12-10-2008, 11:35
|
|
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 06 Oct 2007
Mesajlar: 3.982
|
|
Devlet terörü,Faşizmin ayak sesleri
Cumhuriyet 12.10.2008Metris Cezaevi’nde işkence gören Ceber bugün toprağa veriliyor
Müfettiş görevlendirildi
İSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet) - Metris Cezaevi’nde gördüğü işkence nedeniyle önceki gün yaşamını yitiren Engin Ceber, bugün Ümraniye’deki Kocatepe Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Olaya karışan personel hâlâ açığa alınmadı. Adalet Bakanlığı olayla ilgili soruşturma başlatarak cezaevine bir müfettiş gönderdi.
Yürüyüş dergisi satarken polislerce vurularak felç olan 17 yaşındaki Ferhat Gerçek için düzenlenen “Ferhat Gerçek’i Vuran Polis Tutuklansın” eylemine katıldığı için gözaltına alınan ve İstinye Polis Merkezi’nde dayak yediği halde “polise mukavemet” suçundan tutuklanan Engin Ceber, cezaevinde günlerce işkence gördü. Ceber yoğun bakıma alındığı Şişli Etfal Hastanesi’nde önceki gün öldü. Ceber’in arkadaşları Özgür Karakaya ve Cihan Gün ise hâlâ tutuklu. Avukatların tahliye talepleri reddedildi. Adalet Bakanı hakkında da suç duyurusunda bulunacaklarını kaydeden Ceber’in avukatı Taylan Tanay, bakanlığın olaya karışan personelini açığa almadığına dikkat çekti. Cezaevi yönetiminin sorumluluğunu araştırması için görevlendirilen bir müfettiş dün cezaevine geldi.
Estonya dönüşünde havaalanında basın toplantısı yapan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, konuyla ilgili soru üzerine Türkiye’deki köklü reformların en önemlisinin insan haklarıyla ilgili konular olduğunu söyledi. Gül, “Yapılan yanlış saklanamaz. Tekrarlanmaması için her tedbir alınır” diye konuştu.
''asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek,aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur''
|
12-10-2008, 11:36
|
|
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 06 Oct 2007
Mesajlar: 3.982
|
|
Cumhuriyet 12.10.2008
‘7 EMNİYET GÖREVLİSİ SALDIRDI’
Şehit polisin ailesine dayak
İstanbul Haber Servisi - Diyarbakır’da, PKK’li teröristlerin 8 Ekim günü polis servisine düzenledikleri saldırıda şehit düşen polis memuru Ramazan Tavşancı’nın ailesi polisler tarafından dövüldü. Şehit Tavşancı’nın ağabeyi Niyazi Tavşancı’nın iki gözü de aldığı darbeler sonucu morardı.
Tavşancı’nın ağabeyleri Niyazi ve Sami Tavşancı dün Edirnekapı Şehitliği’ne gelerek, önceki gün toprağa verdikleri kardeşleri için dua etti. Ağabey Sami Tavşancı dua ettiği sırada fenalaşarak baygınlık geçirdi. Bunun üzerine Sami Tavşancı’yı hastaneye kaldırmak isteyen ailesi İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün arkasındaki hastanenin yolunu tuttu. Bu sırada yanlış yola girdiklerini fark eden Tavşancı ailesi, otomobille geri geri giderken, arkalarında bulunan 34 TH 994 plakalı sivil otomobildeki 3 polisle tartışmaya başladı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü binasının önünde yaşanan tartışmaya, kısa bir süre içinde 4 trafik polisi de katıldı. Tartışmanın büyümesi sonucu polisler Tavşancı ailesini darp etti.
Acılı ağabey Niyazi Tavşancı, “Hastamız olduğunu söylememize rağmen 4 resmi trafik polisi ve 3 sivil bize saldırdı. Şehit yakını olduğumuzu söyledik. Aldırmadılar. Küfrettiler, polisiz, vatanseveriz diye geçinen insanlar bunlar. İki gözüm de morardı. Yüreğimdeki acıya bir de bu eklendi” dedi. Şehit polisin diğer kardeşi Sami Tavşancı ise “Önceki gün ağabeyimi ellerimle toprağa verdim. Baygın halde polisten dayak yiyoruz. Böyle bir şey olamaz. Kardeşim boşuna mı öldü” diye konuştu.
''asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek,aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur''
|
12-10-2008, 19:35
|
|
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 29 May 2008
Bulunduğu yer: ADANA!!
Mesajlar: 3.673
|
|
neden polis sevilsinki bu ülkede?? hertürlü pis işleri yetmemekte işkencelerde hayvanlıklarını yatıştıramnamaktalar birde kendi şehit düşen meslektaşlarının ailesine saldırmaktalar bunların cinsi ney???
ÖRGÜTLENİN!!!
|
15-10-2008, 13:35
|
|
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 06 Oct 2007
Mesajlar: 3.982
|
|
Cumhuriyet 15.10.2008FİNCANDA GELEN ÇAYA KIZDI
Polisin dövdüğü kafe sahibi yaşam savaşı veriyor
İstanbul Haber Servisi - Kartal’da bir kafede bardak yerine fincanda çay gelmesine kızan sivil polis ve arkadaşları kafe sahibi Serhat Eyüpoğlu’nu döverek hastanelik etti. Beyin kanaması geçirerek yoğun bakıma kaldırılan Eyüpoğlu’nun sağlık durumu ciddiyetini koruyor.
Eyüpoğlu’nun işlettiği kafeye, geçtiğimiz cumartesi günü kız arkadaşıyla birlikte gelen sivil polis, siparişinin yanlış geldiğini öne sürerek, hesabı ödemeden kafeden ayrılmak istedi. Kafe sahibi Eyüpoğlu’yla tartışarak olay yerinden ayrılan polis, bir süre sonra yanına arkadaşlarını da alarak geri döndü. Polisler kafenin mutfağına soktukları Eyüpoğlu’nu öldüresiye dövdü. Sivil polislerin olay yerinden ayrılmasından sonra babası tarafından Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Eyüpoğlu’nun beyin kanaması geçirdiği anlaşıldı. Baba Yılmaz Eyüpoğlu, saldırgan polisler hakkında suç duyurusunda bulundu.
‘Kafasında telsiz parçalandı’
Eyüpoğlu’nun kardeşi Ebru Eyüpoğlu ise olayı şöyle anlattı: “Ne hesap ödeyeceğim, biz senden bardak çay istedik, sen bize fincan getirdin ödemiyorum demiş. Kafa atmış, o sırada ‘polisim’ demiş. Silahı çıkartıp masanın üzerine yatırıp, kafasına dayamış. Arkadaşlardan bir tanesi atlamış, uzaklaştırmış. Sonra 6-7 kişi gelmişler, kafenin kapılarını kapamışlar, abimi mutfağa götürmüşler. Abimin kafasına telsiz vurmuşlar, telsiz parçalanmış, yerden toplamışlar. Sonra abimi yere yatırıp kafasına basmaya başlamışlar, zaten beyin zarlarının hepsi ezilmiş, kafatası çatlamış.”
Emniyet: Soruşturma sürüyor
İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan yazılı açıklamada ise polislerin Eyüpoğlu’nu dövdüğü yönündeki iddialar yalanlandı. Açıklamada, olay yerine giden polislerin birbirinden şikâyetçi olan kafe sahibi ve polisi hastaneye götürdükleri belirtilerek, konuyla ilgili soruşturmanın sürdüğü kaydedildi.
''asla değişmeyecek hükümler getirdiğini iddia etmek,aklın ve ilmin gelişimini inkar etmek olur''
|
15-10-2008, 14:59
|
|
Kıdemli Üye
|
|
Üyelik tarihi: 20 Oct 2007
Mesajlar: 406
|
|
e sen emniyeti fettulahçıların mikrop yuvası haline getirirsen,
resmen adamların diktatörlüğü altında bırakırsan bunların olması doğaldır. daha kötülerini de yaşayacağız. sonra şaşırmayın. emniyetteki insan ırkından olan polisler de bu hayvanlardan korkuyor. soruşturma açıyorlar. sürüyorlar. sıkıştırıyorlar.
şeriatın ayak sesleri polis postallarından çıkacak haberiniz olsun.
|
15-10-2008, 16:38
|
|
Abicim zaten polisin işi zor, içlerinde bir yığın sinir hastası var sen de bunu bilip ona göre davranacaksın huyuna gideceksin. O zaman gayet sakin ve normal oluyorlar. Mesela ben ne zaman polisi falan devriyede görsem selam veririm, "kolay gelsin" falan derim. Tabii ki yapılan yanlış, polislerin ceza alması gerek, fakat kafe sahibi de getirip bir çay vereydi sonuçta hepimiz bu ülkenin insanıyız ülke şartlarını bilmemiz gerekir.
|
15-10-2008, 16:49
|
|
Kıdemli Üye
|
|
Üyelik tarihi: 20 Oct 2007
Mesajlar: 406
|
|
kandahar arkadaş,
kimsenin başkasının sinirlerini yumuşatma zorunluluğu, kızdıysa kızan yerlerine buz soksun. bunun acısını neden benim gariban halkım çekiyor. ben de şeriatçılara kızıyorum. elime silahı alıp kafalarına sıkarak gezeyim mi?
söylediğin çok yanlış. despotizme kendin ön ayak olman demektir. gericiliği, baskıyı, zorbalığı, yolsuzluğu nerde görürsen üstüne gideceksin, şikayet edeceksin, itiraz edeceksin. gerekirse dayak yiyeceksin ama iyilikten doğruluktan şaşmayacaksın. o zaman insan olursun.
|
15-10-2008, 17:37
|
|
Bunun despotizmle falan alakası yok Promethe arkadaş. Söylediklerin gerçekleri romantikleştirme. Gerçek olan ne? Adam sabahtan akşama it gibi sokakta gezip hırlı-hırsızla uğraşıyor, bazen 17-18 saat çalışıyor, sinir hastası oluyor, pek yüksek maaş da almıyor. O da gidiyor işi bilmezliğe vurup haybeden kayıntı götürüyor, her çay içtiği yerde 1 lira öderse ay sonunda eve ekmek götüremez çünkü. Zaten halk da bunun farkında. Esnaf ikramda bulunuyor, bunu gönülsüz de yapmıyor. Her ne kadar üzücü bir olay olsa da yukarıdaki olayın demokrasi yahut diktatörlükle alakası yok. Kendisini Kopenhag'da zanneden bir kafe işletmecesi karşısındaki adamların izzet-i nefsiyle oynamış (olay bir bardak-fincan meselesi değil, polislerin bedavacılığı anladığım kadarıyla gurur kırıcı bir biçimde yüzlerine vurulmuş), onlar da zaten sinir hastası olduklarından işi bu noktaya getirmişler.
|
15-10-2008, 17:42
|
|
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877
|
|
"Hiç bir devletin bir insanı ömür boyu polis yapmaya hakkı yoktur" Brecht.
İnsani olan her şey kabûlüm.
|
15-10-2008, 17:49
|
|
Bırak Brecht ya bizi mi yiyon? Kendisi Alman her Alman'ın bir ömür boyu polis olduğunu bilmiyor sanki
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 21:38 .
|