Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Konu-dışı

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #21  
Alt 03-02-2022, 09:21
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Anladım
Yine "anladım" kısmından devam etmek istiyorum.

Şimdi biz aslında bu hayatı sonsuz kez yaşadık. Sonsuz kez insan olarak yaşadık, sonsuz kez Tanrı olarak yaşadık, sonsuz kez de Tanrı filan yoktu. Sonsuz kez cehenneme gittik, sonsuz kez cennete gittik, sonsuz kez de hiç bir bok olmadı. Ben bunların bir kısmını hatırlıyorum. Çünkü biz bunları şu an, her an, yaşadık, yaşıyoruz, yaşayacağız, hepsi aynı şey olduğu için, halen yaşıyoruz.

Deneyimlerime göre yok etmek öyle basit bir iş değil. Sonsuz da öyle ahım şahım bir kavram değil. Matematikle haşır neşir olmayanlar sonsuzun yütopik bir şey olduğunu ve ondan öte bir şey bulunamayacağını iddia ediyor. Oysa biz pratik olarak bunun aşıldığını gözlemliyoruz.

Bunu da şöyle bir örnekle anlatayım.

Sonsuz matematik olarak genellikle tanımsızdır. Ama biz sonsuzla işlem yapabiliriz.
Mesela
∞ x 2 = ∞
∞ + 2 = ∞
∞ x ∞ = ∞

Fakat,

∞/∞ = tanımsız. Yani sonucu bilinmiyor. Şimdi 2x∞=∞ olmasına rağmen 2=1 değildir. Fakat pratikte biz bunu çözmek için sonsuzu sadeleştirip 2=1 olarak da çözeriz. Mantıksız gibi görünse de, değil.

Sonsuz aslında limit durumdur, matematikte limit durum olarak ifade edilir. Örneğin sonsuz derken kast ettiğimiz şöyle bir şeydir:

∞ = lim (n>∞) n

Yani burada limit n sonsuza giderken n, sonsuzdur.
Aynı zamanda,

∞ = lim (n>∞) n²

Gördüğümüz gibi sonsuzun karesi diye bir şey yok ama limit n sonsuza giderken n'ye bağlı değişken var. Bu nedenle sonsuzun sonsuz olmasından daha önemli olan, sonsuza nasıl yakınsadığıdır. Bu nedenle biz şu işlemi yapabiliriz:

Eğer sonsuzların içeriğini biliyorsak,

lim (n>∞) n² / lim (n>∞) n = (aslında ∞/∞=belirsiz olmasına rağmen)

eşittir deriz = lim [(n>∞) n² / n] = n = ∞

bakın burada ∞/∞ belirsizliğini çözdük.

Şu örnekte örneğin;

lim (n>∞) n / lim (n>∞) n = (aslında belirsiz olmasına rağmen)

eşittir deriz = lim (n>∞) (n/n) = 1+c = c

burada tam olarak eşit olamayacakları göz önüne alınarak bir c sayısı sonuca eklenir. Yani bu sayı üç, beş, bir milyon, vs olabilir, ama sonsuz olamaz, reel bir sayı olmalıdır.

Görüldüğü üzere sonsuzun muhteviyatına göre sonsuzla işlem yapmaktayız. Sonsuz aslında belirsiz olmasına rağmen biz onunla işlem yapıp sonucu belirleyebiliyoruz. Bu yüzden, bazen "10 sonsuz", "20 sonsuz" ifadeleri tek başına belirsiz olmasına rağmen biz bunu belirleyebiliyoruz. Şimdi bunu anlatıcam. Zaten bunu anlatmak için bu matematiği anlatmıştım.

Biz aslında cehenneme gittik ve sonsuza kadar cehennemde kaldık. Aynı anda, aslında cennete gittik ve sonsuza dek cennette kaldık. Aynı anda, aslında sonsuz kez yaratıldık ve aynı anda sonsuz kez Tanrı rolünde diğerlerini cennet ve cehenneme attık ve aynı anda doğa ana rolünde hiç bir şeye müdahil olmadık. Hepsi şimdi şu an oldu, oluyor. Aynı anda şu an buradayız. Demek ki sonsuzluk kesin değildir, baki değildir, öyle olsaydı şu an hala cennete veya cehennemde olurduk veya hiç var olmamış olurduk.

Ben mesela kendimden örnek vereyim, sonsuza kadar cennette kaldım, evet hatırlıyorum bunu bak. Ama buradayım gördüğünüz gibi. Ben mesela, sonsuza dek cehennemde de kaldım, bakın bunu da hatırlıyorum. Hatırlıyorum çünkü hepsi şu an şimdi gerçekleşiyor. ve gördüğünüz gibi hala buradayım. Benim mesela sevdiğim biri var, 30 kez sonsuza dek cehennemde kaldı, biliyorum çünkü bunu önceden -sehven- ben istemiştim, sonra vaz geçtim ama ilki kabul gördü ikincisi kabul görmedi, sonra geri geldi. Bir insan 30 kez sonsuza dek cehennemde kalıp nasıl geri gelebilir? Eh, hiç geri gelmemesinden iyidir, right?

Soracaksın ki 30 kez cehennemde kalmış biri nasıl oluyor diye. Sormuş ol, sorabileceğin çok şey var da, bunu sormuş ol mesela. Bayaa değişmiş oluyor. Her ne kadar Tanrının iddiası tıpkısının aynısı ise de, bence değil. Ruh muh kalmıyor, hepsi gitmiş her şey sıfırlanmış, bayaa tertemiz bir kişi oluyor. 30 kez cehennemde kalmış birisi artık eskisi gibi olamıyor.

Yok etmeyi de mesela ben çok öyle önerdim. Çok sefer önerdim, eğer mümkün olsaydı bu sonsuz hayat içinde illaki bir sefer, bu hayatlardan birinde var olan Tanrılardan birisi bu teklifimi kabul ederdi, illaki önermişimdir, veyahut herhangi birimiz Tanrı rolündeyken birisi bana, sana veya Tanrı rolündeki bir başkasına önremiştir, ve illaki bu sonsuz önerilerden en az birisi hatta sonsuz tanesi kabul edilmiştir. bunda da önerdim zaten, yok ederdi illaki. Buna göre de pratikte yok etme diye bir şeyin mümkün olmadığını düşünüyorum. Aksi halde bu gerçekleşirdi, hatta Tanrısal olduğu iddia edilen metinlerde "sizi cennete ve cehenneme gönderirim" ifadesinden öte, bir tık ileri bir vaad ya da tehdit olarak "sizi yok ederim" olurdu. Bu yok, çünkü yok etme diye bir şey imkansız. Tanrı açısından bile imkansız, yoksa bu tehdidi boş geçmezdi /m/n/k/lerdi eminim.

Bu hayatın anlamını, dinlerin kökenini anlamak için anlamaktan fazlasını yapmamız gerektiğini düşünüyorum.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 03-02-2022, 18:35
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.054
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yine "anladım" kısmından devam etmek istiyorum.

Şimdi biz aslında bu hayatı sonsuz kez yaşadık. Sonsuz kez insan olarak yaşadık, sonsuz kez Tanrı olarak yaşadık,
Yukarıda yazdıklaımı okur musun_?

Sizin temel hatanız tekillik

Biz yani siz kimsiniz ve ne?

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sonsuz da öyle ahım şahım bir kavram değil.
sonsuz üzerine yukarıda bir şeyler söylediğimi sanıyorum
açılamaz, kapatılamaz, başlatılamaz,bitirilemez gibi... Limitlemeler/bölümlemeler diğer ölçümleri/gözlemleri sağlar/sağlıyor

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Demek ki sonsuzluk kesin değildir, .
Ontoloji üzerine fikriniz yoksa ontoloji üzeine vaaz vermeyi kesin, durun ve sakince baştan düşünün değerlendirin

Sonsuzluk kesin değilse sonluluk ve son kensindir, son nedir?

Niye bunları yazma ihtiyacı duyuyorsunuz? Anlamadım

Türünüzün ya da neslinizin sorunu bu. Anlamadığınız ya da irdelemediğiniz için diğer herkesinde bunu yatığını sandığınız için her şey üzerine serbest atıp tutma

Bazılarının fikri var, yavaş ol...

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu hayatın anlamını, dinlerin kökenini anlamak için anlamaktan fazlasını yapmamız gerektiğini düşünüyorum.
Benim hayatın anlamı gibi bir çelişkim yok

Bu yazı dinlerin kökeni başlıklı olsa da başka bir şeyi açıklıyor. Duygu, düşünce, ifade özgürlüğü sınırları ve topluma bunu ifşa edip açıklıyor..

benim dinlerin kökeni diye bir sorunum yok

Benim bir ontolojik bunalımım yok

Tekil değilsin, subjektif özerk bölümleme ya da parçalılık tekillik değildir.
bu kadar..

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 04-02-2022, 09:17
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yukarıda yazdıklaımı okur musun_?
Sizin temel hatanız tekillik
Biz yani siz kimsiniz ve ne?
sonsuz üzerine yukarıda bir şeyler söylediğimi sanıyorum
açılamaz, kapatılamaz, başlatılamaz,bitirilemez gibi... Limitlemeler/bölümlemeler diğer ölçümleri/gözlemleri sağlar/sağlıyor
Ontoloji üzerine fikriniz yoksa ontoloji üzeine vaaz vermeyi kesin, durun ve sakince baştan düşünün değerlendirin
Sonsuzluk kesin değilse sonluluk ve son kensindir, son nedir?
Niye bunları yazma ihtiyacı duyuyorsunuz? Anlamadım
Türünüzün ya da neslinizin sorunu bu. Anlamadığınız ya da irdelemediğiniz için diğer herkesinde bunu yatığını sandığınız için her şey üzerine serbest atıp tutma
Bazılarının fikri var, yavaş ol...
Benim hayatın anlamı gibi bir çelişkim yok
Bu yazı dinlerin kökeni başlıklı olsa da başka bir şeyi açıklıyor. Duygu, düşünce, ifade özgürlüğü sınırları ve topluma bunu ifşa edip açıklıyor..
benim dinlerin kökeni diye bir sorunum yok
Benim bir ontolojik bunalımım yok
Tekil değilsin, subjektif özerk bölümleme ya da parçalılık tekillik değildir.
bu kadar..
Bir kere en baştan belirteyim, şu yazılarımı bölme, bölerek yanıtlama huyunuzdan vaz geçin. En sinir bozucu hareket bu. Ben bir yazı yazmışsam onda mantıksal bütünlük vardır. Birazını kesip oraya yanıt verip sonra diğer parçaya yanıt vermek çocukça, cahilce bir davranış tarzı. Yanlış anlamayın bunu ben bir çok forumda görüyorum ve eleştiriyorum. Başkasının yazısını üçe dörde hatta ona yirmiye bölen tiplerin bir kısmı bunu karşısındakinin sinirini bozmak için yapıyorlar. Siz o amaçla yapmıyor olabilirsiniz ama bu davranışın sinir bozucu olduğunu bilin. Devam etmek isterseniz de sorun yok, demek ki öyle yapınca, karşındakinin sinirini bu şekilde, konuyla ya da argümanla alakası olmayan bir şekilde bozunca demek ki o şekilde kendinizi daha iyi hissedecekseniz devam edin, sorun değil.

Sizin hatanız diye bir şey söz konusu bile olamaz. Konuları gerçekten birbiriyle karıştırıyorsunuz ve kendi yazdığınız kendi içinde bile çelişkili. Yanlış diye bir şey yok. Sizin açınızdan doğru, sizin açınızdan yanlış. Benim hatam dediğiniz şey de size göre hatalı. Dolayısıyla subjektif bir görüşü kesin yargı gibi sunamazsınız.

Tekillik bir hata değildir, mantıksal çıkarımın sonucudur. Mantık tekilliği gerektirir. Eğer bir güç olsaydı ve kendisine alternatif başka güçler olsaydı evrensel gücünü korumak için diğerlerini yok ederdi. Başka türlü bir durum söz konusu bile olamaz. Ama ben böyle düşünüyorum diye "sizin hatanız tekilliği reddetmek" diyor muyum? Ben bunu demem. Çünkü o sizin görüşünüzdür, doğru veya yanlış olması duruma ve şartlara göre değişir. Kesin yargıya varmak öyle basit bir iş değildir. Ama bir insan yargı veremeyeceği konularda da çocukça bir cesaretle yargıya varabilir. Ama bunun gerçek manada bir karşılığı yoktur.

subjektif özerk bölümleme pek bilindik bir kavram değil. Şimdi sizin hayal gücünüzle oluşan kavramların ne olduğunu bilemediğim için konu hakkında fikrim olmadığı kanaatine mi varıyorsunuz? Çok iyi ya. Önce bu kavramı ortaya atarkan amacınızı, daha sonra ne kast ettiğiniz anlatırsanız bunun hakkında da fikrim varsa söyleyebilirim. Ama öyle hayali bir şey ortaya atıp bak bunu bilmiyordun o halde ne konuşuyorsun ki gibi çocukça tavırlar buradaki felsefi üsluba ve tartışmanın seviyesine yakışmıyor, ve sürekli iğneleyici tavrınız beni yavaş yavaş konudan koparıyor. Söylediklerimin herhangi bir yerinde hatalı şeyler olduğu, ya da sizin görüşleriniz hakkında fikrimn olmadığı için değil, neden yapıyorsunuz bilmiyorum ama üslubunuz sizin seviyenizle orantılı değil. Ya da başkalarıyla tartışa tartışa beni de başkalarıyla aynı kefeye mi koydunuz, onu da anlamadım.

Neyse. İnceldiği yerden kopar yapacak bir şey yok. subjektif özerk bölümleme ha, vay bee.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 04-02-2022, 19:18
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.054
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir kere en baştan belirteyim, şu yazılarımı bölme, bölerek yanıtlama huyunuzdan vaz geçin. En sinir bozucu hareket bu. Ben bir yazı yazmışsam onda mantıksal bütünlük vardır. Birazını kesip oraya yanıt verip sonra diğer parçaya yanıt vermek çocukça, cahilce bir davranış tarzı.
İlgisiz.

Cahilce?

Başka?

Sen şunu yap. Başkalarına nasıl yazacağını söyleme ve buna karışma (kendi işine karış ve) kendi nasıl yazacağına bak

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
evam etmek isterseniz de sorun yok,.
Sorun devam etme etmeme değil çünkü başlanmadı ya da giriş gelişme yanlış

Başlık: "dinlerin kökeninin incelenmesi"

İçeriğim bir konsept sunuyor. Diyor ki; "Çoğunluk 'dinleri bir tanrının gönderdiğini', karşıt ikincil muhalefet çoğunlukta 'yok öyle bir şey bunlar hayal ürünü'nü düşündürülüyor ve bu ikisi dışında üçüncü bir algım olduğu için 10 senedir Türkiye düşünce gruplarında fikir açıklama ve ifade etme sorunu yaşatılıyorum.

Son olarak gönderi şöyle kapanıyor. Umarım bir gün bunları karşıt ve taraf olma dışında dürüstçe medeni bir şekilde tartışabileceğimiz günleri görürüz.

Açıkçası sen ya da diğer yorumcular içeriğe bu anlamda temas eden bir yorum göremedik. Şu oldu. Bir evrim söylencesi türedi. O türediği için ben köken kavramı üzerine bir açılım ve yorum silsilesi sundum. Sen bu yorumlardan birini alarak bir şeyler yazdın..

Yani bence yazdıklarımı okumalısın hepsi bu...

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
.............
Ontoloji basittir.

Ben/biz (ya da tüm varolan herşey) kimiz neyiz? /nasılız?

Varolma (yoktan varlığa gelme, yoktan varolma) varlıksal bir doğuş başlangıç olanaklı mıdır?

gibi soruları inceleyerek, irdeleyerek ve üzerine serbest düşünerek başlayın derim ben arada foruma uğruyorum tartışabiliriz.

Bu yapıldıktan sonra tarıtşmayı yeğlerim.

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 04-02-2022, 19:39
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.054
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir kere en baştan belirteyim,.
En baştan belirteyim.. Benim zamanında Türkçe sınavında paragraf sorusu dediğimiz bir şey vardı.

Bu kompozisonunun ana fikri nedir? diye sorardı

Bu yazının anafikri şu..

Yazan kişi Türkiye de tartışma gruplarında insanlık tarihi ya da dinlerin kökenine ilişkin alternatif bir paradigma anlayışına ve çözümlemesine sahip olduğu için tartışma zorluğunu açıklıyor, empati istiyor, tarafları empatiye davet ediyor ve bu tip düşüncelerin açıklanmasına saygı/tahammül tolerans gösterilmesini de rica ederek şunu diyor. Umarım bir gün baştan herşeye (koşullu) karşıt ve taraf olmak yerine açık olaslıklarla düşünerek, sunulan alternatif düşünceyi de açık bir sorgulama unsuru ve olasılık olarak görerek uygar tartışamalar görürüz/sürdürebiliriz.

Anafikrim yerinde duruyoır.

Yani ben tüm yorumcu ve katılımcıları anafikre davet ediyorum

Sondan da belirteyim.

Aynısı... Başkası değil...

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 07-02-2022, 09:40
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Yok ben "subjektif özerk bölümleme" konusundan devam etmek istiyorum, mümkünse, öyle bir şey varsa.

En azından bu bahsi bu konuda aydınlanarak kapatmamızın daha uygun olacağını düşünüyorum. Yarım da kalabilir sorun değil.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 08-02-2022, 16:57
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.054
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yok ben "subjektif özerk bölümleme" konusundan devam etmek istiyorum, mümkünse, öyle bir şey varsa.

En azından bu bahsi bu konuda aydınlanarak kapatmamızın daha uygun olacağını düşünüyorum. Yarım da kalabilir sorun değil.
Size kalmış ben kismenin ne yazacağına karışamam

Canınız ne istiyorsa onu yazın ama şunu söyleyebilirim ki ben ontoloji konusunda kişisel olarak kendi içimde çok netim. Yani bu konuda bildirim almak beni yoruyor.

ben ontoloji konusunda kişisel olarak kendi içimde çok netim
Bana/bize göre;
Varlık başlayamaz, yoktan gelip doğamaz (tekilden çoğalamaz) o halde öncesiz ve doğmamış ve sonsuz (başlangıçsız) olarak vardır.

Buna verilen filozofik eleştiri değişimin olmadığını söylediğimiz iddiasıdır biz öyle yapıladnrımıyoruz ve algılamıyoruz.

Ayrıca monizm eleştrileri var.

Zaman yok var mı nasıl sorusu var

Hareket yok mu diyorsun gibi eleştiriler var

Bunlar tarih boyu sürüyor.

Subjektif ve özerk tekillik dediğimizde kavramsal bir kafa karışıklığı ama kabaca sen ve ben ne demektir?
senin mülkiyetin benliğin/kişiliğin senin ve sana ait ve benim mülkiyetim benim/benliğim/kişiliğim/varlığım bana ait.
Biz ikimiz iki ayrı bağımsız tekiliz ama aynı türden insan ve varlığız...

Yani sen ve ben ayırmı olmaması ikisini bir kaya/taş gibi aynı görme objektif seni ve beni tamamen farklı bağımsız iki ayrı özgün tekillik olarak ele alma subjektif
bunu diyorum

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 09-02-2022, 17:08
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Size kalmış ben kismenin ne yazacağına karışamam
Canınız ne istiyorsa onu yazın ama şunu söyleyebilirim ki ben ontoloji konusunda kişisel olarak kendi içimde çok netim. Yani bu konuda bildirim almak beni yoruyor.
Bana/bize göre;
Varlık başlayamaz, yoktan gelip doğamaz (tekilden çoğalamaz) o halde öncesiz ve doğmamış ve sonsuz (başlangıçsız) olarak vardır.
Buna verilen filozofik eleştiri değişimin olmadığını söylediğimiz iddiasıdır biz öyle yapıladnrımıyoruz ve algılamıyoruz.
Ayrıca monizm eleştrileri var.
Zaman yok var mı nasıl sorusu var
Hareket yok mu diyorsun gibi eleştiriler var
Bunlar tarih boyu sürüyor.
Subjektif ve özerk tekillik dediğimizde kavramsal bir kafa karışıklığı ama kabaca sen ve ben ne demektir?
senin mülkiyetin benliğin/kişiliğin senin ve sana ait ve benim mülkiyetim benim/benliğim/kişiliğim/varlığım bana ait.
Biz ikimiz iki ayrı bağımsız tekiliz ama aynı türden insan ve varlığız...

Yani sen ve ben ayırmı olmaması ikisini bir kaya/taş gibi aynı görme objektif seni ve beni tamamen farklı bağımsız iki ayrı özgün tekillik olarak ele alma subjektif
bunu diyorum
O zaman tarih boyu süren zaman, hareket, monizm ve değişimi reddettiğiniz konularını pas geçiyorum. Geriye bir şey kalmıyor.

Sen ve ben ne demektir? İşte ben seni sen ve beni ben diye ayırmıyorum. Bu, bir dağın yamacındaki kayanın aynı dağın diğer tarafındaki kayalardan farklı olduğunu iddia etmek gibi. Hepimiz aynı türsek hepimiz aynıyız manasına gelir. Farklı hissetmen bir şeyi değiştirmez. Kayanın da siyahı var beyazı var. Konuya senin bakış açınla bakarsak vücudundaki her hücren bağımsızlığını ilan edebilir ve "ben" diyebilir. "Ben" demek için ayrı bir irade mi gerekiyor? Her hücrenin ayrıca bir benliği olmadığından nasıl emin olabilirsin? Taş parçasında benlik var mı örneğin. Yok. Ama ona taş parçası diyorsun ve üstündeki diğer atomların hiç birinde de benlik hissi olmadığı halde onları ayırmıyorsun. Ama o taşı kırdığında artık iki parça oluyor. Demek ki yaptığın tanımlama şekil üzerinedir, gerçek değildir.

Bu yüzden tekillik daha tutarlı ve gerçekçi gibi duruyor. Tabiki siz istediğiniz şeye inanabilirsiniz. Ama bu durumda, "hep vardı" demek, varlığa "ezeli ve ebedi" yaftasını yapıştırmak olur. Bu çok da mantıklı görünmüyor. Varlığın var oluş süresi sonsuz olsaydı keşfedilmedik hiç bir şey kalmamıştı. O zaman bir şeyler için neden uğraşmamız gereksin ki, çoktan tüm sorunları çözmüş olmamız gerekirdi. Şurada yaşadığımız kısacak dünya hayatında bile sayısız keşfe şahit olduk. Zamanın sonsuz olduğunu düşün. O zaman her şey çoktan başarılmış olurdu.

Ayrıca zaman nerden çıktı. Hep vardı dersen o zaman yine bir tuhaflık çıkıyor. Her şeye mi "hep vardı" diyorsun. Ne biçim iştir bu.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 10-02-2022, 03:33
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.054
Standart

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Tabiki siz istediğiniz şeye inanabilirsiniz. Ama bu durumda, "hep vardı" demek, varlığa "ezeli ve ebedi" yaftasını yapıştırmak olur. Bu çok da mantıklı görünmüyor. Varlığın var oluş süresi sonsuz olsaydı keşfedilmedik hiç bir şey kalmamıştı. O zaman bir şeyler için neden uğraşmamız gereksin ki, çoktan tüm sorunları çözmüş olmamız gerekirdi. Şurada yaşadığımız kısacak dünya hayatında bile sayısız keşfe şahit olduk. Zamanın sonsuz olduğunu düşün. O zaman her şey çoktan başarılmış olurdu.

Ayrıca zaman nerden çıktı. Hep vardı dersen o zaman yine bir tuhaflık çıkıyor. Her şeye mi "hep vardı" diyorsun. Ne biçim iştir bu.
Benim inandığımı varsayıyorsun bense çözümlediğimi bunun üzerine durup düşündüğümü (defalarca test ettiğimi) söyleyeceğim

Ezeli değilse başlangıcı vardır
Başlangıcı varsa ? ilk hareket vardır. İlk hareket açıklanamaz

Her şey hep vardı diyorum
Evet

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
O zaman bir şeyler için neden uğraşmamız gereksin ki,
Ereksellik (bir amaca/gayeye dayalı varoluş) ve anlam arama bunların anlamı yok.
Amaçta anlam da dayanaktan yoksun

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Varlığın var oluş süresi sonsuz olsaydı keşfedilmedik hiç bir şey kalmamıştı.

O zaman her şey çoktan başarılmış olurdu.
Bir seviye de öyle -tüm zamanlar-

kalmamıştı (mış lı geçmiş)
olurdu (di li geçmiş)

yani kalmamıştı kalmıyor ve kalmayacak
olurdu oluyor ve olacak

LEVH´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
O zaman bir şeyler için neden uğraşmamız gereksin ki, çoktan tüm sorunları çözmüş olmamız gerekirdi. Şurada yaşadığımız kısacak dünya hayatında bile sayısız keşfe şahit olduk. Zamanın sonsuz olduğunu düşün. O zaman her şey çoktan başarılmış olurdu.

Ayrıca zaman nerden çıktı. Hep vardı dersen o zaman yine bir tuhaflık çıkıyor. Her şeye mi "hep vardı" diyorsun. Ne biçim iştir bu.
bir şey için uğraşmak gerçekten de gerekmiyor ama enerjinin oluş biçimi bu, varoluş, zorunlu deviniyor

Herşeyin hep olmaması çelişiktir
İndirgemeci ilk tekilik ve başlangıç ve ilk hareket çelişktir
Varoluşun öteden beri gerçeklikten, hareketten ve zamandan yoksun olması çelişiktir

Nasıl iş bu dediğin tam bir sonsuzluk. Gerçek bir sonsuzluk. Sonsuzluk o demek.
Sonsuzluk tam da o anlama gelir.

doğarsa ölür
başlarsa biter
ilk hareketle başlarsa son hareketle durabilir
yoktan doğamaz vardan batamaz

Oluşursa (daha öcne geçmişte) oluşmamış durumdaydı deriz
Oluşmamıştan oluşursa oluşmamış nedir? Hem ilk hareket var mı yok mu?
Oluşmamış oluşmamıştır (hareketsiz devimsiz) ve oluşmamış oluşmuşa evrilemez
Olan vardır olmayan yoktur

İlk hareket var mı yok mu? Bunu yanıtlamayı dene. Bunun üzerine düşün...

Düşün, sadece düşün, bize düşünülemeyeceği öğretildi tüm sınır bu. Sınırı geçerrsek herşey orada, tüm yanıtlar
Ben ya da bir başkasıyla bunu tartışmana gerek yok
Sınırın ötesinde manzara herkes için aynı

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 10-02-2022, 12:16
LEVH - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
LEVH LEVH isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 20 Jul 2011
Bulunduğu yer: Ying Evreninin Tek Yang Bilgini
Mesajlar: 659
Standart

Yazım yine bölünmüş. Sinirlerimin yıpranmaması için görmezden geleceğim. Ciddi bir yanıt alana kadar bu tip yanıtları görmezden geleceğim.

Böldüğün yazı yazara değil, sana aittir. Kendi kendine yazdın durdun ben okumadım, beni ilgilendiren bir durum yok.

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sonsuzluk tam da o anlama gelir.
"O anlama gelir", peki. O nasıl bir anlamsa, "O"nda her şey var, "O"nda bir sır var. Sonsuzluk bile "tam da O" anlama geliyor. Vayy bee. O ne peki?

Belki böyle biraz anlarsın diye bekliyorum, belki, birazcık.

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Benimle
Ee??

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
tartışmana gerek yok
Peki.

"ictenlik"´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
bize düşünülemeyeceği öğretildi
Size öyle öğretilmiş olabilir, bize öyle bir şey öğretilmedi. Öğrenme hayat boyudur, gerçek öğretmen sensin, benim kendi öğretmenim benim. Her öğrendiğin önemli bir şeydir. Yukarıda sana bir şey öğrettim, sen öğrendin mi? Sanmıyorum. Çünkü baştan belli birilerinin sana bir şey öğrenmesine angaje olmuşsun. Birileri doğru öğretmen, onlar öğretince alıyorsun, ben öğretince onu almıyorsun, kafandaki öğretmen tanımına uymuyorum çünkü. Herhalde öyle, aklıma başka bir şey gelmiyor.

Ayık kafayla da forumda yazılmaz ki.

Yasal Uyarı: İçki zararlıdır.

Günde beş sefer hakarete uğruyorum, hiç kimseye hakaret davası açmıyorum.

Hay yaa len salak,
Hay yaa len veled.

Susuyorsak adamlığımızdan.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:15 .