Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #401  
Alt 09-08-2009, 09:49
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Siz yine de umudunuzu kaybetmeyin

Kaynak verilmemiş iddiası doğru değil. Konun çıkış noktası olan ilk yayımlandığı orijinal metinleri herkesin keyfince denetleyebilmesi için yabancı kaynaklar yukarıda yazılıdır. Ben radikali okumadan onu nasıl kaynak olarak verebilirim. Radikali okuyan sizsiniz. Kaynak olarkta siz vermişsiniz.

Bu konular radikal de tartışmaya açılmış değil ki, kaynağım olsun.

Şimdi...teferruatla hakkında konuşarak bir yere varmamız zor gözüküyor. Olayın belkemiği nedir biliyor musunuz?

Kur'anın cem edilme şekli; Usül yani.

* Kuranın tek kapak nasıl, hangi metodoloji ile altında toplandığını, ve kaç kez yakıldığını ve kimler eliyle yakıldığını görüyor musunuz, görmüyor musunuz?

* Tek bir harfi dahi değişmeden günümüze geldiği iddia edilen Mushaf'ta, ayetlerin farklı ülkelerde farklı yerde durarak, yer değiştirebildiğini; cümle başının sonunun ayrıca yer değiştirebildiğini görüyor musunuz, görmüyor musunuz?

* Son olarak Aişe ile ilgili onca ayet inmesini nasıl yorumlarsınız?

Bu sorular aslında konuyu detaydan kurtarıp genel bir izlenim edinilmesini sağlamaya yöneliktir..Son soru hariç, o benim özel merakım. Kuranın cem'i ile bir ilgisi yok.

Çok kesin yargılar verirken hangi kaynağa, ya da icmaya dayandığınızı gösterirseniz sevinirim.

Bir de bu kadar ''yersiz, gereksiz iletinin'' mevcut olduğu yerde sizde ki yazma ve konuya dahil olma şevkinin zerre kırılmadığını görmek, biz cühela için özellikle sevindirici.

İlminizi bundan böyle de bizden esirgemiyiniz sevgili alchindus

Konuyu kökünden halledebileceğimiz şu basit sorularıma yanıtınız nedir?

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla
  #402  
Alt 10-08-2009, 00:53
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ben radikali okumadan onu nasıl kaynak olarak verebilirim. Radikali okuyan sizsiniz. Kaynak olarkta siz vermişsiniz.
Dostum mutezile, yaşınızı bilmiyorum, tahmin ediyorum ki benden yaş olarak küçüksünüzdür doğrusu genç bir kardeşimi mahçup etmek istemedikçe beni mahçup ediniz ısrarı içindesiniz.

Doğru söylemiyorsunuz, bakınız mesajınızın kalınlaştırılan bölümü radikalden birebir alıntıdır. İlim dünyasında buna intihal denir ve yapanına iyi gözle bakılmaz.

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Daha öncekilerin özeti olarak:



Kuran'daki yalnızca "hareke"ler "harf"ler değil, "kelime"ler, "cumle"ler, "ayetler" de, değişik "metin"lerde "mushaf"larda, değişik olarak yer almışlardır. Ama, bunları gözden kaçırmak ve saklamak için, elden gelen yapılmış, bunun için yüzyıllar boyu akla gelmedik yollara başvurulmuştur. Değişik Kuran parçalarına, yani aynı Sure ve Ayet'lerdeki sözlerin, çok değişik biçimde ortaya çıkışına Muhammed'in zamanında bile rastlanıyordu. İşte bir örnek:

Ömer ve Hakim oğlu Hişamın; Furkan ayetini Muhammed’in huzurunda birbirinden bütünüyle farklı sözlerle okuması gibi.
Saarland Üniversitesi'nde İslam üzerine çalışan Dr. Gerd Puin, Kuran'ın 14 yüzyıldır değişmediği inancını bilimsel bulgularla sorgulamaya cesaret etti. Rüşdi gibi büyük bir tehditle karşılaşmaktan korkan Puin, Yemen'de 6. yüzyıldan kalma el yazması Kuran üzerindeki çalışmalarının sonucunda, son semavi dinin kutsal kitabının yüzyıllar içinde değişimden geçtiğini iddia etti. Puin, Kuran'ın Hz. Muhammed daha ortaya çıkmadan yazılmaya başlandığı ve zaman içinde yenilendiği tezini ortaya koyuyor. Bu Allah kelamının 14 yüzyıldır değişmediğini ve bu özelliğiyle diğer iki semavi dinden daha üstün olduğunu savunan İslam dünyasını çileden çıkaracak bir tez.

Bilinenlerin en eskisi
Puin'in çalışmalarının odağındaki el yazması Kuran 1972'de Sana'daki Ulu Cami'nin onarımı sırasında bulunmuş. O dönemde Yemen Antik Eserler Müdürlüğü'nün başkanı olan Kadı İsmail El Akva, yoğun yağışların ardından onarıma alınan caminin tavan arasında bir yığın kâğıt ve parşömenin arasında bulmuş el yazmalarını. Sonra da bunların tarihi bir hazine olduğuna karar verip, incelenmesi için harekete geçmiş. 1979'da bazı araştırmalar için Yemen'e giden Puin'in ilgisini çekmiş bu parşömenler. Puin'in restorasyon çalışmalarından sonra da bazılarının İslam'ın en kritik dönemleri olan 7. ve 8. yüzyıllara ait olduğu anlaşılmış. Puin'in çalışmaları ilerledikçe parşömenlerin tarihte bulunmuş en eski el yazması Kuran olduğu ortaya çıkmış. Bilinen üç tane el yazması antik Kuran var. Bunlardan 8. yüzyıldan kalma iki tanesi Özbekistan'da Taşkent Kütüphanesi ve Topkapı Sarayı'nda saklanıyor.
7. yüzyıla ait olan bir kopya ise Londra'da British Library'de. Sana'daki bunlardan da eski. Üstelik Hz. Muhammed'in memleketi Hicaz'ın kaligrafisiyle kaleme alınmış, yani ilk örneklerden. Puin önce surelerin dizilişinde bazı ufak farklar görmüş. Sonra da parşömenlerin üzerinde önceden yazılar olduğunu, sonra bunların silindiğini ve tekrar yazıldığını, yani elindekilerin 'palimpsestus' olduğunu.( Özellikle 7. ve 12. yüzyıllarda kullanılan 'palimpsestus' yöntemiyle, papirüs veya parşömenin üzerindeki yazılar silinir, sonra tekrar yazılırdı.)

Bu bulgulara dayanan Puin de Kuran'ın evrim geçirdiği sonucuna varmış.Sana metni İslam'ın, Arapçanın ötre, esre, hemze gibi ses veren işaretlerden yoksun olarak yazıldığı ilk dönemlerine ait. Yani Halife Osman döneminde yazıya dökülen Kuran'ın ilk örneklerinden. O dönemden kalan diğer Arapça metinler gibi özel bir uzmanlık gerektiriyor. Puin, "Ancak güçlü bir sözlü geleneğin içinden geliyorsanız okuyabilirsiniz" diyor. Sana metninin, zamanında Kuran'ı zaten ezberinde tutanlara bir rehber olduğunu söyleyen Puin'e göre, yıllar geçtikçe Kuran'ın doğru yazımı ve okunması bozulmuş. İnsanların metni etkili hale getirmek.. için değişiklikler yaptığını söyleyen Puin'e göre en güzel örnek, 694-714 yıllarında Irak Valiliği yapan Haccac bin Yusuf'un "Kuranı Kerim'e binden fazla elif koydurdum" diye övünmesi.

Oxford Üniversitesi'nde Kuran üzerine çalışmalar yürüten Profesör Allen Jones da Haccac'ın ses veren işaretleri ekleterek Kuran'da yaptırdığı değişikliklerin tarihi bir dönüm noktası olduğu görüşünde. Puin ise, Hz. Muhammed'in ölümünden 29 yıl sonra Halife Osman zamanında ilk kez kitaplaştırılan Kuran'ın birçok yorum katmanının eklendiği bir iskelet olduğunu, birçok kelime ve telaffuzun 9. yüzyılda oturduğunu savunuyor. Cambridge Üniversitesi öğretim üyelerinden Tarif Halidi ise, Kuran'ın gelişimi üzerine İslam dünyasında yaygın kabul gören teze bağlı. Halidi, Sana Kuran'ının Hz. Osman'ın kaleme aldırttığı Kuran'ın henüz ulaşmadığı kesimlerce kullanılan kötü bir kopya olduğunu söylüyor.



Gerd R. Puin isimli bir alman arastirmacisi, 1972 yilinda Yemen'in Sana'a kentinde dünyanin en eski Kuran nüshasini bulmustur.





Bu Kuran nüshasini inceledikten sonra:
- sure ve ayet siralama degisiklikleri
- bazi kücük icerik degisiklikleri
- ender bir imla bicimi
- sanatli süsleme
- eski zamanda üzerindeki yazi silinerek yeniden baska yazi yazilmis parsomen tespit etmistir. Ve Gerd Puin'e göre, bu incelemeler, kitabin zamanla evrim geciren/gelisen bir kitab oldugunu gösteriyor.

Kaynak (INGILIZCE):
http://www.theatlantic.com/doc/199901/koran
http://en.wikipedia.org/wiki/Gerd_R._Puin
Gazete haberi burada
http://www.radikal.com.tr/2000/08/16/dis/01isl.shtml

Gözü olan görsün, gerçeğe sadaakti olan ifade etsin.

Dostum mutezile, sıra diğer sorularına geldi.
Alıntı ile Cevapla
  #403  
Alt 10-08-2009, 01:12
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Kuranın tek kapak nasıl, hangi metodoloji ile altında toplandığını, ve kaç kez yakıldığını ve kimler eliyle yakıldığını görüyor musunuz, görmüyor musunuz?
Ben görüyorum, ama gördüğümü siz görüyor musunuz, bu gerçeği itiraf edebiliyor musunuz orası meçhul!

Efendim kuranın Hz. Muhammed zamanında kayda alınması hariç tutulursa iki kez iki kapak arasında toplandığını, bilinen tabirle cem edildiğini biliyoruz. Metodoloji buyurmuşsunuz, metodolojiyi de biliyoruz.

Kuranı ezbrelemişlerden oluşmuş bir komisyon halife ebu bekir zamanında oluşturulur, denir ki herkes elinde var olan metinleri iki şahit ile getirsin. Şahitlerle metinler gelir kuran iki kapak arasında toplanır ve halifeye teslim edilir.

Daha önce de konuştuğumuz üzre halife osman zamanında 7 harf üzerine inme sebebiyle kıraat ve tilavet farklılıkları ihtilafa sebebiyet verince ikinci bir toplanma işlemi yapılır. Yine kuranı ezbere bilenlerden bir komisyon kurulur bu sefer halifenin direktifi ile toplanma kureyş lehçesi üzerine olur, esasen de kuran ilk önce böyle inmiştir. Şimdi bu işlemden sonra, ihtilaf kalmaması için eski nüshalar yakılır. Bunu halife ali de ben de olsam öyle yapardım diyerek onaylamıştır, Hz. Muhammedin hiç bir arkadaşı da buna itiraz etmemiştir zaten bu ikinci toplama işlemi bu ihtilaf ve problemler sebebiyle olmuştu.

Şimdi bu biliniyorken yakılmak üzerinde spekülasyon yapılması da beyhudedir. Gerçeğe sadakati olanlar nezdinde iyiye işaret değildir efendim.

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Tek bir harfi dahi değişmeden günümüze geldiği iddia edilen Mushaf'ta, ayetlerin farklı ülkelerde farklı yerde durarak, yer değiştirebildiğini; cümle başının sonunun ayrıca yer değiştirebildiğini görüyor musunuz, görmüyor musunuz?
Bunu da görüyoruz, ama bu görülenin ne anlama geldiği noktasında acaba benzer mi düşünüyoruz!

Efendim ben desem ki "mutezile dostumu seviyorum, oda beni seviyor" imdi bu cümleyi birisi size "mutezile dostumu seviyorum oda beni seviyor" şeklinde nakletse ne olur!

Virgül farkı dışında yani cümle okunurken mutezile dostumu seviyorum kısmından sonra kısa bir es verilmesi dışında fark nedir!

İşte ayet durakları da böyledir. Bunu bilmiyor olamazsınız. Biliyorsunuz neden bunu metin tahrif edilmiş gibi veriyorsunuz! Şimdi bu durakların bazı ülkelerde farklı olmasının hikmeti de, Hz. Muhammedin arkadaşlarının gittikleri ülkelerde halka kuran öğretirken yaptıkları okuyuşlardır. Birisi bir yerde durmuşken diğeri durmayıp devam etmiş bu durumda da bir yerde tek ayet olarak okunan diğer yerde iki ayet olarak okunmu. Bu çok da yaygın değil, anlama dönük bir hata da yok, o zaman!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Son olarak Aişe ile ilgili onca ayet inmesini nasıl yorumlarsınız?
Efendim kaç ayet inmiştir!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir de bu kadar ''yersiz, gereksiz iletinin'' mevcut olduğu yerde sizde ki yazma ve konuya dahil olma şevkinin zerre kırılmadığını görmek, biz cühela için özellikle sevindirici.

İlminizi bundan böyle de bizden esirgemiyiniz sevgili alchindus
Efemdim benim inanır olmayan dostlarım çok iddialı olarak bizi sukut ettiriyorsun ama turan dursundaki arkadaşlarımız karşısında sen sukut edersin yollu beni teşvik ettiler üye olmam için.

Dostlarımı kırmamak için geldim malesef doğru, gerçeğe sadakatli, ayakları yere basan bir eleştiri göremedim. Gördüğüm en iddialı başlık bu idi onun da neresinden tutarsak elimizde kalıyoruz gördüğünüz üzre!

Şimdi burada en azından başlığı hitama erdirene kadar yazmazsak arkadaşlarımıza dönüp sizin methü sena ettiğiniz yer şöyledir böyledir demek için elimizde yeterince bilgi olmaz!

Sebep biraz budur, biraz da gelmiş iken siz dostların gerçekle yolunuzu kesiştirmektir.
Alıntı ile Cevapla
  #404  
Alt 10-08-2009, 09:45
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Ya güzel insan; kaynak gösterme konusunda benim bir gocunmam yok. Radikal'den belki alıntı yapmış bir kaynağa başvurmuş olabilirim. Radikali topyekün inkar ediyorum, zira ne gazetesini ne de internet sayfasını okumuyorum. Aynı sabahı, tarafı, vakiti, milli gazeteyi asla okumadığım gibi.

Hele vakit gibi danıştay üyelerini, yargıtay cumh. başsavcısını katliam için hedef gösteren bir paçavrayı.Asla.

İnanıp inanmaman senin derdin. Ben doğruyu söyleyeyim de gerisi beni çok ilgilendirmez.

Efendim ben desem ki "mutezile dostumu seviyorum, oda beni seviyor" imdi bu cümleyi birisi size "mutezile dostumu seviyorum oda beni seviyor" şeklinde nakletse ne olur!
Bu güzel teşbihiniz için teşekkür ederken, ama eleştirmekten de geri duramayacağım izninizle:

* Kuran Levh-i Mahfuz'da kayıtlı, kitab-ül ekmel diye tanımlanıyordu yanlış hatırlamıyorsam. Yeryüzüne birtakım yerleri kişilerin kafasına veya eksik hafızasına göre kelimelerin yerlerini d e ğ i ş t i r m e s i n e , ayetlerin yerleşiminin değiştirmesine ''Allah katından'' izin mi çıkmıştır? Öyleyse bu had-hudud bilmezlik; emanete sahip çıkamamak değildir de nedir? Özel ayet yok mu bununla ilgili: ''Zikri biz indirdik, onu koruyacak olan da biziz''.. Allahın bizzat koruma altına aldığı Mushaf'ın k o r u n a m a d ı ğ ı n d a n ötürü defalarca yakılması, orijinalliğin muhafaza edilememesi size olağan mı geliyor?

* Hani yüzlerce vahiy katibi harfi harfine ezbere hatim indiriyorlardı=?

* İlk mushafların yakılsın diye mi Muhammed Hira dağına çıkmıştır ve alak suresini mırıldanmıştır?

* Aişe ile ilgili inen ayetlerin neden indiğini, kaç adet indiğini neden yazmadınız muhterem efendim? Yoksa bu da sizin 'Mesail-i Müstetire'lerinizden biri mi? Başka türlü açıklaması kolay değil..


Sevgili Alchindus;

Efemdim benim inanır olmayan dostlarım çok iddialı olarak bizi sukut ettiriyorsun ama turan dursundaki arkadaşlarımız karşısında sen sukut edersin yollu beni teşvik ettiler üye olmam için.

Dostlarımı kırmamak için geldim malesef doğru, gerçeğe sadakatli, ayakları yere basan bir eleştiri göremedim. Gördüğüm en iddialı başlık bu idi onun da neresinden tutarsak elimizde kalıyoruz gördüğünüz üzre!

Şimdi burada en azından başlığı hitama erdirene kadar yazmazsak arkadaşlarımıza dönüp sizin methü sena ettiğiniz yer şöyledir böyledir demek için elimizde yeterince bilgi olmaz!

Sebep biraz budur, biraz da gelmiş iken siz dostların gerçekle yolunuzu kesiştirmektir.

Tevzunun bir erdem olduğunu siz eminim iyi bilirsiniz. Kibir'in de Kebair'den olduğunu. Sizin kadar olgun bir insanın bunları yazarak Nefs'ine yenik düşeceğini doğrusu beklemezdim. Çünkü inandığınızı, doğrularınızı güzel savunuyorsunuz. Ama bu satırlarda 'hastalık' var dostum. Affınıza sığınarak bu kişisel eleştiriyi yapacağım; gerçekten şaşırttınız.


Netice itibarıyla ''Bak-i Zül Celal'' nezdindeki değerinizi eminim benden çok iyi biliyorsunuzdur:

''...Dua'nız olmasa Tanrım size ne diye değer versin?'' (Furkan 77.)

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)

Konu Mutezile tarafından (10-08-2009 Saat 09:51 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #405  
Alt 10-08-2009, 14:04
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ya güzel insan; kaynak gösterme konusunda benim bir gocunmam yok. Radikal'den belki alıntı yapmış bir kaynağa başvurmuş olabilirim.
Güzel insan doğru söylemiyorsun, gösterdiğin kaynaklar şunlar

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bunlarda radikaldeki metin yok, yazdığın mesajdaki içerik yok. Bu bahsi uzamtak istemiyorum daha fazla mahcup olman beni üzecek.

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Kuran Levh-i Mahfuz'da kayıtlı, kitab-ül ekmel diye tanımlanıyordu yanlış hatırlamıyorsam. Yeryüzüne birtakım yerleri kişilerin kafasına veya eksik hafızasına göre kelimelerin yerlerini d e ğ i ş t i r m e s i n e , ayetlerin yerleşiminin değiştirmesine ''Allah katından'' izin mi çıkmıştır?
Güzel insan yine doğru konuşmuyorsun. Kelimelerin yerleri değişmemiştir bunu biliyorsun. Buna rağmen niçün böyle söylüyorsun! Güzel bulduğun örneğe geri döneyim "mutezile dostumu seviyorum, oda beni seviyo" cümlesinde virgüle gelindiğinde es verilip sonra oda beni seviyorun söylenmesi ile es verilmeden söylenmesi kelimelerin ve yerlerinin değişmesi değildir!

Ben yasini şerifi namazda genellikle yasin velkuranil hakim. İnne keleminel mürseline ala sıratım müstakimin tenzilel azizirrahim diye okurum.

Gördüğün gibi İnne keleminel mürselin de durmayıp İnne keleminel mürseline ala sıratım müstakimin diye devam ediyorum, sonrasında da.

Bu kuran metninin anlamını değiştirmek değildir! Konuyu bilmeyenleri yanlış bilgilendirip yönlendirmeyiniz!

Efendim buna benzer incelikler sonucu sonradan bu durak işaretleri ve harekelendirmeler mushaflara işlenmiştir. Kuranı sonradan öğrenen ve arap olmayanlar arap dilinin bu özelliklerini bilmedikleri için.

Hz. Muhammedin arkadaşları yeryüzüne dağıldı ve her biri hafısasında tuttuğu kuranı insanlara öğretti. Şamlı kufeli basralı orada bulunan Hz. Muhammedin arkadaşından, o insanın okuyuşu ile kuranı öğrendi. Benim yasin örneğine dönersek efendim, varsayalım ubeyy yasini okurken İnne keleminel mürselin de duruyordu, ama kufe halkına kuran öğreten ibni mesud durmuyor İnne keleminel mürseline ala sıratim müstakim diye okuyordu.

Konu tamamıyla budur. Bu yüzden mekki sayım kufi sayım gibi terimler vardır çünkü oralarda okunan okuyuşlara göre böyle ezbrelenmiştir. Neticede okuyuş Hz. Muhammedin arkadaşlarına kadar dayanıyorsa da makbul sayılmıştır. Anlamı değiştiren hiç bir şey de yoktur.

Umuyorum meseleyi kavrayabildiniz!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Özel ayet yok mu bununla ilgili: ''Zikri biz indirdik, onu koruyacak olan da biziz''.. Allahın bizzat koruma altına aldığı Mushaf'ın k o r u n a m a d ı ğ ı n d a n ötürü defalarca yakılması, orijinalliğin muhafaza edilememesi size olağan mı geliyor?
Zikr korunmuştur efendim, bunu bırakın sizin gibi genç ve sahasına hakim olmayan arkadaşlar, yaşamlarını şarkı araştırmaya vermiş ve özellikle islam üzerinde uzmanlaşmış oryantalistler dahi kabul eder. Kurana bu anlamda bir eleştiri getirmezler çünkü bulgular buna izin vermez.

Yine yanlış bilgi vererek korunamamaktan dolayı yakılmaktan söz etmişsiniz, gerçeğe sadakatiniz olmalı mutezile dostum, yakılma işlemi kuran toplanması iki kapak arasına alındıktan sonra, diğer lehçe okunuşlarının ayrılığa sebebiyet vermemesi istendiği için, korumak için gerçekleştiriliyor korunamadığı için değil. İki kapak arasına toplanan kuran islam devletinin büyük şehir merkezlerine gönderiliyor zaten sayısız ezberlemiş kurra da bulunuyor kuranı o dönemde.

Bazen diyorum acaba mutezile dostumuzla bunları konuşarak hata edip vakit mi kaybediyoruz!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Hani yüzlerce vahiy katibi harfi harfine ezbere hatim indiriyorlardı=?
Zaten öyle efendim, bu yüzden kuranı iki kapak arasına toplayan heyetler hafız isimlerden oluşuyordu. Sizin hani demeniz çok anlamsız!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* İlk mushafların yakılsın diye mi Muhammed Hira dağına çıkmıştır ve alak suresini mırıldanmıştır?
Efendim bu ifade çok çirkin ve size yakışmamıştır. Lütfen düzeltiniz!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
* Aişe ile ilgili inen ayetlerin neden indiğini, kaç adet indiğini neden yazmadınız muhterem efendim? Yoksa bu da sizin 'Mesail-i Müstetire'lerinizden biri mi? Başka türlü açıklaması kolay değil..
İmdi mutezile dostum size daha önce de söylemiştim bir eleştiriye cevap veremediğinizde konuyu anlamsız yerlere çekmek sizi tatmin etmemeli. Aişe hakkında onca ayet inmiştir buyurmuşsunuz bende size soruyorum kaç ayet inmiştir!

Öyle zannediyorum ki siz nur suresinde bir fitira işitildiğinde şahit istenmesini öğütleyen ve aişeyi atılmış iftiradan temizleyen iki ayeti kastediyorsunuz!

Dostum mutezile buda çok çirkindir! Köşeye sıkışma durumunda bir hınç ile Hz. Muhammedin eşine saldırma ve bunu konu içinde bir bağlamda ele almama sebebiyle, üstelik onca diyerek de yine yanlış bilgi vermek suretiyle! Hiç düşündünüz mü ifk olarak anılan dedikodulardan ne zaman sonra inmiştir bu ayetler! Gerçeğe sadakatiniz olsun!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili Alchindus;




Tevzunun bir erdem olduğunu siz eminim iyi bilirsiniz. Kibir'in de Kebair'den olduğunu. Sizin kadar olgun bir insanın bunları yazarak Nefs'ine yenik düşeceğini doğrusu beklemezdim. Çünkü inandığınızı, doğrularınızı güzel savunuyorsunuz. Ama bu satırlarda 'hastalık' var dostum. Affınıza sığınarak bu kişisel eleştiriyi yapacağım; gerçekten şaşırttınız.


Netice itibarıyla ''Bak-i Zül Celal'' nezdindeki değerinizi eminim benden çok iyi biliyorsunuzdur:


''...Dua'nız olmasa Tanrım size ne diye değer versin?'' (Furkan 77.)
Efendim tavrımda kibir yoktur, olanı söyledim. Burada beni sukut ettirecek bilgili insanlar bulunacağı söylendi bana, zengin bir içerik bulacağım söylendi, ben bula bula bulgular karşısında kuranın değişmediği gerçeğini itiraf etmek yerine Hz. Muhammede hınçla saldıran arkadaşlar buldum!

Bende affınıza sığınarak kişisel bir eleştiri getireyim.

Mutezile dostum, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın, gerçeğe sadakat edinmeden bilgi paylaşımında bulunmayın, çünkü o zaman paylaşacağınız burada olduğu gibi gerçek değil, sizin zanlarınız ve olmasını arzuladığınız temennileriniz olur, buda sizi aldanan, okuyucuyu da altadan durumuna düşürür.

Çok hazindir bu hal!
Alıntı ile Cevapla
  #406  
Alt 15-08-2009, 12:35
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

21 30 arası sahifeleri okuduk, zaman kaybettik.

24üncü sahifede bir kısa mesaj dışında 28inci sahifeye kadar konu içi bir mesaj yok. 28inci sahifeden sonra ise mesele kurandan önce gelen kitaplar neden korunamadı sorusuna evrilmiş.

Bulgu falan hak getire.

Ümitlerimiz soluyor...
Alıntı ile Cevapla
  #407  
Alt 22-08-2009, 09:39
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Şimdi Sn. Alchindus. Bu kadar zaman kaybettiğinize, buraya boşuna geldiğinize hayıflanıp duruyorsunuz. Öte yandan topicleri de dikkatle izlemekten geri durmuyorsunuz. Hem siteye çamur atıp, hem de sadık okurlar gibi konu takip ediyorsunuz. Zamanınız bu kadar değerli ise daha muteber işlerde değerlendirin Sn Alchindus. Kendiniz imliyorsunuz, burada zamanım heba oluyor diye. Ne yapalım sizi memnun etmek için.. Burada yana yakıla, ah şu kadar zamanım da boşa geçti derken aslında yine Kibir denizinde kulaç atıyorsunuz. Bu kadar büyüklenmek gereksiz, güzel kardeşim. Site kendsini size veya benzerlerinize beğendirmek maksadıyla yola çıkmış değildir; size beğendirmek gayesiyle de hayatına devam etmekte değildir. Öyleyse?

Önce tuttunuz benim iktibas ettiğim kaynağın muhakkak radikal olması gerektiğini, başka bir şey olamayacağını iddia edip durdunuz. Ben radikal gibi yayın organlarını okumayı çoktan bıraktım, diyorum. Yok çok mahçup oluyorsun, yaşı genç olmalı benden; mahcubiyetine üzülüyorum falan. Bak çok mahcup oluyorsun falan..Kusura bakmayın; Kibir'iniz konusunda ki ilk izlenimim sadece sağlamlaştı. Kendinizi islam cengaveri yerine koyup , muhtemelen kafirlere cihad açtığınızı düşünüyorsunuz; ki sürekli bu küçümseyici, aşağılayıcı hitaplarınızla muhatap olmak zorunda kalıyorum. Benim mahcup olmam için sizden çok fazlası gerekir sayın Alchindus. Sizin sayfalarca büyüklenmenize karşı şu benim cümlem yine de masum oldu bence.
Sonuç olarak, sizi tanımıyorum; tanımama da gerek yok ama Üslubunuz tatsız, büyüklenme Gafletinde, kendinizi üstün gördüğünüzü sürekli hissetirip sıkıcı oluyorsunuz. Son derece sıkıcı hemde..

Bana 'durumun hazin' diyorsunuz:

Hazin olan benim durumum değil; sizin Şeriat cenderesinde kıvranan biri olmanız; 9 yaşında kız çocuğunu Müştehat addeden; ama öte yandan Muhammed Mustafa'ya 6 yaşındaki bebeyi zevce olarak vermeyi uygun gören; Kısas, Mukatele, cennet - cehennem safsataları, Miraca inanan, dünyanın 6 günde inşa edildiğine inanan, Ila-yı Kelametullah için yapamayacağı hiç bir şey olmayan, Fütuhat, Takıyye, Mümaşat'larla dolu bir Gayya kuyusunda huzur armaya kalkışmanızdır. Aşere-i Mübeşşere safsatalarına, Cemel'e, Sıffına, Müellefe-i Kulübe sahip çıkmanızdır..Esir kadınlara 'Azl' yetkisi veren ''İki cihan serveri'nizdir...

Çocuk Berreyi(Cüveyriye) savaş ganimeti olarak çadırına gönderen ve oracıkta 'yakınlaşan' Resulü Ekreminizdir.

Hazin olan benim durumum değil; tam da sizin çizdiğinizi patetik profildir, muhterem.

''El Hamb-u hüdatun'' Savaş hiledir düsturu ile yola çıkan ve bu yolda masum onbinleri katleden Muhammed Mustafa'nın; yine aynı düstur doğrultusunda KAB BİN EŞREFİN evinin önünde pusu kurmasıdır..

Hazin olan sizin sırtınızda Ka'b gibi onbinlerin vebali olmasıdır. Eğer peygamberinizin mirasına sahip çıkmayacaksanız onu da bilelim tabii..


Bunlar tarzınız ile ilgili genel serzenişler..



Şimdi tespitlere gelelim:

**Kuran'ın ilk örneklerinin yakıldığını inkar edemiyorsunuz. Sorduğum soruya alınganlık yapmanıza gerek yok. Muhammed Mustafa hayatta iken N E D E N Kuranı iki kapak arasına aldırmamıştır? Neden?

**Onun ölümünden sonra Kuran-ı iki kapak arasına a l ı n diye bir vasiyeti var mıdır?

**Yoksa Birileri durumdan vazife çıkarıp, Mushaf oluşturma gayretine giröiş e bu yolda ilerken bir miktarda Mushaf mı yakmıştır?

**Muhammed Mustafa zamanında Mushaf yakılabilir miydi? Buna cüret edecek birileri ortaya çıkabilir miydi? Sonra da gelip bana Mushaf yakmanın meşru olduğunu anlatmayınız.

Zavallı kara cahil Müselman camaatinize bunları Camide vaaz veriniz. Mertlik, yürek budur. Gdiniz Cuma'ya, hutbedeb sonra cemaati etrafınızıda toplayınız. Ve İtiraf ediniz: ''Biz bugünlere gelene dek Çok Mushaf yaktık'' ''Hem de yakanlar Kafir değil, Müslümanlardı''..İyi niyetlilerdi diye..Milleti aydınlatmak derdindeysiniz, İhlas sahibi iseniz, Takva sahibi iseniz Uyuyan zavallıları uyandırın. Biz zaten biliyoruz bunları. Burada Tereciye tere satmayın. Ümmet-i Muhammedin uyanmasına yardımcı olun, zamanınızı daha yararlı işlere harcayın

Namaza duran hangi Müslüman Aşere-i Mübeşşere'yi bilir. Bilir de kaç tanesi bilir. ''Benim Ahsabım gökteki yıldız gibidir'' hadisini hangisi bilir? Neden kara cahil çöl bedevisi gökteki yıldız gibiymiş anlatın cemaate. Çünkü deyin onlar Muhammed Mustafa'nın sohbetine, dostluğuna mazhar oldular.. Peki Muhammed Mustafa'nın ''Yıldızı'' olan Ashab'ı kim belirlerdi Neden onlar bu ödüle layık görüldüler de Tabiiuun değil mesela? Ya da Neden Muhammed Mustafa:

''Benim anam babam gökteki yıldız gibidir'' dememiştir, Anasını inkar etmiştir. Ebeveynlerin kafir olarak öldüğünü her vesileyle imlemiş ve mezarlarına ziyarete gitmemiştir?

Neden İslam Alemi Kutlu Doğum haftasında MUhammed'in annesinden a s l a v e kata bahsetmez. Bir ayıp gibi saklar..

Sen buralarda gerçekten kıymetli zamanını ve nefesini boşa harcama muhterem; git cemaatinin gözünü aç. Tabi olduğunuz dini anlat. Gusülü, bevletme usülünü, tek taş kullanma hikmetmini de anlat. Ama bunları da anlat..

Bizim yaptığımız budur. Bir kişi uyansa kar sayıyoruz. Senin gibi yüzlerce 'mukallid' geldi geçti buradan. Bu siteyi yok etmek için yırtındılar. Teknolojik taaruza da geçtiler; Hacklediler defalarca...Aha işte yine dimdik ayaktayız. Sen de burada her zaman bulun tabii, her zaman gel. Ama küçümseyerek, Kibirler değil. Mukabele görürsün, canın sıkılır. BUrada senin yaramaz çocuklar gibi azarlayacağın bir kitle yok. Burada Aydınlık, çağdaş, bilimsel nosyonun tadına varmış, araştırmacı bir kitle var.


**
Dostum mutezile buda çok çirkindir! Köşeye sıkışma durumunda bir hınç ile Hz. Muhammedin eşine saldırma ve bunu konu içinde bir bağlamda ele almama sebebiyle, üstelik onca diyerek de yine yanlış bilgi vermek suretiyle! Hiç düşündünüz mü ifk olarak anılan dedikodulardan ne zaman sonra inmiştir bu ayetler! Gerçeğe sadakatiniz olsun!
Bu sözleri bana değil Aişe hakkında 10 ayet (bazı kaynaklara göre 18) indiren Yaradanınıza sorunuz, Ulemaya sorunuz; tek bana sormayınız. ''Kitabu-l Ekmel'' de Aişe hakkında 18 ayet ne arıyor, sorunuz bulunuz..

Kuran Aişe'nin özel hayatını 'düzenlemeye', olayın üzerinden hemde haftalar geçmesinden sonra, neden çalışmaktadır. Kuran tüm insanlığa mı inmiştir? Yoksa Mekkelilere ve Ensara mı? Bunları Cemaate açıklayınız ve gerçekten hayır işi yapmış olun.

Muhammedin eşine daha ağzımı açmadan ''saldırdın!'' diye heyecanlanmayınız..

**
Mutezile dostum, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayın, gerçeğe sadakat edinmeden bilgi paylaşımında bulunmayın, çünkü o zaman paylaşacağınız burada olduğu gibi gerçek değil, sizin zanlarınız ve olmasını arzuladığınız temennileriniz olur, buda sizi aldanan, okuyucuyu da altadan durumuna düşürür.
Burada yalancının mumu yatsıya kadar bile yanmaz.. Siz merak buyurmayın. Bilgi tam da bizim aradığımız bir şeydir. Sadece onun peşindeyiz. Vahyin, Hadisin, İcmanın değil.. Sizinle ortak kullanım alanımız ancak İslam Kaynakları olabilir..Zübde-tül Buhari vb gibi..Kendi çapımızda bizde okuyoruz, müsterih olun Sn alchindus.

**
Öyle zannediyorum ki siz nur suresinde bir fitira işitildiğinde şahit istenmesini öğütleyen ve aişeyi atılmış iftiradan temizleyen iki ayeti kastediyorsunuz!
Ayet adedini tekrar bir gözden geçirin, derim.

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla
  #408  
Alt 22-08-2009, 09:52
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Buradan devam edelim:

Dostum mutezile buda çok çirkindir! Köşeye sıkışma durumunda bir hınç ile Hz. Muhammedin eşine saldırma ve bunu konu içinde bir bağlamda ele almama sebebiyle, üstelik onca diyerek de yine yanlış bilgi vermek suretiyle! Hiç düşündünüz mü ifk olarak anılan dedikodulardan ne zaman sonra inmiştir bu ayetler! Gerçeğe sadakatiniz olsun!
İfk olarak anılan dedikodulardan,ayetlerin ne zaman sonra indiğini, evet, düşündüm. Benden çok önce ulema da düşünmüş ki sizin verdiğin ayet adedi (2) hiç bir yerde yok. En az 10, en fazla 18 ayetten bahsediliyor kaynaklarda. Ayrıca;

Muhammed Mustafa'nın hane-i mahremi ne arıyor Kuranda, Aişe neden kendini temize çıkaracak inandırıcılığa sahip değildir de, Allah tarafından hem de Kuranda arka çıkılması gerekmektedir. Ehlibeytten başka kimlere Kuranda böyle geniş yer verilmektedir. Aişe Kuranda övgülerle anılıp, yere göğe koyulmuş da değildir. Berbat bir iddianın cevaplanmasında Aişe ancak vesile olabilmiştir..

Zina yapanın mahkum edilebilmesi için 4 şahit isteyen Tanrı ve resulü, Aişe için 10-18 ayet nüzul ediyor, sırf halkın ve resulün gözünde mahkum olmasın diye..Bu mudur?

**Ondan sonra Esbab-ı Nüzulü inceleyen uzmanlar tabii ittifak edemezler, nasıl etsinler. Mesai-i Müstetire kavramı İslamda kendine boş yere yer bulmuş değildir. Kavramı okuyup sizin de pas geçmenizi son derece manidar buluyorum..Bunu da cemaate açıklayıp sevaba giriniz. Bakın bizim dinimizde konuşulması hoş olmayan, gizli kapaklı bazı meseleler var (Yukarıda çokça örneğini verdim, neleri kastettiğim belli). Bu meselelerden haberiniz var mı ey ahali? diye bir bilgilendirme toplantısı düzenleyiniz.. Hem vaktinizi daha yararlı işlerle geçirmiş olursunuz..

**Size yazılan iletilerden hoşunuza gitmeyen yerleri cımbızla ayırmamalısınız. Bu Mesail-i Müstetire'yi okuyup pas geçmenizin başka açıklaması yok..

**
Bazen diyorum acaba mutezile dostumuzla bunları konuşarak hata edip vakit mi kaybediyoruz!
Sn Alchindus; az kendinizi bilin kardeş. Bu kadar Kibir'den insana hayır gelmez.. Az rahat olun, insanları küçümseyip, büyüklenmekten vazgeçin. Kebair'den de mi korkmuyorsunuz; hadi ben yapsam, başka. Sizin sınırlarınzı çizen bir yol haritanız var elinizde. Benim yol haritam: vicdanım, ahlak kurallarım, empati vs.. Siz doğrudan Kuran'a tabisiniz güzel kardeşim. Ben bu kadar kibir dolu ifadeler okurken, rahatsız oluyorum.

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla
  #409  
Alt 22-08-2009, 10:02
Mutezile - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Mutezile Mutezile isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 19 May 2005
Mesajlar: 2.806
Standart

Ben yasini şerifi namazda genellikle yasin velkuranil hakim. İnne keleminel mürseline ala sıratım müstakimin tenzilel azizirrahim diye okurum.

Gördüğün gibi İnne keleminel mürselin de durmayıp İnne keleminel mürseline ala sıratım müstakimin diye devam ediyorum, sonrasında da.
**Bahsedilen konuyla ne kadar alakasız bir yanıt. Kuranda namazın başın sonu var mı? Kuranda namaz duaları varmı? Daha doğrusu, Kuranda namaz dualarının nasıl, hangi usülle, hangi sırayla okunacağı yazıyor mu? Abdest anlatılıyor mu?

**Sizi KUranın bağlaması kadar doğal ne olabilir. Namaz ve ibadet Hadis, Siyer ve Taberi, İbn-i Sad..yani İslam tarihi kaynaklı. İlk namaz camide mi kılındı yoksa? Cami mi vardı?
Kuranda OLAN bir husus hakkında sizin kişisel bir mantık yürütmeniz, şahsi yorumlamanız olabilir mi? Bu mümkün mü?

**Savm diyor; ayrıntıları nereden buluyorsunuz Savm'ın? Kuranda mı yoksa.

**Kuranda 3 namaz vakti bildiriliyor..açık açık, ismen. net olarak:

KUR’AN’A GÖRE NAMAZ VAKİTLERİ HANGİLERİDİR?
Kur’an’da kılmakla yükümlü tutulduğumuz namaz üç vakit olarak gösterilmiş ve adları verilmiştir:

1- Fecir namazı (sabah namazı) (şafak sökmesinden güneşin doğuşuna kadar),
2- Vüsta (orta namaz) (günün ortasında öğle yada ikindi adıyla kılınan namaz),
3- İşa (günün batışından sonra akşam yada yatsı adıyla kılınan namaz) (Güneşin batışından şafağın söküşüne kadar)

Bunların dışında Kuran'da namaz vakti var mıdır?

**Siz kaç vakit namaz kılıyorsunuz. 3? 5?

[QUOTE]**Mutezile´isimli üyeden Alıntı
* İlk mushafların yakılsın diye mi Muhammed Hira dağına çıkmıştır ve alak suresini mırıldanmıştır?

Efendim bu ifade çok çirkin ve size yakışmamıştır. Lütfen düzeltiniz![/QUOTE]

Yanlış olan yerini gösterin d e r h a l düzelteyim. İftira olan yerini gösterin.

**
Yine yanlış bilgi vererek korunamamaktan dolayı yakılmaktan söz etmişsiniz, gerçeğe sadakatiniz olmalı mutezile dostum, yakılma işlemi kuran toplanması iki kapak arasına alındıktan sonra, diğer lehçe okunuşlarının ayrılığa sebebiyet vermemesi istendiği için, korumak için gerçekleştiriliyor korunamadığı için değil.
Kuran, Allah, Resulü hatta hadi Ehlibeyt diyelim. Yakılma için bunların h a n g i s i n d e n ruhsat alınmıştır. Kim yakmaya ehliyetlidir? Mushafın ikin kapak arasına toplanması Muhammed Mustafa'nın arzusu mudur?

Bu soruları boş geçmeyiniz Sn alchindus..

‘Barışı sabote etmek için Türklerle savaştık. Öldük ve öldürdük… Sevr Antlaşması ve ‘büyük Ermenistan’ hayali gözlerimizi kör etti. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık… Tehcir doğruydu ve gerekliydi…’

''Askerî operasyonlara katıldık. Kandırıldık ve Rusya’ya bağlandık. Tehcir doğruydu ve gerekliydi. Gerçekleri göremedik, olayların sebebi biziz. Türklerin millî mücadelesi haklıydı. Barışı reddetmemiz ve silahlanmamız büyük bir hataydı. ''
Ovanes Kaçaznuni (Ermenistan'ın 1. Başbakanı)
Alıntı ile Cevapla
  #410  
Alt 22-08-2009, 16:53
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Şimdi Sn. Alchindus. Bu kadar zaman kaybettiğinize, buraya boşuna geldiğinize hayıflanıp duruyorsunuz. Öte yandan topicleri de dikkatle izlemekten geri durmuyorsunuz. Hem siteye çamur atıp, hem de sadık okurlar gibi konu takip ediyorsunuz. Zamanınız bu kadar değerli ise daha muteber işlerde değerlendirin Sn Alchindus.
Efendim sizin bu mazrufsuz başlığınız haricinde son iki gündür bir başlık daha ilave edilmiştir ilgi alanıma, başkaca da takip ettiğim başlık yoktur çünkü mazruf yoktur. Hüzünlenici bir durum sizin adınıza, anlıyorum sizi ancak gerçeklik böyle!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu kadar büyüklenmek gereksiz, güzel kardeşim.
Efendim kanaatimce gerçek büyüklenme fikir sahibi olunmayan meselelerde ahkam kesmektir sizin burada yaptığınız gibi. Görüyorum ki kuran araştırması yapmak henüz sizin için yakın ve başarılabilir bir hedef değildir.

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster

Önce tuttunuz benim iktibas ettiğim kaynağın muhakkak radikal olması gerektiğini, başka bir şey olamayacağını iddia edip durdunuz.
Efendim gerçeğe sadakatiniz olsun!

Buyrunuz, hala nasıl inkar edebiliyorsunuz, dörtyüz iki numaralı mesajım http://turandursun.com/forumlar/show...&postcount=402

Kalınlaştırılan kısımlar birebir efendim, nokta virgül değişmeden iktibas ve verdiğiniz kaynaklarla metnin irtibatı yok! Ama hala inkar ediyorsunuz! Gerçekten ilginç!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Çocuk Berreyi(Cüveyriye) savaş ganimeti olarak çadırına gönderen ve oracıkta 'yakınlaşan' Resulü Ekreminizdir.
Yine çirkinleşmişsiniz dostum mutezile! Yine köşeye sıkışmışlıkla Hz. Muhammede saldırmışsınız. Oysa onun cüveyriye ile evliliği hicretin beşinci yılındadır. Cüveyriye hicri takvim ile ellinci yılda altmışbeş yaşında vefat ettiğine göre, evliliğinde yaşı ne olmakta!

Gerçeğe sadakatiniz yok sizin!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
''El Hamb-u hüdatun'' Savaş hiledir düsturu ile yola çıkan ve bu yolda masum onbinleri katleden Muhammed Mustafa'nın;
Gerçeğe sadakatiniz yok! Bırakınız onbinleri acaba bine ulaşmışmıdır ölen insan sayısı!

Hayır mutezile dostum hayır, ölen insan sayısı ikiyüzü bulmamıştır. Sizin konulara hakim olmadığınız belirgin!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bunlar tarzınız ile ilgili genel serzenişler..
Hayır mutezile dostum, bunlar köşeye sıkışmışlıkla gerçek dışı, gerçeğe ihanet eden suçlamalarınız. Sizin adınıza utanç verici bir durum bu!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
**Kuran'ın ilk örneklerinin yakıldığını inkar edemiyorsunuz. Sorduğum soruya alınganlık yapmanıza gerek yok. Muhammed Mustafa hayatta iken N E D E N Kuranı iki kapak arasına aldırmamıştır? Neden?

**Onun ölümünden sonra Kuran-ı iki kapak arasına a l ı n diye bir vasiyeti var mıdır?

**Yoksa Birileri durumdan vazife çıkarıp, Mushaf oluşturma gayretine giröiş e bu yolda ilerken bir miktarda Mushaf mı yakmıştır?

**Muhammed Mustafa zamanında Mushaf yakılabilir miydi? Buna cüret edecek birileri ortaya çıkabilir miydi? Sonra da gelip bana Mushaf yakmanın meşru olduğunu anlatmayınız.
Efendim öncelikle bulgu paylaşmak bir yana, sorarak öğrenme durumuna gelmeniz sevindirici. Görülüyor ki bırakın bilinmeyen bir bulguyu paylaşmak siz kuranın belirgin seyrinden dahi gafilsiniz.

İmdi Hz. Muhammed hayatta iken vahiy kesintisiz geliyordu ve kayıt altına alınıyordu, o zaten arkadaşlarına size bıraktığım kitaba sımsıkı sarılın da diyordu, ondan sonra yapılan iki kapak arasında toplamaktır buda ihtiyaçtan doğmuştur. Kuran ezbercilerinin savaşlarda şehit olmaları sonrası ömer halife ebu bekire bu öneriyi yapar.

Mushaf yakılması ile ilgili ise sanıyorum yine konuya vakıf olmayanları gerçeğe sadakatsizliğiniz sebebiyle yönlendirmek için ifade ediyorsunuz. Toplanan kuran sonrası esas kuran harfi kureyş harfi üzerine ittifak edilmesini konuyu derinlemesine bilmeyenler anlamaya bilir ancak ilkokul malumatını biraz aşmış bilgi sahipleri nezdinde bu sözler sizi ne duruma düşürür oda sizin meseleniz!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Zavallı kara cahil Müselman camaatinize bunları Camide vaaz veriniz.
Efendim şundan kuşkunuz olmasın ki müslümanların çoğunluğu bu düzeyde temel bilgiye zaten malumat sahibidir. Olmayan bulgular başlığı sahibi olarak sizsiniz!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Neden İslam Alemi Kutlu Doğum haftasında MUhammed'in annesinden a s l a v e kata bahsetmez. Bir ayıp gibi saklar..
Hiç mi mevlidi şerif dinlemediniz

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir kişi uyansa kar sayıyoruz.
Gerçeğe sadakati olmayan bir başka kimseyi uyandırabilir mi! Yoksa sizin amacınız uyandırmak değil de uyutmak mıdır!

Yedi sekiz yaşında camiiye gidip elif be te se diye alfabe öğrenen öğrencilerin bilgi düzeyi ile kimleri uyandırabilirsiniz ama çokçalarını uyutmanız mümkündür!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Senin gibi yüzlerce 'mukallid' geldi geçti buradan.
Mutezile dostum kimin mukallidi olduğumu ifade buyurursan memnun olucam, öğrenmeden cevap vermiyeyim, kimin mukallidiyim ve niçin mukallidim!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu sözleri bana değil Aişe hakkında 10 ayet (bazı kaynaklara göre 18) indiren Yaradanınıza sorunuz
Efendim sizi bulmuşken size soralım hangi on veyahu onsekiz ayet!

Hangi surededirler bir görelim çok merak ettim. Onsekiz olmazsa on ayeti görmek de bizi sevindirir. Lütfen, ifade buyrunuz görelim!

Mutezile´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ayet adedini tekrar bir gözden geçirin, derim.
Efendim hepbirlikte geçirelim, hadi buyrunuz!

Yanlız sakın başka bir başlıkta hani şu 2 gündür takip ettiğimde bir arkadaşınız gibi ortadan kaybolmayınız!

Konu Alchindus tarafından (22-08-2009 Saat 17:00 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:36 .