Gümüş iyonu ve ceviz
YAKITI BAŞLIKLI ANSİKLOPEDİK ARAMALARIMDA,
Gümüş iyonu gibi ilginç bir kavrama rastladım.
Beynimizin tükettiği bu madde sadece cevizin içeriğinde mevcut olması açısından çok ilginç geldi bana.
cevizi elinize alınca, en dışında bir yeşil kabuk, sonra tahta bir yapı, daha sonra ince bir zar ve en içte de tartışmasız şekilde insan beynini hatırlatan beyaz bir yapıyla karsılaşırız.
Ceviz, dışındaki yeşil kabuğu ile kafa derisine, sert kabuğu ile kafatasına, içindeki zari ile beyin zarına, asil meyvesi ile de beyine benzeyen harika bir gıdadır.
Beynimizin küçültülmüş bir modeli olan cevizin meyveler arasında gümüş iyonu ihtiva eden tek meyve olması elbette harikadır. Fakat bu gümüş iyonuna, icra ettiği elektronik vazife açısından ihtiyaç duyan tek organın beyin olduğunu söylersek, bu şaşırmamda bana hakvereceğinizi ümid ediyorum.
Kuru ceviz bol miktarda C, B1, B2, A ve E vitaminlerini içermektedir”
Cevizin mide, bağırsak, böbrek ve deri rahatsızlıkları gibi birçok hastalığa iyi geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Karadeniz, “Cevizin sadece meyvesi değil, kabukları ve yaprakları da birçok rahatsızlık için kullanılmaktadır
Cevizin kanda zararlı kolesterolün birikmesini önlediğini, yüksek kolesterolü düşürür“
Ceviz, damar tıkanıklığı ve şeker hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.
Mide gazını giderir. Grip ve nezleye iyi gelir. Öksürüğü keser. Sindirim sistemi bozukluğunu giderir. Ceviz, vücudu soğuktan korumak için de yenir.
Yorgunluğu ve bitkinliği giderir. Zehirlenmelere ve zehre karşı etkilidir. Zindeleşmeyi sağlar”
Cevizin yapraklarından elde edilen juglon maddesinin eczacılıkta kan temizleyici ve kuvvet verici olarak kullanılır
“Şeker hastaları ceviz yaprağını kaynatıp içmelidir. Ceviz yaprağı ve kabukları kaynatılıp balla karıştırılarak içildiğinde kansızlığa iyi gelmekte, bu çay kanı temizlemekte, kalbi güçlendirmekte, ishali ve dizanteriyi kesmekte, sinir sistemini güçlendirmektedir. Ceviz meyvesi çocukların gelişmesini hızlandırmaktadır. Ceviz beyin için gerekli olan gümüş iyonlarını ihtiva ettiğinden, bebekten yaşlıya kadar herkes için ideal bir meyvedir.”
AYRICA GLİKOZ...2. BEYİN YAKITI GRUBUDUR.
************************************************** *******
Üzümün bol glikoz (tabii şeker) ihtiva ettiği, bu maddenin de beyin yakıtı olduğu bilinmektedir.
Glikoz eksikliğinde can sıkıntısı artar, çabuk öfkelenme, isteksizlik ve unutkanlık ortaya çıkar.
Üzüm yemekle kana karışan glikoz, hem bize enerji verir hem de beyne yakıt sağladığından bu belirtiler giderilir. Üzümde ayrıca B vitamini, demir, kalsiyum ve fosfor da bulunur. Bu maddeler de sinirleri besler, takviye eder.
Tam tahıl ürünleri rahatlatır
Tam tahıl ve bundan elde edilen, kepeği ayrışmış undan yapılan tam (komple) ekmek beyin ve ruh sağlığımız için yararlıdır. Kepeği alınmamış tahıllarda bulunan karbonhidratlar rahatlamamızı, kendimizi iyi hissetmemizi sağlayan serotoninin salgılanmasına yardımcı olurlar. Ayrıca kepekli tahıllar, stresle başa çıkmak için gereken B vitamini açısından da zengindirler.
Meyve beynin yıpranmasını önler
Beslenmemizin önemli bir parçası olan ve sağlığımız için gerekli olan meyveler bazı kanser türlerinden korunmak için de en güçlü silahımızdır. Ayrıca tatlı ihtiyacımızı gidermede idealdirler. Taze meyvelerin güçlü şifa verici özellikleri vardır.
Meyveler yaşlanmayı ve beynin yıpranmasını önleyici maddeler ihtiva ederler. Meyve yemek sağlığımız, mutluluğumuz ve uzun bir ömür için vazgeçilmez önemdedir.
***VE YETERLİ SU***
Yetersiz su içmek tembelleştirir
Bol su içmek vücuttaki toksinlerin (zehirli atık maddeler) ve stresin diğer yan ürünlerinin atılmasına yardımcı olur. Ayrıca beyinde uygun bir elektrolit dengesi oluşturulmasının yanı sıra öğrenme ve karar vermeyle ilgili görevler için günde en az 8 – 10 bardak suya ihtiyaç duyulur.
Bu bilgileri Milliyet Blog dostlarım ile paylaşmak istedim.
SAĞLIK VE ESENLİKLER DİLEKLERİMLE...
|