Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 16-04-2021, 08:48
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart Bu konu cıss

01 ... Cemaziyel Evvel* ........................ 10 Oca 2020
02 ... Cemaziyel Ahir ............................. 08 Şub
03 ... Receb .......................................... 09 Mar
04 ... Şaban .......................................... 08 Nis
05 ... Ramazan ..................................... 07 May
06 ... Şevval ......................................... 06 Haz
07 ... Zilkade ......................................... 05 Tem
08 ... Zilhicce ......................................... 04 Ağu
09 ... Muharrem .................................... 02 Eyl
10 ... Safer ........................................... 01 Eki
11 ... Rebiul Evvel .................................. 31 Eki
12 ... Rebiul Ahir .................................... 29 Kas 2020
13 ... Adı bilinmiyor ................................ 29 Ara 2020

13ncü kamerî ayı 29 Ara 2020 akşamı gökte ALLAHU TEÂLÂ var etti,
iNSANLAR onu 12 kamerî ay = 1 yıl olsun vehmiyle kağıt üzerinde sildiler
ve ondan boşalttıkları vakte Cemaziyel Evvel dediler.

Ama bu imkansız.
Çünkü 1
"sünnetullah"a aykırı:

Aynı şemsî yılın içinde
kamer
dünya çevresindeki turlarının her birini
örneğin Cemaziyel Evvel turunu yalnızca 1 kere yapıyor, asla tekrarlamıyor
tıpkı nasıl güneş yalnızca doğudan geliyor ve asla batıdan gelmiyorsa...
Bakara 258: "hadi sen onu batıdan getir!" فأت بها من المغرب

2
9:36 ve 9:37'deki
ilahî ikazı
takmamaktır.

Tevbe 36: Allah'ın ındinde ayların "ıddet"i oniki aydır, عدة الشهور عند الله اثنا عشر شهرا
Tevbe 37: Allah'ın ihlal edilemez kıldığı "ıddet"tir o, عدة ما حرم الله

13ncü ay
12 aylık "ıddet"in dışındadır,
Cemaziyel Evvel ise içinde.

13ncü aya Cemaziyel Evvel pâyesi verirsek
Allah'ın ihlal edilemez kıldığı "ıddet"i,
dışardan içeriye el atarak, iHLAL ederiz;
ziyadetun fîl kufr olduğu 9:37'de belirtilen nesî budur.

Artık ondan sonrası zulümdür;
örneğin Allah'ın mevsim olarak SABiT kıldığı kamerî aylar GEZER hale gelir
ve av hayvanı öldürenlere oruç cezası verilen (5:94,95) "haram aylar"da dinî yükümlülük ortadan kalkar;
yavrularına süt olsun diye yayılmaya çıkan analar öldürülür...

Doğrusu şudur:

12 ... Rebiul Ahir ................................ 29 Kas 2020
13 ... 13ncü ay ................................. 29 Ara 2020

01 ... Cemaziyel Evvel ....................... 27 Oca 20201
02 ... Cemaziyel Ahir ......................... 26 Şub
03 ... Receb ...................................... 28 Mar
04 ... Şaban ...................................... 26 Nis
05 ... Ramazan ................................. 26 May 2021

RAMAZan orucunun faydaları,
dinî gerekçesi gibi hususlarda
söylediklerimizin
bir anlam ifade edebilmesi için
Ramazan dediğimiz ayın gerçekten Ramazan olması gerekir.

Mevcut kabule göre
Ramazan hilali: 12 Mayıs Çarş akşamı
ilk sahur: 13 Mayıs Perş sabahı.

__________________________________________________ __________

*Dolunay (ayın 14'ü) https://www.al-habib.info/islamic-ca...ar-1442-AH.htm
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 16-04-2021, 10:38
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Bilimin geri kalanı gibi takvim konusunun da safsata olduğuna dair güzel bir örnek.

Nuh'un dedesi olan Enoch'un kitabına göre 28 günden ibaret 13 ay olduğu anlatılmış. Bu da 364 güne denk geliyor. Yani bir yıl aslında 364 gün. Burada enoch haklıydı, Allah ona kitap indirdi, enoch doğru da incil ve kuran hatalı filan gibi bir iddiada bulunmuyorum. Yalnız, bilinen kitaplardan daha önce yazıldığı bilinen enoch'ta mevcut olan 13. ayın bir süre sonra kaybolduğu görülüyor.

Şöyle biraz hafızamızı geriye götürürsek;

Gençlik zamanlarımızda Kasım ayında Kar yağdığını biliriz. O zamanlarda Mart ayı ilkbahar ayıydı. Hala -kategorik olarak- Mart ayı ilkbahar ayıdır. Ancak, Kasımın sonlarında başlayan kış giderayak ileri taşındı.

Daha 10 yıl öncesine kadar her yıl başında kar yağardı, ancak son senelerde Aralık ayı kar yağması için erken olarak görünüyor. Açıkça mevsimler ileri gitti. "Mart Kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır" deyişi artık Nisan ayı için geçerli. Nisan ayıysa bildiğimiz gibi İlbaharın tam ortasıdır. Nisan ayının ortasında İç Anadolu ve Karadeniz gibi kışı çok sert geçmeyen yerlerde hala kar yağışından etkilenerek kapanan yollar var. Demek ki yıl kurgusunda bir hata var.

Eğer Enoch'un ruhsal sezgileri sonucu keşfederek ya da etrafından görerek önerdiği gibi bir yılı 364 gün olarak düşünürseniz bu durumda kış ileri doğru gitmeyecek ve aynı yerinde duracaktır. Yani aslında bir yılda, her biri 28 gün içeren 13 ay vardır.

Bu 13. ay mevzusu karışıktır. Eski Türklerde vardı, İsrailoğullarında vardı, Bir çok metinde bunun ortadan kalkmasıyla ilgili değişik şeyler anlatılıyor.

Bunun "Yasak ay" denen ay olduğunu düşünürsek hata yapmış olmayız. Yani tıpkı Şabat günü gibi, bir Şabat ayı vardı. Şabat günü esasen dinlenme, kelime olarak "iş bırakma" manasında gündür ve Cumartesi günüdür. Ancak aynı manada Şabat ayı, iş bırakma ayıdır / yasak aydır. Şabat ayının konumu da bellidir, Şabat günü yılın son günü olduğuna göre Şabat ayı da yılın son ayıdır. Aralık ayından sonra ve Ocak ayından öncedir.

Kanaatimce insanlar bu yasak ayda çalışmadıkları için zarar ettiler ve ortadan kaldırmaya karar verdiler. Yasak ayın yasaklığını ortadan kaldırdıkları için Tanrı o insanları cezalandırdığını bir çok kez tekrar etti.

Şabat ayı aynı zamanda Ramazan ayıdır. Aynı zamanda hristiyanların ve yahudilerin oruç tutması gereken aydır. Yasak aydır yani. Neyse.

Netice itibariyle Hicri takvim gerçek mevsimlerle uyuşmadığı gibi miladi takvim de uyuşmaz. Bir yıl ne hicri takvime göre 354 gün, ne de miladi takvime göre 365 gün küsür değildir. Her ikisi de safsatadır. bir yıl, Enoch'un da, paranormal etkileşimler neticesinde keşfederek önerdiği gibi aslında 364 gündür. Gerçek manada bilimsel olmak bunu kabul etmeyi gerektirir.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 17-04-2021, 03:59
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
... bilinen kitaplardan daha önce yazıldığı bilinen enoch'ta mevcut olan 13. ayın bir süre sonra kaybolduğu görülüyor.

13. ay kaybolmaz.

Kamer 12 aded dünya turunu 354 günde tamamladığı halde
dünyanın onlarla eş zamanlı 365 günlük kendi güneş turunu tamamlamasına daha 11 gün var;
13. ay kamer onbir günleri kullandığı için oluşur
yani şöyle:
365 - 354 = 11;
11 + 11 + 11 = 29.5 + ...
29.5 gün = 13. ay

13. ay ne yok edilebilir ne engellenebilir.

Yıl dünyanın güneşi dolanmasıdır, 13. ay kamerin dünyayı dolanması;
bir daha: bunlara engel olunamaz.
2020 şemsî yılında da engel olunamadı.

Kısacası
güneş ve kamer
HeSaB işidir (55:5).
hikaye değil.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 17-04-2021, 15:20
ilahimasal ilahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2017
Mesajlar: 3.462
Standart

madde 1

Güneş Sistemi sakin, sabit bir yer değildir

Her bilimsel konuda olduğu gibi , evren konusunda dogmalara değil bilimin ne dediğine bakılır.

Mevzu mevsimler ise mevsimlerin nasıl meydana geldiği teknik ve bilimsel olarak şöyledir

Mevsimler, eliptik adı verilen Dünya'nın Güneş etrafında olan yörüngesinin düzlemi ile, Dünya'nın dönme ekseninin yapmış olduğu açı neticesinde ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle Dünya'nın Güneş etrafında gerçekleştirdiği dönme hareketi esnasında güney ve kuzey yarım kürelerin yönelmesi değişmektedir

Mevsimler teknik olarak bu şekilde olurken dogma dan kaynaklı temelsiz , verisiz , bilgisiz , yöresel bir şekilde dile getirilince , topluluklar takvimlerini kutsal simgeleştirmeleri bir şey ifade etmediği gibi kutsal takvimleri gezinir durur , gezinir ancak evrenin sabit olmayan , değişken hallerine etki edemez. Lafta kalır.

Ne demiştik ?
Güneş Sistemi sabit değildir.

Dünya güneşin etrafında her bir tam devinimde 15 cm uzaklaşır ​

Ay dunyanın etrafındaki her bir devinimde 3.8 cm uzaklaşır

Bu durumun sebebi kütle çekimi ve kütle kaybı ile degerlendirilen bilimsel bir ölçüdür.

Òyle dogmalardaki boş iddialar gibi mevsimdi , bu mevsimler yeryüzündeki canlıları kutsasın diye falan özel , idraki , bilinçli bir durum değildir.
Evren değişim ve dònüşümlerinde dogmaları takmaz

1400 sene ve daha ònce ki insanların ay ın konumu , devinimi uzaklaşmaşı ve sebepleri ile alakalı bir tek bilgisi yoktu. Ellerindeki tek ölçüm ilkel gözlemleriydi. Bundan daha fazlası yoktu. Beklenemezdide zaten. Bunun için onlar suçlamaz ancak dogmalarıda ciddiye alınıp kullanılamaz .kulanılmıyorda zaten.

Dunya nın güneşten uzaklaşma rakamı ile 1400 yılı çarpınca 15 cm x 1400 yılda ortaya çıkan kozmoLojik sonuç , basit ve sığ insan ömrü için küçük görünsede Makroda gayet anlamlıdır.

Mesela

1.4 milyar yıl önce Dünya ile Ay arasındaki mesafe 341 bin km'ydi. Bu mesafe bugün 384 bin 400 km.
Yörüngeye göre hesaplar yapılınca

Bu gün Ay Dunya'nın etrafını 27.3 günde dönüyor. 50 milyar yıl sonra bu süre 47 güne çıkacak

Aynı hesapları Dünya güneş olarakta yapıp geçmiş ve gelecekte ki insanlar üzerindende değerlendirebilirsiniz.( insanlık yaşamı için ileriye doğru don biçmeden)

O " günlerdeki sabitlik" bilime göre yok iken bundan 50 milyar sene sonra dünyanın güneş etrafındaki yörüngesi ve sene tanımımız yine aynı olmayacak tabiki uydumuz ay içinde öyle .
O günkü varlıklar bizim şablona uyup seneyi 12 ye bölseler sonuçlar nasıl olurdu.

Dogmanın safsataları evreni işleyiş olarak bağlamaz. Bağlamadı zaten.

Ben günüme ve dönemime bakarım diyip bunları sabit sandığınız anda bile değişimler mikro düzeyde devam etmektedir.

Dünyanın üzerinde mikro değişim varken bile dünyanın kutuplarındakiler için farklar makro düzeyde , imgesel olarak bölünmüş iki Kutup arasındaki mevsimler arasındaki farklar varken dogmalarınız bir işe yaramaz.

Velhasıl kelam , sabit diye bir durum evrenin hiç bir noktasında yok .
Tabiki sabit fikirli iki ayağının üzerinde yürüme yetisini evrimsel olarak kazanmış insanlar var. ( düşünsel) 1400 ve daha gerisinde takılmış diyebiliriz..
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 18-04-2021, 19:15
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Bazı ayetleri doğru anlamak için
13ncü ay gerçeğinin ayırdında olmak gerekir.
Örneğin 2020 yılında 13 şehr (ay) yer aldı.
13 ay, her biri 29.5 günden, 383.5 gün eder
ve 365 güne sığmaz;
365 güne sığan 13 şehr... 13 dolunaydır.

Şehr dolunaydır.
2:185 buna göre okunacak:

O şehre tanık olanlarınız onu oruçla karşılasın
men şehide minkum eş ŞeHRa fel yesum HU

Önce
ayın 14'ünde dolunay görülecek
oruca ondan sonra başlanacak.

Kaç gün?
Dolunaydan sonrası kaç günse
en çok o kadar gün.

__________________________________________________ __

*https://www.timeanddate.com/calendar...2020&country=4
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 18-04-2021, 19:26
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Niçin
27.3 gün değil de
29.5 gün?

Şu videoda çok güzel açıklanıyıor:

Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 19-04-2021, 04:01
marcos - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
marcos marcos isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Apr 2011
Mesajlar: 1.312
Standart

Sayın Hasan AKÇAY hayvanların yavrulamaları iklimle ilgilidir (mevsimlerle değil) iklimler coğrafya ile ilgili mevsimler ise dünyanın ve güneşin konumu birbirlerine olan açıları ile ilgilidir.

Hayvanlar yarım kürelerin her birinde farklı zamanlarda doğum yapar.Aynı yarım kürede farklı zamanlarda yavrularlar.Örnek olarak Türkiyenin iç anadolu bölgesinde farklı akdeniz bölgesinde farklı yavrularlar.Hatta aynı bölgede de farklı zamanda yavruladıkları olur.

Hayvanların yavrulamasını ayın konumuna göre ve mevsimlere göre belirlemek eski çağların basit gözlemine dayanan hatadan kaynaklanır.

Anlaşılabilmesi için; kış döngüsünde İngiltere Türkiye' nin İç anadolu ve doğu anadolu bölgesinden daha ılımandır.Yani İngiltere' de hayvanlar Türkiye' nin iç anadolu ve doğu anadolu bölgesinden daha erken aylarda yavrularlar.Oysa İngiltere daha kuzeyde bunun sebebi iklimdir mevsim değil.İngiltere sıcak su akıntılarından dolayı ılımandır.

http://bizimsokagincocuklari.com/wp-...EMES%C4%B0.pdf

" Şüphesiz eğer ki hayvanların dini olsaydı, şeytanı insan şeklinde hayal ederdi." / W. Ralph Inge
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 19-04-2021, 07:39
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

marcos´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
... Hayvanlar yarım kürelerin her birinde farklı zamanlarda doğum yapar.Aynı yarım kürede farklı zamanlarda yavrularlar.

Öncelikle Arabistan'daki av hayvanlarının
örneğin ceylanların
emzirme zamanı
21 Hazirandaki "yaz gündönümü"nü içine alan mevsime denk geliyor:

Dişilerin doğurma zamanı... çoğunlukla Nisan - Mayıs ayları arasıdır
Females will give birth... mostly between the months of April and May.
https://en.wikipedia.org/wiki/Mountain_gazelle

Emzirme zamanı
bundan sonradır:
21 Haziranı içine alan mevsim.
Şehru Ramazan ise 21 Hazirandan sonraki ilk dolunay,
örneğin Mekke'nin fethi esnasında 30 Haziran.

Av hayvanlarını gaddarca öldürmek
anlamına gelen fiil: teRAMAZ
tıpkı RAMAZan sıfatı gibi Ra-Mim-Dad kökünden geliyor.
Bkz http://www.studyquran.co.uk/PRLonline.htm

Yaz gündönümünü içine alan mevsimde güneş
ortamı yakıp kavurur, cehenneme çevirir; özellikle çölü.
Yavrularına süt olsun diye o sıcakta yayılmaya çıkan analar
avcıyı farkedince kaçmaya çalışırlar ama aç, susuz, bitkin haldedirler
fazla gidemezler, düşüp karınlarının üstüne yığılırlar.
Avca da gider, ELLERi ile yakalar hayvanı ve öldürür.

Bunu ben söylemiyorum
sevgili marcos,
Arapçanın kadim sözlüklerindeki anlatım bu.
Linkini yukarda verdim.

Maide 94:
Allah
sizi
ELLERiNiZ ile yakalaybileceğiniz av hayvanıyla sınar.

Maide 95:
Haram aylara girdiğinizde av hayvanı öldürmeyin;
bunu yapanın cezası "siyam - oruç"tur,
zulmünü kendisi tadsın diye, li yezûka vebâle emrihî.

Evcilleştirilmiş bir pars kullanılarak yapılan
avlanmanın şu şekline bakın,
"teRAMAZ"ı örnekleyen sözlüklerde ve Maide 94'te
anlatılana ne kadar benziyor.

Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 19-04-2021, 18:45
ilahimasal ilahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2017
Mesajlar: 3.462
Standart

Arabistan merkezli öğretim ile ancak Mekke merkezli dünya görüşü oluşur.
Mekke ve çevresinde ne oluyorsa onunla Dünyada olan biten değerlendiriliyor.

Şu söz durumu anlatıyor.
" Öncelikle Arabistan'daki av hayvanlarının
örneğin ceylanların "
Bu coğrafyada Nisan Mayıs haziranda doğum emzirme olurken Avustralya da hayvanlar kışa uykuya geçerler. Ne dogumu ne emzirmesi

Mekke ve çevresinde Ceylan yada benzeri ne gezer! Ot mu var su mu var. Olsa olsa sürüngenler.

Madem bu Mekke merkezli din evrenseldir. Avustralya'dakiler için bu coğrafyanın mevsimine göre uyum şartı aranıyor.( kitabın bir yerinde yazıyordur kesin)

Avustralya sdney deki bir insan Mekke'nin sartlarında , ikliminde , mevsiminde yaşamıyorki. Mekke de yaz iken sidney de kış . Eee nasıl olucak bu süt Emeni öldürene oruç bilmem neyi.

Bu kafa din kafasıdır. Dinden başka bir şey düşünemeyen bu insanlara ne anlatırsan anlat , beşikten mezara din ile yoguruldukları için GERÇEKLER onları enterese etmiyor.
Mekke de 1400 sene önce ne yazıldıysa onun evrensel olduğu saplantısı ile yaşıyor. İklim mevsim Kültür Mekke de neyse dunya dada öyledir diyor. bağnazlaşıyorlar. Yozlaşıyorlar.

Gerçi kuranı yazanlar Avustralya yı ne bilsin amerika Kıtasını ne bilsin , Kuzey güneyi ne bilsin , kutuplarda ne olduğunu nasıl bilsin.

Şayet iyi niyet ile av hayvanlarının ve yavruları için oruç tutulsun diye bir maksat varsa , şimdi yok.
Gün gelicek mevsimlerde , iklimlerde, kültürlerde yaşamlarda degişecek. Ne kitaba nede insanların kültürel takıntılarına göre dayanaklarıda kalmayacak.
O zaman ne üfürecekler görücez.

Mekke merkezli dini , Bu günü kurtarmak için yazılanlar bile lafta kalıyor.

Kitabınızı eleştirmemız, kitabınızın hem çağ dışı olması hem yazıldığı yerin şartlarında dahi bir yeterliliği olmamasını söylememiz zorunuzada gitse gerçek bu.

Sydney deki kışa girmek üzere olan insanlara gidinde anlatın bakalım. Bu iddianızı.
Güler geçer.
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 20-04-2021, 03:05
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Kurân'ın söylediği çok basit
çünkü GERÇEK basittir.

Maide 95: Av hayvanı öldürmeyin, lâ taktulus sayde
yaşamakta olduğunuz an HARAMLAR olup dururken,
ve entum HURUM.

HURUM, haramlar
= erbeatun HURUM (9:36), dört haramlar
= eşhurul HURUM (9:5), haram aylar
= av hayvanlarının yavrularını emzirdiği mevsim olarak sabit aylar.

Bu sabitlik değişmez
yani güney yarıkürenin "hurum"u da
kuzey yarıkürenin "hurum"u da
mevsim olarak sabittir.

Allah'ın 5:95'teki sözlerini
doğru anlamanız için
bu basit gerçeğin ayırdında olmanız yeter.

Kısacası av hayvanı öldürmeyeceksiniz
kuzey yarıkürede iseniz kuzeyin "hurum"unda,
güney yarıkürede iseniz güneyin "hurum"unda.

HURUM
"en uzun gündüz"ü içine alan mevsimdir;
kuzeyde 21 Haziranı,
güneyde 21 Aralığı içine alan mevsim.

Çünkü en uzun gündüz
kuzeyde 21 Hazirandır,
güneyde 21 Aralık.

5:95'te Allah
demiyor ki yalnızca 21 Haziranı içine alan mevsimde avlanmayın,
demiyor ki yalnızca 21 Aralığı içine alan mevsimde avlanmayın.

Şunu diyor:
av hayvanı öldürmeyin...
kendiniz
"hurum"da olup dururken.

12 aylı "kamerî yıl"ı üfürenler
gökteki ayların mevsimsel sabitliğini reddetmek zorunda.
Elleri mahkum çünkü 12 aylı "kamerî yıl"da mevsim yok.
Ayları mevsim olarak sabitleyen, Allah'ın 2 ya da 3 yılda bir gökte var ettiği 13ncü aydır;
örneğin 2020 yılında 13ncü ay vardı.

Onlar
12 ay = kamerî yıl olsun diye
13ncü ay yokmuş
gibi yapmak zorunda.

Gökteki ayların mevsimsel sanbitliğini kabul ettikleri an
dinleri yıkılır, dinden gelen çıkarları yıkılır, dünyaları yıkılır.

Peki, siz ateistlere ne oluyor;
gökteki ayların mevsimsel sabitliği denen
basit GERÇEK aklınıza yatarsa
sizin hangi çıkarınıza halel gelir, sizin neyiniz yıkılır?
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:31 .