Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dinlerden Özgürlük > Özgür Düşünce Platformu > Dinsel İnançlardan Nasıl Kurtuldum?

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 02-11-2010, 22:04
SwearToGod SwearToGod isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Nov 2010
Mesajlar: 22
Standart

Tebrikler!!
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 25-11-2012, 13:58
antiteist antiteist isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Aday Üye
 
Üyelik tarihi: 24 Nov 2012
Mesajlar: 8
Standart

image666´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Çocukluğumdan beri dinlerden uzak durmaya çalıştım. Ama içimdeki sonu gelmeyen öğrenme arzusu, en sonunda dinsiz yaptı beni. Alevi bir ailenin çocuğu olduğum için o inancın izinden yürüdüm. Ama Alevi öğretisinde de islam'ın izlerini gördüm. Alevilikteki Ali kavramı beynimi kemiren bir fare gibi sürekli rahatsız ediyordu. Taki Ali'nin de bir sembolden ibaret olduğu fikrini benimseyene kadar... Aleviliğin, dinlerle bir ilgisi olmadığına kanaat getirmiştim ama aklımda hala Tanrı kavramı vardı. Çünkü Aleviliğin bir çok bölümünde Tanrıya ait izler vardı. Sonunda onu da aştım lakin Tanrı'ya dair açıkça bir ilerleme gösteremedim. Yakın zamanda bir kitabevinde dolaşırken bir kitap ilişti gözüme: Tolstoy'un Muhammet isimli kitabı. Böyle bir başlık taşıyan kitap ile, Tanrı'yı kesin bir kararla reddedeceğim dünya dursa aklıma gelmezdi. Kitabın bir bölümünde, "İnsan, hayatın dert ve saçmalıktan ibaret olduğunu anlayınca onu yok etmelidir" yazıyordu. Ve şöyle devam ediyor: " Akıl yolu ile elde edilen bilgi, yaşamın anlamını inkar etmektir. İnsanlığın büyük bir bölümü ise, bu anlamı akla dayandırılmamış bilgi de görmektedirler. Akla dayandırılmamış bilgi ise inançtır." ... "Akla dayalı bilgi beni hayatın saçma bir şey olduğunu kabullenmeye sürüklemişti.: Yaşamım durmuş, donuklaşmış ve onu yok etmek arzusuna kapılmıştım. Sonra kendime baktığımda görüyordum ki, ben yaşamın anlamına dair sorulara cevap bulduğum sürece yaşıyordum." ... "Yaşamak için ihtiyacım olan şeyi, inancımı kaybetmiştim. Ruhumu bir korku sardı ve aradığım şeye dua etmeye başladım, ondan bana yardım etmesini diledim. Dua ettikçe bir şeyi çok açıkça anlıyordum ki, o beni duymuyordu. Kalbim, Allah'ın olmayabileceği şüphesiyle dolmuştu." ... " O'nu hissettiğim ve o'nu aradığım zaman yaşıyordum. Öyleyse, o vardır. O, o'nsuz yaşanmayan şeydir. Allah yaşamdır. Allah'ı arayarak yaşadığın taktirde, yaşam Allah'sız olmaz"

Benim tek Tanrı'm yaşamdır, cennette cehennemde bu dünyada sevinçlerimizin ve çilelerimizin içinde barınıyor desem, sanırım yanlış olmaz. Çoğu müslüman kardeşlerimizin, beni sürekli dine davet etmelerinden de sıkıldım artık. Sıkılmaktan öte artık miğde bulandırıcı bir hale geldi. Son olarak iki tane söz ile yazımı bitirmek istiyorum. Bir tanesi, yakın geçmişte tanıştığım Antires Mansur'un sözü: Adını başkası koyar, göbek bağını başkası keser hatta mezarını bile başkası kazar ama göz yaşlarını sen silersin.. Ne kadar trajik bir düşünce.. İkinci kelime ise müslümanlara dair Aziz Nesin'in söylediği: Bu adamlar bizi zorla müslüman yapıp cennete sokmak istiyor Ortaçağ karanlığını bırakın da, herkes kendi cennetinde kendi özgür şarabıyla demlensin. Saygılarıma..

yazınız gayet güzel olmuş, fakat neden tanrısız hayatın anlamsız olduğunu amaçsız olduğunu düşünüyorsun ? Ben hep şöyle düşünürüm ; gözümüzün önünde hergün sanki elimizin altındaymış gibi duran ama akıl almaz bir uzaklıkta ve büyüklükte, her salise ortaya muazzam enerjiler çıkaran nükleer bir reaktör var ve bu bizim ilgimizi çekmiyor mu ? Bir etrafına baksana, yıldızlara, evrene canlılığa, hayatımızın bir amacı olması için daha fazla ne olabilir ? daha nasıl birşey bekleyebilir ki insan ? ve burnumuzun dibinde o kadar çok araştıracak şey varken bizim hayatımız nasıl anlamsız olabilir ?
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 25-11-2012, 16:24
Sesli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Sesli Sesli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Apr 2012
Mesajlar: 1.172
Standart

Duygular anlatılmaya çalışınca manasızlaşır. Çünkü, duygu mana değil farkındalıktır. Duyumsamadıkça, söyleneni anlamak da olanaksızlaşır.

Sevecenlikle kalın,
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 25-11-2012, 16:36
guide - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
guide guide isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 14 Sep 2012
Bulunduğu yer: Uzak
Mesajlar: 246
Standart

Sevgili Sesli,

Merak etmiyor değilim doğrusu.. Derdiniz nedir?

Herkeste bir farkındalık yaratma çabası içindesiniz ve ilgisiz konularda bunu her defasında yapıyor olmanızı,

sitenin kıdemli üyeleri tarafından aldığınız değerli yorumlara karşın

halen daha durmak bilmeksizin devam etme çabanızı görmezden gelemiyorum,

bir şeyleri gereksizleştirmeye çalışma çabanız gözüme batıyor.

Konuyla zerre kadar alakası olmayan mesajlarınızla, bir -farkındalık-tır aldınız başınızı gidiyorsunuz.

Bu tavrınızla duyumsanıyor, ancak anlaşılmakta olanaksızlaşıyorsunuz..
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 25-11-2012, 16:47
Sesli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Sesli Sesli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Apr 2012
Mesajlar: 1.172
Standart

guide´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili Sesli,

Merak etmiyor değilim doğrusu.. Derdiniz nedir?

Herkeste bir farkındalık yaratma çabası içindesiniz ve ilgisiz konularda bunu her defasında yapıyor olmanızı,

sitenin kıdemli üyeleri tarafından aldığınız değerli yorumlara karşın

halen daha durmak bilmeksizin devam etme çabanızı görmezden gelemiyorum,

bir şeyleri gereksizleştirmeye çalışma çabanız gözüme batıyor.

Konuyla zerre kadar alakası olmayan mesajlarınızla, bir -farkındalık-tır aldınız başınızı gidiyorsunuz.

Bu tavrınızla duyumsanıyor, ancak anlaşılmakta olanaksızlaşıyorsunuz..
Sayın Guide,

Beni bu denli düşünmeniz doğrusu çok büyük bir incelik. Hiç bir derdim yok. Burada bir arkadaş Tanrısız yaşamı düşünemediğini yazmış, bir diğeri de buna ne gerek var demekte. Ben de, gerek olmasaydı, yani böyle bir duyumsamada bulunmasaydı yazmazdı demekteyim.

Duyumsamaların anlatıma giremeyeceğini, çünkü mana değil de farkındalık
ifade ettiklerini yazdım. Gerisi teferruat oluyor...
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 25-11-2012, 17:10
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.667

Onur Üyeliği 

Standart

Sesli´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Duygular anlatılmaya çalışınca manasızlaşır. Çünkü, duygu mana değil farkındalıktır. Duyumsamadıkça, söyleneni anlamak da olanaksızlaşır.

Sevecenlikle kalın,
Algı, farkındalıktır. Öncelikli ölçüt, algılayanın değil, algılananın gerçekliğidir. Bu yoksa farkındalık yoktur.. Zira aksi taktirde birileri kendi zihin deryasından, iç dehlizlerinden üfürükler üretebilir ve bunun adını da farkındalık ya da inanç koyabilir -ki bu durum gerçeği değil ilizyonu, algıyı değil yanılgıyı meydana getirir. Bu tarz düşünme biçimleri, insanların ya sağlıksız bir psikolojiye ya da inanca sahip olmasını bekler. nesnel gerçeklik ve dolayısıyla farkındalık oluşturmayan uydurmalara, ya inanarak, ya korkarak-arzu ederek-taparak, ya da içinizi dinleyin yönlü, insan hafızasına kazınan saplantı ve şartlanmışlıklar, metafizik ölçütler, çeşitli zaaflar kullanılarak insanlar aldatılır. Bunun adını da farkındalık koyabilirler oysa buna yanılgı deniyor.

Bu metod, bozacının şahidi şıracı sözünde olduğu gibi, örneğin size Hokkan korkusu aşılanmışsa ve bir ilizyonist, "içinizi dinleyin" orada göreceksiniz diyorsa, muhtemel sizi kandırıyordur. Asıl gerçek ise siz kendinizi kandırmadıkça, kimse sizi kandıramaz. İçinizdeki hokkan saplantısını atmadığınız sürece, ne zaman idealistçe içinize bakarsınız, onu görürsünüz(aslında görmezsiniz, yanılsamaya düşersiniz, idealistçe kendi şartlı yargılarınıza mahkum olursunuz.). Bu cin, tanrı, şeytan gibi üfürükler ya da çeşitli uydurma inançlar da olabilir. Kısacası kral çıplak..

Sonuç,
Farkındalığın temel koşulu -> algı(algılanan, nesnel gerçeklik, iç dehlizlere hapsolmamak, algıları açık, duyuları açık olmak, içe kapanmamak).
farkında olmamanın temel koşulu -> yanılgı, ya da nesnel gerçekliğe sahip olmamak..

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 25-11-2012, 22:22
guide - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
guide guide isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 14 Sep 2012
Bulunduğu yer: Uzak
Mesajlar: 246
Standart

Sesli´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sayın Guide,

Beni bu denli düşünmeniz doğrusu çok büyük bir incelik. Hiç bir derdim yok. Burada bir arkadaş Tanrısız yaşamı düşünemediğini yazmış, bir diğeri de buna ne gerek var demekte. Ben de, gerek olmasaydı, yani böyle bir duyumsamada bulunmasaydı yazmazdı demekteyim.

Duyumsamaların anlatıma giremeyeceğini, çünkü mana değil de farkındalık
ifade ettiklerini yazdım. Gerisi teferruat oluyor...

Sayın Sesli,

Sizi düşünmek aklımdan geçmedi doğrusu; yaptığım, tam olarak sizi anlamaya çalışmak'tır.
Muhtemelen yaptığınız ilginiz ve söyleyecek sözünüzün olmadığı konuların üstünü kapatmaya çalışmak,o konuyu bir şekilde gereksiz kılmak.

Ne yazık ki yazdıklarınızla sürekli bir savunma mekanizması konumuna düşürüyorsunuz kendinizi,
sonrasında mesajlara -şunu demek istemiştim- üslubuyla dönüş yapıyorsunuz.
Bakınız, aşağıdaki görüş de size ait. Duygu ifade eden kelimeleriniz ve anlatımınızdan bir kesit..

Demekki, duyumsamalar anlatıma girebilir, hatta bu şekilde de değer gösterilebilir..



Sesli´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
... Olumsuz düşünce ve böyle düşüncelere verdiğimiz şartlanmış tepkiler zihnimizi kirletir. Günlerce zihnimiz böylesi kirli ve bizi üzen duygu ve düşüncelerle çalkalanır durur.

Eğer böylesi kirlerden zihnimizi temizleyemezsek, hastalanabiliriz. Hastalık belki de en zayıf organımızda kendini dışa vurarak açığa çıkar.

Ancak üzücü duygu ve düşüncelerden bazen de zihin kendisini temizlemeye çalışır. Bu temizleme çoğunluıkla bir ağlama şeklinde olur. Gözyaşlarımız aslında zihnimizi bu kirlerden temizleyen bir özelliğe sahiptir. Ağlamanın sonunda bir rahatlama duygusu zihnimizi kaplar. Bu erişilen temizliğin zihinde uyandırdığı duygudur...
kaynak
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 26-11-2012, 01:38
Sesli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Sesli Sesli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Apr 2012
Mesajlar: 1.172
Standart

Sayın Guide,

Şu sözleriniz çelişki içermiyor mu?

''Sizi düşünmek aklımdan geçmedi doğrusu; yaptığım, tam olarak sizi anlamaya çalışmak'tır.''


Birisini anlamaya çalışmak onun hakkında düşünmek olmuyor mu?
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 26-11-2012, 02:02
guide - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
guide guide isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 14 Sep 2012
Bulunduğu yer: Uzak
Mesajlar: 246
Standart

Sayın Sesli,

Mesajınızda sizi düşünerek incelik yaptığıma dair bir ima'nız söz konusuyken,

ben de sizi düşünmeyi ya da incelik yapmayı aklımdan geçirmediğimi, buna niyet etmediğimi belirttim sadece.

Takdir edersiniz ki, bunu dolaylı olarak değil, açıkca yazdım

Sizin mesajlarınızı da Turan Dursun sitesindeki diğer tüm üyelerin mesajlarını da algım açık olduğu sürece anlamaya çalışırım/çalışacağım.

Daha da çelişen sözlerim varsa, onları da netleştirmek isterim.

Kanaatimce, Sayın Spartacus da bu anlamda farkındalığı(nızı) özetlemiş ;

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sonuç,
Farkındalığın temel koşulu -> algı(algılanan, nesnel gerçeklik, iç dehlizlere hapsolmamak, algıları açık, duyuları açık olmak, içe kapanmamak).
farkında olmamanın temel koşulu -> yanılgı, ya da nesnel gerçekliğe sahip olmamak..


Saygılar,
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 26-11-2012, 02:11
Sesli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Sesli Sesli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Apr 2012
Mesajlar: 1.172
Standart

guide´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sayın Sesli,

Mesajınızda sizi düşünerek incelik yaptığıma dair bir ima'nız söz konusuyken, ben de sizi düşünmeyi ya da incelik yapmayı aklımdan geçirmediğimi, buna niyet etmediğimi belirttim sadece. Takdir edersiniz ki, bunu dolaylı olarak değil, açıkca yazdım Sizin mesajlarınızı da Turan Dursun sitesindeki diğer tüm üyelerin mesajlarını da algım açık olduğu sürece anlamaya çalışırım/çalışacağım.

Daha da çelişen sözlerim varsa, onları da netleştirmek isterim.

Kanaatimce, Sayın Spartacus da bu anlamda farkındalığı(nızı) özetlemiştir ;


Saygılar,
Sayın Guide,


İncelik değil de, kabalık yaptınız mı deseydim?

Farkındalık konusunda sayın Spartacus ne demiş oluyor? Benim farkındalığımı ben değil de o mu bilecek?

Siz ve Sn. Spartacus tahminlerle farkındalığı karıştırınca, ortaya böylesi gerçek dışı bir durum çıkmış.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Kendi İsteği İle Ayrılan Üyelerimiz frodo Servis Şartları & Site Duyuruları 400 22-06-2023 08:11
Kendi kanında boğulmuş cesetler. K.C. Kadın & İslam 56 16-08-2010 09:16
Kendi 8, kocası 58 yaşında! Ayejj Kadın & İslam 66 15-06-2009 23:24

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 05:17 .