Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #21  
Alt 12-03-2017, 09:51
İlahimasal İlahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Mar 2015
Mesajlar: 4.698
Standart

Hasan Akçay´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster

Çünkü Araplar o devirde don giymiyor. Kanit: ihram. Ihram Araplara ait geleneksel bi giysi olup o devirden bu devire ulasmistir. Ihram simdi hacda giyiliyor. Ihramin altinda don yok.
Sn Akçay siz kur- an denen kitabı bilmiyorsunuz gibime geliyor. Yada biliyorda insanları yanıltmak için gayret veriyorsunuz.

Siz değilmisiniz kur-an denen kitaba bakarım , hadis siyer beni ikna edemez diyen.

Madem öyle neden yukarıda yazdığınız iddiada kuranda söyleneni çarpıtıyorsunuz.

Kur-an da ihrama GİRMEK ve ÇIKMAK dan bahis ediliyor. Siz ise araplar ıhramda gezerler diyip DONDAN bahis ediyorsunuz.

Sürekli ıhram da gezerler diyorsunuz. Yok öyle bir şey ihrama girdikleri ve çıktıklarından bahis var.

Evet araplar entari tarzı elbiseler ile geziyor olabilir.Ihram denilenle kısa bir süre gezdikleri kur-an ile sabit. Ihram ve gündelik elbiseleri farklı . Ihram da veya gündelik kıyafetlerinde DONSUZ gezdiklerine dair bir işaret yok..DONSUZ gezdikleri sizin ithamınız . Nur Suresinin bazı ayetlerine atıf yaparak arapları DONSUZ ilan etmeniz enteresan.

Adamlar DONSUZ geziyor algısı yaratıyorsunuz. Olmadı. Hadi araplar sizi mahkemeye verirlerse ne yapacaksınız.

Hani peygamberin evine gelenler vardı . Mhmd onları nazikçe kovuyordu ya! Oradaki ortamı bir düşünün . Sizin dediğiniz gibi olsa hepsi donsuz ve yer sofrasında oldumu şimdi.

Bence araplar da DON giyiyorlardı. Kaldı ki en basit kabilelerde bile o kısmı kapatacak giysi olmasa bile bir şeylerle kapatılıyor.


Sizin apış arası dediğinizin ihramla falan alakası yok. Başka bir durumu anlatıyor.

İhrama gir ve çık.

AHZAB DAN ÖNCE Zeynep mhmd'in GELİNİYDİ AHZAB DAN SONRA Zeynep mhmd'in KARISIYDI .
Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 12-03-2017, 09:54
Neva - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Neva Neva isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 03 Aug 2010
Mesajlar: 14.706

Başarı Ödülü 

Standart

Hasan Akçay´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ve islam Kuran'da söylenendir. Kanitinizi Kuran'dan getireceksiniz ki özünüz sözününüze uysun.

Kuran'a gelince (Nûr 30-31):

Inanan erkeklere söyle, bakislarini kissinlar ve apisaralarini saklasinlar.
Inanan kadinlara söyle, bakislarini kissinlar ve apisaralarini saklasinlar.

Baskalarina bakmakla ilgili
Kuran'da söylenenin hepsi hepsi
bu.

Erkekler kendi apisaralarini saklayacaklar ve baskalarinin apisarasina dik dik bakmamak için bakislarini kisacaklar,
kadinlar kendi apisaralarini saklayacaklar ve baskalarinin apisarasina dik dik bakmamak için bakislarini kisacaklar.

Çünkü Araplar o devirde don giymiyor. Kanit: ihram. Ihram Araplara ait geleneksel bi giysi olup o devirden bu devire ulasmistir. Ihram simdi hacda giyiliyor. Ihramin altinda don yok.
Sevgili Hasan Akcay,
Yani sunu mu demek istiyorsunuz, peygamberiniz ve genis anlamda tum aile esrafi veya esleri , bu ayetler oncesinde, kadinlar ve erkekler don/kulot/ic camasiri vb. benzeri giymiyordu oyle mi? Mesela peygamberinizin esi Hatice, ic camasiri, don kullanmiyordu yani? Nerede yaziyor bu konu, toplumun ic camasiri giymedigi seklinde Kuran'da, hangi sure veya ayet?
Ihram dediginiz, belli donemlerde ibadet amacli giyilen, komple bir kiyafet degil mi?

Ornegin, sizin kolunuz apisaraniz mi oluyor yani bu durumda, kolunuzu hafifce kendinize dogru bukun, bakin orada da yarik olustu neticede degil mi? Veya ellerinizi ornegin parmaklarinizi cesitli yonlere dogru bukun, orada da yariklar olusur. Ayak parmaklarinizda yariklar var mi? Burnunuzda da iki adet yarik mevcut. Siz bu mantikla mi kitabinizi okuyorsunuz, hadis kulliyatini okuyanlar da boyle okuyor, anliyor geneli degil ama cogunluk, o zaman neden ille de Kuran diye diretiyorsunuz ki!? Dik dik bakmayacaklar ve bakislarini kisacaklar(sozun ozu yani orada da bir yarik olusturacaklar), pekala, yumusak yumusak bakarlarsa ve bakislarini kismazlarsa, kacirmasalar da olur mu ayete gore? Mesela Ebu Leheb ve karisi don/kulot/ic camasiri giymeyi reddettigi icin mi, 1400 kusur senedir beddualara maruz kaliyor, elleri kurusun diye?


Hac'da giyilen ihrami kanit olarak koyabilirim mantigiyla, inanan insanlara iliskin genel bir hukme dair,don, ic camasiri bahsine giriyorsunuz ve otekileri don giymeyenler diye tanimliyorsunuz oyle mi?

Milli kimlik(!) problemleri esliginde, kitap yorumu bu olsa gerek.
O zaman su sekilde de degistirebilirsiniz, madem ki tum kanitiniz ihram, inanan kadinlarin ve erkeklerin hac'ca gitmesi de farz degildir, nasil olsa Turk'ler, Arap degildir. Ama kitabinizda iman ettiginizi belirttiginiz, Allah inananlar'a iliskin genel olarak hac'dan bahsetmis degil mi? Buna iliskin hukumlerde var ayrica.

Peki siz ne sebeple, ihramin altina kulot/camasir giymiyorsunuz hac'da, donsuz dolasiyorsunuz? Size gore, ornegin esinizle birlikte gittiginiz hac boyunca, Arap'lasiyorsunuz(ihramdan dolayi), esiniz Turk kaliyor oyle mi? Hatta diger dunya musluman ulkeleri babinda da ele aldigimizda, tum erkekler Arap'lasiyor donsuz geziyor, esleri artik hangi ulkeden gelmislerse, o ulkeye ait kaliyor yani, oyle mi?

Zeki Magamiz dediginiz kisi 1330'da hazine-i evrak dairesi kurulurken emek vermis bir hristiyandir. Kisinin soyledigini de carpitmissiniz, ne diyor orada? Sadece hac giysilerinden bahsetmiyoruz demekte degil mi? Turkiye Maarif Tarihi, Osman Nuri Ergin.

Peki Zeki Magamiz dediginiz kisi, tek tek, tum arap kadinlarini ve erkeklerini elleriyle yoklamis da, don giymediklerine mi sahit olmus? Yoksa o donem hristiyanlari da don/kulot filan giymiyor muymus?

Ihram bir kiyafet olarak, ilk defa muslumanlikla mi ortaya cikti ki!?






Oysa siz ihram demektesiniz ve muslumanliga iliskin hac ritueli esnasinda giyilen bir komple kiyafetten bahsetmektesiniz degil mi?

Kisaca hadislere vs. islam yan kaynaklarina gore hac yapip, ardindan, hadis kabul etmem, sadece Kuran derseniz boyle yorumlar uretmeniz normal. Karar verin artik, hadisli Kuran mi, yoksa sadece Kuran mi?
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 12-03-2017, 11:12
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Neva´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
...Peki siz ne sebeple, ihramin altina kulot/camasir giymiyorsunuz hac'da, donsuz dolasiyorsunuz?

Uzatip SIKMAMAK için yalnizca bu sorunuza cevap vereyim.

Hacda altina don giyilmeyen "ihram"a girdim çünkü kendileriyle birlikte oldugum insanlara ters düsmek ve onlarla kavga etmek istemedim. Tipki bu forumda ateist kardeslerimle sürekli ters düsmek ve kavga etmek istemedigim için onlarin örnegin "mâ meleket eymânukum"a sag ellerinizin sahip oldugu (cariyeler) demesini susarak onaylar göründügüm gibi.

Aslinda Kuran "Hacda ihrama girin" demiyor,
bunu biliyorum.

"Ihram"in çogulu olan hurum Mâide 1, 2 ve 95'te geçiyor ama giysiler anlaminda degil avlanma yasaklari gibi HARAMLAR anlaminda. Örnegin Mâide 95:

Size haram iken av hayvani öldürmeyin -lâ taktulus sayde ve entum hurum. Ama bu, örnegin Diyanet'in çevirisinde, "siz ihramli iken av hayvani öldürmeyin" diye çarpitilmis.

Sanki ihramli kalabaliklar yüzünden igne atsan yere düsmeyecek Kabe'de, Arafat'ta, Safa ve Merve arasinda av hayvanlari dolasip keyif çatiyormus ta onlar öldürülmemeliymis...

Oysa bir önceki ayete bakin ne deniyor: "Le yebluvennekum allahu bisey'in mines saydi tenéluhu eydîkum ve rimâhukum... -Allah sizi ellerinizin ve mizraklarinizin ulasabilecegi av hayvanlariyla dener..." Allah'in denedigi o kimseler nerdedir mizraklariyla; o saydigim kalabalik hac yerlerinde mi ya da çölde mi?
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 12-03-2017, 13:14
İlahimasal İlahimasal isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Mar 2015
Mesajlar: 4.698
Standart

İhrama girmek ve çıkmak islam uleması için av demek oluyor.Sizin için DON MESELESİ öylemi?

Neden arapların DON giymesi konusunda kanıt olarak ıhram dediniz. Ulema yalanmı söylüyor.

Sn Akçay darılmayınız ancak çorba ettiniz.

Araplar DON giyer giymez bize ne hem. Ayette DON giyin giymeyin diye bir ibare yok iken biz niye müslümanların DONUNA kadar indik anlamadım.


Müslüman kadınlar erkeklerle tokalaşmaz diye bir ayet varmı yokmu?

Gerçi bende niye soruyorsam ? Cevap vermiyorsunuz ki .

AHZAB DAN ÖNCE Zeynep mhmd'in GELİNİYDİ AHZAB DAN SONRA Zeynep mhmd'in KARISIYDI .
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 13-03-2017, 03:10
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

İlahimasal´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Müslüman kadınlar erkeklerle tokalaşmaz diye bir ayet varmı yokmu?

"Müslüman kadinlar erkeklerle tokalasmaz" iddiasini kim öne sürüyorsa bunu onlarin cevaplamasi gerekir. Benim böyle bi iddiam yok. Ben tam aksini söylüyorum: tokalasmazlar diye bi ayet olmadigina göre tokalasirlar, tokalasmalari helaldir.

"Neden arapların DON giymesi konusunda kanıt olarak ihram dediniz?"e gelince, ihramin altinda DON yok ta ondan. Ama kanit yalnizca ihramdan ibaret degil. Nûr 30-31 de kanittir.

O ayetlerde inanan erkekler ve kadinlar apisaralarini saklasinlar deniyor. Demek ki saklamiyorlarmis. Eger DON giyip apisaralarini sakliyor olsalardi saklasinlar denmezdi.

Nûr 31'in üzerinde durmamin nedeni, tokalasmanin haram ilan edilmesi için o ayetin istismar edilmesi. Ayetteki ilgili bölümün Arapçasi: yagdudne min ebsârihinne ve yahfezne furûcehunn...

Diyanet'in çevirisi: gözlerini haramdan saklasinlar, irzlarini korusunlar.
Müdahelesiz çeviri: bakislarini kissinlar, apisaralarini saklasinlar.

*

Nûr 31'deki "ferc"in apisarasi olduguna, ayetlerden kanitlar getirerek, yillar önce dikkat çektim. Edip Yüksel de kendisinin basdürtüsü dedigi konuda Mustafa Islamoglu'na yazdigi mektupta ayni seyi söylemis. Islamoglu "Nerden çikti bu?" deyince Edip, "Hasan Akay'dan" demis. 19.org'da anlatti. "Bari adimi dogru yazsaydiniz, benim adim Akcay" dedim.

Sevgili ilahimasal, siz alimlerle beni yaristirdiginiz için anlattim bu anekdotu. "Sen böyle diyorsun ama alimler baska sey diyor." Kardesim, alimler de beşerdir. Beşer sasar. Ama siz buna ragmen bana degil ille alimlere inanacaksaniz lütfen bana yazmayin. Dediklerini kâle almadiginiz birinin kendisini neden kâle alirsiniz ki. Kâle almayin, yok sayin.
Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 13-03-2017, 07:29
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Arapça ifade....: yagdudne min ebsârihinn
Diyanet çevirisi: gözlerini haramdan sakinsinlar

Arapça ifadede haramdan kelimesi yok. Uydurup ayete sokusturmuslar. Böylece inanan kadinin vajina misillu avret yerleri haramdir denebiliyor, sonra eller de mahrem yerlerden oldugu için tokalasmak haramdir...

Oysa ayette söylenen: bakislarini kissinlar. Hepsi hepsi bu. Dik dik bakmasinlar. Nelere dik dik dik bakilmayacagi ise sibakta belirtilmis: baskalarinin "ferc"ine. Ve kendi ferclerini saklasinlar -ve yahfezû furûcehunn. Saklasinlar-yahfezû: bir seyin içinde muhafaza etsinler, örnegin donun içinde. Yani DON giysinler.
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 13-03-2017, 08:27
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

"Bakislarindan kissinlar-yagdudne min ebsârihinn" ifadesinde kadin vücudunun BÜTÜN her yerini kapsayan bir haramlik yok, eller yok.

Orada söylenen: dik dik bakmasinlar. Nelere dik dik bakmayacaklari ise sibakta belirtilmis. Çünkü orda "ferc"lerden söz ediliyor ki "apisarasi"dir. Hiç kimsenin orasina dik dik bakmayacaklar.

Ve elbet kendi apisaralarini saklayacaklar:

Ve yahfezû furûcehunn
Apisaralarini saklasinlar

Yahfezû: bir muhafazanin içinde tutsunlar, saklasinlar
Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 13-03-2017, 12:37
Vefik Sami Vefik Sami isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2013
Mesajlar: 2.836
Standart

Sn Hasan Akçay;

Genelde sizin açtığınız konulara müdâhil olmam. Mesajlarınıza cevap vermem. Bir-iki defâ soru sormuş olabilirim. Ama; sizinle münâkaşadan uzak durmuşumdur hep. Gerekçem; Kur'an meallendirmedeki farklı tavrınızdır. Hiç bir din, ortaya çıktığı coğrafyada hâkim olan "dil"in gramer kuralları ve kelimelerin etimolojik yapısıyla anlaşılamaz. Dinler; "nâzil" olduğu ileri sürülen toplumun kültürü ile doğrudan ilgilidir. O kültürdeki bâzı şeyleri yasaklar, bâzılarını "restore-reforme" eder. Bâzı sosyo-kültürel ve inançsal hususları da olduğu gibi alır. Misâl; Arapların tek Yaratıcı olarak "Allah" adında bir İlahı kabul etmeleri gibi. Kelime ve kavramların anlamlarını, o toplumun kültüründen ayrıştırıp anlamlandırmak, ilgili "din"in algı ve anlaşılması noktasında ne düzeyde "doğru" sizce ? Misâl; "Mâ meleket eymânüküm" kültürel algı nedeniyle "Cariye" anlamında kullanılmış olmaz mı ? Sizin verdiğiniz anlam da "doğru" olabilir. Ne var ki bir kelime veya kavramın farklı anlamlar ihtivâ etmesi kullanıldığı konu ile doğrudan ilişkilidir. Söz konusu âyette "evlenmek" olarak çevrilen kelime sanırım cinsellik İçeriyor. Kıpti râhip Zekeriya Butros Nisâ 24'ü anlatırken, böyle bir anlamadan bahsetmişti. Kıptiler Arapçayı iyi biliyorlar sanırım. Demek istediğim şey; siz, ilgili kelimenin diğer anlamını kullandığınızda filolojik olarak "yanlış" yapmıyorsunuz belki. Ama; din bahse konu olduğunda, o toplumun kültürünün, kelimede tercih edilecek anlam ile doğrudan ilgisi olduğunu gözden uzak tutmamak gerekiyor değil mi ?

Bir dinin ortaya çıkdığı dönem kültürünün o din üzerindeki etkisini "yok" sayar ve adına "kutsal" denen metni salt kelime ve kavram düzeyine indirgerseniz, o inancı kolayca her dönemde etkin-hâkim olan kültüre uyarlamanız, başka bir deyişle, söz konusu dinin "kutsal" kitabını tekrar takrar yazmanız mümkün olur. Metnin; noktasından, virgülüne "aynı" kalmasının hiç bir kıymet-i harbiyesi yoktur.

Bu fakirin Arapçası olmadığından, başkalarının mealleri ve kelime-kavram algı tercihleri üzerinden, sizinle bir münâkaşaya girmesi söz konusu ol(a)mıyor. Başlığa müdahil olma nedenim, burada verdiğiniz kelime-âyet mealleri üzerine değil. Her ne kadar akıl kelimesi Kur'anda isim olarak geçmese de, eylem-fiil olarak "Düşünemiyor musunuz-akledemiyor musunuz ?" şeklinde bolca hitap var. Akletmek-düşünmek ile ilgili hususlar ise doğrudan mantık-muhakeme ile alâkalı. Bunun olması için de Tanrı'nın kendisini, yolunu tanıtması bâbında, ilkesel yaklaşımlar sergilemesi, öğretişler vermesi gerekirken, Allah; daha ziyâde üst perdeden - Kral, hükümdar, aşiret resi edâsıyla - emirler yağdırmakta, kurallar koymaktadır. Mevzû "lâf olduğunda "her şeye kâdir" görünmekte, eylem gerektiği anlarda bir şeylerin arkasında tam siper - Bknz. Enfâl: 33, İsrâ: 59 - oluvermektedir. Bilindiği üzere kural, kendisini var eden konjonktür ile mâlûldür. Şartlar değiştiğinde, kuralların bir hükmü kalmaz. Ama; ilkeler Tanrı yüceliğinin bir biçimde yaratılışa yansımasıdır. Tanrıda değişme, oynaklık, kaypaklık olamıyacağı için, bu ilkeler de değiş(e)mezler. Kur'an ise Mekke ve Medine dönemi doğrultusunda algı, kapsam, hitap ve yöntem değişklikleri içermekte. Tanrı nasıl olur da kendi vahyini dönemlere uydurmak mecbûriyetinde kalır ? Kur'an'ın büyük bir kısmında habire kendi kendini medheyleyen bir İlah profili karşımıza çıkar. Bir kısmında ise İslam Peygamberinin karşı karşıya kaldığı zorluklara karşı üretilmiş stratejiler bulunmaktadır. Geri kalanı da Muhammed'in çevresinde oluşmaya başlayan toplumu dizayn etmeye yönelik; sosyo-ekonomik, kültürel normlar, yaotırımlar mevcuttur. Allah her ne kadar "Düşünemiyor musunuz" dese de insana hitabında onları etkilemek için yine o insanın zaaf, beklenti ve korkularını - Bolca Cennet ve Cehennem tasvirleri - kullanmakta.

Kleptomani hastalığından muzdarip bir insanı, caydırıcı cezalar ihdas etmek tedâvi etmez; belki görece olarak, eyleme dönüşen tarafı bir ölçüde sınırlanabilir. Fakat; bu sınırlama muhtemelen, kleptomani hastasını psikolojik olarak daha da olumsuzlayacaktır. Ya da insanları hem aç bırakıp, hem de çalmayı yasaklamak bir anlam ifâde etmeyecektir. Bir yandan insanların ihtiyaçları belli ölçüde karşılanmalı, diğer yandan insan olma erdeminden uzaklaşmış birinin duyacağı "ihtiyaç" ların kıymetinin olamıyacağı öğretilmeilidir. İlkesel ve ahlâki yaklaşımı olmayan; ebedi hayat ve Cennet mukâbilinde "dürüstlük" öneren bir din/öğretiş gerçekten ciddiye alınabilir mi ?

Konu Vefik Sami tarafından (13-03-2017 Saat 13:30 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 14-03-2017, 04:49
Hasan Akçay Hasan Akçay isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 03 Feb 2011
Mesajlar: 2.369
Standart

Sevgili Vefik Sami, yazinizi okudum.

Islama sizin gibi elestirel yaklasanlara daha önce de muhatap oldum. Bir tanesi dine de karsiydi. Bertrand Russel'in dini yok sayan bir kitabini verdi bana. Okudum. Degerlendirdim ve kendisiyle uzun uzun konustum. Tesekkür ettim.

Sizin de çok ilginç buldugum sözleriniz var. Tesekkür ederim.

*

Islam dininde
kadinlara bakmak ve tokalasmak konusuna dönersek
Kuran bu konuda erkeklere dair ne söylüyorsa
kadinlara dair onu söylüyor.

Yani Kuran'da söylenen esas alindiginda

erkeklere bakmak ne kadar haram ise
kadinlara bakmak o kadar haramdir...

ve erkeklerle tokalasmak ne kadar haram ise
kadinlarla tokalasmak o kadar haram.

Nûr 30: Erkekler bakislarindan kissinlar ve apisaralarini saklasinlar -yaguddû min ebsâr ihim ve yahfezû furûc ehum
Nûr 31: Kadinlar bakislarindan kissinlar ve apisaralarini saklasinlar -yagdudne min ebsâr ihinne ve yahfezne furûc ehunne

Bir de Nûr 60 var. Orda deniyor ki

Cinselligi kalmamis yaşli kadinlarin
giysilerini atmalari caizdir -leyse aleyhinne cünahun enyada'ne siyabehunn

Cinselligi kalmamis yaşli erkeklerin
giysilerini atmalari caizdir diyen ayet yok.
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 18-03-2017, 11:45
Engse Hohol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Engse Hohol Engse Hohol isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Feb 2010
Mesajlar: 1.879
Standart

Cuma günü cuma namazına yarım saat kala Trump - Merkel görüşmesi oldu. Görüşmeden sonra Merkel, Trump ile tokalaşmak istedi ama Trump tokalaşmadı. Gerçek mi bilmiyorum ama bir iddia'ya göre Trump, cuma namazı için abdest almıştı ve cuma namazına kadar abdestini tazelemek istemiyordu. Merkel ile tokalaşsaydı abdest tazelemek zorunda kalacaktı.

islamın yıkıma uğraması karşısında müslümanların, el-lah'ı ayakta tutundurabilmek için yalanlar söylemeleri kaçınılmazdır. hohol : aesir
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 13:41 .