17-12-2006, 13:32
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Sevgili crosswise,
zaten amacım herkesin kendi bakışı ile bu ve benzer olayları inceleyip bir sonuç çıkartması, daha sonra da tartışarak gerçeğe en azından yaklaşılması ama bir yanlış anlamayı düzeltmek isterim, ben islamcı bakış açısı ile değil, tarafsız olarak olayı sorgulamaya çalışıyorum. İslamcı bakış açısı ile neler söyleneceğini de merakla bekliyorum açıkçası.
|
17-12-2006, 13:42
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
mehmet kardeş,
o zaman soruyu şöyle soralım:
Bir dini savunmak için insanlar neden bu kadar çok yalan söylemek zorunda kalırlar?
|
17-12-2006, 14:08
|
Üye
|
|
Üyelik tarihi: 17 Dec 2006
Mesajlar: 34
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
selamlar
segili yfln onu yalan uyduran insanlara sormak lazım.benim akaidime göre islamın savunulmaya ihtiyacı yoktur bu cahil kimselerin çaresiz kaldıkoları bir konuda başvurdukları bir yöntemdir.
|
17-12-2006, 18:56
|
|
Kıdemli Üye
|
|
Üyelik tarihi: 16 Feb 2006
Bulunduğu yer: ANKARA
Mesajlar: 341
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Benim öncelikle öğrenmek istediğim Habibe ;Hind'in özkızımıdır yoksa
üvey mi ? Bunu merak ediyorum.Zira Hind'le ilgili bazı öngörülerim
var ancak belli bir kaynağa dayanmıyor.Sadece bazı ipuçları benim
bir öngörü geliştirmeme sebep oldu.Ancak öncelikle sorumun cevabını
almam gerek.Bu konuda bilgisi olanlar kaynağıyla yazarlarsa sevinirim...
|
17-12-2006, 21:31
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Sn vacsmt,
Habibe tüm islami kaynaklarda Hind'in öz kızı olarak geçmektedir.
|
18-12-2006, 00:20
|
Kıdemli Üye
|
|
Üyelik tarihi: 23 Dec 2005
Bulunduğu yer: sonsuzluktan
Mesajlar: 3.328
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Sn. yfln,
Açıklamanızın tamanını okudum. Bu bilgilere(belki biraz yumuşatılmış haline); istediğiniz herhangi bir islam sitesinde rastlamamız mümkün.
Yalan diye bahsettiğiniz şeyler ki;
"Aslında Muaviye, annesinin isteği doğrultusunda islam dininin canına okumuştur,"
"Zoru görünce islam dinine geçen ve kendi kızını Hz.Muhammed’le evlendiren, oğlunu başlangıçta vahiy katibi yaptırarak Kur’an derlenmesinde söz sahibi hale getiren, daha sonra da yukarıda bahsedilen olayların yolunu açan bu kadın," Diye yazmışsınız.
Hiçbir şeyi ve kimseyi savunma güdüsü olmadan bir soru sormak istiyorum.
Siz tarihi bir bilgi mi veriyorsunuz?
Hatalarımızı, cehaletimize bağışlayın.
|
18-12-2006, 09:27
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Sn mhmmd,
islami sitelerde bulunabilen (belki biraz yumuşatılmış) halinin bir örneğini yazımın en başında vermiştim zaten. Yalan diye bahsettiğim şey, olayın islami sitelerdeki bu çarpıtılmış halidir.
Hind'in son ana kadar müslüman olmamak için direndiği, en sonunda başka yol kalmadığı için müslüman olmuş gibi göründüğü yalan mıdır?
Müslüman olmuş gibi göründükten sonra kızını Hz.Muhammed ile evlendirdiği, oğlunu vahiy katibi yaptığı ve zorla kabul ettiği islamiyeti siyasi güç elde etmek için kullandığı yalan mıdır?
Hz.Muhammed'in ölümünden sonra islam dininin bölünmesine, peygamberin damadının ve torunlarının öldürülmesine kadar giden olaylarda Hind'in oğlunun ve torunun üstlendiği belirleyici yol yalan mıdır?
Bu olayların gelişimini başlatan hanımın Hz.Muhammed'le kurduğu akrabalık ilişkisi, oğlunun ise vahiy katipliği nedeni ile islami sitelerde dince kutsal kişiler olarak tanıtıldıkları yalan mıdır?
Bırakın islam dinine katkıyı, yıkmak için sonuna kadar uğraşmış bu kişilerin Hz.Muhammed ile yukarıda belirtilen ilişkileri nedeni ile kutsal kişiler olarak tanıtılmaları sahtekarlık mıdır, yoksa basit bir yorum farkı mıdır?
Sn mhmmd, ben tarihçi değilim, sadece islam tarihinin başlarında yaşanmış ve islam dininin bir daha birleşemeyecek şekilde bölünmesi ile sonuçlanmış bir olaydaki çelişkilerin nedenini merak ediyor ve araştırıyorum. Paylaştığım bilgiler, bu araştırma sırasında olabildiğince tarafsız davranarak ulaştığım sonuçlardan ibarettir. Siz de kendi yorumunuzu paylaşırsanız olayın ne olduğunu anlamamız daha kolaylaşır diye düşünüyorum.
Saygılar
|
18-12-2006, 10:29
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Değerli yfln;
Çağrı filmini yıllardan beri seyreder dururuz.Orada azad edilme karşılığında köle olan Vahşi'nin,raksederek dönen bir kadının başındaki hedef olan,yuvarlak nesneden,dönüş anında yani hareketli olan hedefin arasından mızrağını nasıl geçirdiğini seyreden herkes görmüştür.Savaş esnasında Hz.Hamza'ya yaklaşıp nihayetinde onu öldürdüğünüde filmde izledik.
Filmde gösterildiği kadarı ile Ebu Süfyan'nın karısı olan Hind binti Utbe'nin istedikleri gerçekleştirebilmek adına ne kadar haris olduğunuda anlayabiliyoruz.
Benim ise anlamadığım şu;Yapılan savaşlar Araplarla-İranlılar,Araplarla-Bizanslılar arasında değil direk Mekke ve Medine'deki araplar arasında yapılıyor.Hatta Bedir savaşı esnasında Hind'in öldürülen babası Utbe ve yanında savaşmaya meydana çıkan 3 kişi ile karşılarına çıkan Müslüman 3 kişi sanki akrabalar.İki ordu içinde aileler bölünmüş durumda.İlginç bir olgu bu tıpkı kurtuluş savaşı esnasında aynı aileden olan kişilerin bazılarının Kuvay-i Milliye'den diğerlerinin Hilafet ordularından olması gibi.
Siz hiç (Temennide etmem istememde)Anneniz veya babanız veya kardeşleriniz veya yakın akrabalarınızla herhangi bir olayda hükm verme konusunda ters düşmediniz mi ?Eğer ters düştü iseniz sonsuza kadar onlara,onlarda size nefret ile mi baktınız ?
Mesela size ilginç bir soru Andrew Flew'dan nefret mi etmek gerek.
Siz yaşamınızın her anında aynı düşüncelerinize hep sahip miydiniz ? Hiç değişen bir düşünce ve uygulamanız oldu mu ?
Siz Nazım Ustanın Kuvayi Milliye destanını okudunuz mu ?Orada Kartallı Kazım'ın durumu anlatılır ve ona atfedilen bölümün sonunda "Kavgadan önce Kartalda bahçıvandı/Kavgadan sonra yine Kartalda bahçıvan.." denildiğini ve Sevgili Kemal Tahir'in 1930 ve sonrasında "Kavgadan önce" İngiliz ve Fransız işbirlikçi oldukları bilinenlerin ve onların çocuklarının T.B.M.M ne girmeleri dolayısı ile eleştiri yönelttiğini bilir misiniz ?Yani şu an içinde yaşadığımız ülkemizin kuruluş aşamalarındaki bu olgu sanırım tarihin her döneminde olmuş gibi.
Kavga=Kurtuluş savaşı
Ebu Süfyan ve onun soyundan gelen insanların İslam'a hizmet etmedikleri bilakis yozlaştırmak adına ellerinden geleni ardlarına komadıkları ise ayrı bir vakıa'dır.Bu konuda size katılmamak mümkün değil.Bu uygulamaların bugün toplumda ve yaşamda onarılamaz yaralar açtığıda yaşamın ve tarihin şahidliği ile çok açık görülebilmektedir.
|
18-12-2006, 11:17
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
Sn psikokemoterapi,
Öncelikle şunu belirteyim, Anthony Flew'dan nefret etmem, bilakis fikirlerine saygı ve yakınlık duyarım. Bireyin gelişim aşamalarında çok radikal fikir değişiklikleri yaşayabileceğine, hatta yaşaması gerektiğine inanırım ama karşısında büyük bir düşman ordusu varken dahi kocasının sakalına yapışıp "nasıl müslüman olursun" diye lanetler savuran bir insanın bir gecede hidayete erip müslüman olacağına inanmak biraz zor görünüyor. Bir dine inanmak uzun bir süreç gerektirir, pencereden namaz kılan müslümanları görüp din değiştirmek ise daha çok korku ile din değiştirmeyi çağrıştırıyor. İslamı gönüllü olarak seçmiş görünüp gizliden gizliye nefret ettiği bu dine nasıl zarar verebileceğini düşünmek ve uzun vadeli planlar yapmak ise Hind gibi çok zeki ve kurnaz olduğu su götürmez bir hanıma daha çok uyuyor. Sonraki tarihsel gelişim de bence bunu doğruluyor. Bence Hind ciddi bir takiyye örneği vermiş ve planları çok başarılı olmuş.
Muaviye ve Yezid'in Hz.Muhammed soyundan gelenlere davranışları basit bir siyasi kavga olarak değerlendirilemez, ortada çok ciddi kin ve nefret olduğu açık. Bildiğim kadarı ile bu tip duyguların gelişmesindeki en önemli faktör, geçmişte yaşanan olaylar ve ebeveynlerin bu olaylar karşısında çocuklarına yaptıkları telkinlerdir.
saygılar
|
18-12-2006, 15:43
|
Kıdemli Üye
|
|
Üyelik tarihi: 28 Nov 2006
Mesajlar: 305
|
|
Re: Bir mübarek sahabe:Hz.Hind
muhammed'in kaç karısı vardı arkadaşlar biliyormusunuz
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:57 .
|