Kuran'da Saul, Gideon, Golyat, Davut ve Samuel

[YuhannaSarov]

Bakara suresinin 246. ve 251. ayetleri arasında bir olaydan bahsedilir. Ayetleri buraya kopyalamak istemiyorum ancak olayın özetini geçeceğim isteyen açıp okuyabilir.

Kuran'daki hikayeye göre, İsrail oğullarının Musa'dan sonra ileri gelenlerine, bir peygamberlerine kral lazım demişler "Allah yolunda" savaşmak için. Çünkü yurtlarından çıkarılmışlar evlatlarından ayrı düşmüşler. Fakat savaş farz kılınınca pek azı hariç geri dönüvermişler. Peygamber demiş ki, Allah Talut'u kral olarak uygun görmüş. Halk başta onu kabul etmemiş. Bir işaret olarak Ahit Sandığı gelecekmiş. Talut orduyla hareket etmiş. Allah o orduyu nehirle imtihan etmiş. Nehirden içmeyen Allah'tanmış bir de eliyle bir avuç alanlar. Bu imtihanı, dolayısıyla nehri geçenler Calut'un ordusuyla savaşacak takatlerinin olmadığını söylemişler. Ama bazıları da Allah'ın yardım edeceğini söylemiş. Calut ve ordusuyla karşılaşılmış. Davut, Calut'u öldürmüş.

Şimdi bakalım bu hikaye Kutsal Kitap'ta nasılmış?

Samuel adında bir peygamber varmış. İsrailliler yeni hakimler iyi olmadığı için bir kral istemişler. Evlerinden zorla sürülmek gibi bir durum yok. "Allah yolunda savaşmaya başlamak" dersek doğru olmaz. Çünkü İsrailliler zaten Musa'nın zamanından beri Tanrı'nın yardımıyla savaşıyorlardı. Hatta Samuel bir savaşta bir orduyu yönetmişti. Saul kral seçildiğinde halkın çoğu ondan çok memnun oldu. Bu arada Ahit Sandığı İsrail kral istemeden çok önce gelmişti zaten. (Nehir meselesine birazdan döneceğim.) Saul'un ilk savaşı Ammonlularla oldu ve Goliath (Calut) orada yoktu. Hatta Saul günah işlediğinde ve krallık onun elinden alınacağı zamanlarda Goliath'ın içinde bulunduğu orduyla (Goliath'ın ordusu değil) savaş oldu. O zamanlar Davut yeni kral olması için meshedilmişti. Davut Goliath'ı yendi. Bu arada, "Goliath ve ordusu" demek doğru olmaz. Goliath bir komutan değil iri yapılı bir askerdi.

Şimdi gelelim nehir olayına.

"2 RAB Gidyon`a şöyle dedi: “Yanında fazla adam var; Midyan`ı onların eline teslim etmem. Yoksa İsrailliler, `Kendi gücümüzle kurtulduk' diyerek bana karşı övünebilirler.

3 Şimdi halka şunu söyle: "Korkudan titreyen dönsün, Gilat Dağı`ndan geri gitsin.”"
Bunun üzerine halktan yirmi iki bin kişi döndü, on bin kişi orada kaldı.

4 RAB Gidyon`a, “Adamların sayısı hâlâ fazla” dedi, “Kalanları suyun başına götür, onları orada senin için sınayayım. `Bu seninle gidecek' dediğim adam seninle gidecek; `Bu seninle gitmeyecek' dediğim gitmeyecek.”

5 Gidyon halkı suyun başına götürdü. RAB Gidyon`a, “Köpek gibi diliyle su içenleri bir yana, su içmek için dizleri üzerine çökenleri öbür yana ayır” dedi.

6 Ellerini ağızlarına götürerek dilleriyle su içenlerin sayısı üç yüzü buldu. Geri kalanların hepsi su içmek için dizleri üzerine çöktüler.

7 RAB Gidyon`a, “Sizi diliyle su içen üç yüz kişinin eliyle kurtaracağım” dedi, “Midyanlılar`ı senin eline teslim edeceğim. Öbürleri yerlerine dönsün.”" Hakimler 7.

Gideon ne zaman yaşadı? Bu nehirli olay Saul'un ilk savaşından yaklaşık 110 YIL ÖNCE oldu. Hem de bu bir imtihan değil seçmeydi. Savaşçıların sayısı az olacaktı ki İsrailliler, Tanrı'nın gücüne güvenecekti.

Şimdi anlıyorum neden bazı İslamcıların sürekli Kutsal Kitap'ın güvenilirliğini düşürmek için uğraştığını. =)

Sevgiler! =)