Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #31  
Alt 10-09-2008, 13:46
HanifTürk HanifTürk isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Aug 2008
Mesajlar: 227
Standart

ALLAH varsa ki var ahirette var hemde materyalizmin vardığı bir sonuçla
Yaratıcıyı kabul etmeyenler inanmasada materyalizm hem ahiretin hemde yaratılışın en büyük delillerindendir

LaMevcud Diyor ki Gerçekler Hayaldir; Hayallerse gerçek. Ama Tekbir HAKİKAT vardır. O
Alıntı ile Cevapla
  #32  
Alt 10-09-2008, 17:04
volkantr volkantr isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Sep 2008
Mesajlar: 47
Standart

Tanrı varsa ki ben varolduğuna inaniyorum. Kuran'da bahsedilen şekilde değildir..
Yakan eziyet eden vs..

O nedenle ellerinizi ovuşturup "Ah şu Kuran'a inanmayanlar nasıl cayır cayır yanacaklar diye" düşünmenin bir anlamı yok..

Ben bunu biraz ilkokul öğrencilerinin velilerine benzetiyorum.
Okula giden çocuklarına daha iyi muamele edilsin diye öğretmene hediyeler alırlar.
Böylece bir yatırım yaptiklarini düşünürler..

İşte o hesap bu dünyada kimileri kendince yatirim yaptiğini diğerlerinin cezalandirilacağini düşünüyor.
Alıntı ile Cevapla
  #33  
Alt 10-09-2008, 17:31
HanifTürk HanifTürk isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Aug 2008
Mesajlar: 227
Standart

Volkantr kardeşim aynı şekilde inanıyoruz ve de Tanrının olmadığını söylüyorum ama Kur"an-ın anlattığı ALLAH kavramı senin karşı çıktığın tanrı kavramı ile asla alakası yoktur.

LaMevcud Diyor ki Gerçekler Hayaldir; Hayallerse gerçek. Ama Tekbir HAKİKAT vardır. O
Alıntı ile Cevapla
  #34  
Alt 10-09-2008, 17:35
HanifTürk HanifTürk isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Aug 2008
Mesajlar: 227
Standart

İnsanların çok büyük bir kısmı, bu algılanan boyuttaki her şeyin bir Yaratıcı tarafından meydana getirilmiş olduğunu kabul ediyor; ve de bu yaratıcıya “TANRI” adını veriyor..
Kendisinin ve varlığın ötesinde olarak nitelediği bu yaratıcının niteliği ve niceliği hakkında da, çevresinden -sorgulayarak ve düşünerek değil- şartlandırılma yollu edindiği bilgiler kadarıyla da bu “tanrı” kafasında şekilleniyor..
Daha sonra, bulunduğu toplumun kullandığı tâbir eğer “Allah” ise, kafasındaki bu “tanrı” imajına “Allah” adını vererek konuşma ortamına dalıyor..
İşte bütün problem burada başlıyor!.
Tanrı” kavramının hiç bir aslı, gerçeği olmadığını anlamayan bu kişiye, siz “Allah” ismiyle işaret edilen mutlak varlığın özelliklerini anlatmaya başladığınız zaman; bu defa o kişi, bu bilgileri kafasındaki “tanrısına” enjekte ederek, aşılayarak; “tanrısını Allah’laştırıyor”!. Oysa yapılması gereken işlem, “tanrı” kavramından kurtularak “Allah ismiyle işaret edilen mutlak gerçeği farketmek”!..
İşte, “Allah” isminin işaret ettiği anlamların, kafamızdaki “tanrı” kavramına enjekte edilmesi, beynimizdeki “tanrı” kavramının ve düşüncesinin sanki kanserleşmesi gibi olay meydana getiriyor; “Allah”a ait özelliklerle bezenen “tanrı” kavramı günden güne gelişip büyüyor, yayılıyor;!.. Zira düşüncedeki “Tanrımız” gittikçe “Allah’laşıyor”! Beden hücrelerinin kanserleşmesi dünya yaşantısını kaybettirirken; “tanrı” bilincinin kanserleşmesi ve kişinin “Allah” ismiyle işaret edilen manayı idrak edememesi ebedi hayatını değerlendirememesi sonucunu getirir!
TANRI” ve “tanrılık” kavramının ne olduğunu acilen çok iyi öğrenmek ve çevremizdeki düşünme kabiliyeti olanlara da farkettirmek mecburiyetindeyiz!. (1)
Hazreti Muhammed aleyhisselâmın, Kur’ân-ı Kerîme dayalı bir yolla açıkladığı “ALLAH” ismiyle işaret edilen varlığı gerçekten anlamak, idrak etmek istiyorsak, öncelikle, ötede, yukarıda, dışımızda bir “Tanrı” varsayma düşüncesinden arınmak zorundayız!..
Bu arınmayı nasıl gerçekleştireceğiz?…
Allah
’ın yaratmış olduğu içinde yaşamakta olduğumuz bu âlemi ve onda geçerli olan sistemi okumaya çalışarak!.
Öncelikle farkedecek ve idrak edeceğiz ki…
Algılamakta olduğumuz her şey, Allah’ın ilmi, dilemesi ve kudretiyle meydana gelmektedir!.O’nun dilemesi dışında hiç bir birim hiç bir şey dileyemez!. Hakîm olan olan Allah, her olayı bir hikmetle ve yerli yerinde olarak oluşturmaktadır; biz onu yersiz veya yanlış olarak nitelendirsek dahi!.
Allah
’ın muradı ne?… İkinci olarak bunu çok iyi anlamak zorundayız!..
Allah
ismiyle işaret edilen ve Âlemlerde tasarruf sahibi olan Zât, her an dilediğini tüm varlıklar adı altında ortaya koymaktadır; ve kendisine soru sorabilecek, kendi dışında ikinci bir varlık da mevcut değildir!.
Yaratmış olduğu sistemde geçerli anayasadaki en başta gelen kanunlardan biri, “güçlü olan kazanır”dır. Güçlü kıldığı, daha güçlü ile karşılaşıncaya kadar kazanmaya devam eder!.. Çünkü “Kudret” sıfatı vardır, “acz” sıfatı yoktur!.
Her varlığın gücü ilminden kaynaklanır.. Her varlık, aklı kadar ilim sahibidir.. Her türün kendine özgü akıl düzeyi olduğu içindir ki, türler birbirlerini akılsız sanırlar!. Her akıl, kendi kapsamı içindekini de, dışındakini de “akılsız” nitelendirir!.
Oysa Allah, dilediklerinin oluşması için, her bir birimi, hangi amacını gerçekleştirsin diye yaratmışsa, ona, bu amaca göre hakkettiklerini verir; ve bu da “Allah’ın adaleti” denen şeyin ta kendisidir! Bu yüzdendir ki, evrende, ne geçmişte ne de gelecekte gerçek anlamda zulüm kesinlikle mevcut değildir!. Herkes ve her birim yaratılış amacına göre hakkettiğini, her an almaktadır!.
Öyle ise, eğer biz, hayalimizde yarattığımız “Tanrı” kavramından arınıp, “Allah” ismiyle işaret edilen Zât’ı tanımak istiyorsak, O’nun kendi varlığıyla var kıldığı bu âlemleri ve sistemini “OKUMAYA” çalışmak zorundayız!.. Yani eserlerinden, o eserleri meydana getireni tanıma yoluyla!.
Ki böylece “Allah”ı tanımanın yolu bize açılsın!.
Aksi halde, “Kendi hevâsını tanrı edinini gördün mü?” âyetinin kapsamı içinde yaşamak üzere ebedî yolculuğa çıkarız!
_____________
(1) Bu konuda geniş bilgi “Hz. Muhammed’in açıkladığı ALLAH” kitabımızdadır.

http://www.ahmedbaki.com/turkce/kitaplar/din/din24.htm

LaMevcud Diyor ki Gerçekler Hayaldir; Hayallerse gerçek. Ama Tekbir HAKİKAT vardır. O
Alıntı ile Cevapla
  #35  
Alt 12-09-2008, 08:14
Black_TIGER Black_TIGER isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Sep 2008
Mesajlar: 129
Standart

Peki 5 milyar sene sonra olabilecek bir kıyamet için bu kadar telaşlanmaya gerek var mıdır. Düşünün ki uygarlıgın tarihi en fazla 6.000 seneliktir ve biz bu kadar hengameyi 5 milyar sene ile kıyaslandıgında bir an sayılabilecek bir zaman dilimine sıgdırdık.

O halde korkmaya gerek de yoktur. Kıyamete daha tahmin bile edilemeyecek kadar uzak bir zaman süresi var. Hem kimbilir belki Allah da o kadar süre yaşamaz ve sorgu da olmaz.

saygılarımla[/quote]

evet haklisin korkmaya gerek yok 5 milyar sene keyfimize bakalım dimi zaten insanın ortalama omru 4 milyardir ya!!!birde sunu sorayim sizin bilimselliğiniz ilk insanın yaratilmasini nasıl acikliyor?
Alıntı ile Cevapla
  #36  
Alt 12-09-2008, 08:19
Black_TIGER Black_TIGER isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Sep 2008
Mesajlar: 129
Standart !!!!bakin bu arkadas ALLAH ın varligi ni sorguluyor seytanin varligini sorgulamiyor

evrensel-insan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Saygideger arkadaslar;

Allahin varligi, benim sorunum degil; allahin sorunudur. Herhangi bir sey, cikip" bak ben allahim ve varim" derse, eee bizim de dilimiz bagli degil; sonucta varligini ispat etme durumunda olan, allahtir.

Once bir ortaya ciksin, bir tanisalim, bir de benim istedigim temelde kendini ispat etsin-ki bu benim allah kavramindan ne algiladigimla paraleldir-o zaman, soyle karsilikli gecer; insanoglunu, dogayi, evreni, dunyayi v.s. nasil kaostan, sorundan ve celiskiden kurtarmak icin, oturur guzel bir sohbet ederiz.

Eger, zaten ortaya cikip ta kendini, bana ispat eden allah, boyle dusunmuyorda, insanligi, dunyayi, dogayi ve evreni; kaosta, celiskide ve sorunda tutmayi dusluyorsa; kusura bakmasin, o zaman demek ki ortak yanimiz olmaz. O yoluna, ben yoluma. Ustelik, rakibim olarak.

Ben de, belki o zaman seytanla isbirligi yaparim. Tabi, benim dusunceme paralel dusunuyorsa, dusunmuyorsa o da olmaz.

Ayni simdiki gibi, yoluma tek basima devam ederim. Nasil olsa, alisigim.

Saygilarimla;
evrensel-insan

galiba seytanla oturup biraz sohbet etmiissin ki varligiini hic sorgulamiyorsun
Alıntı ile Cevapla
  #37  
Alt 12-09-2008, 09:19
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.651

Onur Üyeliği 

Standart

Ya Allah Varsa Ne Yapacaksınız

Ya Zeus varsa o zaman ne yapacaksınız?

Bu tür soruları soranlar, buradaki "yok" söylemi, kendi "var" söylemlerine göredir. Yani Zeus'un VAR olduğunu iddia ediyorsunuz, bu sizin Zeus'unuz, başkalarıda irdeliyor ve var etme gerekçelerinize bakıyor. O gerekçelerle Zeus yoktur deniyor. Çünkü bir şey bir şeyin varlığınıa gerekçe ise aynı şey yokluğunada bir gerekçedir. Zeus'un elçileri yalan söylüyordu, tüm diğerleri gibi. Ha ortada şöyle bir gerçek var, geçmişin dünyasını DİN yönetiyordu, bu bir araçtı ve dinlerin politik yönetim aracı olduğu koşullarda elbette ki, hukuku, yasalarıda tanrılar yapmış olacaktı. Başka bir çare yoktu ve dolayısıyla yasalar gökten tanrıların sözde seçtiği aracılar ile iletimi ile olacaktı. Aksi usule aykırıdır ve dinlerin yönetmesi imkansız olurdu. Her dönem tanrılar her dönem yönetim biçimine görede dinler olmuştur. Her şey değişiyor.

Ya Allah varsa ne yapacaktınız. Burada ki varsayı aldığımızda görüyorsun işte ne yaptığımızı. Yaşamaya çalışıyoruz, değişiklik yok hayatımızda. Var yada yok çokda önemli değil! Sorun insanların inancı değil. Bu soru dahi inançla bağıntılı değil, bu soru dahi Allah'ı politik bir alet edinmiş. Politik çıkara dayalı anlayış, Allah'ın buyruklardan çıkanı yakacağı, işkenceler edeceği, iliklerinden lime lime getireceği(artık aklınıza ne tür işkence geliyorsa) bir işkenceci olarak sunmaktadır. Hal böyle olunca dinler tarafından saygı duyulmayan ve istismar edilmiş olan insan inancı, zaafa uğratılmış olacaktır. Bu zaafiyet din gibi çıkar örgütlerinin insanlara inançlarını kullanarak onlara hükmetme, onları güdüleme ve sağma kapısına dönüşmektedir.

İnsan neye inanıyorsa inansın, ne tür sebeplerle olursa olsun inandığı ayrıdır, inandığı şeyin kullanımı ayrı. İnanmak ile kullanmak arasında derin uçurum olduğu kadar zıtlıkda vardır.

Ya Allah yoksa? demek ile Ya Allah varsa demek aynı şeydir.

Ya Allah varsa? O halde kendi sorunu, en azından burada Var bir iddia taşımaktadır, varlığı görüldüğü gibi tartışmalıdır. Eğer varsa diyorsanız ve inanıyorsanız O'nu rahat bırakın.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku, dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #38  
Alt 12-09-2008, 09:52
Black_TIGER Black_TIGER isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Sep 2008
Mesajlar: 129
Standart

rahat birakin derken ? biz dualarimizla ve inancimizla onu anmaktan bikmayiz siz inanmadiginiz gibi birde konusuyorsunuz ne saskinsiniz
Alıntı ile Cevapla
  #39  
Alt 12-09-2008, 10:03
Black_TIGER Black_TIGER isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 12 Sep 2008
Mesajlar: 129
Standart kendi kendine cevap boyle olur ornek bu:))

KerimM´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Allah varsa mı?

Olmayan şey "varsa" olmaz.

varlığın ispatı salt bağırsaklarınla... pardon kalbinle olmaz.

Ben de inanıyom. "Şebten Ebek" denen bir şey var.

Adı bu. benle konuştu ve dediki; "insanlara söyle, ben onların tanrısıyım; bana inanmazalarsa onları öbür dünyada çok feci mokoko bekliyor."

Şimdi ben böyle bir varlığın varlığını hissediyom farzedelim. Sen de yokluğunu ispatla.

ALLAH ın olmadigini ispatlarmisin mesala bir soru sorayim sana gokleri ve yeri kim yaratmistir? sen simdi cem yilmazlik yapip sebten ebek falan dersin) veya dilin soylemesede kalbinden And olsun gokleri ve yeri YARATAN ALLAH
Alıntı ile Cevapla
  #40  
Alt 12-09-2008, 22:44
aspendos
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ya Allah Varsa Ne Yapacaksınız

Ya Zeus varsa o zaman ne yapacaksınız?

Bu tür soruları soranlar, buradaki "yok" söylemi, kendi "var" söylemlerine göredir. Yani Zeus'un VAR olduğunu iddia ediyorsunuz, bu sizin Zeus'unuz, başkalarıda irdeliyor ve var etme gerekçelerinize bakıyor. O gerekçelerle Zeus yoktur deniyor. Çünkü bir şey bir şeyin varlığınıa gerekçe ise aynı şey yokluğunada bir gerekçedir. Zeus'un elçileri yalan söylüyordu, tüm diğerleri gibi. Ha ortada şöyle bir gerçek var, geçmişin dünyasını DİN yönetiyordu, bu bir araçtı ve dinlerin politik yönetim aracı olduğu koşullarda elbette ki, hukuku, yasalarıda tanrılar yapmış olacaktı. Başka bir çare yoktu ve dolayısıyla yasalar gökten tanrıların sözde seçtiği aracılar ile iletimi ile olacaktı. Aksi usule aykırıdır ve dinlerin yönetmesi imkansız olurdu. Her dönem tanrılar her dönem yönetim biçimine görede dinler olmuştur. Her şey değişiyor.

Ya Allah varsa ne yapacaktınız. Burada ki varsayı aldığımızda görüyorsun işte ne yaptığımızı. Yaşamaya çalışıyoruz, değişiklik yok hayatımızda. Var yada yok çokda önemli değil! Sorun insanların inancı değil. Bu soru dahi inançla bağıntılı değil, bu soru dahi Allah'ı politik bir alet edinmiş. Politik çıkara dayalı anlayış, Allah'ın buyruklardan çıkanı yakacağı, işkenceler edeceği, iliklerinden lime lime getireceği(artık aklınıza ne tür işkence geliyorsa) bir işkenceci olarak sunmaktadır. Hal böyle olunca dinler tarafından saygı duyulmayan ve istismar edilmiş olan insan inancı, zaafa uğratılmış olacaktır. Bu zaafiyet din gibi çıkar örgütlerinin insanlara inançlarını kullanarak onlara hükmetme, onları güdüleme ve sağma kapısına dönüşmektedir.

İnsan neye inanıyorsa inansın, ne tür sebeplerle olursa olsun inandığı ayrıdır, inandığı şeyin kullanımı ayrı. İnanmak ile kullanmak arasında derin uçurum olduğu kadar zıtlıkda vardır.

Ya Allah yoksa? demek ile Ya Allah varsa demek aynı şeydir.

Ya Allah varsa? O halde kendi sorunu, en azından burada Var bir iddia taşımaktadır, varlığı görüldüğü gibi tartışmalıdır. Eğer varsa diyorsanız ve inanıyorsanız O'nu rahat bırakın.

zeus zaten var ben hergün kitaplarda resmini görüyorum . insanlar tarafından taşdan heykelleri bile var hemde birçok yerde putlaştırılmış olarak ağaçdan taşdan tahdadan granitden yaptırılmış zeuslar mevcut .

ama allahı göremediğin için olamıyacağı düşüncesine kapılmışsın .

neyseki kalpleri gözleri mühürleyen de gözle görünmeyen allahdır .
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 11:50 .