EcemRng
30-12-2013, 20:29
Arkadaşlar beyaza neden beyaz demekteyiz? Siyahı bildiğimiz için?
Peki bu durumda beyazı var eden, bizim siyahı algılamış oluşumuz değil mi? Yani siyahın ne olduğunu bildiğimiz için, kendisinden farklı birşey algılandığında bunun siyah olmadığını anlayabiliyoruz. Böylece siyahla beraber siyah olmayan da - var oluyor.
Bir masanın üzerine 5 adet kalem koyarsanız, ve orada 5 adet kalem olduğunu algılarsanız, o 5 adet kalemin varlığı sabitleniyor.
Gözünüzü kapasanız da, orada 5 adet kalemin var olduğunu bilmeye devam ediyorsunuz. Sayılarını biliyorsunuz. Sizin bunu bilişiniz, oradaki 5 adet kalemin varlığını sabitliyor, 3 adet kalem değil ya da 18 adet fil değil - 5 adet kalem.
Aynı mantıkla düşünürseniz, -evreni/totalite her ne ise onu- da algımız dahilinde ve algımızı aşan "bir kaç birşey" olarak tanımlayabilir miyiz? Bence tanımlayabiliriz. Peki, yukarıdaki mantıktan, bu evreni total şekilde algılayan bir taraf olmadan, evrenin total olarak var olması mümkün mü? Sonuç olarak bir "şey" algılanmaz durumda ise - var değil. Bu yaklaşımın dışında kalan tek pratik ise mantıksallık.
An itibariyle evrenin ya da bir kesiminin varlığı tarafımızdan bilinebiliyor. Mantıksal ve samimi bir açıdan, gözümüzü kapadığımızda/ya da henüz doğmadıysak/algımız açık değilse -bile- evrenin tümü var "olduğu şekilde" olmaya devam ettiğine göre; demek ki evreni de total olarak "bilen"/"algılayan" mutlak bir taraf olması zorunlu değil mi?
Deistik düşünceye iten mantık bütününden bir kesit, düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.
Peki bu durumda beyazı var eden, bizim siyahı algılamış oluşumuz değil mi? Yani siyahın ne olduğunu bildiğimiz için, kendisinden farklı birşey algılandığında bunun siyah olmadığını anlayabiliyoruz. Böylece siyahla beraber siyah olmayan da - var oluyor.
Bir masanın üzerine 5 adet kalem koyarsanız, ve orada 5 adet kalem olduğunu algılarsanız, o 5 adet kalemin varlığı sabitleniyor.
Gözünüzü kapasanız da, orada 5 adet kalemin var olduğunu bilmeye devam ediyorsunuz. Sayılarını biliyorsunuz. Sizin bunu bilişiniz, oradaki 5 adet kalemin varlığını sabitliyor, 3 adet kalem değil ya da 18 adet fil değil - 5 adet kalem.
Aynı mantıkla düşünürseniz, -evreni/totalite her ne ise onu- da algımız dahilinde ve algımızı aşan "bir kaç birşey" olarak tanımlayabilir miyiz? Bence tanımlayabiliriz. Peki, yukarıdaki mantıktan, bu evreni total şekilde algılayan bir taraf olmadan, evrenin total olarak var olması mümkün mü? Sonuç olarak bir "şey" algılanmaz durumda ise - var değil. Bu yaklaşımın dışında kalan tek pratik ise mantıksallık.
An itibariyle evrenin ya da bir kesiminin varlığı tarafımızdan bilinebiliyor. Mantıksal ve samimi bir açıdan, gözümüzü kapadığımızda/ya da henüz doğmadıysak/algımız açık değilse -bile- evrenin tümü var "olduğu şekilde" olmaya devam ettiğine göre; demek ki evreni de total olarak "bilen"/"algılayan" mutlak bir taraf olması zorunlu değil mi?
Deistik düşünceye iten mantık bütününden bir kesit, düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.