İyi günler sevgili arkadaşlar,
Aslında uzun zamandır forumu takip ediyorum ancak bugün ben de kendi hikayemi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Uzun yıllar imanlı, dini için kavga eden, tartışan, her ortamda onu savunun biriydim. Doğal olarak ailem de böyleydi. Bu yüzden zaten 17 yılın 6 yılı kuran kursunda eğitim alarak geçti.
İmamlık, vaizlik, hafızlık, arapça eğitimi, fıkıh eğitimi gibi süreçlerden geçtim. Çok hevesliydim bu yüzden çok çalışıyordum öğrenmek için.
Ama bir yandan kafamda hep, ya diğer dinler doğruyu söylüyosa netice de onlarda kendilerini çok hakli görüyorlar, birilerinin kendilerini haklı görmesi düşüncelerinin doğru olduğunun ispatı değildir cümlesi dolaşıp duruyordu, bu nedenle yıllarca her elimi açıp dua ettiğimde, allahım nolursun benim imanı mı kaybetmeme müsade etme derdim.
Bir gün, mezheplerin aralarında ki farkın nedenini (yüzeysel olmayanları) araştırırken yıllarca görmezden geldiğim bir durum olduğunu farkettim, mezhepler yalan söylüyordu. cemaatlerin yalan söylediğiyse zaten orta da.
Kur'an da yazanlar ile islam toplumlarının islamı yaşayışları hiç uyuşmuyordu.
Beni uyuduğum 17 yıllık uykudan uyandıran hadise sanırım buydu.
O günden beri 17 yıl boyunca kafama hiç takmadığım, bilimsel konuları öğrenmeye başladım. Tekrar doğa bilimleri ile ilgilenen bir bölümde üniversite öğrencisi olarak. Her gün sonunda öğrendiklerime baktıkça 17 yıldır nasıl bir bataklıkta yaşadığımı görmek korkunç bir vicdan azabı yaşatıyor bana. Bu kadar aptal ve kör olduğumu kabullenemiyorum bir türlü
Bilim ile ilgilenmeye başladığımdan beri, bir kere bile islami bir konuda düşünmedim, doğayı kardeşim olarak gördüm, o kadar mutlu huzurlu bir insan haline dönüştüm ki, eski sinirli, tatmin olmayan, dediğim dedik, bağnaz insan olmadığımı gören herkes müthiş şaşkınlılar yaşıyor.
Sonu -ist ile biten herhangi bir kavrama dahilmiyim bilmiyorum. Ama söyledikleri sonuna kadar doğa da gözlemlenebilen, ölçülebilen Richard Dawkins'in yolunda gittiğimi içim rahat olarak söyleyebilirim.
Anlattıkları, akla ve mantığa ters olan, bilimsel gerçeklerle, doğayla çelişen Kur'anın, nasıl bir art niyetle yazılmış olduğunu, tanıdığım herkese anlatmayı kendime görev bildiğim için farkında olmadan açık hedef haline geldiğim zamanlar oldu. ama biliyorum ki biz susmayıp konuştukça, onların karanlığına da ışık olacağız, Carl Sagan'ın da söylediği gibi.
Özgürlükle dolu, aydınlık günler diliyorum sizlere.