Din körlüğü

[Şüpheci Dinsiz]

Dindeki saçmalıkları-tutarsızlıkları dinin yanlış anlaşılmasına-yanlış uygulanmasına dayandırmak, dindeki saçmalıkları görmezden gelerek (iyi niyetle bile olsa) akıl dışı argümanlarla aklamaya çalışmak din körlüğüdür. Aşağıdaki profesör buna iyi bir örnektir.

Diyor ki;
"Muhammed toplumsal meselelere halkın ileri gelenlerinden oluşan bir şürayla birlikte çözümler getiriyordu, peşinden bu çözümleri onaylayan ayetler iniyordu."

E o zaman ayetler Allahtan inmemiş demek ki. Dediğin doğruysa, Muhammed önce aklındakileri söyleyerek toplumun nabzını yoklamış, sonra kabul görenleri 'ayet indi' diye kanunlaştırmış. Hatta kendi fikri olmayıp şürada başkalarının söyledikleri için de 'ayet indirmiş'. Bunlardan bazıları 'Ömer-Ali ayetleri' diye hadislere geçmiş.

Bunu düşünemeyen bir insan titri ne olursa olsun din körüdür.

Prof.Dr. İlhami Güler - Sünniliğin 6 sorunu, problemi, sıkıntısı ve çözümleri

[Şüpheci Dinsiz]

Bu kişinin akademisyen olarak bu tür konuşmalar yapması yanlış. Böyle koşulsuz peygamber övücülüğü yapacağı zaman bir inanır olarak konuşmalı, akademik titrini kullanmamalı.

İlahiyat fakülteleri İslam güzelleme-aklama yeri değil. Din denen toplumsal olgunun tarihine, oluşmasına, sürecine, topluma etkilerine dair bilimsel araştırmaların yapılması gereken bir yer. Muhammed hakkında gerçek olduğu iddia edilen bütün veriler hadis denen uydurmalara dayandığı halde gerçekmiş gibi ağzını şapırdata şapırdata anlatıyor.

Bu kişi kesinlikle tarafsız değil. İlahiyat fakültesinde kendi inancını aklamak ve İslamı yeniden üretmek için okumuş veya okutulmuş, öğrencilerini de bu doğrultuda eğitiyor, bunun öğrencileri de İslamı yeniden üretecekler. Bu kısır döngü dönüp duracak.

İyi niyetliyse din körüdür.

Hz. Peygamber'in Hayatını Anlama Sorunu - Prof. Dr. Mehmet Azimli

[ilahimasal]

Lafa nasıl giriyim bilemedim.

Eğitim görmüş , bilim ile ilgilenen , devlet yoneticisi olmuş , makul miktarda akıl ve mantığını kullanıp tecrübe sahibi olan insanların , din ile alakalı tanrı ve tanrıya atfedilen şeylere gerçekten inandığı konusunda yalancı olduklarını , gerçek olanı bilip çıkarları ve menfaatleri adına inanmadiklarını gizlediklerini düşünuyorum.

Örneğin bir devletin başına geçip insanları yöneten birisi kendisini tanrı tarafından seçilmiş olarak mi düşünuyor yoksa tanrı yalanını bilip insanları aldatarak konumunu mu koruyor?

Tanrı meselesi ap açık bir yalan bunu yukarıda belirttigim egitimli ve tecrübe sahibi insanların fark etmemesi mümkün değil.

Doğaya bakıp bir tanrı olmalı diye düşünüyorlarsa , aldıkları eğitimde bir problem olmalı yada dini konuları bilmiyorlar ve sadece kendilerine anlatilan uyduruk çarpıtılmış dini hikayelere itibar ediyorlar.

Kim bilir belkide aldikları egitim iyi ve dini bilgileri çok iyi biliyorlar ve olan biten tüm dini olaylarda ki rahatsız edici durumlar hoşuna gidiyor . Psikopatlık da , hastalıkli kişilik
de diyebiliriz.

Egitim almış bir insan , asa ile yarılan bir denize , parmakla yarılan bir gok cismine , gokden yagan helvaya , su üzerinde yürüdüm diyen birine , atla uçtum diyen kişiye , yarattım demesine , ezeli ve sonsuz olduğunu söyledikden sonra asmaktan ( çarmıha germek) , kol kesmekten , ateşte yakmaktan , bilinen evreni 6 günde yaptığını , gök dedigini direksiz yaptıgını v.s gibi dogaya , akila mantığa aykırı bunca yalan dolana inanacak egitimli insan olamaz diyorum.
Bunlar olur diyen kim varsa yalan söyluyordur. Kör falan olduklarını sanmiyorum.
Kör olan , olsa olsa egitimsiz , cahil ,olan bitenden uzak , habersiz insanlar olabilir.

Zaman denilen bir kavrama , gizemli , sır , kerametli gerçek bir varlik diyen kişide , eğitim tecrübe akıl mantık yoktur. Hatta açıp beyin olup olmadığına bakmak lazım.

Dine , tanriya inaniyorum diyen sade halk haricinde kalan yönetici bilim insanı v.s tüm insanların bu konuda farkında olup yalan söylediklerine o kadar eminim ki , o kadar arsız ve utanmazlar ki , çikarları menfaatleri onları o kadar etkilemiş ki , yalanı şu yukarida videosu verilen kişi nin dilinden rahatlikla anlayabiliyoruz.
Bunlar o kadar arsız ki , tanrının yalan oldugunu bildikleri halde , utanmadan birde tanrı ispatı tartismalari falan yapiyorlar

Video daki adam kör falan değil düpeduz yalancı ve sahtekar birisi , bu tiplerden o kadar çok var ki tanrı yalanını hediye paketi gibi yapıp topluma satiyorlar.

Kör falan değiler. Sahtekarlar

[noob1]

Eğitim almış bir insan söylediklerinizin bir mucize olduğunu düşünmez, ama olup olamayacağı konusunda düşünür, bilimsel anlamda, örneğin :

gökten helva yağması: elbette bu çok basit. Bir uçan araçtan aşağı doğru yiyecek paketi atmak. Bunu zaten Afrika'da yapmışlardı.
watch from here:


Asa ile yarılan deniz: bir bilim insanı, bilime gönül vermiş eğitimli biri bunun nasıl olabileceği konusunda ki teknikleri ve teknolojileri düşünmeli. Sihir yok elbette. Yani Tanrı nın her işi bilime dayalıdır.

evet bilim adamları yada "eğitim almış insanlar" bu konuda olmaz deyip ateistvari yaklaşım sergilemek yerine, analiz edip incelemişler, hesaplamışlar, eğitim almış insan böyle yapar :
https://www.bbc.com/turkce/haberler/...100922_red_sea

6 günde yaratma: bunun zaten gün olmadığı aşikar. Sizin bizim bildiğimiz "Gün" kelimesi ancak dünya yaratıldıktan sonra ki koşullara bağlı olduğuna göre, evren yaratılmadan önce o şartlardaki gün kelimesinin anlamını kendi günlük hayatı ile bağdaştıramaz. Elbette ki gün burada baska bir birimde.

Zaman: ise elbette bizim anlayışımızın / teknolojimizin ötesinde bir kavram. Zaten klasik fizik ile bunu anlamanın olanağı yok. Kuantum fiziği ise bazı şeyleri görsede hala bu quantum evrenini anlayışına oturtmuş değil. Biz sadece içinde süzülüyoruz. Şu an evrende zamanın heryerde dengeli olması için zaman sabiti var. Ve tüm evrenin her yerinde aynı. Alfa sabiti, yada ince zaman sabiti deniyor.

Eğer alfa sabiti çok az bile değişse, bugun biz olmazdık. mesela çünkü yıldızlar karbon ve oksijen elementlerini sentezlemeyecekti.

Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli bir gün şöyle demişti: "Öldüğüm zaman Şeytan'a ilk sorum şu olacak: "İnce yapı sabitinin anlamı nedir?"

Amerikalı fizikçi ve bilim anlatıcısı Richard Feyman da ince yapı sabiti için "Ne olduğunu bilmediğimiz büyülü bir sayı"

Yani alfa sabiti için bilim diyor ki : "Why the constant should have this value is not understood"
(yani kısaca anlayamadık...!)

Ben bunu şeye benzetiyorum, bilgisayarın içinde de bir işlemci clock sabiti var, ve tüm yazılımların ister entegre olsun ister sonradan yüklenen, düzgün çalışması için clock sabitinin bir değerde olması gerekiyor, işlemcinin tik durumu. Böylece her şey yerinde çalışır.

Veya bu tik olayı, belkide benziyormu acaba düşündüm; hani müzisyenler metronom kullanırlarya onun gibi.

//////////////////////////////
burayı ayrı yazıyorum: birde bende eskiden olurdu, 3-4 yıldır olmuyor. sanırım biyolojik zaman frekansım bozuluyor. yada beynimde bir hastalık gibi bilemiyorum. o hale girdiğimde, bir nöbet gibi, bir süre 5-6 dakika çevremi çok değişik algılıyorum. özellikle sessel ve görsel algılarım değişiyor. sanki zaman bozulmuş gibi oluyor. çok yavaş nefes aldığım halde hızlı alıyormusum gibi geliyor. yada sesler hızlı bir aksiyon gibi geliyor. bu durumu kelimelerle açıklamam çok zor. asla biri yanımda varken olmuyor, uykulu iken uykuya dalmak üzereyken gibi durumlarda ortaya çıkmıştı. en az 5 yıldır yaşamadım. eskidende toplasan 10-15 kere yaşamışımdır. Sanki zaman bozulmuş gibi akıyor, yada biri hızlandırma düğmesine basmış gibi oluyor. bazen o halimi seviyorum, çabucak bitmesin diye uğraşıyorum. bazende acaba bu halden cıkamacakmıyım diye korkuyorum ve cabuk bitmesi için değişik aksiyonlar yapıyorum.
/////////////////////////////

bu arada alfa sabiti son ölçümlere göre: 0.0072973525649

evrende her yerde tüm galakside, tüm evrende sabit bir alfa sabiti olması bile ancak ve ancak bir yaratıcı ile açıklanabilir.

evren bir karmaşa olsaydı, bu tarz ayarlamalar olamazdı.

tıpkı işlemci clock saati gibi, onunda bir mühendisi var.

[ilahimasal]

Gökden paketlenmiş helva atıldığına kânâat getirdin yani ! Pes!

Asa ile deniz yarıldı hikayesin de yaran asa(sopa ) yarılan deniz deniyor. rüzgar ve nil nehrinin deltası demek çarpıtmanın daniskası olur.
Egypt tarihsel kayıtların da musa , asa , boğulan firavun yok.

6 günde yaratilma da ki güne kulp buldunuz ama 6 ( altı ) RAKAMINA kulp bulamamışsınız. Tanrının rakamla sayı ile işi nedir?


Zaman , Tanımıda madde maddenin hareketi ve referans noktalarına ait insan tabanli soyut bir kavramdir. Gizemi kerameti yoktur.

Direksiz gök?
Atla uçmak?
suda yürümek?
Ateşle oynayan bir tanrı?
Kalp ile düşünmek?
Milletin kafasına kuş ile bişeyler atmak?

Bunları bilim değil.
Adnan oktar , cuppeli ahmet , tik tok , yotube v.s din inanç hocalarının , çıkar ve menfaatleri için köpürtürler. Köpük gidince de ....

Tanrı inancı sadece inançtır.
25 metre kare bir odaya 500 fil sığdıgına inanmakla tanrı vardıra inanmak aynı şeydir. Bilim ile alakası olmadigi gibi bu konular hakkinda bilimsel yorum yapanların amacı bilimsel degil.

" ateistvari" demişsin ne alakası var ?
ateist dedigin insanlar konuyu siyasi zeminde kullanmadigi sürece problem yok. İrkcı tip ateistlerin ateistligi bilim adina degildir.
Ama teistlerin tamamı siyaset adına bu davranışta bulunurlar.

Senin şu ateistvari sözün de , hokus pokuslu dinsel hikayelere yaklaşıminda bu sekilde

Gokden paketli helva yağdıgına evet diyeceksin neredeyse . Bu mudur bilimsel bakış?

[noob1]

zekanız anlama açısında ortaçağda kaldığı için, bunları teknolojik imgelerle eşleştirme noktasında süper iyisiniz.

"Zaman , Tanımıda madde maddenin hareketi ve referans noktalarına ait insan tabanli soyut bir kavramdir. "

zaman soyut bir kavram olsaydı; quantum mekaniği açıklanamazdı. sen orda otur arşimet yasalarında suyun kaldırma kuvveti ilgilen bence.

direksiz gök: seni aşar. Uzaya hiç çıkılmadı. gök kubbe aşılamaz. gök kubbe delinemez bile. gökkubbe keşfedildiğinde yapılan şey NASA nın kurulması oldu. Sonra Ay'a çıkabildik hikayesi geldi. Bu arada 2 tane dev operasyon yapılareak gök kubbe delinmeye / kırılmaya çalışıldı. Operation Fishbowl (Akvaryum Operasyonu) ve Operation Dominic (Tanrıya Ait Olan Operasyon) .

Bütün bunlardan sonra Ateist NASA nın ilk direktörü, mezar taşına incilden ayeti yazdırmış, acaba Ateistlikten vazgeçmiş olabilir mi ? bilinmiyor. Ama mezar taşı meydanda. Bence sende ölünce bir ayet yazdır güzel duruyor.


Atla uçmak da ney ? ben böyle bi şey duymadım ? !

Ben size hocalardan bişey mi söyledim ? anlamadım. Avusturyalı fizikçi Wolfgang Pauli Rizeli bir hoca felan sandın sanırım siz.

Unutma ki bilim öyle bir şeydir ki, ondan geri olana sihir gibi gelir, tıpkı sana sihir gibi geliyorya ondan.

Çoook eskiden dedelerimiz söylemişti; lamba köyümüze ilk geldiğinde şaşırmıştık, bilmeyene tarif ederken : "düğmeye basıyon her yer gündüz gibi oluyor" demişler. Sende gökkubbeyi, gökten yiyecek atılmasını (günümüzde örneği olduğu halde), insanın topraktan yaratılmış olmasını (soil based life bilimsel bir gerçek olduğu halde), vs hep şey san "sihir".. Sihire inanmdaığın için ve bunlarıda sihir olarak düşündüğünüz için, otomatik olarak inanmıyorsunuz. Fakat burada kavrayamadığınız bunların sihir olmadığıdır. Sadece zamanın ötesinde kullanılan teknolojilerin etkileri.

Bunu ortaçağdaki bir insan sihir ile düşünebilir, ama şu günümüz, bilgisayar ve teknoloji çağında bilim ile bu tarz şeylerin mümkün olabileceği algısı çoktan yerleşmesi gerekirdi. Ama hala bakıyorum ortaçağ kafasını yaşayanlar olabilir. Sizlere tavsiyem biraz teknolojiyi öğrenin gidip sadece ayfon kullanmayın. O ayfon nasıl çalışıyor, apk nasıl yapılır öğrenin, en azından "stracth" visual dili ile algoritmayı öğrenebilirsiniz.



---------------------------

25 metre kare bir odaya 500 fil // teorik olarak sığmaz gibi görünebilir ama emin ola sığar. Çünkü öldürüp sııştırıp, ezip, ziplersen sığar yani Atomların arasında aşırı boşluk var, biliyormusun !

[noob1]

Scratch yada python dersi verebilirim

[ilahimasal]

Atla uçmak da ney ? ben böyle bi şey duymadım ? demiş . Ortaçağ karanliğından , dedesinin köyüne lamba(ampul) gelmiş kişi

Seviyorum seni alpha ( alpha da nereden aklıma geldi )

Benim gibi bir ateist , o at mı ? Katır mı ? Eşek mi artik her neyse , işde onunla , senin de belirttigin delinmez kubbeyi (burda çok güldüm) delip teyy oralara gitme olayında ki at dan bahsediyor.
Ah şimdi duydun.( bilimsel cevabıni merakla bekliyoruz)

Valla billa biz ateistler çizmedik bunu , sizin iman ehli resmetmiş.


Diger mevzularda sinifta kaldın.

Fil mevzuunda CANLI da demeliymişim , nereden bilebilirdim senin islama özgü ÖLDÜRME ic güdünün tetiklenecegini ?
Filler canli olucak , teorisi hikaye , pratikte bakalım
Python cu

Şimdi dunya düzdür falan demeyede başlarsın sen aman aman

[spartacus]

noob1´isimli üyeden Alıntı

"Zaman , Tanımıda madde maddenin hareketi ve referans noktalarına ait insan tabanli soyut bir kavramdir. "

zaman soyut bir kavram olsaydı; quantum mekaniği açıklanamazdı. sen orda otur arşimet yasalarında suyun kaldırma kuvveti ilgilen bence.

Ağzınla söylüyorsun açıklanamazdı diye, evet zaman açıklayabilmek, izah edebilmek için kullandığımız bir araç(değişimin ölçüsü olarak), bunun için kavramlaştırıyoruz, boyutları(ölçebilmek için gerekli olan minumum koordinat sayısına boyut denir) kullanmadan formüller, açıklamalar anlamsızlaşır...

Hız kavramı olmasa da açıklanamazdı. Hayda hız da oldu varlık(elma gibi, armut gibi yani). Kütle kavramı olmasa yine bir çok şey açıklanamazdı, hayda oldu mu miktar kelimesi de bir varlık... Ne diyordu sizin sözde üniversite(ama ilahiyat, üniversitesi anlamsız olan alan) profu, gece ve gündüz de birer varlıktır... (öyle ya, dini masallarda, kayalar, taşlar, cinler, periler... her şey konuşuyor, gece, gündüz de konuşmalı...)

Diyelim ki Ali bir şey söyledi.
Kim söyledi? Ali. Nesnel olan Ali kelimesiyle işaret ettiğimizin kendisi mi, yoksa öznel olan isim mi? Ama biz cümlelerde Ali deriz. Örneğin elma da, armut da maddedir, varlıktır deriz, kullanmazsak açıklayamazdık... Burada önemli olan nesne, nesnel olanla, dairliğine dayalı soyutladığımız, adlandırdığımız, anlam yüklediğimiz kelime ve kavramların karıştırılmamasıdır. Cümle içinde kullanıldığında, kelime, kavram birer araçtır -tanımlanma amacıyla kullanılmazlar-, bu unutulursa veya bilinmezse algı bozulur...

Zaman da benzer diğer ölçü kavramlarımız gibi, varlık değildir, ancak varlığın çeşitli halleri, durumlarına dair soyutladığımız kavramlardır...

Örneğin Kur'an, yakın göğü pullarla donattık der, yıldızları pul sanır. Bu yakın gökten de anlaşılıyor ki, o zamanlar 2 alem inancı var, birisi Dünya'dan ibaret -zaten elma yedi, duygulara sahip oldu(!) diye insanı sürgün etmek için özel yaratılmış?!, masalın bu kısımı çelişkili elbette-, diğeri de öldükten sonra gidileceğine inanılan masal alemi, hasılı tümüyle masal...

Kısaca o dönemin, Ortadoğu'da yaşayan kabileleri açısından ufku, Dünya ile sınırlı. Yıldırımları da Allah'ın dilediğini çarpmak için kullandığı mızrak sanmaktadırlar...

[noob1]

"Valla billa biz ateistler çizmedik bunu , sizin iman ehli resmetmiş."

ben onlardan değilim, ben aşırı modernist, Allah ve O nun bilimine inanmış biriyim, teknolojinin dibindeyim, modernistim. İçki içmiyorum ama 50 100 kere içkili bir sürü yere gittim, arkadaşlarım rakısını içti (adam gibi). Türklerle, hatta yabancılarlan gayet güzel oturup yemeğimizi yeriz. Burda önemli olan saygıdır. Ben inanan biri isem saygılıdırlar, ve onlarda içki içerler bende saygılıyım. En son gelen 3 fransız arkadaşıda şirkette ben ağırlamıştım. Gayet iyi idi. Philippe müslüman değildi ama o da nedense içki içmiyordu,.. İşlerimizi halledip, sonra son günü gezmeye ayırmıştık. Ve naptım biliyonuzmu :
onları ugurlarken gittim Damien için 1 şişe büyük rakı aldım, altın serisi olandan. sevmişlerdi rakıyı yani.

Siz beni bi cemaatçi felanmı sandınız, menzil, fetöş vs. ? Asıl benden korkun o zavallılar, ne bilimden ne teknolojiden anlar.

Ben hem onların fikirlerine hemde sizin fikirlerinize karşıyım. İslam ı benden öğrenseydin belki acaba severmiydin, yoo bence hayır sanmıyorum.