Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı
Determinizm-olasılık tartışmasına insan dilinin ne derece bulaştığını incelemek önemli.
Fazlasıyla bulaşacak bir alan.
|
Cevabı bulmuşsun zaten. O halde daha içmeye gerek yok.
Rastlantı ve zorunluluk biri diğerini dışlayan kavramlar olarak ele alınıyorsa orda ya öznel idealizm ya mekanizm vardır.
Hegel'in dediği gibi: zorunluluk kendisini Rastlantı olarak açığa vurur.
Yani, yalıtık sebep sonuç ilişkisi diye birşey yoktur.
Sebeplerin ve sonuçların diyalektik ilişkisi vardır.
Herşey herşey ile etkileşir.
Nedensellik, mekanik etki tepkiden ibaret değildir.
Sebepler sonuçlara dönüşürler. Sonuçlar, sebeplerin süreç içinde dönüştüğü durumdur ve sebepleri içerirler. Dinamik bir süreçte şu an, bir önceki anın içerilip aşıldığı durumdur. Evren, Dinamik süreçlerin nedenselliğini içermese ben bu yazıyı nasıl yazabilecektim.
Sebepler sonuçlara sadece sebep olmakla kalmaz bizzat dönüşür ve onun tarafından içerilir. Sonuç sebebin bir sonraki aşamadaki yeni durumudur.
Atomaltı parçacıklar matematiksel soyutlamalar olarak ele alındıklarına göre aslında dinamik bir ilişkinin statik ifadeleridirler.
Ayın dünya etrafındaki dönüşüne benzeyen elektronun çekirdek etrafındaki dönüşünü gösteren modellemeler sadece analojidir.
Elektronun çekirdek etrafında dönüşünden bahsetmek bile hatalı bir soyutlama olabilir.
Fotoğrafı çekilmiş bir atom bile yok. Değil ki Atomaltı parçacıkların nasıl bir şeye benzedikleri tahayyül edilebilsin.
Matematiksel operatörlerin işaret ettiği ilişkiler öznel idealizmin kafa bulandırması için oldukça elverişlidir.
2500 yıl önce yaşamış karanlık bir filozofun dediği sözle bitireyim.
"herşey akar"
Elektron bile çekirdeğin etrafında adına orbital denen nehir yatağında akan bir enerji gibi tahayyül edilmeye bence daha uygundur.
Akan nehrin matematiği henüz insanlığın üstesinden gelebileceği birşey değil. O yüzden karanlık filozofun kavrayışından bile geriye düşüyoruz.