AbdullahAbdal´isimli üyeden Alıntı
Eleştri ve katkı çok önemli..
(...)
Osmanlı zamanında kurana girmiş ayetlerde olabilir..Fil suresinin Timur zamanında girdiğini bile düşünüyorum..
hepimiz halının altına süpürülmüş yeni pisliklere bakalım..
|
Elestiri ve katki onemli elbette, cok sayida hali altina suprulmus pislik var, ancak musluman alemi veya musluman,hristiyan kokenli topluluklar(geneli degil tabi ki) henuz bu pislikleri sorgulayacak denli ozgur degiller, beyinsel olarak. Bugunku lanse edilen muslumanlik, icerik olarak gercekte hristiyanligin bir alt kolu ve mevcut doktrine reddiyesi olarak ciktigindan dolayi.
Osmanli zamaninda kitaba dahil olan ayet veya sure yoktur. Zira diller bellidir, dillerin yasi da bellidir, cografyalari da bellidir, bir sebeple etkilesime girdikleri farkli diller veya kokenlik yaptiklari diller de bellidir. Buradaki tek fark, insanligin/topluluklarin vs. donem donem dunya uzerindeki gocleri, fetihleri, guclenmeleri veya yikilmalari vs. acisindan degiskendir.
Ancak guncel uygulamada, kendi kafalarina gore degiskenlik yapmis olabilirler mezhepler sebebiyle guncel yasamda ayri konu tabi ki, bu bakimdan kitaba uyumlari da baska bir tartisma konusudur. Osmanli Kuran'la yonetilen bir imparatorluk degildi, aksine hadis kulliyati/sunnet ile yonetilen bir imparatorluktu kokeni sebebiyle, dolayisiyla gecmis donem ayni kokenlerden gelen imparatorluk ve devletlerden de (dinsel inanc olarak)kok almis dinsel uygulamalari da mevcuttu.
Fil suresi sanildigindan daha kokenli tarihsel olaylari anlatan bir suredir, kucucuk gibi gorulur ama icerigi farklidir.
Tanri'nin
fil'i iken kavram, sonradan Allah'in
devesi haline donus yapar ornegin. Animizm de baskindir, samanizm veya paganizm gibi ogelerin yanisira.
Ornegin, Fil suresi hikayesinde(islami kaynaklar vs.) anlatilan
Mahmut(olen fil'in adi) oyle bir yuceltilir ki, adina dair baska surede emir okuruz peygambere iliskin. Ozel bir namaz onerilir ki, o namaz kilindigi zaman Mahmut makamina erisilecegi anlatilir ayette. Dogal olarak musluman camia'da, habire Mahmut'un makamina ulasmak icin o namazi kilar, peygamberim de kilmis varsayarak.
Ve iddia edildigi gibi ovulen bir peygamberin, dunyanin bile yuzu suyu hurmetine yaratildigi bir peygamberin, kendine yollanan vahiyin disinda baska birseyle yukumlu olmadigini iddia eden(kitapta) bir peygamberin, bir fil'le makam cekismesi yapmasinin anlamsiz oldugunu sorgulamayi aklina bile getirmez.
Aksine oradan hikmet, mucize(!) vs. cikarmaya calisir.
Cunku Allah balarisina vahyetti ayetini de hayvana(bildik ariya) gonderilen vahiy olarak algilar. Cunku Kuran'i okumaz, arastirmaz zaten, okusa da yuce ulemanin (!)anlamlandirdigi kadariyla (artik ne kadar objektifse iste) okudugunu anlamaz veya mevcut doktrinden kopacagini/sirke dusecegini filan dusunur.
Halbuki bu orjinal bir ayet olmayip, bilakis geleneksel olarak bir uygulamadir, bugunku yuce ulemanin(!) yaptigi gibi, su kadar sayida oku su dilegin gerceklesir, veya su kadar sayida oku, namaz kil sunu gorursun, bunu gorursun, yok kalp gozun acilir vs. tarzinda sayilara sabitlenmis onerilerden baskasi degildir.
Bidat inancidir/sistemidir yani acikcasi. Aslinda butun dinlerde bidat inanci yerlesiktir guncel uygulamada, yani kitap hukumleri yanisira, geleneksel kulturel uygulamalarini, ogretilerini asla terketmezler. Tabi bu da cok normal bir etkilesimdir.
O yuzden hali altindaki pislikleri cikar cikar bitmez. Ciksa da mezhepler zaten ayak direr. Mezhep mensubu olmak bir cesit yasam kulturu haline geldiginden aykiri gelir. Ama hepsinin kokeni, animizm, paganizm, samanizm vb. inanclar uzerine kuruludur temel ogeler olarak, insan urunleri olmalari sebebiyle.
Cok guzel bir konu secmissiniz bu arada, oldukca agir bir konu ustelik. Tesekkurler.