Tekil Mesaj gösterimi
  #2  
Alt 14-06-2011, 06:30
YasasinBilim - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
YasasinBilim YasasinBilim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Jul 2009
Bulunduğu yer: şemsipajapaşası
Mesajlar: 1.217
Standart

10) Allah tek midir yoksa rakipleri var mıdır?

İhlâs 1:
De ki: “O, Allah’tır, bir tektir.”

Sâffât 125:
Siz Bal’e mi tapıyorsunuz? Ve Yaratıcılar'ın En Güzeli'ni (Allah'ı) terk mi ediyorsunuz (vaz mı geçiyorsunuz)?

Sâffât 125, Muhammed’in gaflarından biridir.“Bal” bir put ismidir, “ahsene el hâlikîne” ise “yaratıcıların en güzeli, en güzel yaratan” demektir. İslam öncesinde putperest bir inanışa sahip olan Muhammed, bu alışkanlıktan olsa gerek birden fazla tanrı kavramını kabul eder görünmektedir. Muhammed’in babası, amcası ve dedesinin isimleri sırasıyla Abdullah, Abduluzza, Abdumenaf’tır ve Kâbe’deki putların isimlerinden (Allah, Uzza, Menaf) esinlenerek konulmuştur. “Abd” kelimesi “Kul” anlamındadır.




11) Tüm canlılar erkekli-dişili mi yaratılmıştır?
Zâriyât 49:
Ve Biz, herşeyden çift (zevceynî) yarattık. Umulur ki böylece siz öğüt alırsınız.

“Zevceyni” kelimesi erkek-dişinin oluşturduğu çift anlamındadır. Oysa her canlı çift değildir. Bakteriler, virüsler bölünerek çoğalırlar. Yakın zamanda bilim-insanları eşeysiz üreyebilen bir cins piton yılanı da keşfettiler.



12) Ahiret gününde günahkârlar ne yiyecek?

Duhân 40-45:
(40) Muhakkak ki fasıl günü (hüküm günü), onların hepsinin belirlenmiş vaktidir.
(41) O gün, dosttan dosta (hiç) bir şey fayda vermez. Ve onlara yardım olunmaz.
(42) Ancak Allah'ın rahmet (Rahîm esmasıyla tecelli) ettiği kimse hariç. Muhakkak ki O, Azîz'dir, Rahîm'dir.
(43) Muhakkak ki zakkum ağacı
(44) Günahkârların yemeğidir.
(45) Erimiş maden gibi karınlarında kaynar.

Gâşiye 2-:
(2) İzin günü (yevme izin) zillet içinde olan yüzler vardır.
(3) Yorucu işler yapan.
(4) (Onlar) kızgın ateşe atılırlar.
(5) Kaynar su pınarından içirilirler.
(6) Onların yiyeceği dari'den (acı, pis kokulu dikenli ağaçtan) başka bir şey değildir.
(7) Beslemez ve açlığa da bir fayda vermez.

“Dari” diye bahsedilen bitki, dikenli bir ağaçtır (Darı dikeni). Zakkum bitkisinin dikenleri yoktur. Bahsedilen gün ahiret günüdür ve Gâşiye 6’da başka yiyecek yoktur denir. Oysa Duhân 43’te zakkum ağacı günahkârların yemeğidir.




13) Allah matematik hatası yapar mı?


Nisâ 11, 12:
(11) Allah, size, çocuklarınız(ın alacağı miras) hakkında, erkeğe iki dişinin payı kadarını emreder. (Çocuklar) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye) bıraktığının üçte ikisi onlarındır. Eğer kız bir ise (mirasın) yarısı onundur. Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır. Eğer çocuğu yok da (yalnız) ana babası ona varis oluyorsa, anasına üçte bir düşer. Eğer kardeşleri varsa, anasının hissesi altıda birdir. (Bu paylaştırma, ölenin) yapacağı vasiyetten ya da borcundan sonradır. Babalarınız ve oğullarınızdan, hangisinin size daha faydalı olduğunu bilemezsiniz. Bunlar, Allah tarafından farz kılınmıştır. Şüphesiz Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
(12) Eğer çocukları yoksa, karılarınızın geriye bıraktıklarının yarısı sizindir. Eğer çocukları varsa, bıraktıklarının dörtte biri sizindir. (Bu paylaştırma, ölen karılarınızın) yaptıkları vasiyetlerin yerine getirilmesi, yahut borçlarının ödenmesinden sonradır. Eğer sizin çocuğunuz yoksa, bıraktığınızın dörtte biri onlarındır. Eğer çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır. (Yine bu paylaştırma) yaptığınız vasiyetin yerine getirilmesinden, yahut borçlarınızın ödenmesinden sonradır. Eğer kendisine varis olunan bir erkek veya bir kadının evladı ve babası olmaz ve bir erkek veya bir kız kardeşi bulunursa, ona altıda bir düşer. Eğer (kardeşler) birden fazla olurlarsa, üçte birde ortaktırlar. (Bu paylaştırma varislere) zarar vermeksizin yapılan vasiyetin yerine getirilmesinden, yahut borcun ödenmesinden sonra yapılır. (Bütün bunlar) Allah’ın emridir. Allah, hakkıyla bilendir, halîmdir (hemen cezalandırmaz, mühlet verir.)

Örnek: Kardeşleri olmayan bir adam (borç ve vasiyet bırakmadan) ölür. Geriye üç kız çocuğu, annesi, babası ve karısı kalır.

Bu durum için geçerli olan cümleleri okuyalım:
  • Nisa/11'den: "(Çocuklar) ikiden fazla kız iseler, (ölenin geriye) bıraktığının üçte ikisi onlarındır."
  • Nisa/11'den: "Ölenin çocuğu varsa, geriye bıraktığı maldan, ana babasından her birinin altıda bir hissesi vardır."
  • Nisa/12'den: (Karı için) "Eğer çocuğunuz varsa, bıraktığınızın sekizde biri onlarındır."
üç kız çocuğuna (toplam): 2/3 = 16/24

anneye: 1/6 = 4/24
babaya: 1/6 = 4/24
karısına: 1/8 = 3/24
toplam: 27/24 !
Böyle bir paylaşımı yapmak ise matematiksel olarak imkânsız. Çünkü pay, payda'dan büyük çıkıyor. Yani mal yetmiyor.
Bu hata Muhammed’in ölümünden kısa bir süre sonra fark edilmiş (Ömer zamanında), Avliye ve Reddiye yöntemleri geliştirilmiştir. Bugün İslam ülkelerinde bu yöntemler uygulanır ve Nisa suresindeki yöntemle çelişir.
Müslümanların bu hatayı örtbas etme, ayetleri çarpıtma çabaları sonuç vermemiştir.





14) Düşünme, akletme organı hangisidir?


Hac 46:
Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, düşünecek kalpleri, işitecek kulakları olsun? (Dolaştılar, ama ibret almadılar). Çünkü gerçekte gözler değil, göğüslerdeki kalpler kör olur.

İsra 36:
Hakkında kesin bilgi sahibi olmadığın şeyin peşine düşme. Çünkü kulak, göz ve kalp, bunların hepsi ondan sorumludur.

İsra 46:
Kur'an'ı anlamamaları için kalpleri üzerine perdeler, kulaklarına da ağırlık koyarız. Kur'an'da (ibadete layık ilah olarak) sadece Rabbini andığın zaman arkalarına dönüp kaçarlar.

Muhammed 24:
Onlar Kur'an'ı düşünmüyorlar mı? Yoksa kalplerin üzerinde kilitleri mi var?

Nahl 22:
Sizin ilahınız tek bir ilahtır. Ahirete inanmayanların kalpleri bunu inkâr etmekte, kendileri de büyüklük taslamaktadırlar.

Kehf 57:
Kim, kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatılıp da onlardan yüz çeviren ve elleriyle yaptığını unutandan daha zalimdir? Şüphesiz biz, onu anlamamaları için, kalplerine perdeler gerdik, kulaklarına da ağırlıklar koyduk. Sen onları hidayete çağırsan da artık ebediyen hidayet bulamazlar.

A’râf 179:
Andolsun, cehennem için cinlerden ve insanlardan çok sayıda kişi yarattık (hazırladık). Kalbleri vardır bununla kavrayıp-anlamazlar, gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar. İşte bunlar gafil olanlardır.

Kur-an’da, İncilde ve Tevrat’ta da durum aynıdır. Düşünme, akletme, hissetme işlevlerini yerine getiren organ kalptir. Arapça’da beyin anlamına gelen “dimag” kelimesi Kur-an’da hiç geçmemiştir. Beyin ile sinir sistemi arasındaki ilişki Hipocrat’tan beri biliniyor olmasına rağmen, 17. Yüzyıla kadar düşünme işlevinin kalp tarafından gerçekleştiği sanılıyordu.

Yukarıda verilen ayetlerde söz edilen kalp, manevi bir kalp değildir. Hacc 46’da “göğüslerinin içindeki kalp” denilerek konum da belirtilmiştir. Mecaz sanatına da başvurulmamıştır. İşiten kulak, gören gözle beraber akleden kalpten bahsedilmiştir.

20. Yüzyılda bile Said-i Nursi, “Risale-i Nur” isimli eserinde kalbin işlevini Kur-an’ı referans alarak tarif etmiş ve şöyle demiştir: “Bir latife-i Rabbaniyedir ki mazlar-ı hissiyatı vicdan, makes-i efkârı dimağdır.” Yani, kalbin iki görevi vardır. Birincisi “hissetmek”, ikincisi “akletmek” tir.

Yine aynı anlayışla 2010 senesinde kalbimizle düşündüğümüzü iddia eden profesör ünvanlı akademisyenler de ortaya çıkmıştır (Gazi Ünv.deki Biyoloji Kongresi).

Kalbin düşünme, akletme, hissetme organı olduğu bugünkü bilimle çelişen, antik çağlardan kalma yanlış bir bilgidir.


saygılar...
Alıntı ile Cevapla