 |
|
#341
02-01-2013, 01:03
|
||||
|
||||
Ne yapalım yani alevilik semavi dinlere göre daha ilerici, daha evrensel, daha insancılsa? 
|
|
#342
02-01-2013, 01:06
|
||||
|
||||
Dinlerin doğru tarafları da vardır; Mesela Hristiyanlık İslamiyetin, İslamiyet de Hristiyanlığın yanlış olduğunu iddia eder.
|
|
#343
02-01-2013, 01:30
|
||||
|
||||
|
Ben de beni anlamamanızı anlamadım
 Aleviliğe özel bir kayırmaca içinde olmadığımı, aleviliğin kimi değerlerinin övgüyü, onanmayı hak ettiğini söylüyorum. Bunla birlikte yine de kimi mistik, mitsel, islami ögeler barındırmaktadır içinde; o yüzden bardağın boş tarafını da görelim, diyorum. Bunu diyen birinin de kayırmacı olmadığı ortadadır. Sizin sorunuza verdiğim yanıtta açık aslında. Kimsiniz demişsiniz; yazmışım. Alevilik ne demeye köken oluyor demişsiniz; yanıtlamışım. Alevilik evrensel ögeler içerse de yereldir, sınırları vardır son tahlilde; bunu anlamak daa biraz antropoloji, biraz sosyoloji gerektirir...
|
|
#344
02-01-2013, 02:17
|
||||
|
||||
Yol neyin yolu acaba. Madem ben bilmiyormuşum siz bir Alevi olarak beni ve benim gibileri aydınlatsanız kaybınız ne olur? ''BURUN SOKMA'' tabiriniz de yakışık almadı. Öğrenmek istediğim için sorular sorunca yanıtınız bu mu? Sizden kaynak olabiliyorsa, bu nasıl bir yol acaba? Ve neyin yolu? Kişisel kanınızı kendinize saklasanız da, gerçekleri biliyorsanız ortaya koysanız daha iyi ve güzel olmaz mı? Konuya vakıf olanla siz neyi tartışabilirsiniz ki? Ben sizden öğrenmek için sorunca ona dahi yanıt veremiyorsunuz. Bilene ne yanıt vereceksiniz acaba? Biliyorsanız buyrun anlatın da biz de aydınlanalım. Bilmiyorsanız bilmediğinizi söyleyecek kadar cesur olun. Hem Alevi hem de ateist nasıl olunuyor? Bunu da açıklarsanız çok iyi olur.
|
|
#345
02-01-2013, 07:37
|
||||
|
||||
|
Sevgili arkadaşlar,
Alevi kökenliyim, babamın hatırına birkaç kez Cem'e katılmışlığım vardır. Cem, toplanma anlamına gelir. Cem edilerek toplanılır, ortak sorunlar tartışılır, sohbet edilir, tanışılır, yardımlaşılır, bilgi paylaşılır, toplumsal bağlar korunur, geliştirilir, husumetler dinlenir, racon kesilir, dargınlar barıştırılır. Söz, nişan, evlilik törenleri yapılır. Alevi cenazeleri cem evinden kaldırılır, definden sonraki 40. günde merhumun yemeği verilir, duası okunur. Örneğin, cenazesi olanın bütün defin işleri, yemeği, helvası, duası ve masrafları imece usulüyle karşılanır. Merhumun ailesine yardım edilir. Acılarını atlatana kadar manevi destek olunur. Cenazelerde Arapça dua kısmı angaryadır. İmam gelir, Türkçe dua eder, dua Kuran ayeti değildir, merhumu öven ve Allah'ın cennetine kabul etmesini temenni eden bir kaç cümledir, bu anda herkes dikkat kesilir, gözlerini kapar, dua bitince kendi temennisini içinden geldiği gibi bir kaç cümle ile ifade eder. Merhumun ruhuna sessiz okunan el fatiha kısmından sonra dua faslı biter. Alevilerde Ali ve 12 İmam olayı klasiktir. Hemen her Alevinin evinde çeşitli tasvirlerle resimleri bulunur. Atatürk ve Cumhuriyet sevgisi de klasiktir. Bunların çoğunu ve Cem'deki folklorik yönleri sevgili kemalistcan bir başlıkta çok güzel anlatmış. Yine babamı kırmayarak bir kaç Alevi Dede'siyle de tanıştım. (Bilindiği gibi Ehli Beyt soyundan gelen kişilere "Dede" denir. Dedeler Alevi toplumunda sözü dinlenen, saygı duyulan, yer yer otorite kabul edilen kişilerdir. Dedelik, Ehli Beyt soyundan gelme şartı gereği babadan oğula geçen bir mevkidir.) Pek okuyamamış olmakla birlikte aydın ve bilge kişilerdi. (Genelde yaşlı Aleviler Anadolu ozanı gibidirler, bilgedirler, şiirsel bir anlatım biçimleri vardır, çoğu bağlama çalar, yanık yanık Türkü söylerler Cem'lerde, insan dinlerken Anadolu toprağının kokusunu duyar.) Akademik ünvanı olan Alevi Dede'leriyle de tanıştım. Kültürlü ve iyi insanlardı. Alevi kültüründe "eline, beline, diline" hakimiyet çok önemlidir. Alevi Dede'leri gençlere öğüt verirken özellikle Ali'den ve soyundan rivayet edilen hikayeler anlatırlar. Rivayetlerin doğru olup olmadıkları bir yana, hikayeler evrensel etiğe, en azından güncel etiğe uygundur. Alevi inancı bölgelere göre farklılıklar gösterir. Örneğin, her çağın bir Ali'si olduğuna, Atatürk'ün kendi çağının Ali'si olup (re-enkarnesi olup) vatanı kurtardığına inanan Aleviler vardır. Onlara göre Ali, mazlumun, haklının koruyucusu, kurtarıcısıdır, Allah'ın aslanıdır, adaleti temsil eder. Benim ebeveynlerimde Allah-Muhammed-Ali sıralaması vardır, bir tür üçlemedir. Onlara göre Ali, Allah'ın Muhammed peygamberi (kimilerine göre önceki peygamberleri de) koruması ve yardım etmesi için yarattığı ve görevlendirdiği bir yardımcıdır (Hızır'dır). Ali, gücü, iradeyi, güveni ve adaleti temsil eder. Genel olarak Aleviler Ali'yi Muhammed peygamberden daha çok anarlar. Onlara göre Ali hunharca katledilmiştir, mazlumdur, Ali'nin soyu da aynı şekilde hunharca katledilmiştir, Kerbela olayı zalimin mazlumu alçakça katlettiği asla unutulmaması gereken bir olaydır. Bu olaylar Alevilerin kafasında "Arap Ali, Arap Hüseyin, Arap Yezit" olarak değil, zalimin zulmü olarak yer etmiştir aslında. Bir tür sadist, faşist yönetimin zulmu altında ezilen mazlum insanların manzumesidir. Çoğu Alevi, olayların Arabistan'da geçtiğini düşünmez, hayalinde Türkçe canlandırır. Başka türlü canlandırmasına da ihtiyacı yoktur, çünkü yakın çevresinde Yezit'ler ve Hüseyin'ler hiç eksik olmamıştır. Muhammed peygamber bu zulmü görmemiştir, bu zulmü gören Ali'dir ve onun soyudur. Bu sebeple düşüncelerinde Ali, hatta Fatıma bile peygamberden daha öndedir. Peygambere saygısızlık yapılmaz, ama Ali, Hasan, Hüseyin, Cafer, Zeynel Abidin bir başkadır. Kerbela olayı anlatıldığında akıllarında canlanan sahne, insanlık nedir bilmeyen hilekar, yüreksiz, namert, acımasız bir katilin sayıca çok üstün bir orduyla mert bir kahramanı tuzak kurarak eziyet ve hakaret içinde öldürmesidir. Kahraman, elinden geleni yapmış, mertçe savaşmış, teke tek kılıç döğüşlerini kazanmış, sonuçta da yüreksiz düşmanın kadın-çocuk ayırt etmeyen namert oklarıyla şehit edilmiştir. İşte bu namertlik ve kahramanlık öyküsüdür zihinlerine, yüreklerine kazınan. Kerbela olayı Alevileri ağlatır. Bazı Alevilerde Kerbela'nın yıldönümlerinde kendine eziyet etme eylemleri vardır. Yezit sözcüğü çok ağır bir küfürdür Alevilerde. Yezit kötülüğün, adiliğin, acımasızlığın, haksızlığın, ihanetin, şerefsizliğin sembolüdür, şeytandan da aşağıdır. Alevi çocukları Ali gibi olmak, yani "eline, beline, diline hakim olmak", "Yezit gibi olmamak" terbiyesi ile yetiştirilir. Aksi davranışlar kınanır, öğüt verilir, düzelmemesi halinde toplumdan dışlanır. Alevi'ler Gayrımüslümlere herhangi bir ayırım yapmazlar, yobazlar haricinde herkese eşit davranırlar. Yobazlara karşı mesafelidirler, bunları Yezit'le, Muaviye'yle özdeşleştirirler. Aleviler çoğunlukla açık fikirlidirler. Yenilikleri yadırgamaz, kolayca benimserler. Katıldığım Cem'lerden birinde Dede, sıkıntılı bir genci uzun uzun dinledikten sonra psikolog'a yönlendirdi örneğin. Alevilerde kadın-erkek ayırımı yoktur. Kadınlar Cem'lere erkeklerle birlikte katılır. Konu özel olmadıkça konuşmalara da katılır. Fikrini açıkça söyler. Alevilerin sosyal yaşamlarında din ve ritüeller yok denecek kadar azdır. Toplum değiştikçe, ihtiyaçlar çeşitlendikçe Cem'de tartışılır ve çağdaş yaşamdan kopuk olmayan çözümler üzerinde durulur. Örneğin, Cem'e katıldığım zaman üniversiteye yeni başlamıştım (1982), Dede 1 saat babamı, ağabeyimi ve beni övdü, sülalede ağabeyimden sonra üniversiteye giden ikinci kişiydim. Herkesin çocuklarını üniversiteye göndermesi için uzun uzun dil döktü. Günümüzde kızlı erkekli üniversiteye gitmeyen çocuk sayısı yok denecek kadar azdır. Çocuğun üniversiteye gitmemesi, veya başarısız olması dert olur, büyüklerinden yardım etmesi istenir. Ne yazık ki, özellikle eski nesil feodaliteden tam kopamamıştır. Özellikle kırsalda yaşayan Alevilerde çok azalmış olmakla birlikte akraba evlilikleri hala vardır. Bizim sülalede tamamıyla köyde yaşayan kalmamıştır. Şehirde ise, özellikle varoşlarda yaşayanlar feodal gelenekleri bırakamamıştır. Çocukluğumda fazlasıyla gördüğüm kaynana tahakkümü, kadına dayak, çocuğa dayak, evlendikten sonra baba evinde kalma, evliliğe ebeveyn tahakkümü gibi olaylar günümüzde oldukça azalmıştır. Çocukluğumda Alevi'lerin başka dinlerle - mezheplerle evliliği yok denecek kadar azken şimdi sülale içi evlilik yok denecek kadar azdır. Cem'lerde genelde bu anlattığım şeyler konuşulur. Büyükler konuşur, gençler dinler. Konuda bir Hüseyin (mağdur) varsa mutlaka Yezit (zalim) de vardır. Böyle bir konu açılmışsa Ali'ye, Kerbela'ya değinilmeden geçilmez, birkaç mesel (ibret veren hikaye) anlatılır, belki bir iki ağıt-türkü söylenir. Nesimi’nin aşağıdaki şiirinde Alevilerin “Yol” kavramının ipuçlarını bulabiliriz. Nesimi şiirleri : http://www.antoloji.com/kul-nesimi/ Aşağıdaki şiir : http://www.antoloji.com/sorna-be-birader-mezhebimizi-siiri/ Sorma be birader mezhebimizi Biz mezhep bilmeyiz, yolumuz vardır Tutmuşuz evvelden rah-ı selamet Çağırma meclis-i riyaya bizi Bizlerden bekleme züht-ü ibadet Biz şerbet içmeyiz, dolumuz vardır Biz müftü bilmeyiz, fetva bilmeyiz Kıyl-ü kal bilmeyiz,itfa bilmeyiz Hakikat bahsinde hata bilmeyiz Şah-ı Merdan gibi ulumuz vardır Tevalla olmaktır bize alamet Sanma ki sağımız solumuz vardır Ey zahit,surete tapma, Hakk'ı bul Şah-ı Velayete olmuşuz hep kul Başka şey bilmeyiz,Alimiz vardır Nesimi,esrarı faş etme sakın Ne bilsin ham ervah likasın Hakk'ın Hakk'ı bilmeyene Hakk olmaz yakın Bizin Hakk katında elimiz vardır Alevilere göre Yol, “eline, beline, diline” hakim olarak, zarar vermeyerek, israf etmeyerek, yararlı olarak, yapıcı olarak, dost olarak yaşamayı, Hakk'a ulaşmayı öğrenmektir. Hakk’ı anlamanın, O’na ulaşmanın, O’na tabi olmanın sayısız yöntemi vardır. Alevi kişi kendi Yol’unu bir şeyhin önderliğinde bulabileceği gibi kendi başına da bulabilir. Bu yüzden diğer yöntemleri kınamaz, kendi yöntemini yüceltmez. Sevgiler * Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre) * Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i) * Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş) * Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz) * Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun) * Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta) * O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal) * Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran) * Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz.. (Nazım Hikmet Ran) Konu Şüpheci Dinsiz tarafından (02-01-2013 Saat 07:42 ) değiştirilmiştir.
|
|
#346
04-01-2013, 17:02
|
||||
|
||||
 Cemlere katilanlar, bunu bilirler Ben sahsen yillardir, Alevileri müslümanlastirmaya, türklestirmeye ve kemmalizlam'la baristirmaya yarayan bu cemlere katilmiyorum  Hem Alevi, hemde Ateist nasil olunurmus, bende pek cözemedim 
"Ben senin yalanlarınla ve hilelerinle baş edemedim, bu bana dert oldu. Ama bende senin önünde diz çökmedim, bu da sana dert olsun"...Pir Sêy Rıza 4 MAYIS: DÉSIM JENOSİDİNİ ANMA GÜNÜ https://www.facebook.com/Alevism https://www.facebook.com/BirAlevininKimlikMucadelesi
|
|
#347
23-01-2013, 06:46
|
|||
|
|||
|
Alevi Yasam Felsefesi;
Din, Mezsep, Irk ve Millet gibi yapilanmalarla uzaktan yakindan ilgisi yoktur. Burada daha once gonderdigim bir yazimda, Aleviligin temel aciklamasini kisaca yapildigini gormek mumkundur. Ozellikle Saygideger Deist_tr Dost Aleviligi yasamamis olup duyduklari ile Aleviligi tanidigini soylemek dogru bir yaklasim olur. Alevi Yasam Felsefesi sadece 1400 yildan beri Islam tarafindan asimile edilmeye calisilmamistir, Alevi Yasam Felsefesi, tarihler boyunca farkli topluluklar tarafindan asimile edilmeye calisilmissada, gunumuze kadar gelen ve Ozunu koruyan bir durusa sahip oldugunu gormek mumkundur.... Alevi Yasam Felsefesi, Ne Islamdir, Ne Turkculuktur,, Ne Kurtculuktur, Nede Mezsepciliktir.... Alevi Yasam Felsefesi, Eline, Beline ve Diline Sahip Olan Bir Durusa Sahiptir. Din, Irk, Millet ve Renk Ayrimi Yapmadan 73 Millete Bir Nazarda Bakan Bir Durusa Sahiptir. "ENEL-HAK" Ben Tanriyim, Tanri Benim, Tanri Bende, Ben Tanridayim, Gercek Tanrinin Insanin Kendisidir diyen, Yaratanda, Yaradanda Insanin Kendisidir Diyen Bir Yasam Felsefesinin, Din, Mezsep, Irk ve Milliyetcilik gibi benzer olumsuzluklarla ilgisi olabilirmi? Alevi Yasam Felsefesinde`ki Ali, Hz. Ali degildir. Alevi Yasam Felsefesinde`ki ALI, ELI, OLI, Hak Ali, Oli, Eli`dir, Hizir Ali`dir, Hizir Oli`dir, Hizir Eli`dir. Hz. Ali hayata gozlerini yumdugu gune kadar Namazinda ve niyazinda olan biri olup, Islam icin nice kelle ucurmus, Islamin Silahsorudur, Hz Muhammed`in Kardesi ayni zamanda Damadi`dir. Hz. Ali Alevi inancina sahip olmus olsaydi, Alevi Yasam Felsefesine gore, Duskun ilan edilir, Mali malimizdan, Cani Canimizdan, Yolu yolumuzdan uzak olmak sarti ile bir daha Alevi Yasam Felsefesi icine almamaksizin uzaklastirilip DUSKUN ILAN EDILIRDI.... EDIT. Ataturk/Dersim vb. konulari, tarih bolumumuzdeki ilgili baslikta tartismanizi oneririz.
Hayali Tanri ve Allah gibi olumsuzluklari red eden, Gercek Tanrinin Insanin Kendisi Oldugunu savunan, yani hayali Allah`i red edip, Ateist dusunceye sahip olanlarin hem Alevi hemde Ateist olamiyacagini neden imaa etmissiniz anlamadim, Aciklarsaniz sevinirim.... yani sizce yanlis olan nedir? Hem musluman olup, hem Alevi Olamaz, Hem Irkci ve Milliyetci olup, hem Alevi Olamaz, Hem Kemalist Olup, Hem Alevi Olamaz demenize katilirim. ama digerine sizinle hem fikir degilim degerli dost. Saygi ve Insani Sevgilerimle Konu Neva tarafından (30-01-2013 Saat 00:43 ) değiştirilmiştir. Sebep: Konu disi kisim duzenlenmistir.
|
|
#348
23-01-2013, 12:40
|
||||
|
||||
|
Sayin basköylü senin iddia etdiyin leviliyi arastirmak istiyorum,bildiyin link makale yada herhangi bir yazi varmi?,yardimci olursaniz tesekkürlerimi borc bilirim,saygilar
"Din sıradan insanlar için gerçek, aydınlar için yalan, iktidarlar içinse kullanışlıdır." - Lucius Annaeus Seneca
|
|
#349
24-01-2013, 04:49
|
|||
|
|||
Hasan Kaya, Unsal Ozturk, Huseyin Demirtas, Hasan Harmanci, Hidir Yargezen, gunumuzde daha bir cok arastirmaci yazarlarin onemli tespitleri var. Ozellikle Baskoylu Hasan Sani Alevi Yasam Felsefesine onemli katkilari ve gerceklerle yuz yuze getirdigi ayni zamanda, bazi islamci mantiga hizmet edenler tarafindan degistirilmeye calisilsada, bazi gercekleri ortaya koymaktadir. asagidaki linkte onemli aciklamalar var daha sonra devam etmek uzere simdilik hosca kalin.Alevilik Kadim’den beri ezoterik ögrütlenme ile günümüze kadar ulasan Batini bir inanctir. Alevi inancinin kökleri kadimden beri süre gelen ezoterik bilgilerle, sirlanmis mitolojik hikayelerle gizemlestirilmis, sembollerle, edebiyatiyla, inanc ritüelleriyle,semah ve müzigi ile donatilmis bir batini inanctir. Ezoterizm nedir? Ezoterizm’in karsiligindan biri de batinilik olup,“icyüz“ icteki anlam, türkce karsiligi ise icrek’dir. Ezoterik bilgiler denildigi zaman, herkeze aciklanmayan ancak belli egitimlerden gecip o bilgileri almayi hak kazanmis kisilere verilen bilgilerin usulü ile kisiye aktarilisini icermektedir. Ezoterik bilgilerin en önemli yönü yazili olmaktan cok bir yol gösterici (mürsid) tarafindan ögrenciye (talib) belli bir sistem dahilinde ögretilmesidir. Bu yönteme Inisisasyon da denilmektedir yani talib’in bir mürsidin eteginden tutmasi veya ondan el almasi ile gelisen bilgilendirme, ergenlestirme, kamillestirme asamasidir. (Bir mürside baglamazsan özünü hakkin huzurunda var olamazsin) sözü bunu cok güzel ifade etmektedir. Amac kamil insan kamil toplum yaratmaktir. Alevilik Kadim’den beri ezoterik ögrütlenme ile günümüze kad Saygi ve Insani Sevgilerimle.
|
|
#350
25-01-2013, 05:00
|
|||
|
|||
|
ALEVILIK NEDIR?
Baslik olarak cok net olmasina regmen cok celiskili yorumlar mevcuttur, 1400 yildan beri Islamin ugras verdigi Asimile politikalarina uyum saglamis yazilarin ve yorumlarin olmasi elbette sasirtici degil, dolayisiyla bir cok dost duyduklari ile hareket etmis bulunmaktadir. Belirli bir yasima kadar bende Aleviligi Islamin bir kolu (Caferi - Sii) Mezsebine bagli olup Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Huseyin ve onun soyundan gelen ve devami olan diger imamlarin takipcisi olarak bilirdim, oyle egretilmis ve oyle egitilmistik. Zaman ve surec icinde Pir Baskoylu Hasan Efendi (Sani) Yasami ile, Dusuncesi ve Bilgisi ile Aleviligin Islamla ilgi ve alakasinin olmadigini, 1400 yillik asimile politiklarin sonucu ile Alevilikte var olan 12 Hizmetin, 12 Imamlar la karistirilarak, veya Islamin sinsice, kurnaz ve firsatcilik cabasi ile 12 Hizmet Gelenegini, 12 Imamlar olarak lanse edilmeye calisilmis turlu entrikalarla oyle gosterilirek gunumuze kadar gelmis oldugunu Alevi Yasam Felsefesini inceledigimizde gormus olacagiz. Islam Aleviligin yaninda dunku cocuk sayilacak bir olusumdur. Alevilik Insanligin dogusundan beri var olan Bir Yasam Felsefesidir. Alevilik Varligin Birligini savunan ayni zamanda inanc, kulturr ve toplumsal yasami kapsayan, 3 boyutlu bir ogrretidir, bircok inancin ve topluluklarin doganin bilimsel ogretisi ile kaynasmasindan olusan kendine has ve ozgu bir yasam seklidir. Aleviler Ogretilerini ve Yasam Felsefelerini CAN, CANAN VE COBAN uclemesi ile Sevgi ve Insanlik Yolunda Insan-i Kamil Olma Mertebesine erismek, Nefsini Koreltmek, Kendisini Insanliga adamak. Kisacasi Sevgi ve Insanlik yoluna kendisini adamak, Bu yolda hakka erismek ve ulasmaktir, daha aciklamak gerekirse, Insan-i Kamil olma yolunda HIZIR gibi her insanin yardimina kosmak, her insanin elinden tutup ayaga kaldirmak, Haksizin, Zalimin ve Zulumun karsisinda onurlu durusu ile taviz vermeden bedel vermeye hazir olmaktir. Alevi Yasam Felsefesinin Temel Ilkesi Olmazsa Olmazi ve vazgecilmezlerinden olan ELINE, BELINE VE DILINE sahip olma ilkesidir. Eline, Beline ve Diline sahip olmiyan yola giremez, Yol Talibi Olamaz, Yol Talibi Olmiyanda IKRAR veremez..... CAN; Erkek CANAN; Kadin, COBAN; Cocuk Dolayisiyla Allah, Muhammed ya Ali uclemi, Islamin kolu olan Sii / Caferi inancidir... Alevilikle ilgi ve alakasi yoktur.... Saygi ve Insani Sevgilerimle.
|
 |
| Önerilen Siteler |
«
önceki Konu
|
sonraki Konu
»
Normal
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 14:14 .