sevgili dostum paslı,
Öncelikle kelimelerin gücünün farkına varmış bir insan adayı olarak, kavramları doğru kullanmak gerektiğini düşünüyorum.
Kuranı incelediğimizde şunu görürüz;Peygamber diye bir kelime geçmez.Tabi ben orjinal metinden söz ediyorum...Kuranda Nebi ve Resul kelimleri kullanılır.Birde Nezir (sebe44 uyarıcı)kelimeleri kullanılır.Nebi NEBE yani Haber kelimesinden Haberci,haber getiren (Messenger)türemiştir.
Resul ise iletici (irsaliye) anlamında kullanılmıştır.
Peki peygamber kelimesi nerden gelmiş dilimizi yerleşmiş dersen...Farsca bir kelimedir.Tıpkı Namaz,Abdest gibi...İşte bu kelimeler orjinal metinlerde yer almayan ama Çevirilerde "yakıştırılan ve sokuşturulan" kelimelerdir.
Kelimeler birer Anahtardır...Beyin ise kilit...özellikle Soyut düşüncenin bulunduğu Hımar kısmı...örtü...gri bölümü..
Acaba kelimeleri ne kadar Bilinçli kullanıyoruz?
Neden önemli kelimeler?
Dostum Paslıçivi... ben kelime takıntısı olan bir OKB hastası değilim
Ama Kelime kökleri,Etimoloji en Sağlam Sorgulama aracıdır.Neden?
Çünkü kelime HERŞEYdir.
Etimoloji çok önemlidir.Kelime Herşeydir.
Eskilerin deyimi ile ŞUUR şimdilerin moda telaffuzu BİLİNÇ...
Kelimeler Bilinç taşır..diğer bir ifade ile
Bilinç kelimelerin üstünde Yükselir!.
Düşünce kelime ile meydana gelir...İnsan bildiği...... kelime kadar insandır.
Papağanda kelimeleri telaffuz eder ama Bilinçsizce...
Beyinde her kelimeni bir imajı yaratılır...Kelimeler eskiden Tamgalarla ifade edilirdi..Bunlar birer imajdır...Beyinde beliren Resimler...
Sonra Harf oluştu..Harflerin birleşmesi ile Kelimeler Bükülmeye başladı...
İnsanlık Tek bir Dili konuşuyordu...Tuğla pişirip Göğe ulaşmaya kalktılar...Haman çok Kelime biliyordu...v.s.
Siz yukarıda ki ifadeleri SOYUT düşünmezseniz ancak balçıkdan,ziftten yapılmış tuğla ve kule v.s. anlarsınız.
Asıl Anlaşılması gereken
İnsanlığın Bilincinin ortak hareket ettikleri dönemde YÜKSELDİĞİdir.
Bilinmeyen bir sebeple dağıtılmışlardır...Kartlar yeniden dağıtılmış Oyun yeniden kurulmuştur.
Esvel-i Safilin Kelimenin olmadığı Beyin yada Aşağıların aşağısı demektir...
Bir Tersinim ve sonrasında Evrim.İnsanın ve insanoğlunun hikayesinin özetinin özeti...
Diğer bir nokta da İnsan ve İnsanoğlu ayrımı..Adem ve Ademoğlu da aynı şey değildir.Hatta İsrail ve İsrailoğlu da farklı şeylerdir.
Biri Rolmodeli diğeri Esvel-i Safilinde ki...
İnsan olmak çokyüce bir Mertebe...olsa gerek...çünkü henüz bende İnsan olmuş değilim.
İnsan olmak deyince uzun uzun durup düşünmek gerek...
Meleklerin/Güçlerin önünde eğildiği...Kan dökmeyen,Bozgunculuıktan uzak İNSAN...ve kan döken,yakan ve yıkan insanoğlu...
Gece Yürüyen ve Karanlığı yaran İsrail ve Aşağıların aşağısında ki Beni israil...
Adem ve kan döken oğlu...
Kelime Maddeye Hükmeder.CİN,Melek ve Şeytan kavramlarına doğru anlamları yükleyemezsek Dosdoğru yolda yürüyemez,sağa-sola savruluruz.
Kavramlar ile düşünür,kavrarız.Düşünce Dünyamıza kelimeler yön verir.
Başka bir ifade ile Kelime dağarcığımız kadardır Dünyamız.
Günlük kullanımda 50-60 kelime ile işimizi görür-iletişime geçeriz.
Git-Gel,Al-Sat v.s ile Akşamı ederiz...Gece gördüğümüz Rüyalara kelimeler hükmeder.
KELİME HERŞEYDİR.
Ademe Eşyaya İsim verme görevi ve yetkisi,yetisi verilmesi insan Beyni,Aklının Milyarlarca yıl (insan 1-3 Dehr) içinde gerçekleşen Tekamülü,Evrimi neticesinde
oluşmuş ve İnsanın "Çamuru/Hamuru" istenen kıvama gelmiştir.
İnsan önce sadece hırıltılı sesler çıkarırken,heyecanla bağırırken,anlamsız sesler çıkarırken ADEM olma noktasına Evrilmiştir.
Bu Evrilme kulağınızı tırmalıyorsa eğer,tekamül diyelim...Fark etmeyecektir.
Neticede El ilahın Yaratmasını anlamak insanın Varoluş nedenlerinden biri diye düşünüyorum.
Bu uzun girişten sonra Budhaya dönecekolursak...
Bir teiste göre Budha "batıldır" çünkü kendi inancına tersdir...Oysa Budha bir Resuldür...
Budha diğer tüm Üst bilinçler gibi Saf Gerçeğe ulaşmış İYİLİĞE hizmet etmiştir.
Tanrı yok ifadesi La ilahe ifadesini anlatıyor...Yani gerçektende Tanrı diye birşey yoktur.Ama insanoğlu yeterli Soyut düşünce üretemediği ve kavrayamadığı dönemlerde şu denmiştir:İlah diye birşey yoktur-La ilahe- ama illa ki bir ilaha ihtiyac duyuyorsan İllallah.Al sana El ilah...Allah.
Birileri bir ilahı olmadan Omurgası üzerinde duramıyorsa...El ilah ona Bastonluk eder.
Onu Ayakta tutar...Kıyam ettirir...Aksi takdirde ilahsız kalan insanoğlu yerlerde sürünecektir.Kan dökecektir...Bozgunculuk yapacaktır...Onun korkması gerek...Cehennemde yanmaktan korkmazsa tüm insanlığın ondan çekeceği var...Onun Cennet vaadine ihtiyacı var...Ona Huriler..Şarab v.s vaad edilmezse o yine bozgunculuk yapacak...Yeryüzünde kan dökecektir...
Ortadoğu insan adaylarına Musa gibi Muhammed gibi "Peygamberler"! gerekliydi...
Öte yandan uzak doğuda Budha,KungFuZu gibi Resuller yerel olarak halka bir ilah olmadığını anlattılar...Lailahe dediler.
Hepsi haklı...Nasrettin hocanın hikayesinde ki gibi...
Sevgili dostum paslı,
Şimdi senden ilk defa duyduğum şu "tanrısallık"ifadesine biraz şaşırdım doğrusu...
Egon sanırım ciddi bir Obezite ile karşı karşıya
Tanrı diye birşey olmadığını yaza yaza klavyeler eskiten sen...Şimdi kalkmış "tanrısallıkdan" söz eder olmuşsun...
Bu GARİBAN müslüman Ulul kardeşini çok şaşırtıyorsun dostum...
Dostum Tanrı diye birşey yok...Evet Tanrılaşan Egolar var...
BİRleşmenin önünde duran,başkalaştıran ve Ötekileştiren her düşünce ve davranış O diye ifade ettiğimiz YÜKSEK BİLİNÇ'e karşıdır.
O çok yücedir.
O selamdır..Barıştır...
Selam dostum.
not:imzanı yeni fark ettim
Bazı şeylerin fındık kadarı makbuldür ama konu Bilinç ise ciddiyet ve Büyüklük şart