Tekil Mesaj gösterimi
  #8  
Alt 02-06-2008, 11:57
Chaos Chaos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 10 Apr 2008
Mesajlar: 174
Standart

Hali hazırda amerikan pasaportlarında kullanılmaktadır ve geçtiğimiz günlerde amerikalı bir aile, 11 eylülden korktuğunu söyleyerek bebeğinin vücuduna bu uydu kontrol sistemli çip i yerleştirtmiştir. Herkesin kayıtları,sahip olduğu para ve birikim bu çiplerde bulunacaktır. Rockefeller in dediğine göre eğer birileri onları eleştirecek, protesto edecek veya karşı duracak olursa tamamen kendi kontrollerinde bulunan bu çip kapatılacaktır. 2005 yılında terörle mücadele ve göçmen kontrolü bahanesiyle "Gerçek Kimlik" kanunu kabul edildi. Proje Amerikada 2008 den itibaren hayata geçirilecek. O günden sonra her amerikalı bu federal kimlik kartını kullanmak zorunda. Bu kartlara daha sonra radyo frekansları sayesinde her hareketin kontrol edilebildiği RFID izleme modülleri yerleştirilecek. Daha sonraki aşama implant çip. Aptal amerikalı ailemiz de medya da geleceğin dünyasının örnek öncüsü olara övgüyle sunulan bu implant çip i bebeğine yerleştiren aile zaten. Yani bebek ömrü boyu vücudu içindeki çip ile yaşayacak. Böylece herkes bir şebekeye bağlanmış olacak. Her hareketiniz kontrol edilecek. Haklarınız olmayacak, zorunluluklar olacak.

Çünkü;

Bütün bunları üzerinizde yarattıkları korku ve düşmanlıklar vasıtasıyla sizler talep edeceksiniz. Televizyonlardaki makyajlı kadınlar,bakımlı yüzler,bitmeyen eğlenceler, sahte lünaparklar, şaşalı ve süslü geleceğin vitrini yaşamlar ile hergün defalarca bunları söyleyerek hepinizin onaylaması sağlanacak. Militer ve vatansever duygular aşılanacak daima ve siz kendi arzunuzla bu yıkımı onaylayacaksınız.

Çünkü sizler kendi düşündüklerine değil,söylenenlere inanan köle bir nesilin torunlarısınız. Çünkü sizler kendinize değil,televizyonda gördüğünüz insanlara inanıyorsunuz. Sizler size anlatılan tarih den şüphe etmiyorsunuz. Sizler size anlatılan tüm masalları hayatın ardındaki asıl gerçek zannediyorsunuz.

Bu yüzden dünya uygarlığındaki 7 milyar insanın 100 binlerle ifade edilebilecek küçük azınlığının dışındaki tüm bireyleri bu kültürel üretim merkezinin damızlık ürünleri olarak çoğaltılıyorsunuz. Hayatınız size ait değil,yaşam sizin yaşamınız değil,ölüm elinizde değil,yaşamınız başkalarının. Mutluluğa sahip olduğunuzu düşünebilir banane insanlardan ve gelecekten diyebilirsiniz. Peki öyleyse hala neden ürüyorsunuz? Kasaba et sağlayan koyunlar gibi yavrularınızı böyle bir geleceğe teslim ederek size anlatılmış uydurma figürlere yalvarmakla meşgulsünüz. Onlar tüm çağlarda iktidarın arkasına saklandığı perdeden başka bir şey değildi kör gözleriniz bunu göremiyor asla. Antik tanrıların ve tüm çağ tanrılarının ve kutsal bazı peygamberlerinin insani bedene ve sözlerine rağmen yüzlerinin suretinin türlü şekillerde gizli olmasının anlamını algılayabiliyor musunuz? Neden yüzleri yok onların? Neden ya yüzsüz,ya ışık,ya da hayvan figürleri ardında saklıyorlardı yüzlerini? Tahtlarından ve asalarından ayrı olan bu özel nitelikleri neyi simgeliyor?

Ben söyleyeyim onlar sizi ölüme yolladıkları için size bakmaya yüzü olmayan otoritelerinizin yansıması da ondan. Horus bir Kraldı ve tüm mısırlılar onundu. İki Mısır ı savaşla birleştiren Akrep kral Narmer in babası Ka, Ruh anlamında mısır dinine ve Ra adında ilk büyük tanrıya can verdi, o ilk firavundu. Belki ilk değildi ama ardında hiyeroglif ve izler bırakan ların ilklerindendi. Ve ününü herkesin bilmesini istedi çünkü hırsı tüm hayatı ele geçirmekle de doymadı. Bir Filmdeki ülkesine özgürlük getiren sözde Akkad lı Akrep Kral uydurmasındakinin tam tersi. Musa ya mit sağlayan Sargon, sepetle nehir e bırakılmadı. İsa hiç olmadı, Romalılar onun hayatını konsül toplayıp yazdılar. Bu masallar sizin için özenle, okumuş ve entellektüel kişilerce yaratıldılar. Sizi soyup soğana çevirip ölüme yollayıp zenginliklerini arttırırken ses çıkarmayınm diye yazıldılar. Öyle abartılı yaşamlar sürdülerki sonunda sizi de kendilerine benzeme arzusuyla doldurup uşakları ettiler. Çünkü ne bir hayatınız ne idealleriniz vardı arzularınız boşunaydı, güç onlardaydı.. İstediklerinizin 10 da birine kavuşursanız ne ala bunu ödül zannettiniz.

Ama onlar sizin doğaya bağlı olduğunuzu öğrenmenizden çok korkuyorlar. Bu emperyalizmin en büyük kabusudur bugün. Halk ın kendi gücünün farkına varma olasılığı yüzünden gün geçmiyor ki dünyanın bir yerinde hiç olmadık bir katliam tezgahlanmasın. Kendiyle savaşan organizma, kendini yok eder. Günümüz insanının tanımı ise budur. Bunun örneğini doğada göremezsiniz. Beslenme aktivitesi hayatta kalma savaşı değildir sizinki gibi. İnsanın mücadelesi kendi varlığına karşıdır. Aslanın geyiği avlaması ve bölgesini rakibine karşı koruması ile,köpekbalığının küçük balığı yutması ile,insanın komşusunu katletmesi arasında hiç bir benzerlik yoktur. Çünkü siz ne aslansınız, ne köpekbalığı. Hani akıllıydınız, neden konu bu olunca birdenbire size gösterilen bu saçma örneklerle kendinizi özdeşleştiriverdiniz ne oldu beyninize birden? Evrim diyince maymun değil akıllıyım diyor bunu duyunca kaygılanıp inancımı ve insanlığımı yitirecem diye tüyleriniz diken diken oluyor da savaşı vahşi doğadaki vahşi hayvan betimlemesinden hareketle nasıl oluyor da normal görebilmektesiniz?
Alıntı ile Cevapla