Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Fizik > Kuantum Mekaniği

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #21  
Alt 31-01-2016, 21:31
Kurdistannn - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kurdistannn Kurdistannn isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Aug 2015
Mesajlar: 732
Standart

Yok tam tersi spartacus;

Her iyi teorik fizikçi, iyi bir matematikçidir.
Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 31-01-2016, 21:34
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.239
Standart

Konunun materyalizm ile bağlantısını araştırırken bulduğum kısa bir yazıyı alıntılayayım.

Kuantum mekaniği sunduğu deneysel verilerle Marksist materyalizmi yıkmayı değil, olsa olsa bu materyalist anlayışın revizyonunu gerekli kılabilir. Maddenin, fizikteki yeni buluşlar ve kuantum mekaniğiyle eriyip gittiği iddiasına , Sovyet Devrimi’nin önderi Lenin , Materyalizm ve Ampiryo-Kritisizm adlı eserinde şöyle yanıt vermiştir; “ ‘Madde yitip gidiyor’ demek, aslında bugüne kadar bildiğimiz maddeyi barındıran limitler kayboluyor ve bilgimiz daha derinlere iniyor demektir. Maddenin değişmez, mutlak, basit olarak bildiğimiz eski özellikleri yerini relatif(göreceli) bir madde anlayışına bırakıyor.” Daha güncel bir örnekle noktayı koymak gerekirse, Matrix filminde Neo’nun karşısında kaşığı büken çocuğu hatırlayalım. Film boyunca empoze edilen idealist yaklaşıma göre, kaşık bağımsız bir gerçeklik değildir, ancak düşündüğümüz müddetçe vardır. “There is no spoon! (Kaşık Yok)” gibi oldukça iddialı ve mistik olan bu ifadeye, kuantum mekaniğini temel alan materyalizmin vereceği yanıt şu olurdu heralde: Kaşık var; ama o senin bildiğin kaşıklardan değil !

Ayrıca nasıl ki enerji ve madde birbirinin değişime uğramış haliyse, dalga ve parçacık için de benzer bir durum geçerli olabilir.
Yani maddeci görüş çökmez ancak bu görüşteki anlayışların bir kısmı yeniden düzenlenebilir.
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 31-01-2016, 21:39
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.681

Onur Üyeliği 

Standart

Kurdistannn´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yok tam tersi spartacus;

Her iyi teorik fizikçi, iyi bir matematikçidir.
Elbette tersi, bu da demektir ki teorik fizikçiler evvela teorik donanımla yol alıyorlar. gözlemlerden, bilinen OLGULARDAN çıkarımlar yapıyorlar ve bu çıkarımlarda veri(bilgi), mantıksal bağıntı(matematik)->ilişki->öngörü->ispat(fiziksel ve matematiksel)

Keşif demek ne kadar doğru? Daha doğrusu ÇIKARIM'dır ve çıkarımlarda veri-bilgi, akıl, mantık dışlanabilir mi? Bir analizci olsan neye ihtiyaç duyardın, elbette analizinde matematiksel işlemler yapacaksın, ama önce veri gelir? Misal bir anket olsun, oturduğumuz yerden salt matematikle, hiç bir veri, bilgi, done olmaksızın, anket yapabilir miyiz?

Misal şimdi seçim olsa desek, nasıl bir matematik işlemi yapabiliriz? (veri-done-çıkarım yoksa?)

Haliyle referans, e-dair, e-göre şart bu da keşfi değil mantıksal çıkarımı getirir, elbette matematik kullanılacak...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 31-01-2016, 21:55
Kurdistannn - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Kurdistannn Kurdistannn isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Aug 2015
Mesajlar: 732
Standart

Aslında amacım teorik fizikçilerin deneycileri döveceğini söylemek değil.

Sadece matematiğin önemini anlatmak.

Yani, uzay araştırmaları için gönderilen uzay mekikleri bile (türev, integral) gibi matematik kullanarak dizayn ediliyor. Ne zaman yörüngeye oturacağı ya da gönderilen gezegene ne zaman gideceği hep matematikle hesaplanıyor.
Bugün evren hakkında bildiğimiz çoğu şeyi matematiğe borçluyuz.


Matematik her şeydir demiyorum ama çok şeydir.


Ha bir tarafta deney olsa, bir tarafta matematik olsa (ve diyelim ki son tahlilde ikisinin verileri çelişse), yeterli sayıda deney yapmışsak, elbette matematikte bir hata var deriz, o ayrı.
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 31-01-2016, 22:01
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.681

Onur Üyeliği 

Standart

Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Konunun materyalizm ile bağlantısını araştırırken bulduğum kısa bir yazıyı alıntılayayım.

Kuantum mekaniği sunduğu deneysel verilerle Marksist materyalizmi yıkmayı değil, olsa olsa bu materyalist anlayışın revizyonunu gerekli kılabilir. Maddenin, fizikteki yeni buluşlar ve kuantum mekaniğiyle eriyip gittiği iddiasına , Sovyet Devrimi’nin önderi Lenin , Materyalizm ve Ampiryo-Kritisizm adlı eserinde şöyle yanıt vermiştir; “ ‘Madde yitip gidiyor’ demek, aslında bugüne kadar bildiğimiz maddeyi barındıran limitler kayboluyor ve bilgimiz daha derinlere iniyor demektir. Maddenin değişmez, mutlak, basit olarak bildiğimiz eski özellikleri yerini relatif(göreceli) bir madde anlayışına bırakıyor.” Daha güncel bir örnekle noktayı koymak gerekirse, Matrix filminde Neo’nun karşısında kaşığı büken çocuğu hatırlayalım. Film boyunca empoze edilen idealist yaklaşıma göre, kaşık bağımsız bir gerçeklik değildir, ancak düşündüğümüz müddetçe vardır. “There is no spoon! (Kaşık Yok)” gibi oldukça iddialı ve mistik olan bu ifadeye, kuantum mekaniğini temel alan materyalizmin vereceği yanıt şu olurdu heralde: Kaşık var; ama o senin bildiğin kaşıklardan değil !

Ayrıca nasıl ki enerji ve madde birbirinin değişime uğramış haliyse, dalga ve parçacık için de benzer bir durum geçerli olabilir.
Yani maddeci görüş çökmez ancak bu görüşteki anlayışların bir kısmı yeniden düzenlenebilir.
Sevgili Yıldıztozu
Aynen öyle ama materyalizm, Demokritos çağında değil, bir çok materyalizm eleştirmeni hala Demokritos döneminin materyalizmini esas alıyor ya da mekanik çağının mekanizmini, materyalizm diye sunuyor(yutturuyor)... Ya da bizim ülkemizdeki gibi HY ekseninde iş götürenlerin siyasi, ideolojik hezeyanlarıyla kötüleniyor o düzeydeki materyalizmi, maddiyatçı(bencil, mal düşkünü) diye bilen milyon insan bulurum. Oysa materyalizme diyalektikde eklenmiş ki, hayli zaman oldu...

Bu konu idealistçede yorumlanabilir, materyalistçede, ama gerçekten biz bakmadığımız da gerçek, gerçek değildir yönlü tutum, ilgisiz bağıntı safsatası üzerine kurulu..

Eğer o idealist çıakrımı esas alırsak, misal biz bakmadığımızda karşı satıhta da iz olmamalı, yani ışığın yarıktan geçtiği kabul edilmemeli, hatta gerçekliği de, varlığı da. iyi ama idealist iddia kendisiyle ciddi çelişiyor, hem nalına, hem mıhına. Hem bakmadığımızda yoktur diyor, ama hemde bakmadığı koşulda ışığın yarıktan geçip, karşı satıhta iz bıraktığını da kabul ediyor ve bu düşüncesini de ne gariptir ki bu kabulü üzerine oturtuyor. Paradoks... Siz bakmadığınızda gerçeklik yoksa o halde ışık dalga davranışıda göstermemiştir, çünkü bakmadığınız için böyle bir davranış sergileyemezdi, ikinci paradoks. hem satıha baktığınızda her defasında aynı izi göstermemeli, kafasına göre olmalıydı, bazen dalga, bazen parça, bazen her ikiside, üçüncü paradoks

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 31-01-2016, 22:03
upuaut - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
upuaut upuaut isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 21 Jan 2010
Bulunduğu yer: Ancient Egypt
Mesajlar: 3.976
Standart

Arkadaşlar, Celal Şengör bir konuşmasında pnömatikten bahseder. Peki nedir bu pnömatik?

AKHENATON döneminde II. RAMSES'in Anılması

7. Yusuf babası Yakup'u getirip Firavun AKHENATON'un huzuruna çıkardı ve Yakup AKHENATON'u kutsadı.

8. Firavun AKHENATON, Yakup'a, "Kaç yaşındasın?" diye sordu.

9. Yakup, "Gurbet yıllarım 130 yılı buldu" diye yanıtladı, "Ama yıllar çabuk ve zorlu geçti. Atalarımın gurbet yılları kadar uzun sürmedi."

10. Sonra AKHENATON'u kutsayıp huzurundan ayrıldı.

11. Yusuf babasıyla kardeşlerini Mısır'a yerleştirdi; AKHENATON'un buyruğu uyarınca onlara ülkenin en iyi yerinde, Ramses bölgesinde mülk verdi.
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 31-01-2016, 22:26
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.681

Onur Üyeliği 

Standart

Kurdistannn´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Aslında amacım teorik fizikçilerin deneycileri döveceğini söylemek değil.

Sadece matematiğin önemini anlatmak.

Yani, uzay araştırmaları için gönderilen uzay mekikleri bile (türev, integral) gibi matematik kullanarak dizayn ediliyor. Ne zaman yörüngeye oturacağı ya da gönderilen gezegene ne zaman gideceği hep matematikle hesaplanıyor.
Bugün evren hakkında bildiğimiz çoğu şeyi matematiğe borçluyuz.


Matematik her şeydir demiyorum ama çok şeydir.


Ha bir tarafta deney olsa, bir tarafta matematik olsa (ve diyelim ki son tahlilde ikisinin verileri çelişse), yeterli sayıda deney yapmışsak, elbette matematikte bir hata var deriz, o ayrı.
Sevgili Kurdistannn, Matematiği küçümsemiyoruz, ama yerini-yurdunu aşan düzeyde abartmıyoruzda. matematikle hesaplanan her şey, ya da her koşul da geçerlidir denebilir mi? Başka kıstaslarda arar mıyız?

Teorik fizikçiler matematikden önce iyi bir analizcidirler(fizikte analizle mümkün). Matematikten önce ne yazık ki analizin doneleri, veriler, referanslar gelir. Buna vurgu yapıyorum. Teorik fizikçiler iyi bir matematikçiye indirgenemez.

Ortada analiz-öngörü vasfı var, matematikte bu süreçte bileşenlerden sadece birisi, tek başına veya biricik olan değil, tek başına düşünülemez, ama onsuzda düşünülemez, çünkü analiz->mantık devrededir...

Örneğin hesaplarda kullanılan onca birim bilinmeseydi, teorik fizikçi matematiksel hesaplarda neyi referans alıp kullanacaktı(ortada enformasyon temelli bir birikim vardır, teorik fizikçi o birikimi edinmek zorundadır -ki çıkarımlar yapabilsin)? Peki o birimler neye dair, fiziki evrene, fizikçi teorik fizikçi bile olsa yaptığı iş zihinsel bile olsa, alt yapı hem gözlem, deney, veri tabanına bağlıdır(fizikçilere, kozmologlara, kimyagerlere vb) hem de fizikseldir(o nedenle teorik fizikçidir ve dahi teori nedir ki?)..

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 01-02-2016, 13:11
Dialectics - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Dialectics Dialectics isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 15 Jul 2014
Mesajlar: 1.765
Standart

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Mesela ilgili yazıda ifade ediliyor;
"Bu teoriyi doğru kabul edersek yine sarsıcı bir sonuç arşımıza çıkmaktadır. Her hangi bir obje gözlenemediği surette gerçek değildir."

O halde patterni oluşturan nedir? Dalga'da fiziksel bir gerçek değil mi?

İşte nereden nereye;
"Gözlenemeyen hiçbir şey gerçek değildir! Bu sözün üzerinde biraz düşünmek gerekir. Gündelik bir örnek verirsek, diyelim ki her gün evimizin karşısında bulunan bir ağaç, sadece biz gözlediğimiz için mi gerçek veya biz gözlediğimiz için mi orada?"

Oysa ilk sorun şudur, siz gözlemlemediğinizde -ki size göre!- ışık zaten yoktur, buda demektir ki dalga da değildir, bu da demektir ki yarıklardan geçip, karşı satıhda desen oluşturamaz, çünkü gözlemlemediğiniz için yarıkta yok, ışıkta, karşı satıh da?

Bu deneyden anladığım, ışık üzerinde dedektörlerin oluşturduğu etkidir ve karşı davranış ise tepkiseldir... Olmayan şey, gerçek olmayan şey dedektörden etkilenir mi?

Bu tür sonuçlar çıkartmak mümkün olmadığı gibi, mantıken deneylede örtüşmüyor, ortada gerçekten insan iradesinden bağımsız bir davranış durumu söz konusu, hem bunu kabul edip hem de biz bakmadığımızda hiç bir şey gerçek değildir, yoktur sonucu nasıl çıkartılabilir?

Bu idealistçe bir yorum, ben materyalistçe, ışığa etki ettiğimizi ve bu etki bu yukarıdaki alıntıdaki gibi metafizik değil, tamamen fiziksel tabanda olduğunu düşünüyorum ve mantık dışı da görmüyorum...

İlişkisel hiç bir deney materyalizmi zor durumda bırakmaz, çünkü materyalizme göre her şey birbiriyle ilişki halindedir.

Aslında bu deneyler diyalektik materyalizmi olumsuzlamıyor aksine olumluyor, lakin bu tür deneylerden çıkartılan idealist yorumlardan materyalist görüş sorumlu tutulamaz... Adam çıkıyor, biz bakmadığımızda gerçeklik yoktur filan sayıklıyor, iyi de ışığın dalga davranışında bulunması sen bakmazken gerçekleşmişti... Burada çıkartılacak en zorlama sonuç, deney ortamıyla ışığın bir etkilenme-tepkilenme sürecine girdiğidir, gerçek olmayan şey etkilenir mi? Olmayan şey gidip yarıktan geçip, karşı satıh da iz bırakır mı?... Hem madem gerçek değil, siz baktığınızda desenin dalga olduğuna nasıl karar veriyorsunuz, zeusen o halde bu yoruma göre o'da gerçek değil de, işin kötüsü neden sizlerin dalga deseni gördüğünüz, size mi bağlı, ışığın davranışına mı? hadi ahiret sorusu
Sn. Spartacus,

Bu açıklamalar gerçekten aydınlatıcı oldu. Gözlemci problemi diye ifade edilen şeyi "ışığın tepkisi" olarak adlandırıp ilişkisel niteliğini açığa kavuşturunca, konu daha netleşti.

Nitekim "Kopenhag Yorumu" da aslında tam da diyalektik materyalist yaklaşımın söyleyeceği şeyi söylüyor, "ölçüm yaptığınızda sistemi etkilersiniz"

...

Bizler dünyanın şarkı söyleyip dans eden çöpleriyiz.
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 01-02-2016, 19:05
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.681

Onur Üyeliği 

Standart

Matrix Mukerrer

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 01-02-2016, 19:05
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.681

Onur Üyeliği 

Standart

Biraz agresif davranmışım sanki (yok yere de değil aslında net ortamında gördüğüm kirlerden oluyor)

İnsanlık uzun bir dönem tanrıyı gökyüzünde aradı. makro düzeyde... Umudu kırıldı..

Şimdi aynı insan şartlanmışlığı ne yazık ki tanrıyı mikro düzeyde arıyor, bir mikro düzeyki, öyle böyle değil, kocaman tanrı şimdi insanın hayalinde canladırmayacağı kadar ufak, ufacık neredeyse yok ayarında küçük, izole dilimlerde aranıyor...

Şu bir gerçek, teoloji ve idealizm tarih boyunca bilimin boşluklarından faydalandı, şimdi bilim makro düzeyin görece rahat gözlemi sayesinde bu kesimler için kullanım değeri taşıyan boşluk kalmadı...

Şimdi boşluk tamda yeni, yeni yönelien ve incelemesi, gözlemide çok zor olan, atom altı ölçeğine yani mikro düzeye indi, haliyle ilk elden bir dolu eksik, nedenleri aydınlatılamamış, davranışların sebebi çözülememiş, bu nedenle de bilmiyorum cevabı verilen boşluklar oluştu...

Bilhassa teoloji ve ucuz dinciler, Big Bang, Kuantum Fiziği üzerinden ürettikleri fantazilere, sahte bilime sarıldılar, ve aradıkları boşluğu ne yazık ki kuantum fiziğinde, Bg Bang'in kurgu düzeyi dediğimiz(gözlem şansı olmayan) kısımalrında bulabiliyorlar.

Tanrı artık evrende olabilecek en küçük birimlerde, en küçük ebadlarda aranır oldu... Bu hali, durumları dahi içler acısı iken, birde ilişkisiz bağıntı safsatası kuruyorlar ki, insan üzülüyor, bir gün önce kırıp, parçaladığı için çöpe gitmiş(makro kırılganlık!) bu nedenle de oyuncağını kaybetmiş, ama bir tülü bulamayan bir çocuğun hüznü, ama yinede beraberinde taşıdığı bulma umudu gibi(dün salonda yitirdiğini(makro düzey), şimdi fare kovuklarında(mikro) arıyor)... İşte sahtebilimciler, dinciler zaten önsel olarak yine kendilerininde yüklemekte rol aldığı şartlandırma, saplantılar ardında arızaya düşen milyonlarca çocuğun bu hüznü ve umudunu kullanıyorlar, bunun ardından o kadar basit, o kadar ciddiye alınamaz yöntemlerle bu kitleleri kandırıyorlar ki, maddi, manevi(siyasi, kişisel, güç, hegomanya) gelir elde ediyorlar...

İşte bu konuda da aynı kolaylık, aynı türden ilgisiz bağıntı, alakasız sonuç safsatası görünce, ister, istemez insan tepki vermek zorunda kalıyor... Baktığımızda hiç bir şey gerçek değilse, o halde bakmadığımızda ışık şu şekilde davranmıştır denemez, halbuki deney ışığın davranışı üzerine, sonuçta ışığın 2 farklı durumda nasıl bir davranış sergilediği üzerine. Misal o deney, ışığın dalga mı, parçacık mı olduğu tartışmalarına nokta koyan bir deney... Altında da, üstünde de biz bakmazsak hiç bir şey gerçek değildir yönlü ne bir yargı sözkonusu ne de bu yargıyı destekleyen tek bir bulgu mevcut. O halde bu yargı nereden geldi? Yukarıda değinmiştim, mikroda aranan tanrı, ruh-teolojinin-, mutlak fikir-idealizmin- şartlanmasından, kısaca deney de bu kişiler için aslında değersiz, önemsiz bir alet edinmişlikten, aslında istismardan öte bir anlam taşımıyor(zaten hiç bir bilimsel çalışmayıda ellerinden geldikçe çarpıtmadan sunmaz veya ifade etmezler)...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 14:55 .