Roma İmparatoru Büyük Konstantin ,tarihin isimlerini “Büyük ”, ünvanıyla süslediği birkaç kişiden biridir. Hristiyan kiliseler “ aziz ” ,”on üçüncü havari”, “ havarilerin kutsal eş değeri ” ve “ tüm dünyadaki en büyük değişimi gerçekleştirmek için Tanrısal yönlendirmeyle seçilmiş ” ifadelerini de eklemiştir. Madalyonun diğer yüzüne göreyse Bazıları Konstantin’i “kanlı biri,sayısız kötülükle ve tam bir dalaverecilikle damgalamış…iğrenç bir zorba ve korkunç suçların sorumlusu “ olarak tanımlar.
Onun hayat hikayesini Herhangi bir ansiklopediden yada ilgili tarih kitaplarından okuyabilirsiniz. (1) Bu naçizane çalışmada hayat öyküsünün dışında Onun Hrıstiyan olup olmadığını ve aha da önemlisi Hristiyanlığa olan etkisini paylaşmaya çalışacağım.
(Emperor Constantine I)
Öncelikle yazmam gerekir ki Konstantin , işgal ettiği Roma da pagan senato tarafından baş Augustus ve Pontifex Maximus ,yani imparatorluğun pagan dininin baş rahibi ilan edildi. MS. 325 yılında henüz vaftizli değilken Hristiyan kilisesinin ilk en büyük konsiline başkanlık etti . Yaşamının son saatlerinde vaftiz edilmiş ve ölmüştür. Ölümünden sonra Senato Onu Roma Tanrılarından saydı.
Aynı Konstantin ( ve annesi Helena) Ortodoks Kilisesi tarafından aziz olarak kabul edilmiştir. Yortuları her yıl kutlanmaktadır.
Konstantin’in Din Politikası
İmparatorluk tahtındakiler çok güçlü bir dinsel eğilime sahip değilseler de ,kendilerini dönemin düşünüş tarzına kaptırarak ,yaptıkları işlere en azından dini bir hava vermek üzere ,poltik plalarının içinde dine önemli bir yer vermeyi gerekli gördüler. (2)
Tabii ki Konstantin de dönemin düşünüş tarzından etkilenmiş ve dini İmparatorluğun birliği için kullanıp dinsel meselelere eğilmiştir. Bunu Roma tanrılarıyla sağlayamazdı çünkü Paganizmin etkisi giderek azalıyor, Pavlusun kurduğu Hristiyan dini kuvvetleniyordu. Konstantin Hristiyanlığa elbette ilgi duyuyordu çünkü O sadece kendisinin zaferini değil ,imparatorluğunun yeniden düzene sokulmasını da destekliyordu.Her yerde mevcut olan Kiliseler Onun politik desteği oldu ..Etrafını zamanın büyük piskoposları doldurdu ..ve onlardan birliklerini sağlam tutmasını istedi. (3)
Konstantin paganizimle harmanlaşmış Hristiyan dininin İmparatorluğunun hakimiyetine ilişkin byük planına hizmet etmek üzerine yeniden canlandırıcı ve birleştirici faktörünü fark etti. Bu yüzden tek bir kilise olmalı ve imparatorluğun düzeni de bozumamalıyd. Katolik yani evrensel anlamına gelen bir kilise oluşturulmalıydı. Bu dönemde “Hristiyan “ din adamlarına pagan rahiplerinin mevkii ,maaş ve nüfuzu verildi. Ayrıca pagan bayramları tek tek hrıstıyan adlar kazandırılıp sunuldu.
Konstantin ,politik değerlerle dinsel uyuşmanın peşinde olduğundan çoğunluğun kabulünü temel alarak çatlak sesi bir şeikde susturdu. İmparatorluğunun doğusunda nüfuz eden hristiyan akımı olan Ariusçuluk öğretisini yok etmeliydi. Bu öğreti paganizimle büyük benzerlik gösteren şu anda da hakim olan hrıstıyan dinini kabul etmiyor, açıkça İsa’nın tanrılığı ve üçlük inancını reddediyordu.İsa Onlara göre Tanrı olamaz ancak Tanrının oğlu olabilirdi. Gerek İznik iman konsiliyle gerekse de Arius taraftarlarının cinayetle susturulması planlandı.
Konstantin ve İznik (Nikaia ) Konsili
"İznik Konsili [MS] 20 Mayıs 325'te toplandı. Konsil'e başkanlık eden Constantinus tartışmayı fiilen yönlendirip Konsil'e kendi önerisini.... Mesih'in Tanrı'ya oranla konumunu, her ikisinin 'özünün aynı' olduğu ifadesiyle açıklayan iman bildirisini, Nikaia[İznik] Amentüsü olarak kabul ettirdi .
Birçoğunun inancına ters düştüğü halde, iki piskopos dışında bütün piskoposlar imparatordan korkup çekindiklerinden bu Amentüyü imzaladılar" ( Encyclopaedia Britanrıica [1970], 6. Cilt, 386. sayfa).
“Üç Kişide bir Tanrı' formülü,4. yüzyıl bitene kadar tam olarak yerleşmemiş, Hıristiyan yaşamına ve inanç bildirisine tamamen girmemişti" (New Catholic Encyclopedia [1967], 14. Cilt, 299. sayfa). (4)
Hristiyan mı Yoksa Pagan Rahibi mi ?
Konstantin sonunda Hristiyan mı oldu ? Aslında hrıstıyanların iddalarının aksine Konstantin güneşe tapınmayı hiç bırakmamış ve paraların üzerindeki güneş imgesini korumuştur. “Konstantin her iki dinin de tarafını tuttu. Ponttifex Maximus olarak ,pagan tapınmasının çıkarlarını gözeterek onların haklarını korudu.” (5)Bir ansiklopedi de Konstantinin hiçbir zaman hristiyan olmadığını yazar. Konstantin’in biyografisini yazan Eusebios, onun yaşamının son anlarında hristiyan olduğunu söylüyor. Vaftiz ikna edici değildir çünkü aynı zamanda Potifex Maximus ünvanıı taşıdığından vaftizinden önceki gün Zeus’a kurban sunmuştur.
Unutulmaması gerekir ki pagan ünvanı olan bir merciyi Konstantin ölümüne dek taşımıştır.Vaftizden önceki gün Zeus’a kurban sunması da her şeyi ortaya çıkarmaktadır.
“Sarayın şaşasıyla gözleri kamaşan bazı piskoposlar,İmparatoru Tanrının bir meleği ,kutsal bir varlık olarak yüceltecek ve Onun Tanrının oğlu gibi gökte hüküm süreceğini kehanet edecek kadar bile ileri gitmiştir ( Catholic Encyclopedia )
Kaynaklar :
1-http://www.roman-empire.net/decline/constantine-index.html
2-History Of Greeks (Istoria tou Ellinikou Ethnous)
3-Hidria Encyclopedia
4-The Watchtower (2009 yanılgılar zinciri)
5-The Catholic Encyclopedia
Doğrusu ilginç bilgiler sunmuşsunuz, hıristiyanlığın ilk çıkışındaki yahudiliği reddiyesinin " onun devamıyız kisvesinden sonra" konstantin tarafından ikinci çıkışının (çıkartılmasının) hikayesi olmuş.ilki ne kadar mazlumsa(tüm inançlar ilk önce mazlumdur) devamı olan ikinci çıkışı ve yayılımı o kadar çıkarcı ve kanlı olmuştur.Teşekkür ederim.