Turan Dursun Sitesi Forumları

Turan Dursun Sitesi Forumları (https://turandursun.com/forumlar/index__1.php)
-   Hristiyanlık (https://turandursun.com/forumlar/forumdisplay.php?f=82)
-   -   Kızını tedavi ettireceğiz’ deyip Hristiyan yaptılar (https://turandursun.com/forumlar/showthread.php?t=40300)

Karaiskakis 23-10-2017 23:40

Kızını tedavi ettireceğiz’ deyip Hristiyan yaptılar
 
Alıntı:

Kızını tedavi ettireceğiz' deyip Hristiyan yaptılar

https://iaysr.tmgrup.com.tr/6d9b23/6...8444503101.jpg

İzmir'de Çiğli ve Karataş'taki dernek binalarını kiliseye çeviren İsevi Topluluklar Derneği'nin misyonerlik faaliyetlerini Yeni Asır deşifre etti. Haberlerimizin ardından İzmirli K.Ö, gazetemize misyonerlerin ağına nasıl düştüğünü anlattı
Yeni Asır'ın İzmir Çiğli Güzeltepe'de iki katlı bir binayı korsan kiliseye dönüştüren İsevi Topluluklar Derneği'nin Karataş'ta merkezini de kiliseye çevirdiğini ortaya çıkaran haberleri büyük yankı uyandırdı. Çıkan haberlerin ardından Çiğli ve Karataş'taki kiliselerin tabelası indirilip yerlerine dernek tabelası asılırken misyonerlerin ağına düşen İzmirli K.Ö, yaşadıklarını Yeni Asır'a anlattı.

DEŞİFRE OLSUNLAR

17 yıl önce engelli kızının tedavisi için verilen sözlere kanarak eşi ve çocuklarıyla Hristiyan olan İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden emekli K.Ö, Hristiyanlığa geçiş sürecini, tutuklanan Alsancak Diriliş Kilisesi Pastörü ABD'li Papaz Andrew Brunson'u, esrarengiz şekilde ortadan kaybolan arkadaşı John Fowler'la ilgili bilinmeyenleri anlattı. K.Ö, "İzmir Karataş Kilisesi'nin her taşının altından ajanlık akar" diye konuştu.
Misyonerlerin insanları nasıl kandırıp Hristiyan yaptığını anlatan K.Ö, ABD, İngiltere, Kore'den yabancıların sık sık gelip Karataş Kilisesi'nde uzun toplantılar yaptıklarını söyledi. 5 çocuk babası K.Ö, "Bunlar burada buz gibi ajanlık yapıyorlar. Sürekli Türkiye aleyhine konuşup ülkemizi kötülüyorlar. Ayrıca sadece İzmir'de bunlarla koordineli çalışan 100'ün üzerinde ajan var. Bunlar sürekli fotoğraflarımızı çekip yurtdışına gönderiyorlar.
Oradan da para alıyorlar. Hepsinin hiçbir iş yapmamalarına rağmen 40-50 bin TL limitli kredi kartları olduğuna defalarca şahit oldum. Bunların hepsinin deşifre olmasını istiyorum" diye konuştu.

KANDIRILDIK

Misyonerlik şebekesinin Marmaris'te büyük bir kamp merkezi olduğunu dile getiren K.Ö, "Buraya aileleri götürüp toplu törenle vaftiz ediyorlar. Ben, eşim ve çocuklarım da burada havuza batırılıp vaftiz edildik ve Hristiyan olduk. Ancak, bu yolun sonunun kötü olduğunu gördük. Bu rüyadan geç de olsa uyandık. Tekrar Müslümanlığa geçeceğiz" dedi. K.Ö, nasıl kandırıldıklarını şöyle anlattı:

İNCİL BIRAKTILAR

İsevi Topluluklar Derneği tabelası adı altında açtıkları kilisede her türlü misyonerlik faaliyetini yürütüyorlar. Bunlar 16-17 sene önce benim evimin önüne bir incil ve broşür koydular. Alıp inceledim. Bir engelli kızım var. Onun hali beni çok üzüyordu. Bırakılan İncil'e göz attım. Sonra da evime de yakın olan Karataş Kilisesi'ne gittim. Burada beni çok iyi karşılayıp olağanüstü şekilde ilgilendiler. Zekai Tanyar isimli bir pastör vardı. Benimle o kadar ilgilendi ki, adeta şımardım. Sanki yıllardır görmediğim babamın evine gelmişim gibi hissettirdiler. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde görev yaptığımı söyleyince ilgileri daha da arttı. Beş çocuğum olduğunu, bir kızımın engelli olduğunu öğrendiklerinde bana engelli kızımın tedavisini yaptıracaklarını ve ABD'ye göndereceklerini söylediler. Her türlü maddi ve manevi desteği sunacaklarını vadettiler.

EŞİM DE İKNA OLDU

Ertesi gün işyerinde yaşadıklarını kimseye anlatamadığını anlatan K.Ö, yaşadıklarını şöyle anlattı: "içimi dökmeye ihtiyacım vardı. Sonra eşime anlatmaya karar verdim. Akşam eve gittiğimde eşime çocuklar yattıktan sonra çok önemli bir şey anlatacağımı söyledim. O da çok merak etti. Çocuklarımızı erken yatırıp odamıza çekildiğimizde inanın kalbim yerinden fırlayacaktı. Eşimin kilisede görüştüğüm bu kişilere engelli kızımızı anlattığımı duyunca tepki göstermesinden korkuyordum. Ancak öyle olmadı. Eşim ağlayarak sakin sakin beni dinledi. 'Eğer, ailemiz ve engelli kızımız için iyi olacaksa tamam Hristiyan olalım' dedi. Pazar günü çocukları kardeşime bırakıp eşimle Karataş Kilisesi'ne gittik. Orada bu kez eşimle geldiğim için iki katı ihtişamla bizi karşıladılar. Öyle bir ikram ve ilgi vardı ki, eşim bile aptallaştı. Bize engelli kızımız için ne gerekiyorsa yapacaklarını, tedavisini üstleneceklerini vadettiler. Bu anlatılanlar ikimizin de kulağına hoş geldi. Eşim de ben de hemen din değiştirme tekliflerini kabul ettik."

HRİSTİYANLIĞA GEÇMEMİ İSTEDİLER

Kendisinden tek şart olarak din değiştirerek Hristiyanlığa geçmesini istediklerini vurgulayan K.Ö, şöyle devam etti: "Ben sadece dinledim, yorum yapmama bile fırsat vermediler. 3-4 kişi arasında bir çembere aldılar. Sürekli, "Şöyle yaparız, sana şu imkanları sağlarız" diye konuştular.
2 saat kadar kaldıktan sonra oradan ayrıldım ve yürüyerek eve gittim. Ancak, kafam darmadağan olmuştu. Kalbim başka, beynim başka söylüyordu. Benim hayatta en değer verdiğim şey çocuklarım. Çocuklarımı birbirinden ayırt etmem ancak engelli kızım için kalbim her zaman ayrı atar. Bana söylenen onca şeyden sonra onun sağlığı için vadettiklerini düşünmeye başladım. O gece eşim N.Ö'ye hiçbir şey anlatmadım. Ama, içim içimi yiyordu. Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilmiyordum. Papazların anlattıkları kulaklarımdaydı. O gece uyku tutmadı. Stresten bir gecede 2.5 paket sigara içtim. Sabaha kadar soğukta balkonda oturup düşündüm.

FATİH ŞENDİL
https://www.yeniasir.com.tr/ucuncusa...tiyan-yaptilar

Ahlaksız 24-10-2017 00:38

Akp'de çeşitli ülkelerde misyonerlik yapan fethullah cemaatine uzun yıllar arka çıkmadı mı?
Fethullah'ın okullarında ajanlık yapılıyor diye,bu okullar kapatılmadı mı?
Ne ekersen,onu biçersin..
Laik bir ülkede,kimse misyonerlik yapmaya kalkamaz..Laik bir ülkede,kimse bir dini öğretiyi okullarda zorla çocuklara aşılayamaz..
Laik bir ülke değiliz,hiç olmadık,hiç olamayacağız..

kartopu 24-10-2017 08:13

Bu tür misyonerlik faaliyetleri 2002-2005 yıllarında çok vardı sonra kayboldular Ben de tanışmıştım bir misyonerle ne yazık ki beni hiristiyan yapamadılar ve vaz geçtiler. Şöyle bir dedi kodu dolaşıyordu sordum o misyonere Hiristiyan olmak isteyene 100-200 dolar veriyorlarmış dedim. Aslı yok dedi.

Demek yine başladılar.
İyi ya nesi kötü misyonerlik faaliyetinin sonunda ikisi de aynı tanrıya bakacaklar ondan beklenti içine girecek Aynı cennet Aynı cehennem. Ha kilisede ibadet et ha camide ne farkı var.

Mesele ibadeti insana yapmak Tanrının İnsan olduğunu fark etmek.

Vefik Sami 24-10-2017 12:43

Alıntı:

kartopu´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 613156)
Şöyle bir dedi kodu dolaşıyordu sordum o misyonere Hiristiyan olmak isteyene 100-200 dolar veriyorlarmış dedim. Aslı yok dedi.

Katolik ve Ortodoks Râhipler ile herhangi bir temâsım olmadı.
Bizzat görüp konuştuğum, internet ve tv üzerinden tâkip etme imkânı bulduğum pastörlere ve onların Protestan Cemaatlerine baktığımda gördüğüm şu:

Bunlar inanç denen kavramı iyice sulandırmışlar.

Geçenlerde bir ayrıntıyı daha fark ettim. Bütün müslümanlar dinleri hakkında rastgele konuşamıyor. Konuşacak adamın en azından "İmam-Hatip" eğitimi almış olması ve beş vakit namazına devam ediyor olması gerekir. Müslüman; Cumadan Cumaya camiye giden adamı bile dinlemez. Hem "beynamaz" olup, hem de çenesi çalışan birine, "Madem bu kadar çok şey biliyorsun da bildiklerinin neden sana fayda vermiyor ?" deyiverirler. Hristiyanlıkta, müslümanların ibâdeti kadar külfetli ibâdetler yok. Haftada bir kiliseye gittin mi "işlem" tamam. Gerçi Katolik ve Ortodoksalar öyle kolay-kolay "Hristiyan" kimliği vermiyor kimseye. Yanlış bilmiyorsam iki-üç yıl kadar bir kilise eğitimi gerekiyormuş. Protestanlarda böyle bir şey yok. "MESİH benim için öldü" dedin mi işlem tamam. İşte bu nedenle de Protestan cemaatlerde ağzı olan konuşur. Riyâkârlık "diz boyu"dur.

Özellikle Güney Koreli misyonerler büyük şehirlerde, her biri bir köşe başını tutup sırıtarak, İncil dağıtırlar. Akılları sıra, "MESİH'e hizmet" ediyorlar. Çoğu kişi, lâf ola kabilinden o incili alır. Sonra nereye atar, bilnmez. Halbuki İncil hükmü gâyet açık:

"Kutsal olanı köpeklere vermeyin. İncilerinizi domuzların önüne atmayın. Yoksa bunları ayaklarıyla çiğnedikten sonra dönüp sizi parçalayabilirler." (Matta: 7:6)

Bu âyeti alıntılarken maksadım; Hristiyan olmayanlara hakâret değildir. Dinsel metinler böyle uluorta dağıtılmamalıdır. Belli merkezler oluşturulur ve isteklisi gidip oradan temin eder. Vatandaş'ın İncil'i alıp da birkaç yüz metre ötede çöpe atmadığının garantisi var mı ?

"Ekmek arası köfte" muhabbeti gibi "İncil arası yüz dolar" geyiğine inanmıyorum ben. 100 $'a "Hristiyan" olan, biraz fazlasına başka şey de olur. Bunlar bu kadar salak mı ? O paralar böyle uçuk sarfedilir mi ? Dünyada aç-bilaç gezen milyonlar, açlıktan ölen onbinler var. Açlık çeken insanların yaşadığı coğrafyalarda gıda malzemesi dağıtsınlar.

MESİH'e hizmet böyle olur !..

Natan 24-10-2017 12:51

Din degistirmek, dinden vazgecmek hatta kimlik kartindaki din hanesinde bulunan islam yazisini sildirmek (ben yaptim) yasak degildir. Zorlama varsa is degisir. Turkiye'de her yerde kilise(ev) var. Dernek seklinde de patir latir aciliyor. Bunlar yasak degil

Yukaridaki babanin sikintisi, kizi icin verilen vaatlerin gerceklestirilmemesidir. O sebeple ay ben misyonerlerin agina dustum diye gazete gazete dolasiyordur. Ben bunlarin icini bilirim icini.

Pastor Zekai olsun, Karatas'tan Tuncelili Pastor arkadasim olsun, cok atesli insanlardir. Ama oyle zorlamayla is yapacak adamlar da degildir.

Natan 24-10-2017 13:11

Alıntı:

Vefik Sami´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 613162)
Katolik ve Ortodoks Râhipler ile herhangi bir temâsım olmadı.
Bizzat görüp konuştuğum, internet ve tv üzerinden tâkip etme imkânı bulduğum pastörlere ve onların Protestan Cemaatlerine baktığımda gördüğüm şu:

Bunlar inanç denen kavramı iyice sulandırmışlar.

Geçenlerde bir ayrıntıyı daha fark ettim. Bütün müslümanlar dinleri hakkında rastgele konuşamıyor. Konuşacak adamın en azından "İmam-Hatip" eğitimi almış olması ve beş vakit namazına devam etmesi gerekir. Müslüman; Cumadan Cumaya camiye giden adamı bile dinlemez. Hem "beynamaz" olup, hem de çenesi çalışan birine, "Madem bu kadar çok şey biliyordun da bildiklerinin neden sana fayda vermiyor ?" deyiverirler. Hristiyanlıkta, müslümanların ibâdeti kadar külfetli ibâdetler yok. Haftada bir kiliseye gittin mi "işlem" tamam. Gerçi Katolik ve Ortodoksalar öyle kolay-kolay "Hristiyan" kimliği vermiyor kimseye. Yanlış bilmiyorsam iki-üç yıl kadar bir kilise eğitimi gerekiyormuş. Protestanlarda böyle bir şey yok. "MESİH benim için öldü" dedin mi işlem tamam. İşte bu nedenle de Protestan cemaatlerde ağzı olan konuşur. Riyâkârlık "diz boyu"dur.

Özellikle Güney Koreli misyonerler büyük şehirlerde her biri bir köşe başını tutup sırıtarak, İncil dağıtırlar. Akılları sıra, "MESİH'e hizmet" ediyorlar. Çoğu kişi lâf ola kabilinden o incili alır. Sonra nereye atar, bilnmez. Halbuki İncil hükmü gâyet açık:

"Kutsal olanı köpeklere vermeyin. İncilerinizi domuzların önüne atmayın. Yoksa bunları ayaklarıyla çiğnedikten sonra dönüp sizi parçalayabilirler." (Matta: 7:6)

Bu âyeti alıntılarken maksadım; Hristiyan olmayanlara hakâret değildir. Dinsel metinler böyle uluorta dağıtılmamalıdır. Belli merkezler oluşturulur ve isteklisi gidip oradan temin eder. Vatandaş'ın İncil'i alıp da birkaç yüz metre ötede çöpe atmadığının garantisi var mı ?

"Ekmek arası köfte" muhabbeti gibi "İncil arası yüz dolar" geyiğine inanmıyorum ben. 100 $'a "Hristiyan" olan biraz fazlasına başka şey de olur. Batılılar bu kadar salak mı ? O paralar böyle uçuk sarfedilir mi ? Dünyada aç-bilaç gezen milyonlar, açlıktan ölen onbinler var. Gidip oralara gıda malzemesi götürsünler.

MESİH'e hizmet böyle olur !..

Sizin iletinizle de belirtmis olayim. Incil arasinda 100 $ dagitilmiyor. Bu bilgi yalan yanlis bir bilgidir. Aman gidip de kiliseye 100 $ beklemeyin, kimse kendisini rezil etmesin.

Olsa olsa su var;

Bazi (bazi dedigime dikkat edin) kiliselerde hic bir gorevi olmamasina ragmen yardim alan olur. Fakat bu kisiler de, yillarca o kilisenin uyeleridir. Durumu cok kotudur, el altindan 100 tl, 300 tl yardim yapilir. Duruma gore bu rakam artabilir de. Fakat, disaridan gelen kisiye yapilmaz kardesim. O kilise seni yillarca taniyacak, bilecek, guvenecek vs.

Oyle, gideyim, durumum yok diye anlatayim da bana para versinler muhabbeti yok!

Aksine, kilisede para harcanir. Bagis kutusu diye birsey vardir, kilise onderleri sana soylemese bile, senden para BEKLER! Eninde sonunda oraya para atmani isterler.

Cok ilginc birsey anlatayim. Birgun kilisede pazar gunu 80 kusur kisiye vaaz veren Pastor "SEVGILI KARDESLER, ISTERSENIZ BIZE BANKADAN ONAY VERIN, MAASINIZ YATTIGINDA BIZIM HESABIMIZA BELIRLI MIKTARDA HER AY DUZENLI OLARAK BAGIS ADI ALTINDA PARA YATSIN. BUNLAR SIZIN TANRI ICIN ONDALIKLARINIZDIR".

Yaa :)

Kilisede calisan Turk pastorlerin cogunun sigortalari yoktur. Belli basli kisiler disinda, hepsi de actir! (Mesela Zekayi, Arkan, ihsan vs) anca kraldir. Cogu kullanilan adamlardir.

Sizin paranizi, enerjinizi, zamaninizi, arayis duygu ve motivasyonunuzu somururler.

Resimlerinizi ceker, yardim aldigi misyon merkezine gonderir, "bak biz cogaldik, bize yardim gonderin" der, size de hic bise koklatmazlar :)

Durum budur yani..

kartopu 24-10-2017 13:53

Sn Vekif Sami.
Şu an Hallcı Mansur u anlatan roman türü bir kitap okuyorum. Daha önceleri Hassan Sabah tapınak şövalyeleri ile ilgili de kitap okumuştum. Geçmiş e merak sardım Ahmet Yesevi ve Nesimi ile de ilgili okumak istiyorum.
Din bugün icra edilen olmamalı diye düşünüyorum.

Okuduğum kitapta yolu yürümek çok meşakkatli her babayiğidin yapacağı iş değil. dergaha yıllarca hizmet, çile handede kalmak ve bunun hiç bir karşılığının (maddi)da olmadığını bilmek.
Bu gün bakıyorum da din adına ahkam kesenler onlarla 10 adım yürüyemezler.

Bütün bu okuduğum kitaplarda varılabilecek tek hedef var İnsanı kamile ulaşmak.
Bunu ölümüne inanan insan yapabilir ancak.

Hani söyler Bektaşiler yol dikenli zor. Bu yolu ateşten gömlek giyebilen demirden leblebiyi yudabilet sürdürür ancak.
İnançla din çok farklı olmalı.
Bu gün ister kilise ister havra isterse cami hepsi paranın ve iktidara yakın olmanın peşinde. Her türlü cambazlığı yapıyorlar düzenbazlık ın okulu din eğitimi yapan mekanlarda.

Onun için dinsizlik diğerlerinden daha masum en azından devlet destekli değil.

ilahimasal 24-10-2017 14:44

Türkiye de , 2016 yılında , trafik kazalarında 7300 insan hayatını kayıp etmiş.

Günlük 20 insan!

https://www.cnnturk.com/turkiye/traf...-300-kisi-oldu

Bu konulara değil de , yılda bir kaç kez karşılaşılan ve topluma maddi manevi büyük bir zararı olmayan DİN değiştirme gibi basit bir olayın ,başlık olarak burada ele alınması gereksiz bir trollüktür diye düşünüyorum .

Yılda , bir kaç kişinin başka bir dini tercih ederek değişim yapması problem değildir.Bu durum , Birilerini neden rahatsız eder ki ? Anlamış değilim . Sorunlu insan durumu olabilir mi ?

Talebim o dur ki , bu başlığın hak ettiği yer olan çöplük kısmına atılması gerektiğini düşünüyorum.

Foruma Sevgiler .

Karaiskakis 24-10-2017 15:06

Alıntı:

Natan´isimli üyeden Alıntı (Mesaj 613163)
Turkiye'de her yerde kilise(ev) var. Dernek seklinde de patir latir aciliyor. Bunlar yasak degil

Hayır yasak! Ben bu işin içinden gelen birisiyim. Bir yerin ibadethane olması ile dernek olması farklıdır. İbadethane olabilmesi için karşılanması gereken bazı şartlar vardır. Bu doğrultuda ilgili mercilerden onay almadan ibadethane olarak kilise adı ile bir yer açamazsınız. Dolayısıyla dernek adı altında ibadethanede kuramazsınız. Gerçi bu evanjeliklerin ''Kilise bina değildir, bizim bulunduğumuz her yerdir, Mesih'in bedenidir'' gibi demagojileri vardır ama yinede bu yukarıda belirttiğim gerçeği değiştirmiyor. Ayrıca Karataş Kilisesi daha öncede ancak bir dernek olabileceği, yetkili mercilerden izin alınmadığı için kilise olamayacağı iddiası ile bizzat İzmirli bir pastör tarafından şikayet edildi. Bu şikayetin bir pastör tarafından yapılması tabi ilginç. Herhalde şikayet eden pastörün müşterilerini... ay pardon cemaatini aldı bunlar, o yüzden söz konusu pastör tarafından şikayete edildiler.

Alıntı:

Yukaridaki babanin sikintisi, kizi icin verilen vaatlerin gerceklestirilmemesidir. O sebeple ay ben misyonerlerin agina dustum diye gazete gazete dolasiyordur. Ben bunlarin icini bilirim icini.
Evanjelikler arasında üfürükçülük yaygındır. Hatta Amerika'da bazı medya şebekleri vardır. Canlı yayında İsa adı ile şifa veriyorum diye soytarılıklar yapan. Mesela en bilinen örnek Benny Hinn denilen sahtekardır. Benim tahminim bu adama biz dua ederek iyileştireceğiz, biz İsa'nın ile kanseri iyileştirdik, ölüyü dirilttik falan diye saçmaladılar. Bu adamda bunu kızının yurtdışında tedavi edileceği şeklinde anladı sanırım.

Alıntı:

Pastor Zekai olsun, Karatas'tan Tuncelili Pastor arkadasim olsun, cok atesli insanlardir. Ama oyle zorlamayla is yapacak adamlar da degildir.
Sorun şuradan kaynaklanıyor. Hiç bir Kilisede insanlara Hristiyan ol sana para vereceğiz ya da senin ihtiyaçlarını karşılayacağız demezler. Fakat pastörlerin haftada 1 saat vaaz verip binlerce doları cebe indirmesi, Türkiye ortalamasının üzerinde maddi olanaklara sahip olabilmeleri, başka kiliseleri ziyaret ve toplantılara katılma adı altında Evliya Çelebi gibi pek çok Dünya ülkesinde gezip tozabilmeleri, kendisine misyoner diyen bazı Amerikalıların bağlı oldukları misyon şirketlerinden edindikleri maddi gelir, hiç bir vasfı olmayan insanlara sırf Hristiyan diye Hristiyanların sahibi olduğu radyolarda, televizyonlarda, dergilerde iş verilmesi insanlarda benzer bir kazanç bende elde edebilirmiyim, komşuda pişince bize de düşer mi merakı uyandırıyor. Belki haşmetlü pastörlerimiz, misyonerlerimiz bu kadar maddiyatla ilgili olmasalar Kiliselerine de bu amaçla gelen az olur.

Karaiskakis 24-10-2017 15:26

....


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:16 .