'Devrim, Hemen Şimdi!' diyorsak, buna 'aşağıdan' bir kültür devrimi de dahil olsa gerek.
|
yazıdaki eleştiri noktalarının bir kısmına katılmakla birlikte bir kısmına katılmam mümkün değil. islam dini mensubu birçok kimsenin sosyal/iktisadi/kültürel arka planda ve pratikte laik/ateist bireylere karşı ciddi ön yargı ve tavırları olduğu da bir gerçek. her ne olursa olsun, herhangi bir kültürün/dinin tek bir versiyonundan söz etmek, o dine ait bireyleri tekilleşen homojen kitlelermişcesine görmek son tahlilde kültürel bir olgu dediğimiz dinleri anlamamak, onların doğasını/versiyonlarını/çeşitlenmesini gözden kaçırmak olur. kur'anda geçen normlar her ne olursa olsun, gündelik yaşamda birçok insan kendi öznelliğini/seçim ve ahlaki tercihlerini katar/yaşar. bu açıdan sadece bu ülkede dahi yüzlerce/binlerce islam/din/varyasyon söz konusudur.
dinlerin ve islam'ın belli başlı mezhepsel politik yorum ve örgütlenmelerinin laik/seküler/devrimci hatta anarşistler gibi muhalif kesimlere karşı politik/ideolojik saflaşmalarıyla mücadelenin yolu islam vb birçok inanca sahip insanları homojen bir kütle şeklinde davranan/gören yorum ve tezlerimize şüpheyle yaklaşmaktan geçer.
aşağıdan örgütlenecek devrimci bir kültürel kalkışmayı desteklemekle birlikte bunun topyekun islam karşıtı bir saflaşmayı tetiklememesi; bilakis, hak ve özgürlüklerimizi merkeze alan bir tavrı geliştirmesi gerekmektedir. şahsen benim bu tartışmalarda koyduğum temel bir kıstas şudur: inandıklarınız, kazanımları 17oo'lerde cisimleşmiş temel insan hak ve özgürlükleri prensipleriyle çelişiyor mu çelişmiyor mu? ahlaki yargılarımız temel insan hakları ilkelerini ihlal ediyor mu etmiyor mu? insan zihni çoklu zekaya sahip kompleks bir yapıdır ve tek bir kültürel akıma/dine sahip değildir. bugün bu ilkeleri içtenlikle benimsemiş; bir yandan da hak ve özgürlüklere asgari saygıyı gösterip onun bilincinde olan birçok kişi var.
burada mesele şu: şayet kimseye zararı olmadığı, kimseyi kısıtlamadığı sürece insan kurabiye canavarına da inanabilir. bunda bir sakınca yok. sosyal yaşam da böyle enteresan geçişlere, biraradılıklara sahiptir işte. çelişik gibi durabilir; ama bir insan hem bir safsataya hem de başka insanların özgürlüklerine inanabilir...