YasasinBilim
Üye |
Son Aktivitesi: 04-05-2019 17:16
Büyüsüne kapılıp aşırı dindar olurum diye Kur'an-ı Kerim'i okumaktan 38 yaşıma kadar çekindim. Modern bir yaşam tarzı sürmeme rağmen ibadetleri elimden geldiğince yerine getiriyordum. 38 yaşımda, bunalımlı bir dönemimde Kur'an-ı Kerim'i okumaya karar verdim. Herşeye hazırlıklıydım.
Beklediğimin aksine bende soğuk duş etkisi yaptı. Kötü yazılmış bir masal kitabı gibiydi. Okuyup araştırmaya karar verdim. Başta "Ezoterik Doktrinler Tarihi" olmak üzere dinler ve mitoloji hakkında pek çok kitap okudum. Dinlerin uydurma olduğuna ikna oldum.
Bu siteyi keşfedinceye kadar da dinlerin, uydurma bile olsalar toplum ve birey için gerekli olduğunu düşünüyordum.
Artık eminim. Bırakın gerekli olmayı, binlerce yıldır süren savaşların, istismarların, geri kalmışlığın neredeyse tek sebebinin dinler olduğunu düşünüyorum.
Deizm, Agnostizm'den sonra vardığım felsefi pozisyona göre:
1) Tanrı ve Evren kavramları, farklı kavramlar değildirler. Tanrı diye bir şey varsa bu Evren'in kendisidir.
2) Evren cansız bir varlık değildir. Fizik kuralları çerçevesinde, mikrokosmosta da (atom seviyesinde de), makrokosmosta da (galaksiler seviyesinde de) canlı bir organizma gibi davranır.
3) Evrendeki büyüklük ve sonsuzluk kavramı döngüseldir. En küçük parça, aslında en büyük parçadır. 1000 km çevresi olan, çember biçiminde bir tünelin içinde seyahat eden birinin, kendisini sonsuz uzunlukta düz bir yolda gidiyor sanması bir yanılgıdır.
4) Evrenin, fizik kuralları dışında metafizik kuralları da vardır.
Bir dileğin gerçekleşmesi, bir kahve falının çıkması, telepati, büyü vs. bu kuralların içindedir. Bilimin henüz açıklayamadığı bu kurallar, açıklandığında fizik biliminin bir parçası olacaktır.
Bu felsefeye en yakın felsefe panteizm'dir (pan-enteizm değil). Ateizm ise bana çok uzak görünüyor.
Beklediğimin aksine bende soğuk duş etkisi yaptı. Kötü yazılmış bir masal kitabı gibiydi. Okuyup araştırmaya karar verdim. Başta "Ezoterik Doktrinler Tarihi" olmak üzere dinler ve mitoloji hakkında pek çok kitap okudum. Dinlerin uydurma olduğuna ikna oldum.
Bu siteyi keşfedinceye kadar da dinlerin, uydurma bile olsalar toplum ve birey için gerekli olduğunu düşünüyordum.
Artık eminim. Bırakın gerekli olmayı, binlerce yıldır süren savaşların, istismarların, geri kalmışlığın neredeyse tek sebebinin dinler olduğunu düşünüyorum.
Deizm, Agnostizm'den sonra vardığım felsefi pozisyona göre:
1) Tanrı ve Evren kavramları, farklı kavramlar değildirler. Tanrı diye bir şey varsa bu Evren'in kendisidir.
2) Evren cansız bir varlık değildir. Fizik kuralları çerçevesinde, mikrokosmosta da (atom seviyesinde de), makrokosmosta da (galaksiler seviyesinde de) canlı bir organizma gibi davranır.
3) Evrendeki büyüklük ve sonsuzluk kavramı döngüseldir. En küçük parça, aslında en büyük parçadır. 1000 km çevresi olan, çember biçiminde bir tünelin içinde seyahat eden birinin, kendisini sonsuz uzunlukta düz bir yolda gidiyor sanması bir yanılgıdır.
4) Evrenin, fizik kuralları dışında metafizik kuralları da vardır.
Bir dileğin gerçekleşmesi, bir kahve falının çıkması, telepati, büyü vs. bu kuralların içindedir. Bilimin henüz açıklayamadığı bu kurallar, açıklandığında fizik biliminin bir parçası olacaktır.
Bu felsefeye en yakın felsefe panteizm'dir (pan-enteizm değil). Ateizm ise bana çok uzak görünüyor.