zfr87´isimli üyeden Alıntı
evrenin sonu var big crunch veya big chill meselesi.
canlılık evrenden önce sona erebilir, yakınımzda süpernova patlasa yok oluruz
|
Açıkçası kyamet senaryolarına çok ihtimal vermiyorum. Antropik ilke ya da değindiğim bu noospehere teorisi gibi zekânın evrimine yol açan süreçlerin bir geçerliliği olduğu sezgisi taşıyorum. İnsanlık daha kendi güneş sistemindeki en yakınındaki gezegeni bile keşfedemeden kyametin kopması, bir çuval incirin telef olması gibi olmaz mı? Ya da filmin en heyecanlı ya da giriş-gelişme kısmında bitivermesi gibi...
Bu bağlamda bakınca Tanrının iddia edilen kitaplarında kıyametten bahsediyor olması da aslında yokluğunun delillerine sayılabilir. Yani herhangi bir zamanda "vakit dolunca" sur borusu üflenecek ve insanlar mezarlarından çıkıp arşta toplanacack. "Hadi bakalım imtihanın süresi bitti, şimdi değerlendirme zamanı" gibi keyfi bir yaşam ya da bilinçli zekâya tanınan sürenin dolması ile dünyanın ya da evrenin sonunun açıklanması aslında vahim bir durumdur.
Yani düşünün insanlık ilkel çağlardan, mağaralardan, vahşi doğa ile mücadelesinden başlayacak, çizmeyi, konuşmayı, yazmayı öğrenecek; ateşi keşfedecek, hayvanları evcilleştirecek vs. vs., medeniyetler kurup fiziği, matematiği keşfedip yaşadığımız gezegeni, kâinatı, beyni, bedenimizi keşfe başlayacek; derken tüm hepsi bir anda bir kıyamet senaryosu ile son bulacak; belki sonrasında yeni bir insan türü ortaya çıkacak ve yine sıfırdan çabalamaya başlayıp onlar da kâinatın sırlarına vakıf olamadan yok olup gidecek...
Bu senaryolar insani çok amaçsız bir oyuncak yapmak ile özdeştir...
Dolayısıyla üstte de değindiğim gibi kâinatın ilk anından beri herşey zekanın evrimi için çalışmış gibi görünmektedir. Ve bu evrim de kanımca devam edecektir, ta ki bir zekâ tüm denklemi, kâinatın tüm sırrını çözene kadar. Zaten bu sırrı çözen zekâ, herşeyi anlayan, her şeyin bilgisine vakıf olan zekâ da Tanrı'nın zekası değil de nedir...