Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Politika

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 24-05-2022, 16:30
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

dine mine ne´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Mustafa Kemal ne söyleyeceğini ve nasıl söyleyeceğini bilen bir stratejist olarak görülmelidir. Böylece Rus Bolşevik delegelerine, bağımsızlık savaşında maddi desteklerini sağlamak için "Türkiye'de onların fikirlerine göre komünizmi inşa etmek" istediğini söylerken, aynı zamanda muhafazakar Anadolu kırsal nüfusuna İslam için savaştığını ve hilafeti kafirlerden kurtardığını söylüyordu.

Büyük Millet Meclisi'nin törenle açılışının açıkça dini karakteri bile sonraki yılların laik devrimine dair en ufak bir ipucu vermiyordu. Bir stratejist olarak hem iç hem de dış güçlere uyum sağlamak zorundaydı, bu nedenle komünizm hakkında gerçekten ne düşündüğünü muhtemelen hiçbir zaman bilemeyeceğiz.

Ancak Din ve devletin kesin ayrılığı ilkesine dayanan anayasa hukuku modelinin, dinsiz komünizmin sınıfsız toplumunda hiçbir temeli olmadığından, ülkeye pek faydası olmayacağına inanmışa benziyor.
Bu dediğiniz açıdan da düşündüm. Atatürk'ün gençliğinde sigara içen, şapka takan karakteriyle, sonrasında saç kesimi de dahil kılık kıyafet, batılı hal ve hareketleriyle, Anadolu karakteri tam olarak uyuşmuyor. Bir de üstüne geleneksel 600 yıllık Osmanlı'nın Arap alfabesini bir anda latin alfabesiyle değiştirmeini koyun. Böyle devrim niteliğinde bir uygulama yüksek düzeyde halk psikolojisi çalışmasını gerektirir. Kolay iş değil yani. Sadece bunu yapması bile, sosyal hayatı kökten değiştirmiştir. O zamana kadar cahil kalmaya zorlanan halk ilk defa olarak aydınlanmak için bir fırsat görmüştür. Ayrıca kuranın Türkçeleştirilmesi de yine çelişkili durumların görülmesini, bu bağlamda halkın aydınlanma yolunda ilerlemesini ve bu çelişkilerin tartışılmasını sağlamıştır.

Ben Atatürk'ün dindar olduğunu düşünmüyorum, din karşıtı olduğunu da düşünmüyorum. Bence de dengeli bir siyaset yürütmüştür. Fakat yaptığı sosyal uygulamalar daha ziyade komunist ülkelerde uygulanan uygulamaları çağrıştırıyor. Komunizm Atatürk döneminden sonra hızla şeytanlaştırıldı, çünkü kapitalist / küreselci Batı mantığıyla örtüşmüyordu. Türkiye'yi de sistemin içine çekebilmek için komunizmi hızlıca şeytanlaştırdılar, kapitalizmi öne çıkardılar. Ve kapitalizmin sonuçlarını şu anda canlı canlı yaşayarak görüyoruz. Batı, kendi kapitalizmini benimseyen ülkelerden her istediğini istediği anda ekonomik krize sokabiliyor. Bakın Rusya'ya, tüm batı ülkeleri topyekün ekonomik yaptırım uyguladı, sonuç? Sıfır. Kötülenen, şeytanlaştırılan komunizmin sonucu bu işte. Batı bu yüzden komunizmi şeytanlaştırdı, kendi kirli emellerine uygun olmadığı için.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 25-05-2022, 00:11
dine mine ne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dine mine ne dine mine ne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 May 2015
Mesajlar: 1.529
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Batı bu yüzden komunizmi şeytanlaştırdı, kendi kirli emellerine uygun olmadığı için.
Şimdi kendi canavarıyla uğrasiyorlar.

Dünya genelinde karşı karşıya gelenler devletler değil, milliyetçi ve küreselci kamplardır. Trump ve Putin milliyetçi kampta yer almaktadır. ABD Merkez Bankası ve Çin küreselci kampta yer almaktadır. Korona krizi sırasında, sonunda yeni bir çağın başlangıcı olacak olan son bir savaş gerçekleşiyor.21'inci yüzyılın başında, ulus devletlerin temsilcileri ile küreselleşmenin savunucuları arasında bugün de devam eden şiddetli bir savaş başladı. Her ülkede bir kampın ya da diğerinin temsilcileri vardır.

Milliyetçi kampın temsilcileri sınır ötesi sermaye akışına karşı ve reel ekonomide düzenleyici devlet müdahalesinden yana olup gerçek maddi malların üretimini desteklerler. "Zayıfları" gözeten bir sosyal politikayı savunuyorlar. Kural olarak, milliyetçileri eleştirenler "vatan hainleri" olarak karalanmaktadır.

Küreselciler " global" fikrine mensupturlar. Sınır ötesi sermaye akışından, zayıf hükümetlerden ve sermaye piyasası ile reel ekonominin tamamen kuralsızlaştırılmasından yanadırlar. Sermayenin serbest dolaşımının ekonomi üzerinde olumlu etkileri olduğu fikrini savunmaktadırlar.
Ancak sermayenin serbest dolaşımı nihayetinde esas olarak yeterli sermayeye sahip olanlara fayda sağlamaktadır. Odak noktası gerçek somut malların üretimi değil, karşılığı olmayan paraya dayalı bir ekonomik düzendir.

Küreselcilere göre katı ulusal kimlikler tamamen gereksizdir. Küreselciler için sosyal politika ikincildir. Tüm insanlar eşittir, ancak kural olarak aynı zamanda eşit derecede fakirdirler. Bu kamp aynı zamanda muhalifleri konusunda da pek hassas değil. Sermaye piyasasına dayalı ekonomik sistemleri ve " global " fikrini eleştiren kişi ve kuruluşlar "milliyetçi", "ırkçı" olarak karalanmaktadır.

Şu anda milliyetçi kampın en ateşli temsilcileri ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. Boris Yeltsin döneminde, açıkça küreselci kampa ait olan Rus oligarklar Rusya'da önemli bir rol oynadı. Putin iktidara geldikten sonra, bu kişiler yavaş yavaş Rusya'dan sürüldüler. Putin bir röportajında Yeltsin dönemindeki oligarklar hakkında şunları söyledi: "Biliyorsunuz, her şeyden önce artık oligarklarımız yok.

Oligarklar, yetkililere olan yakınlıklarını süper karlar elde etmek için kullanan kişilerdir. Özel ya da devlet katılımlı büyük şirketlerimiz var. Ancak yetkililere yakınlıkları nedeniyle ayrıcalıklı muamele gören herhangi bir büyük şirket bilmiyorum. Düşük kapasiteli verimsiz şirketler ve yarı suçlu finansal kuruluşlar piyasayı terk ediyor."

Putin küreselleşme konusunda şunları söyledi: "1990'lardan bu yana geçen 25 yıl boyunca gelişimini gözlemlediğimiz ve içinde yer aldığımız küreselleşmeden gerçekte kimin faydalandığını ve avantajlarının neler olduğunu hiç düşünen oldu mu? Özellikle Çin, küreselleşmeyi milyonlarca Çinliyi yoksulluktan kurtarmak için kullandı.

ABD'de, önde gelen ABD şirketleri, yöneticileri, hissedarları ve ortakları bu avantajdan yararlandı. ABD'deki orta sınıf küreselleşmeden fayda sağlamamıştır. Bu pasta paylaşılırken onlar dışarıda bırakıldı". Ancak Putin'in söylemediği şey, Çin'in yanı sıra özellikle Almanya'nın ihracat ekonomisinin de küreselleşmeden faydalandığıdır.

Putin daha sonra ABD Başkanı'nı savunmaya geçti. Trump'ın 2016'daki seçim zaferinin ABD orta sınıfından aldığı destekten kaynaklandığını söylüyor. Bunun nedeni orta sınıfın küreselleşmeden faydalanamamış olmasıdır. Trump, son on yılda kaynakların dağılımının ve küreselleşmenin faydalarının ABD için adil olmadığına inandığını söyledi.

Putin, "Bu küreselleşme sonuçları ABD için istenen etkiyi yaratmadı ve müttefikler de dahil (Trump,merkele elini vermemisti) olmak üzere küreselleşmenin belirli unsurlarına karşı bu kampanyayı yürütmeye başlattığını" söyledi.

Trump 2018'de BM Genel Kurulu oturumunda "Küreselleşmeyi reddediyor ve vatanseverlik doktrinini benimsiyoruz." dedi.
Bu bağlamda ABD Merkez Bankası ile çatışmaya girmişti. Trump ile Fed Başkanı arasındaki anlaşmazlık ilk olarak, Trump'ın tam tersini talep etmesine rağmen Fed'in 2018'de temel faiz oranını artırma hamlesiyle tetiklendi.

Trump yönetimindeki ABD hükümeti Fed üzerinde muazzam bir baskı kurmaya başladı. Fed'in küreselleşmenin merkezi kurumu olarak görülmesi nedeniyle bu gelişmenin belli bir mantığı vardır. Fed'in "Küreselleşme ve Sermaye Akışlarının Coğrafyası" başlıklı raporu, Fed'in uluslararası sermaye hareketlerine ne kadar odaklandığını göstermektedir.Şimdi, Korona krizi göz önüne alındığında, Avrupa'da ve başka yerlerde küreselleşmeyi baltalayan siyasi eğilimlerin güçlenmesi de muhtemeldir.

Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 25-05-2022, 09:14
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

dine mine ne´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Şimdi kendi canavarıyla uğrasiyorlar.
Oligarklar, yetkililere olan yakınlıklarını süper karlar elde etmek için kullanan kişilerdir. Özel ya da devlet katılımlı büyük şirketlerimiz var. Ancak yetkililere yakınlıkları nedeniyle ayrıcalıklı muamele gören herhangi bir büyük şirket bilmiyorum. Düşük kapasiteli verimsiz şirketler ve yarı suçlu finansal kuruluşlar piyasayı terk ediyor."
.
Yapmayın Ying Yang ve enerjinin korunumu aşkına. Bakın yazınızın bütünü itibariyle söylediklerinize katılıyorum, açıkçası eleştirecek bir taraf da bulamamıştım. Ama bu söyleminize kendinizin de inandığınızdan emin değilim. Bilmiyor olabilirsiniz, o zaman hatırlatmak lazım diye düşünüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu'nun tabiriyle "beşli oluşum", ülke genelinde imtiyaza sahip bir zümre olarak açıkça Türkiye oligarşisini temsil etmektedirler.

Hatırlayalım, bunlardan birinin "lideri" halkın anasına sövdüğü halde gücünü ve imtiyazını yitirmedi, ihalelerden dışlanmadı. Olağan bir "milliyetçi" iktidarda böyle birisi anında sistemin dışına şutlanması gerekiyordu. Bu olamıyor çünkü sistemin üstünde bir güce sahipler, biz bu güce özetle oligarşik güç diyoruz.

Bilmiyor olabilirsiniz, bunun sebebi belli bir görüşe karşı uzaklığınız olabilir. Ama birisine karşı olan antipatiniz gerçekleri görmenizi engellememesi lazım. Muhalefet kaç sefer bu konuları gündeme getirdi, adrese teslim ihaleler, sadece bu grupların alındığı ihaleler, hatta hatta bizde oligarklar o kadar güçlü ki, dünyada en fazla kamu ihalesi alan şirketler:

🇹🇷 1-Cengiz Holding
🇹🇷2-Limak
🇹🇷3-Kolin İnşaat
🇧🇷4-Odebrecht
🇹🇷5-Kalyon Holding

kaynak

Beşinci de ilk onun içinde, araya bir tane Brezilyalı sıkışmış. Türkiye altyapı yatırımı açısından dünyada dördüncü, altyapı projeleri bakımından altıncı sırada. Çünkü Çin gibi, Hindistan gibi, Brezilya gibi bu işlere bizden çok çok daha fazla yatırım yapan ülkeler var. Ama altyapı ihalelerini kimler alıyor diye bakınca bizim bu beş şirket hemen hooop tepelere yerleşiyor. İnşaat şirketi mi yok, ne yok? Şirketler zarar ediyor, iş alamıyor ve batıyor, iflaslar zirvede. Ama bu grupların keyfi yerinde, işler tıkırında.

Bakın bu gruplar sadece en fazla kamu ihalesi alan gruplar değil, aynı zamanda dünyada en fazla "vergi imtiyazı" sağlanan şirketlerin de yine en başlarında geliyorlar. Sen her ay düzenli vergi ödüyorsun, asgari ücretliyi düşün, diğer insanları düşün, hepimizi düşün örneğin, yüzde 100'ün üstünde bir tüketici enflasyonu varken devlet "dur bir kaç ay şu çalışanlardan vergi almayayım" demiyor, ama konu bu gruba gelince hoop katrilyonluk borçlar sıfırlanıyor. Bu "vergi imtiyazları" açık açık "imtiyaz" sınıfına girmiyor mu? Sana bir imtiyaz / istisna var mı, sıradan bir vatandaş olarak. Bana hiç yok ve bu zamana kadar olmadı çünkü.

Böyle bir oligarşik güç, hatta dünyanın en güçlü oligarşik gücünü görememek, yani ne bileyim, bilemedim şimdi...

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 25-05-2022, 10:06
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Devlet Bahçeli'nin "gerekirse NATO'dan bile çıkarız" çıkışı, kendisini her ne kadar şahsen olumlu bulmasam da, bu konuda güzel bir çıkış olarak hoşuma gitti açıkçası. Bakın NATO ve ABD nasıl geri vites atmaya başladı. Önceden "bu ülkelerin NATO'ya gireceğinden eminiz" diyorlardı, kıvırmanın sonunda, "Türkiye'nin hassasiyetleri karşılanmalı" noktasına geldiler. Gelecekler daha da gelecekler. Sen bu kadar onlarca sene terör örgütlerine yuva ol, hala daha, hatta parlamentolarında bile terörist vekil var, kalkmış NATO'ya girecek.

Şöyle aslanların (Rusya'nın) önüne atalım sizi de hanyayı konyayı görün, denyolar.

Ayrıca Yunanistan da ciddi hata yapmaktadır. Yunanistan biz NATO'ya girince kendilerini garantiye almak için hemen peşimizden NATO'ya girdi. NATO'da oldukları halde Kıbrıs'ı kurtarmadık mı? Ellerinden almadık mı? Hala akıllanmamışlar.

Yunanlıları denize dökdük ama hala kirli emellerinden vaz geçememişler. Bir dahakinde onları Okyanus'a (!) dökeriz kesin çözüm olur. Ordan İngiltereye yüzerek geçerler artık.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 25-05-2022, 12:34
dine mine ne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dine mine ne dine mine ne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 May 2015
Mesajlar: 1.529
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Böyle bir oligarşik güç, hatta dünyanın en güçlü oligarşik gücünu görememek, yani ne bileyim, bilemedim şimdi...
Empati kurduğunuz için büyük resmi göremiyorsunuz. Kendi kendine yeten bir serbest piyasanın yetersizliğini tartışıyoruz. Kapitalizmin bir ürünü olan oligarklardan bize ne? Kılıçdaroğlu da kimdir? Onu tanımıyorum, tanımak da istemiyorum.

Eğer oligarklara karşı hareket etmekten bahs ediyorsanız, bu gerçeğin sadece yarısıdır çünkü devlet müdahalesi sadece uzamış otları keser ama sorunu çözmez çünkü serbest piyasanın faizli para sistemi oligarkları tekrar büyümeye itmektedir. Faiz hırsızlığını ortadan kaldırmaktan başka her çözüm, tarihte her zaman olduğu gibi geri tepecektir.

Ben ikisi de değilim, ben sadece serbest piyasada hayatını kazanmak isteyen ve denetimlere karşı olup devletin varlığına da karşı olmayan bir insanım. Neysem o yum, ama ezilmekten olamıyorum, ama bunu söylediğimde Marksisti olsun anarşisti olsun bana saldırıyor. Umarım zenginliğe kanarak kendi kendine yetmenin ihtişamını kaybetmiş arkadaşların hatalarına sen de kapılmazsın.

Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 25-05-2022, 13:19
dine mine ne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dine mine ne dine mine ne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 May 2015
Mesajlar: 1.529
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yunanlıları denize dokdük ama hala kirli emellerinden vaz geçememişler. Bir dahakinde onları Okyanus'a (!) dökeriz kesin çözüm olur. Ordan İngiltereye yüzerek geçerler artık.
Denize atmakla olsaydı, bugün bu sorunları yaşamıyor olurduk. Bizim asıl sorunumuz tarihimizin tanınmamasıdır. Herkesin geçmişi normal ama bizimki anormal kabul ediliyor.

Büyük İskender ve Roma İmparatorluğu yaptığında sorun yok, ama biz yaptığımızda sorun oluyor. Tarihin adaletsizliği üzerinden birşeyler meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Gurur yapıp olup bitenleri tarihe bir türlü gömemiyorlar .

Bu noktada hiçbir şey değişmezse Türkiye huzur bulamayacaktır. Bugün kazansak bile, daha sonra tekrar deneyeceklerdir. Yunanlıların gururu onarılmadığı sürece bizim için barış olmayacak, nasıl olacağını bende bilmiyorum.

Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 26-05-2022, 09:28
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Görüşlerinize bir şey dediğim yok, şahsi görüşünüzdür. Sizin gördüğünüz "büyük resmi" herkes sizin açınızdan görmek zorunda değil, zaten göremez. Çünkü görüntü gözlemciyle doğrudan alakalıdır. Yalnız burada vurgulanması gereken nokta, Türkiye'de oligarşi yok demeyle oligarşinin yok olmaması. Tıpkı "Tanrı yok" demeyle Tanrı'nın yok olmaması gibi. Tanrı neden yoktu? Bilimsel gerçekler ışığında bakılması gereken bir meseleydi öyle değil mi? Neyse.

Aslında tarihimize Yunan ve Türk ortak tarihi olarak bakmak lazım. Bakın, hayır demek istediğim, ülkenin tarihçilerine bakın. Üç yüz tane tarih profesörünün bir tanesi de tarihi "Türk Yunan ortak tarihi" olarak ele almaz mı? Almıyor işte. Hep şöyle bakılıyor, Orta Asya'dan geldik, önümüze geleni kesip doğradık, buraları aldık. Halbuki alakası yok. Türk kuşağı Anadolu'nun güneyinden başlıyor, tee Kuzey kutbuna kadar kesintisiz uzanıyor. Buradan çıkınca az ötede Azerbeycan var, onu geçiyorsun Türk cumhuriyetleri, onu geçiyorsun Yakutistan, onu geçiyorsun ve ata diyarına varıyorsun, "eski-mo" diyarına. Hiç kesinti yok, halk hep Türk. Neden Anadolu'da kesinti olsun ki? Ben mesela Anadolu'nun dağlarında gezdiğim zaman şunu görüyorum ki bu insanlar buraya sonradan gelmiş olamazlar. Bunlar buranın yerlileri. Tabi sonradan gelenler de var. Ama şunu görmemiz lazım, bir topluluğu bir yerden çıkarıp başka bir topluluğu oraya yerleştirmek öyle basit bir olay değil. Bak şeyi anlatayım, belki anlatmışımdır;

Osmanlı'yla Türk soyları arasında bir nefret var. Şimdi hep hani Osmanlı Osmanlı vaa atalarımız şubu filan var ya, alakası yok. Yıldırım Beyazıt'ın Sırp Prensesi Olivera'yı alınca, ve ardından yaşanan olaylarda diğer Beyliklerle arası açılınca, bu daha büyük sorunlar olarak karşımıza çıkıyor. Mesela Yavuz Sultan Selim'in bir "Karamanoğullarını tehcir yasası" var. Bakın, araştırın, hangi kaynağa bakarsanız bakın, böyle bir belge bulamazsınız. Çünkü bizim tarihçilerin alayı "dansöz". Bak tee 1500'lerde başladı, tee 1900'lere kadar tehcir devam etti. En son Türk boyları Karaman'dan 1900'lerde filan Karadeniz'e "sürüldüler". Ama baktığın zaman vaa atamız dedemiz. Tamam, saygımız var, Osmanlı devlet büyüğüdür, ama yaptığı yanlışları da görmemiz lazım. Bu halklar 1500'den 1900'e kadar 400 senede Karaman'dan Karadeniz'e gittiler. Mesela orada Pontus Rum devleti vardı. Sonra sihirli bir şekilde ortadan kayboldu. Demek istediğim, Pontus Rum devletinin ortadan kendi kendine ya da ufak tefek savaşlarla kaldırılması öyle pek mümkün değildir. İşte Karamanoğlu beyliğini ya da onun soyundan gelenleri bugün konuşmuyorsak, bugün Doğu Karadeniz Rumlarından hiç konuşmuyorsak, işte bunun sebebini, 400 senede Karaman'dan Doğu Karadeniz'e göçen Karamanoğlu Beyliğinin boylarının çarpışa çarpışa Rumlarla yaptıkları savaşlarda aramak lazım. Oralarda tarihi gerekçesi bilinmeyen yığınla harabe var. Ne oldu da buralar harabeye döndü? Doğu'nun "Vatikan"ı olan Rum devleti nasıl sihirli değnek değmiş gibi tamamen buharlaştı? Doğu Karadeniz'deki harabeler, İç Anadolu'nun Kuzeyindeki harabeler bunların ciddi kanıtlarını barındırır. Hatta İç-Kuzey Anadolu'da önceki yıllarda "Tapınak şovalyeleri" vardı. Yani bildiğin "Tanıpak Şovalyeleri"nin orjinali Anadolu Tapınak şovalyeleridir ve işleri Rum Din Devleti'ni korumaktır. Ama araştıran yok. Ama araştırmacılar neye bakıyor? Tarihi vesika var mı, bir Alman veya İngiliz profesör bu olaydan bahsediyor mu? Bahseden yoksa, salla gitsin.

Bizdeki tarihçiler tam şovmen ve dansöz. Ya reklama, ya kariyere, ya paraya oynuyorlar, ya da hepsi birden. Ama gerçeğin peşinde olan yok. Anadolu tarihini Türk Yunan tarihi olarak ortak şekilde ele almadıkça, Türklere, yani kast ettiğim Osmanlı boyu hariç geri kalan etnik unsurlara, Yunanlara, Pontus Rumlarına, Potemyalılara, Ermenilere, Kürtlere neler olduğunu açık açık tüm halkların ikna olacağı şekilde anlatmadıkça bu coğrafyada nefret bitmez. Onu da yapmak istemiyorlar, çünkü hakim ideolojinin yanlışları ortaya çıkıyor. Neyse.

Sonuç olarak Finlandiya'ya ve İsveç'e halen daha kapıyı gösteriyoruz ve ben bundan hala daha memnunum.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 26-05-2022, 09:28
dine mine ne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dine mine ne dine mine ne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 May 2015
Mesajlar: 1.529
Standart

CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, Finlandiya medyasına Ankara'nın tutumuyla ilgili şikayetlerini anlattı. Finlandiya'nın güvenlik kaygılarının haklı olduğunu belirten Çeviköz, Finlandiya'nın NATO üyeliğini desteklemeye hazır olduklarını söyledi.

Sanomat gazetesine verdiği röportajda Çeviköz, Finlandiya'nın Türkiye'nin güvenlik kaygılarına yeterli hassasiyetle karşılık vermediğini, ancak bunun Finlandiya'nın NATO üyeliği başvurusunu engellemek için bir neden olmaması gerektiğini savundu.

Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 26-05-2022, 09:33
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Şimdi sen devletin aleyhine açık açık davranan herhangi bir şahısla ilgili ne yaparsın? Aklından geçen şey yapılmıyorsa neden yapılmıyor. Haa, neymiş? Ülkenin sorunları partiler üstüymüş demek ki. Şimdi ben İçişleri Bakanı olcaktım ki var yaa, bu adamın tee çocukluğunda top oynadığı arkadaşlarından başlardım, 10 yıl önceki iş ortağına kadar, hayatına girmiş çıkmış kadınlardan tut da, bir yerde vergi suçu, park cezası, ne varsa araştırırdım, kadınlardan hiç mi şikayetçi olan çıkmaz, ya da iş ortaklarından birinin bir yanlışını bulup hoop suç ortağı organize çete bilmem ne, uğraştırırdım, kamuyou gözünde itibarını yerle bir ederdim. Davalarla filan tepesine çökerdim, ibreti alem olurdu, bir daha da kimse böyle bir şey yapamazdı, ya da yapan sonuçlarına bu şekilde katlanırdı.

Elinde her türlü teknik imkan var. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, bir ülkeye saldırmak istediğin zaman -ayarlanmış teröristi" karşı tarafa geçirip ordan ülkene roket attırıyorsun, sonra da "ordan bana saldırı yapıldı" deyip "cevap veriyorum" diyerek meşru müdafa çerçevesinde aslında o ülkeye saldırmaya başlıyorsun. Bak nasıl güzel bir dünya düzeni var. Komutanları içeri atmak için teröristi gizli tanık bile yaptılar be, ne güzel Türkiye, ne ala memleket! Buna mı bi şey bulup çıkaramıyorlar?

Bir şey çıkardı illaki, illaki çıkar bak, istedikten sonra çıkartırsın. Bundan daha önemli milli mesele an itibariyle var mı? Yapılan ne? Görecez. Ben olsaydım öyle yapardım dedim yani, özetle. Memleketin temel sorunu neydi? Ekonomi mi? İşsizlik mi? Neydi? I-ıh. Liyakat hak getire olması.

Yasal Not: Herhangi bir şahıs kast edilmemektedir. Genel konuşuyorum, ayrıca hafif alkol almış olabilirim, o kadar hafif ki alıp almadığımı hatırlamıyorum bile. Ha, o kadar hafif değil belki de. Alkolmetre en ucuz nerde bulabilirim?

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 26-05-2022, 16:15
dine mine ne - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dine mine ne dine mine ne isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 May 2015
Mesajlar: 1.529
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Görüşlerinize bir şey dediğim yok, şahsi görüşünüzdür. Sizin gördüğünüz "büyük resmi" herkes sizin acınızdan görmek zorunda değil, zaten göremez. Çünkü görüntü gözlemciyle doğrudan alakalıdır. Yalnız burada vurgulanması gereken nokta, Türkiye'de oligarşi yok demeyle oligarşinin yok olmaması. Tıpkı "Tanrı yok" demeyle Tanrı'nın yok olmaması gibi. Tanrı neden yoktu? Bilimsel gerçekler ışığında bakılması gereken bir meseleydi öyle değil mi? Neyse.
Adaletsizliğin görseli her iki gözlemci için de aynıysa, benim görüşüm kişisel olamaz. Soygun soygundur. Soyguna farklı noktadan bakmanız ışığın size de aynı bilgiyi sağladığı gerçeğini değiştirmez. Hem türkiye'de oligark olmadığını size kim söyledi? Benim bununla hiçbir ilgim yok. Tanrı'ya da gelince, bilginiz olsun, ben bir deistim.

Referans olarak, tarihimizin kronolojisinin ne kadar kötü ele alındığını ve nereye kadar aslında gidebileceğini buradan öğrenebilirsiniz.

https://yenidenergenekon.com/34-kazi...arastirmacisi/

Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:11 .