Tekil Mesaj gösterimi
  #33  
Alt 14-08-2012, 18:46
Selalim Selalim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 04 Aug 2011
Mesajlar: 328
Standart

deistim´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
ondan bir parça olmayı istemek derken ki kastın tam olarak nedir?
burada kastettiği şey heralde kadının erkeğin bi tarafından yaratıldığı hurafesi değil diye ümit ediyorum.
Ondan bir parça olmayı istemek demek, kendi benliğinden vazgeçmek demek, benliği yok etmek, o olmak, onunla bir olmak demek. Kendini onda bulmak demek;

Anlatılmaz, yaşanır...

deistim´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
benim değindiğim nokta kadınların müslümanlığı seçmesindeki mantığı çözmek. genel olarak kadın erkek nasıl din değiştirir diye sormamıştım. benim derdim örtünme de değil. keşke sadece örtünme olsa. islamiyetin kadınları erkekler için bir malzeme olarak nitelendirdiğini düşünüyorum. ve bu yüzden de bir kadının müslüman olması bir nevi kendini aşşağılaması gibi geliyor bana.
Tek taraftan bakıyorsunuz. Ben size kavramları, her şeyi ama aklınıza gelebilecek her şeyi, her kavramı insanların bakış açısının oluşturduğunu söylüyorum, siz bana aşağılanmak, malzeme olmak vs. gibi kavramların bir dinle özdeşleştirmekten bahsediyorsunuz.

Bu yalnızca koskocaman bir yalan, bir boş düşünce. Ben size olayları öyle bir anlatabilirim ki, kavramları öyle bir ters çevirebilirm ki, kimin, neyin, hangi kavramın aşağılanma ve malzeme olduğuna şaşırırsınız.

Bunu biraz deneyerek siz de düşünebilirsiniz; kadını malzeme yapmayan hangi sistem var?

Aslında en fazla malzeme yapanlar kısıtlandıklarını öner sürerek, en fazla özgürlük verdiklerini iddia edenler değil mi?

deistim´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
haklısın birileri kendini ikinci sınıf insan olarak görür ve bunu kabul eder ve bundan onur duyar (bkz islamiyette kadının yeri.)...

birileri de kendini erkeklerden aşağı görmez..göremez..ve bunu kabul etmeyi onursuzluk olarak nitelendirir.(bkz.. ben )

saygılarımla
Bu yine bakış açısı.

Tıpkı aldatıldığını söyleyen bir kadının kendini aşağılanmış hissetmesi gibi bir histen başka bir şey değil bu.

Yalnızca sizin yarattığınız ve inandığınız koskoca bir yalan.

Bir gerçek varsa o da şu an. Şu anı yaşamayı kaç kişi bilebiliyor ki; ya geçmişte, ya gelecekteler hepsi ve kendi oluşturdukları kavramlar ve yalanlarla, başkalarının oluşturdukları kavramların daha yalan olduğunu tartışarak geçiriyorlar hayatlarını. Hayattan anladıklarını bu; benim yalanlarım daha doğru.

Rahat bırakın; bırakın kendinizi de onları da yaşama, yaşamaya.

Sevgiler.
Alıntı ile Cevapla