kısa eleştirilerde bulunacağım;
yazınızda "ateistler ahlaksızmı" kısmında ülkeler arası bir değerlendirme yapmışsınız. esasen bu yanlış bir değerlendirme. doğru kabul edersek (size göre) çin adlı ismi küçük kendisi büyük olan ülke aklınıza gelmedi mi. o ismi küçük ülkede ahlak anlayışı diye bir şey yok, hem çinli insanları tanıdığım için biliyorum, hem diğer bilgilerle. çin de ahlak anlayışının sıfırın altında eksilere dayandığını söylemek hiç de abartı değil. modern kölelik çinde. insana insan değeri verilmeyen ülke çin. saymakla bitmez çin in bu durumu.
Bir elit grubun ateist olması ateizmin toplum içinde nasıl bir olgu olacağı ve nasıl bir sosyal toplum oluşturacağı sorusuna cevap olamaz. Bilmemne bilimler akademisi topluluğu bir toplulukdur ama bir dernek gibidir. Esasen yaşayan bir canlı gruba bakmak gerekir. Mesela x ülkesinde ki %80 üzeri ateisttir demelisiniz ve o X ülkesini örnek vermelisiniz. Verdiğiniz örnep topluluk bir toplum değildir, topluluk başka toplum başka.
Şu var ki bir ateist asla şu olamıyor: "sadece tanrının varlığını kabul etmeyen biri olmak". kesinlikle bu değil, özellikle "sadece" değil. Nedir peki ? Bir ateist şudur:
"Tanrının varlığına inanmamakla birlikte, inanmadığı tanrı nın kendisinden, tanrıya inanan herkesden aşırı bir şekilde nefret eden, tanrının olduğu iddia edilen her türlü kaynağa ve her cümlesine istisnasız karşı duran, yalanlayan, yeri geldikçe hakaret eden, tanrının adamlarına (örneğin peygamberine) hakaret eden, ve tanrı nın olduğu iddaa edilen din sistemlerini benimsemiş toplumların her türlü davranış ve yaşamlarını küçümseyen biri olmak"
Şunu beklemek bir ateistten imkansız:
"Ben tanrıya inanmıyorum, kuran veya incil gibi kitapların tanrı tarafından gönderildiğine de inanmıyorum, ancak kuran da veya incil de yazan bir çok güzel ahlak unsurları var, onları güzel buluyorum ve bir toplumu bu şekilde güzel davranışlarla yönlendirdiği için bu kitaba saygı duyuyorum. içindeki bazı şeyleri anlayamıyor veya yanlış buluyorum, belki de bu ben tanrıya inanmadığım içindir. ama güzel bulduklarımda yok değil, ve onlara bende uyuyorum."
Unutmayın ki inanmak kelimesi ile bilmek kelimesi arasında fark vardır.
Eğer bir şeyi bilirseniz o zaman inanma veya inanmama durumunuz olamaz. Örneğin arabınızın sürekli bir depo ile gitmesi gereken mesafenin altında gittiğini düşünüyor ve "arabımın benzin pompasında bir sorun olduğuna inanıyorum" diyebilirsiniz. ancak bir tamirci inceleyip ve size göstererk deponuzda çok az bir delik var işde burada derse, o zaman bildiğiniz ve gördüğünüz halde ne
"benzin pompasında bir sorun olduğuna inanıyorum"
ne de
"benzin pompasında bir sorun olduğuna inanmıyorum" demeniz saçma olur.
zira siz artık biliyorsunuz ve "sorunun benzin deposundaki delikten olduğunu biliyorum" diyebilirsiniz.
bunun gibi allah a inanmak için görmek lazım ise, onu gördüğünüzde istesenizde "ben allah a inanıyorum" diyemezsiniz, çünkü siz artık biliyorsunuz. inanç için geç kalınmış bir durum olur
cehennem konusu:
"Sadece inanmadılar ve itaat etmediler diye"
|
sadece inanmayan biri yok ki.. yukardakileri ve fazlasını yaparlar hep ateistler. "sadece inanmıyorum" olan bir ateistle henüz tanışmadım. ne bu sitede, ne hayatta..