlar inançlarından ötürü öldürülmüşlerdir. Hatta ülkemizde dahi kardeşlerimizin boğazları kesilerek katledildiler. İsanın bu mesajını, ancak, ailesinden muhalefet gören bir inanlı anlayabilir. Öyle durumlar olur ki, babası evladını, öz çocuğunu İsa inancından ötürü reddediyor, dışlıyor. Bu aile fertlerinde, arkadaş çevresinde, okulda, sokakta görülebilen durumlardır. Ayrılığın anlamı da budur.

Mesih'in sevgisinden bizi kim ayrılabilir?
Sıkıntı mı, elem mi, üzüntü mü, açlık mı
Çıplaklık mı, tehlike mi, Kılıç mı?

SENİN UĞRUNA BÜTÜN GÜN ÖLDÜRÜLÜYORUZ

KASAPLIK KOYUN SAYILIYORUZ __Rom.8:35-36


İsa, gerçekten seven kişiyi, canını başkaları için verebilecek kişi olarak tanımlıyor İncilde. Ve kendisi bunu yapıyor. Durum böyleyken, isanın savaş yanlısı olduğunu düşünmek için akıl sağlığımızdan şüphe etmek gerekir. Kılıç tutan kılıçla ölür diyor isa. Demek ki, İSAyı anlamak için ona fırsat vermeli, yargılamama acele etmemeliyiz.

Luka 14:33

Sizden kim varını yoğunu gözden çıkarmazsa, öğrencim olamaz.
Şimdi, bu ayeti, sadece bir cümle olarak görüp, içinde bulunduğu metinden ayırmak, hiç bir anlam ifade etmez. İsa, bir örnek dizisi veriyor ve ondan sonra böyle söylüyor. Neden böyle söylediğini anlamak için, metnin daha gerisine gitmek lazım.

Okumaya 28. Ayetten itibaren başlarsanız, nedenini de, neden söylendiğini, kolayca anlayabilirsiniz. İnsanların iman ettikten sonra yalnızca Tanrı'nın halkından biri olmanın getirdiği bereketlere odaklanmanın sakıncasıyla ilgili bir uyarıdır.Kişi, yaşamını İsa'ya adamadan önce, Onu izleyen biri olmanın getirdiği sorumluluk ve bedel de getirdiğini göz ardı etmemelidir. Bedel; İsa'ya tam anlamıyla teslim olmaktır.

Markos 9:43-47 ayetleri
İsanın, günahın doğasına ve ciddiyetine ilişkin, çok net ve keskin bir açıklamasıdır. İşte günah, bu kadar tehlikeli ve önemsemesi gereken bir olgudur. Burada isa, günah işlemenin ciddiyetini anlatıyor. Özellikle, "KES__KES__ÇIKAR AT" günaha karşı kesin ve etkili bir tavır almanın ÖNEMİNİ anlatmak için, isanın sıkça başvurduğu MECAZİ bir anlatımdır.

Markos 7: 1-23'e kadar olan ayetler
Ben bu ayetlerde tuhaflık, yada kötülük, açıklanması gereken bir durum görmüyorum. Çok da güzel bir anlatımdır. Bence tekrar üzerinde düşünün.

Dinsel açıdan temiz ve kirli olmakla ilgili kurallar Lev. 11 ve 15. Bölümlerde belirtilir. Bu kurallar, İsrail halkının günlük yaşamına ilişkin kurallardı. Kutsallık yada günahla doğrudan ilişkisi olmamasına karşın, bir israillinin murdar hale geldiğinde Rabb'in huzuruna yani tapınağa yaklaşmayacağı için, uzun süre dinsel açıdan kirli kalmaması gerekiyordu. İsa Mesih'in zamanında bu kurallar, Ferisiler tarafından Kutsal Yasada belirtilen amaçtan saptırılmış şekilde öğretilirdi: yasanın ahlaksal temeli ile insanlar arası ilişkiye dayalı amacı arasındaki bağlantı göz ardı edilirdi. İsa Mesih, din bilginleri tarafından, sonradan eklenen kuralların geçersiz ve hatalı olduğunu, yasayı gerçek amacı doğrultusunda uygulayarak göstermiştir. [ Mark. 3:2-3; Mat. 12:11-12; Luk. 13:10-16 vb. ]

Ellerini yıkamadığı için suçlandığını farz et.

Seni suçlayanların yüreklerinin kirli olduğunu biliyorsun.

İsa da, bir ders vererek, yürekleri kirli olanlara, insanı kirletenin

Yüreği olduğunu, yaptığı kötü davranışların insanı kirleteceğini

Açıklıyor.


Burada kötü bir şey mi var? İtiraz edilecek bir durum yoktur.

Şimdilik bunlar üzerinde düşünelim, ben zaman buldukça yazmaya çalışırım. Yeterki yargılamak, eleştirmek için okumamalı, anlamak, öğrenmek için araştırmalıyız. Belirtmem gereken bir diğer husus, yukarıdaki yorumları, açıklamalı kutsal kitaptan yararlanarak dile getirdim.

Rab İsanın sevgisi ve sevecenliği ile

Not:


Bahadıra katılarak mesajı için teşekkür ediyorum.

Ancak, piratenin de iyi niyetli olduğuna inanarak, ama biraz daha objektif olması gerektiğini düşünüyorum.

Konu Jesus-Christ tarafından (12-01-2013 Saat 01:46 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla