Turan Dursun Sitesi Forumları
  #1  
Alt 10-01-2010, 18:12
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart Elektrik Kullanımı

Aşağıdaki makale Turan Dursun Sitesi'ne ait MucizeYalanlari.com Sitemizden alıntıdır
ve Mucize Yalanları Sitesi Çalışma Grubumuzun ortak ürünüdür.


=> Elektrik Kullanımı

Sitemizdeki metin, bu başlıktaki öneri, açılım ve eleştirilere binaen veya çalışma grubunun kendi araştırmalarıyla değişebilir.

Forumumuzda daha önce bu konu >şu başlıkta< tartışılmıştır.





1. Mucize İddiası
2. Ayet Yorumundaki Çarpıtma
3. Ayetin Kökeni
4. Bakır Kullanımı
5. Mucize Yalancılığında Son Nokta
6. Sonuç




1. Mucize İddiası
  • … Erimiş bakır madenini ona sel gibi akıttık… (Sebe Suresi, 12)

    Allah’ın Hz. Süleyman’ın emrine verdiği büyük nimetlerden biri “erimiş bakır madeni”dir. Bu ayeti, farklı şekillerde yorumlamak mümkündür.Erimiş bakırın kullanılması ile, Hz. Süleyman döneminde elektrik kullanılan yüksek bir teknolojinin varlığına da işaret ediliyor olabilir. Bilindiği gibi bakır, elektriği ve ısıyı en iyi ileten metallerden biridir ve bu yönüyle elektrik sanayiinin temelini oluşturmaktadır. Dünyada üretilen bakırın önemli bir bölümü elektrik sanayiinde kullanılmaktadır.

    Ayette geçen “sel gibi akıttık” ifadesi de elektriğin çok geniş alanlarda kullanılabileceğine işaret ediyor olabilir.


2. Ayet Yorumundaki Çarpıtma

Aynen alıntıladığımız mucize yalanı metninde okuyabileceğiniz üzere okuyucu ile adeta alay edercesine ayette geçen ”bakır madenini ona sel gibi akıttık” ifadesinde elektrik kullanımına dair bir işaret olabileceği söylenmektedir.

Bu ifade tek başına ele alındığında bile böyle bir 'işaret' (!) çıkarmak olası hayâl gücünü aşar. Ayeti somut bağlamı içerisinde ele aldığımızda mucizecilerinin yorumunun ne kadar samimiyetsiz bir çarpıtmadan ibaret olduğu rahatlıkla görülür:
  • Sebe/12
    Ve Süleyman’a da rüzgarı ram ettik, sabahleyin bir aylık yol alırdı, akşamleyin bir aylık yol ve ona bakır madenini, sel gibi akıttık ve cinlerden, huzurundan iş işliyenler vardı Rabbinin izniyle ve onlardan, emrimizden çıkana yakıp kavuran azabı tattırırdık.
  • Sebe/13
    Kalelerden, heykellerden, büyük havuzlara benzer çanaklardan ve sağlam, yerinden kalkmaz kazanlardan ne isterse yaparlardı ona; ey Davud soyu, şükredin ve kullarımdan pek azı şükreder.

Açıkça görüldüğü gibi bu ayetlerde Süleyman’a verilen bolluklar, nimetler, kolaylıklardan bahsedilmektedir. Bu bağlamda kaleler, heykeller, çanak ve kazanların yapımında kullanmak üzere bolca bakır madeni de verildiği söylenmektedir. Yani ayette kastedilen hem lafzından -hem de bağlamından anlaşıldığı üzere- bakır madeninin bolca verilmiş olmasından başka birşey değil. Bu durum herhangi bir muteber tefsire bakarak da teyid edilebilir.


3. Ayetin Kökeni



Davud’un oğlu Süleyman’ın Kuran’da geçen diğer bütün kıssaları gibi kaleler, heykeller, büyük havuzlar, yerinden kalkmaz kazanlar barındıran görkemli bir tapınak inşa ettirmesi hikayesi de Tevrat’tan alıntıdır. Hikâye, Tevrat’ta çok daha ayrıntılı bir şekilde yer alır. Örn. bkz. 1. Krallar 7. Tevrat’ta Süleyman’ın 20 yıl süren bu inşaat sırasında ne kadar bolca maden, işçi ve yardımcı kullandığı da anlatılır. Yukardaki Kuran ayetleri ise bu hikâyenin özetlenmiş bir versiyonundan ibarettir.


4. Bakır Kullanımı


Ayetten çıkan tek manâ Süleyman’a bakır madeninin oluk oluk/bolca verildiği rivayetidir. Bunda da ”mucizevi” hiçbir yan bulunmaz.
Bakır insanların kullandığı ilk madenlerdendir ve yaklaşık 10.000 yıldır kullanımdadır. Hatta en çok yararlanıldığı dönem olan M.Ö. 5.000 ile M.Ö. 3.000 yılları arası "Bakır Devri” olarak da adlandırılır. Kısacası bakır Kuran’dan ve -elbette ki- elektrik kullanımından da önce binyıllardır bilinmekte ve kullanılmaktadır.

bkz.:
Bakır Devri
Kupfer – Geschichte
Copper – History



5. Mucize Yalancılığında Son Nokta


Görüldüğü üzere söz konusu ayetten elektrik kullanımına dair bir işaret çıkarmak abes, gülünç ve saçmadır. Ne var ki mucize iddiacılarımız bu noktadan daha da ileri gidebilmektedirler!

Yukarda alıntıladığımız mucize yalanı metninin bir bölümünü tekrar okuyalım:
  • ”Erimiş bakırın kullanılması ile Hz. Süleyman döneminde elektrik kullanılan yüksek bir teknolojinin varlığına da işaret ediliyor olabilir.”
Yanlış okumadınız! Gerçekten de Süleyman dönemi -yani milattan binyıllar öncesindeki bir dönem- için elektrik kullanımından söz ediliyor. Üstelik bu akıl almaz iddia sadece yukardaki ayet bağlamında ağızdan kaçmış bir ifade de değil. Harun Yahya, Yaratılış Atlası adlı kitabında aynı iddiayı farklı argümanlarla da desteklemeye çalışıyor:
  • ”Dendera’daki Hathor Tapınağı'nda bulunan bazı duvar resimlerinde yer alan figürler antik Mısırlılar’ın elektriği bildiği ve kullandığı ihtimalini gündeme getirmiştir. Söz konusu resim dikkatlice incelendiğinde tıpkı günümüzdeki gibi yüksek voltaj yalıtımının o günlerde de kullanıldığı görülür. Ampûl görünümündeki şekil dikdörtgen bir sütun (bu sütun izolatör olarak kullanıldığı tahmin edilen ve ced sütunu olarak adlandırılan bir sütundur) tarafından desteklenmektedir. Resimdeki şeklin günümüz elektrik lambalarıyla olan bu şaşırtıcı benzerliği çok dikkat çekicidir. Mısır hiyegroliflerinde sıkça rastlanan ced sütunu bir tür elektrik malzemesini sembolize ediyor olabilir. Ced sütunu jeneratör görevi görüyor ve bu şekilde aydınlatma sağlanıyor olabilir.” Yaratılış Atlası C. 2 sf. 560.
Eski Mısır duvar resimlerinde günümüzün bazı teknolojik aletlerinin resmedilmiş olduğu iddialarını gündeme getiren Erich von Däniken bilim dünyasında sahtekâr olarak tanınan İsviçreli bir fantazi yazarıdır ve bu resimlerin kökeninin uzaylılar olduğunu iddia eder.

”Bilimsellik” ve ”akla uygunluk” maskesi takmaya çalışan Harun Yahya ve diğer mucizecilerin aslında bilim çevrelerinde ancak alay konusu olabilecek kişilerin iddialarına sarılması ve kendi gayretlerine uyarlaması (uzaylılardan Süleyman’a ve Kuran’a) bilimselliğin sadece maskesinin bile onlara ne denli ağır geldiğinin açık göstergesidir.

6. Sonuç

Sebe/12 ayetinde elektrik kullanımından değil Süleyman’a bol bol bakır madeni verildiğinden bahsedilmektedir. Ayetin lafzı ve bağlamından açıkça görülen bu gerçek herhangi bir muteber Kuran tefsirine bakılarak rahatlıkla teyid edilebilir. Zaten Süleyman’ın kaleler, büyük havuzlar, türlü heykeller, kazanlar barındıran görkemli bir tapınak yaptırdığı ve 20 yıl süren bu inşaatta bol maden, yardımcı ve işçi kullandığı hikâyesi de çok daha ayrıntılı olarak Tevrat’ta yer almıştır. Kuran ise özetleyerek ve cinlerle de süsleyerek oradan alıntılamıştır.

Bakır, elektrik kullanımından çok önceleri insanlar tarafından bilinen ve kullanılan bir madendir. Ayetten hiç bir şekilde elektrik kullanımına dair bir işaret çıkmaz. Mucize yalancılarının Süleyman döneminde -yani milattan binyıllar öncesinde- insanların elektrik kullanıyor olabileceğini söylemesi ciddiye alınacak bir yönlerinin olmadığının en belirgin göstergesidir.

Konu ulpian tarafından (18-01-2010 Saat 20:47 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 16-01-2010, 18:37
mehmet1965 mehmet1965 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 21 Oct 2005
Bulunduğu yer: turkiye
Mesajlar: 48
Standart Agzi olan konusuyor..

Harun yahya denen zat, cevresindeki insanlarin yazilarina kendi ismini vererek yayinliyor ve her konuda bilgisi oldugunu varsayiyor.
Bir insan her alanda dogru bilgisi olamaz, dogaya aykiridir.
Yuzeysel bilgi olabilir ama yeterli degildir.
Elektirik konusuna gelince, baska birisi de bakirin akitilmasini baska yonde dusunerek dusuncesini aciklayabilir, o zaman hangisini dogru kabul; edecegiz.
Harun yahya ya gore o zat fizik, kimya, biyoloji v.b her konuda inceleme arastirma konusunda yeterlilik goruyor.
Her dal kendine gore baslibasina bir konudur. Bir insan yasam zarfinda (70-100) yil yasar.
Bir konuyu dahi bu zaman icinde sigdiramaz.
Harun yahya denen zat, kurani tahrif ederek, isine geldigi gibi yorumluyor.
Inanirlarda tastik ediyor.
islama gore ise bu buyuk gunahtir.
Nasil hadis ve ayetleri uyduruyorlarsa yorumlarida kendi cikarlarina gore uyduruyorlar.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 25-01-2010, 05:24
Halit ŞENER Halit ŞENER isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2009
Mesajlar: 161
Standart

Şarlatanların sadece internet sitelerinde değil, gerici iktidarında maarifetiyle, medya ve okullarda da saf insan beyinlerini kendi yalanlarına,yaratılışçı yalanlara ayet mucizeleri safsatalarıyla beyinleri yıkıyor oluşları karşısında, bu siteyi açan ve bilimsel mücadele yöntemiyle gerçekleri ortaya çıkartan Turan Dursun Sitesini kutluyorum.Ömer Çalakıl,Harun Yahya gibi bilim ve tarih karşıtı adamların bilime muhtaç bir ülkede bilim karşıtı yöntemleri kullanıyor ve itibar ediliyor oluşları maalesef büyük bir talihsizliktir; ama diyalektiğin süreçlerinden geçilmesi için yanlış inançlarında birileri tarafından ileriye sürülmesi gerekiyor.Bilimsel gerçekler önce çok az insan tarafından kabul edilir, ancak zaman onları büyük kitlelere kabul ettirir.İnsanlık tarihi bunun böyle olduğunun sayısız örnekleriyle doludur.Bu siteyi açanları binlerce kez kutluyorum,en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 25-10-2010, 17:50
memoryna memoryna isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Aday Üye
 
Üyelik tarihi: 25 Oct 2010
Mesajlar: 1
Standart S.a

güzel paylaşım.. öncelikle teşekkürler.. ancak müslümanlık hakkında çok sert bir eleştiri yapmışsınız.. bunu yapmamanız gerekirdi.. kuranı kerime inanan bir insan olarak doğru bulmadım.. ben saf duygularla dinime bağlıyım .. ancak böyle Edit çıkıp dengesiz yorumlar, tefsirler yaptığında kafayı yiyorum , adamı dinden soğutuyorlar.. (harun yahya vb..)

Konu prozac tarafından (26-10-2010 Saat 11:12 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 23-07-2017, 12:52
Amon yarebbi Amon yarebbi isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 26 Apr 2017
Mesajlar: 720
Standart

Muhammed ve Allah ının elektirik enerjisinden haberi olsaydı , çöl sıcağının etkisini kırmak için KLİMA YARATIRLARDI . Neden yaratırdı diyorum ? Allah cılar icat bilmez.

Hakkaten Allah habibine neden bir klima mucizesi vermed ki ?
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 10-10-2021, 16:45
kerrat cetveli kerrat cetveli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Aday Üye
 
Üyelik tarihi: 25 Sep 2021
Mesajlar: 8
Standart

İnsan bedeninde ki sıcaklığı düşüren doğal terleme mekanizması aynen klimalarda kullanılıyor.

Malum insan beden sıcaklığını kontrol edip sabit tutan değişik biyolojik süreçler var.
Isı düştüğünde veya yükseldiğinde sabitleme için değişik süreçler yaşanır.
Sıcak ortamlarda beden terleyerek fazla ısıyı uzaklaştırır. Zira su buharlaşırken ısıyı da alır. O yüzden yüzümüzü yıkadığımızda yada kolonya sürdüğümüzde serin hissederiz.

Buzdolabı klima gibi soğutucu sistemlerde sıvı haldeki gaz buharlaşırken ortamdan ısıyı çeker alır soğuma gerçekleşir aynen terlemede olduğu gibi.

Bedendeki ter buharlaştıkça beden ısısını düşürür.
Çeşitli bilimsel buluşlar fıtri doğal kanunlar çerçevesinde gerçekleşir. Termodinamik yasalarını insan icat etmemiş hazır bulmuş keşfetmiş bu kanunlar altında değişik şeyler yapar.

İnsan beden ısısı nefes verirken dahi düşer ve bir miktar buharda dışarı çıkar.
Tersi dışardan alınan soğuk hava burundan ve soluk borusundan geçerken ısınır akciğerlere öyle gider.

Klimaların kullandığı gazların ozona zarar verdiği küresel ısınmayı arttırdığı ifade edilir.
Her ne kadar zararsız gazlar kullanılıyor denilse de.
İnsan sağlığı üzerinde klimanın yan etkileri çoktur.
Hava ısındıkça klima kullan. Klima kullandıkça küresel ısınmanın artması .Tam paradoksal kısır döngü.

https://www.theguardian.com/environm...ting-the-world

Modern klima öncesi insanlar ıslak bezleri veya buz dolu kovaların önüne fan yerleştirip hava akımı ile soğutmayı deniyorlardı.
Aslında doğada bu durum zaten var.

Denizden esen rüzgarın serin olması veya kar yağmış dağlardan esen rüzgarın soğuk olması çölden esen rüzgarın sıcak olması gibi.

Zaten klima kökeni iklim demektir ki dünyada rüzgarlar bulutlar buharlaşma yoğunlaşma yağmur kar gibi durumlar veya ekvatorda sıcaklık etkisi ile buharlaşmanın fazla olması kutuplarda buzların fazla olması ikisi arasında değişik iklim kuşaklarının ve mevsimlerin oluşması bunu gösterir.

Klima aynı zamanda eğiklik eğim de demektir ki yer eksen eğikliği malum mevsimlerin sebebidir.

Ekvatora güneş ışığı dik kutuplara eğik geldiği için biri ateşler içinde yanar diğeri donar.
Aslında gündüz ısının artması gece ısının düşmesi de bir nevi doğal fıtri serinlemedir.
Gölgeler o yüzden serindir. Gece gibidir. Veya bulutlar güneşle irtibatı kestiği vakit daha serin olur.

Bu arada İslam peygamberi gölgelemek serinletmek için sürekli bir bulutun onu takip ettiği de rivayetlerde geçmektedir.

Son yeni nesil klima teknolojilerinde daha çevreci zararsız olacağı ve tabiatta var olan ısınma soğutma mekanizmalarını kullanacağı söylenmektedir.

Güneş rüzgar ve su enerjisi en doğal temiz enerjilerdir.
Aslında su hem soğuğu hem sıcağı en iyi şekilde iletir. Kalorifer sistemi gibi.
Beden sıcaklığımızın ayarlanmasında kan dolaşımının da etkisi büyüktür.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Said'i Nursi'nin Kuran'da Elektrik ve Nur Risaleleri anlatiliyor iddiasi.. ozgur_beyin İslam 79 22-02-2012 22:24

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:09 .