al bundy´isimli üyeden Alıntı
....
Bu konuda hadisleri almıyorum çünkü bazı arkadaşlar onları kabul etmiyor ve doğruluğuna güvenmiyor, o bakımdan sadece Kurandaki ayetlerden yola çıkmak istiyorum.
....
Bu iki ayete baktığımızda önce sadece ziynet yerleri olan boyun ve altı emri daha sonra bütün vücudu kaplayacak şekilde cilbab'a dönüşmüştür.
Siyasi tartışma ve konulara girmeden bu iki ayet, örtünme şekli ve cilbab'ın en anlama geldiği konusunda görüşlerini bekliyorum.
|
Konu tartışılırken dönemin kılık kıyafet alışkanlıkları ve moda renkleri göz ardı edilerek tartışılıyor. ''Egemen İslam şeriatı'' ve devamı tarihi haricinde dönemin Yahudi, Bizans, Mısır vb. tarihçilerinden öğrendiğimiz ise, Mekke vb. Arap yarım adasındaki şehirlerde kadınlar tıpkı çağdaşları olan diğer bölgelerdeki kadınlar gibi, genelde tek göğüslerini dışarda bırakan kıyafetler kullanmakta, kırsalda, vahalarda ve özellikle bedevi yaşam alanı olan çölleşmiş bölgelerde ise cilhab giyerek yaşamaktadırlar. Erken Bizans buluntularında kadınların özellikle sol göğüslerini açıkta bırakan bir elbise giydiklerini biliyoruz. Dönemin tarihçilerinden ise tüm yakın Asya ve Balkanlar arasında kalan bölgede benzer kıyafetlerin giyildiğinide biliyoruz. Konu giyim şeklinin bir savaş esnasında savunma olarak kullanılması mevzusuna gelirki en yakın örnek Lübnan iç savaşında ki Türban'ın icadı ve kullanımıdır. Daha sonra içe kapanan ve küçük bir İslami şehir devleti kuran toplumun diğer umsurların baskısından kurtulmak için en zayıf halkasını giydirmesidir. Bir diğer unsur ise Bedevilerdir, salt yağma ile geçinen ve kültürlerinde en çabuk el değiştiren meta olan kadın'dan dolayı (O dönemde en büyük müttefik olarak Bedeviler müslümanların yanında yer almışlardır. Kur'andaki barış söylemleride o dönemde yerini savaş söylemlerine bırakmıştır geri gelmemek üzere.) müttefikleri ile ters düşmemek için onların kıyafeti olan cilhab kadınlara emir olarak farz kılınmıştır.