Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Politika

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #281  
Alt 30-06-2020, 02:01
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.667

Onur Üyeliği 

Standart

Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili spartacus;komünist jargonu/literatürü bir kenara bırakın..Sömürü,mülkiyet,üretim araçları,feodalizm filan..Bunları boşverin..
Ben size paleolitik dönemdeki insanlardan bahsediyorum..Yani atalarımızdan..''Ön teker nereye giderse,arka teker de oraya gider'' diyorum..
Paleolitik çağda olsun isterse modern çağdaki kabileler olsun, kendi inancınla öne sürdüğü gibi değil, bilim diyorum, akıl diyorum, saçma sapan jargon diyorsun.

İnsan türünün, çevre, ortam ve koşula göre yetiştiğini ama dile getirdiğim ifadeler sistemin ne olduğu, nasıl işlediği üzerine olduğu, dolayısıyla sistem olmakla zaten kurulabilir, değiştirilebilir bir FORM-YAPIDAN söz ettiğimizi hala öğrenemedin?

Sonra, bu kadar kaderci baskı, propagandası nedir ya?
Burjuvazi, feodalite ile çatışırken, köylüye toprak demişti. Eken o, biçen o, öyleyse toprak köylünün demişti. O dönemde senin gibisi çoktu, aristokrat -ama onlar aristokrat idi, soylu sınıfındandı, beyler, ağalar soylu, diğerleri soysuz-, onlar da senin gibi saçmai alakasız şeyler öne sürüyorlardı. Miras hakmış, kutsalmış vs, halbuki miras denen şey, hukukun değil, hukuksuzluğun meşru zeminidir -ki ayrı konu.

O zamanlarda Ahlaksız demiş ki;
Maraba, marabadır, ağa da ağadır, bu doğuştandır, mülkiyet alınamaz vb. (Spartacus çıkıp demiş ki, mesele o değil, sen mülkiyetin alınamacağını iddia ettn, o yüzden sana bu tarihsel gerçek dile getirildi, demek ki neyniş, yanılıyormuşsun...
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bugün ateistler veya ağalar işaret edilerek veya komünist bir köy işaret edilerek,gelecekle ilgili bir perspektif ortaya konamaz..İnsanları böyle manipüle edemezsiniz..
Demişsin, oysa öncesinde;
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir yerde kölelerin olduğunun söylenmesi,başka yerlerde de olacağı anlamına gelir..
Bir yerde köle olması demek eğer, her yerde olacağı anlamına geliyorsa, bir yerde komünist bir yerleşim olması demek de -> her yerde olacağı anlamına gelir.

mantığını görüyor musun(bu kaçıncı kez dile getirişim, bu yöntemin sığ, yobaz, dinci ideoloji, sistemin, dinsel mantığın yerleştirdiği mantalite ve şartlanmışlık karakteri gereği, akıl-mantık devre dışıdır, defalarca dile getirdiğim ahmak-safsatası yöntemi.) Meğer amacın manipüleymiş, bu akılsız ısarın bu yüzdenmiş...

Anlamıyorum ki, sistemi bilmiyorsunuz, ekonomi-politik hiç bir kavrama hakim değilsiniz, bilimsel yaklaşamıyorsunuz, her konuyu inanç eksenli, kişiler eksenli saptırıyorsunuz, sosyo-ekomik, soyo-politik bir konuda, ekonomi-politiğe girmeyin diyorsunuz...

O kadar anlatıyorum;

Diyorum ki, sen kafası inek, gerisi balık form arıyorsun(bu kendi koyduğun şart-lanma!), sonra da hani ara form, madem su'dan, karaya geçildi diyorsun.

Sana nasıl anlatmalı, ara form demenin, kafası inek, gerisi balık olmadığını? Anlatılsa bu sefer bırakın bu materyalist jargonu diyeceksin

Aslında her formun bir ara form olduğunu nasıl anlatmalı. Aha bu balık diyorsun, nasıl olurda memeli bir hayvana dönüşür, işte balıkkkk işte karada yaşayan inek diyorsun, ben de sana diyorum ki, o, o zaman balık gibi, o an öyle(!) Evrim ise bir anlık değildir ve koşullara(aha yine koşul dedim) hareket mekanizmaları , adaptasyon faktörü, etki-tepki süreci var..

Önce evrim konusunu bilmen, anlaman, kavraman gerekir, önce üretim ilişkileri nedir, ekonomi-politik sistemlerin temeli nedir, bunları birbirinden farklı kılan faktörler, temeller neydi, Japonya'da yaşayan toplum ile Afganistanda ki neden farklıdır(daha bunu anlayamıyorsun). Kısaca bilmediğin konularda dedikodu tarzında konuşuyorsun...

Etki-tepki => BİLİNCİN temelidir, her şeyi bir yana bırak, bir sistemin süreci, etki-tepki sürecini de beraberinde getirir, işte o etki-tepki süreci, bilinçlenmeye dönüşür...

Yani inandığınız gibi ortada her şeyin önceden belirlendiği ve asla değişmez Levh'i Mahfuz yoktur. Yobazlık ve bağnazlığın esası, statüko da, böylece değişime direnmektir

Evde, kedi ile köpek aynı kaptan su içiyor, birlikte. Sokakta ise köpek ve köpek birbiriyle kavga ediyor, aynı poşetten yemiyorlar. Neden? Koşullar o koşullara evdeki o kedi-köpek de düşürülse, bir süre sonra ayn kaptan yemecekleri gibi, birbirine de düşeceklerdir...

Adaptasyonun temelinde koşullar yatar, bizde diyoruz ki, koşullar böyle olduğu sürece insanlık da böyle olacak, bu koşulların getirdiği karaktere de sahip olacak. O sebeple mesele insan bu mudur, şu mudur tarmışması değildir -bu anlamsız!-, mesele öncelikle koşulları çözmek ve değiştirmektir...

Şimdi baktığın dünyada türler şu an nasılsa öyle görünüyor olmaları, asla değişmeyeceklerine dair DAYANAK olarak sunulamaz, sunuluyorsa bu akıl, mantığı bir yana bıraktım, andavallıktır. Bir buz topunu alıp, aha bak, buz, demek ki bu asla erimeyecek demek, sebep sorulduğunda işte görmüypor musun şimdi buz! demek daha nasıl ifade edilir ki?
Biz dersek ki, ama öncesinde su idi, o suyun olduğu zamanlarda da buz görülmüş, demek ki bu buz, her zaman buz idi gerekçeleri de anlam taşımıyor - komünal toplumlar kölelik, tecavüz, hırsızlık gibi kavramları bilmiyorlar... Mal, mülk yoksa hırzılık da yok, ölülerini dahi neyi var, yoksa öyle gömüyorlar. Elbisesi, asası, mızrağı geç dönemlerde altın, gümüş neyi varsa vb mülk değil, ihtiyaçtır özünde ve haktır... Bir şeye sahip olmak, başkalarını da o şeye sahip olmakta alı koyuyor, mahrum bırakıyorsa ancak o zaman mülk olur. Örneğin benim ayakkabım var diye, başkaları aykakkabı sahibi olamıyosa, ben,im toprağım oluna başkaları toprak edinemiyorsa-ve devlet vs tapu parçası da veriyorsa- mülke dönüşür...

Küçük çocuklarla yapılan deneyler de var, bir süre, çocuklar oyuncaklardan mahrum bırakılmadığında hem birbiriyle paylaşıyorlar hem de oyuncaklarını parçalamıyorlar, ayrı-gayrısı gelişmiyor, ama oyuncaktan mahrum bırakılmış bir toplulukda, bir kaç oyuncak varsa birbirine düşüyorlar...

Toprak dediğin nedir, doğadır, fabrika dediğin nedir binadır, kim eker, biçer insan, kim inşa eder, yapar insan...

Oysa konumuz bu değil;
sistemi irdelemek.
Kapı çalışmıyor.
Bakarsınız neden çalışmıyor, sistemi, ilişkiyi(ilişki halindeki parçalar da dahil) incelersiniz. Teşhis koyarsınız.

Bu komünist jargon değildir, akıl ve mantıktır, bilimdir, yol-yöntem budur.

Ama çıkarda günlerdir, ama Alinin kapısı kahverengi, bak Velinin kapısı çam ağacındanmış diye tartışırsan, oradan bakınca trene benzeyip, benzemediğimi sormak zorunda kalacağım.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #282  
Alt 30-06-2020, 16:01
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.234
Standart

kartopu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sen sömürünün ne olduğunu bu kadar yazılanlardan öğrenme şimdi de hayvan hakkı savunucusu ol.
Siz komünistlerin önüne hangi kanıtı getirirsek getirelim kavramları eğip bükeceksiniz belli ki.
Sömürünün anlamını keyfinize göre eğip bükersiniz, eşitliğin anlamını eğip bükersiniz. Müslümanların ayetleri bükmesi gibi.

Hayvan hakkı savunucusu değilim, etin her türlüsünü yerim. Bu davranışım kapitalist duruşumla tutarlıdır, uyumludur.
Ancak siz et yerseniz komünist tavrınızla tutarsız davranmış olursunuz.

Yumurta yiyen bir komünist, Allah var diyip namaz kılmayan müslüman gibi tutarsızdır.
Alıntı ile Cevapla
  #283  
Alt 30-06-2020, 16:26
Ahlaksız - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Ahlaksız Ahlaksız isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Jul 2012
Mesajlar: 8.493
Standart

''Gelecekte tüm Dünya'da komünizm hakim olmayacak'' demiyorum sevgili spartacus..

Komünist köy ile köle insanlar farklı şeyler..Bir yerde sistem/rejim var,diğer yerde insan davranışı/sosyoloji/psikoloji var..
Dünya'da şu an ''Komünist bir köyün'' var olmasından yola çıkarak,gelecekle ilgili beklenti içine girilmesinin rasyonel olmadığını söylüyorum..Dünya'da şu an ''yamyamlık yapan bir köy'' işaret edilerek,gelecekte insanların yamyam olacağını söylemek gibi bir şey bu..
Paleolitik dönemde bazı yerlerde (Amerika mesela) köleliğin olması,başka yerlerde de köleliğin olabileceğini düşünmemizi sağlar..Dediğim bu..

Size dedim ki ŞİDDET olmadan,bu işi yapamazsınız..Lafla/yazıyla bu iş olmaz..Lafla/yazıyla mesela bir DİN yaratabilirsiniz ama sistem değişikliği yapmak mümkün değil..Yapılan sosyalist/komünist devrimler de,zaten şiddete başvurulmuştur..Şiddete başvurduğunuz zaman da,kapitalistlerden zerre farkınız kalmaz..İki ucu b.klu değnek..!

komünal toplumlar kölelik, tecavüz, hırsızlık gibi kavramları bilmiyorlar... Mal, mülk yoksa hırzılık da yok, ölülerini dahi neyi var, yoksa öyle gömüyorlar. Elbisesi, asası, mızrağı geç dönemlerde altın, gümüş neyi varsa vb mülk değil, ihtiyaçtır özünde ve haktır...
Şu yazdıklarınız tamamen yanlış..Önünüze kaynakta koydum,yine aynı şeyleri söylüyorsunuz..

Ayrıca KEDİ ve İNSAN kıyaslamanız da ZIRVADIR..!
Alıntı ile Cevapla
  #284  
Alt 30-06-2020, 17:35
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.234
Standart

''komünal toplumlar hırsızlık kavramını bilmiyorlar'' mış mış mış...
bir insanın buna ciddi ciddi inanması fazla safça.

Bir yerde hırsızlık olmuyorsa bu onların hırsızlığı bilmemesinden değil, çalacak bir şey bulamadıklarındandır.

doğa herkese yetecek kadar ürün vermez.
örneğin trüf mantarı doğada nadir bulunur, 100 kişilik köyde 1 lokmalık mantar anca çıkar.
o mantar eşit paylaşılamaz ve ona sahip olan her kimse diğer 99 kişi arasından hırsızlık yapmak isteyenler mutlaka çıkacaktır.

ayrıca o komünal toplumlar bir arının kovanından balını çalmamışlar mı.
bir tavuğun altından yumurtasını çalmamışlar mı.
hırsızlığı gayet iyi biliyorlar ve uyguluyorlar.
Alıntı ile Cevapla
  #285  
Alt 30-06-2020, 22:06
kartopu kartopu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Dec 2014
Mesajlar: 3.695
Standart

Yıldıztozu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Siz komünistlerin önüne hangi kanıtı getirirsek getirelim kavramları eğip bükeceksiniz belli ki.
Sömürünün anlamını keyfinize göre eğip bükersiniz, eşitliğin anlamını eğip bükersiniz. Müslümanların ayetleri bükmesi gibi.

Hayvan hakkı savunucusu değilim, etin her türlüsünü yerim. Bu davranışım kapitalist duruşumla tutarlıdır, uyumludur.
Ancak siz et yerseniz komünist tavrınızla tutarsız davranmış olursunuz.

Yumurta yiyen bir komünist, Allah var diyip namaz kılmayan müslüman gibi tutarsızdır.
Yine anlamamışsın Komünizm bir irade sonucu işleyen bir sistem değil Tolumsal denetim sistemi yani insan insanı denetler. Devletin yerin insanlar almıştır. Aç gözlü olsan ne olacak biriktirecek bir şey yok mülkiyet yok sermaye birikimi yok hava atmak yok caka satmak yok. İnsan niçin çalsın çalması için bir sebep yol her şey var kimseden saklanmıyor satamazın gerekte yok çünkü alıcı yok.

Ne sömürülen var ne satın alan. et de yenir yumurtada keyfin bilir. Hayvanda sömürülmez Tabii bunu anlayamazsın çünkü kafan zengin olma hayali ile dolu.

Yoksa yumurta yenmez mi dediler sana. Senin kaben kaçmış hatırlatayım kabe de tanrıda insandır.

Sen bizim tutarlığımızı boş ver milli piyango bileti aldımlı zengin olmak başka şansın yok Hayel de bir yere kadar.
Alıntı ile Cevapla
  #286  
Alt 30-06-2020, 23:27
Ahlaksız - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Ahlaksız Ahlaksız isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Jul 2012
Mesajlar: 8.493
Standart

kartopu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Hayvanda sömürülmez
Karşınızdaki kişilerin ne dediğini görmezden gelip,kendi söylemlerinizi ısrarla lanse etmeye devam ettiğiniz sürece,benim gibi insanlar KOMÜNİZM İNANÇTIR demeye devam edecektir..Çünkü,bu tavır,inançlı insanların tavırlarıdır..

Komünist olduk..Peki..Ne yiyeceğiz?
Et mi,meyve mi,tahıl mı?
1-Et..
Hayvanları yatırıp kesmeye hakkınız olduğunu size kim söylüyor?
2-Meyve..
Ağaçlara müdahale etme hakkınız olduğunu size kim söylüyor?
3-Tahıl..
Diğer hayvanların yaşam alanlarını işgal edip,tahıl yemenizin bir hak olduğunu size kim söylüyor?

Bir kapitalistten zerre farklı düşünmüyorsunuz ama hayalini kurduğunuz komünist toplum için kendinizi paralıyorsunuz..
Kapitalizmin farklı bir versiyonu bu
Alıntı ile Cevapla
  #287  
Alt 01-07-2020, 05:50
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.667

Onur Üyeliği 

Standart

Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
''Gelecekte tüm Dünya'da komünizm hakim olmayacak'' demiyorum sevgili spartacus..

Komünist köy ile köle insanlar farklı şeyler..Bir yerde sistem/rejim var,diğer yerde insan davranışı/sosyoloji/psikoloji var..
Dünya'da şu an ''Komünist bir köyün'' var olmasından yola çıkarak,gelecekle ilgili beklenti içine girilmesinin rasyonel olmadığını söylüyorum..Dünya'da şu an ''yamyamlık yapan bir köy'' işaret edilerek,gelecekte insanların yamyam olacağını söylemek gibi bir şey bu..
Paleolitik dönemde bazı yerlerde (Amerika mesela) köleliğin olması,başka yerlerde de köleliğin olabileceğini düşünmemizi sağlar..Dediğim bu..
Tamam da Ahlaksız, BEKLENTİ'ye girmek diye bir kriterimiz yok. Gereği yok.
Hani inanç eksenli, iyi-kötü, dost-düşman eksenli yanlış siyasetten söz etmiştim, ifadelerimi o şekilde değerlendirme, ben öyle yazmıyor ve bakmıyorum.

Kapitalizmden, komünizme geçiş bir süreçtir. Örneğin sosyalizmi var-eden, anlamlı kılan kapitalizmdir, gelecekte varsayılan herhangi bir beklenti değil.

Şu an'ın dünyası ve insanı, hem feodalizmin, hem de kapitalizmin bilinç düzeyi, yaşam biçimine o düzeyde mecburi, adapte durumda ki, ifadelerim garip geliyor veya zaten alternatif bilmiyorlar. Onca kargaşanın içinde, temel basit olmasına rağmen zor sanılıyor.

Kapitalizmin de, evvel sistemlerin de temelinde o kadar basit, kaba faktörler var ki, bu bağlamda çözümlemekte çok basit. Bilimsel olarak basit. Zor olan üst-yapı, yani sistemin meydana getirdiği kültürü, biilinci-ya da daha doğrusu boş, bilinçsiliği-, egemen, hakim politika ve uygulamaları vb aşmaktır. İşin zor yani ekonomi-politikle ilgili, teoriyle değil.

feodalizmin direnci 500 yıl sürdü, orada mesele teorik olarak feodalizmin çözülmesi değil, işte günlerdir ve yukarıda dile getirdiğim gibi, alt-yapının işlevi ve üretim ilişkilerinin yerinde duruyor olması, üst-yapı(toplumsal bilinç, kurumlar, inançlar, adaptasyonlar-şartlanmalar, örf ve adetler) sorunun aşılmasıdır.
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Size dedim ki ŞİDDET olmadan,bu işi yapamazsınız..Lafla/yazıyla bu iş olmaz..Lafla/yazıyla mesela bir DİN yaratabilirsiniz ama sistem değişikliği yapmak mümkün değil..Yapılan sosyalist/komünist devrimler de,zaten şiddete başvurulmuştur..Şiddete başvurduğunuz zaman da,kapitalistlerden zerre farkınız kalmaz..İki ucu b.klu değnek..!
Etki-tepki. Ancak şiddetten yana olmamak başkadır, iradeden bağımsız, yani elinizde olmayan ve elinizden çıkmayan şiddet başka.
Şiddete egemen olan başvurur, çıkarları gereği, haliyle çatışan sınıfların karşıtlığı kaşınılmaz olarak şiddete varır.
Ama bu mutlak değildir, nasıl ki kapitalizmin gelişine karşı feodalizm şiddetle direndi ise, burjuvaları hapislere attı, meydanlarda yaktı ise(örneğin Bruno), bu savaş 500 yıl(!) sürdü ise, orada şiddet hakim olanın şiddetidir. Egemendir çünkü ve egemenliği hakkında kaygıya düştüğü an baskı ve şiddete yönelir, öncesidne ve beraberinde ise bir çok sosyal faktörü kullanır, din, gelenek, görenek vb gibi....
Sonuç olarak kapitalist devrimler gerçekleşti, dün burjuvazaları asanlar, devrim sürecinde yargılandı ve giyotine gitti.
Her devrim sürecinde, devrimciler şiddetten yana değildir -zarar görür, zarar verir-, ancak egemen olan iradi olarak statoküsundan vazgeçmediği koşullarda çatışma yaşanır, bu mutlak değildir, önemli coğrafyalar, merkezler kaybedilirse, diğer ülkeler de zımmen geçiş sağlar - yani feodalite yenilgiyi kabul ettiğinde gerçekleşir- kapitalizmin tarihinde görüldüğü gibi...

Ben bir çok işçi direnişine katıldım, bir çok işçi dinledim.
Şimdi diyelim ki, 100 işçi çalıştırıyorsun. Bu 100 kişilik emekten elde ettiğin ürün ve kar, diyelim ki, 200.000 TL. (brüt değil net kar dedim)
İşçi 2.500 TL maaş alıyor olsun, geçinemiyor.
Zam ister değil mi?
İstedi, patron dalga geçti, kim bu işçilerinaklına böyle REZİL(!) fizikrielr sokuyor diye bazılarını sözde tespit etti, işten attı. Diğerlerini de atmakla tehdit etti -> Despotik, mobbing, TERÖR->şiddet.
Şimdi burada çıkar çatışmasının kaynağı nedir?
Hasılı, işçinin çıkarı, patronun çıkarına terstir. ancak dünya da milyar işçi varken, patron sayısı daha azdır ve çatışma ilişkilerin kalbindedir)
İşçiler hem işten atılan arkadaşlarının geri alınmasını istediler he de zamn talebinde ısrar ederek İŞ BIRAKTILAR.
Patron jandarmayı çağırır.
O silah zoruyla işçileri fabrikadan atar.
İşçiler dışarıda çadır kurar ve direnir.
Yine jandarma gelir ve çatırları yıkar...

Bu ne için?
500TL zam istedikleri için.
Oysa patron tek başına 200.000 TL alıyor ve geçim değeri 2000.000 iken, işçi 2.500 Tl alıyor, üstelik tüm o satılan ve kar edilen ürünü de işçiler üretiyor.

Eğer patron 500 TL zammı kabul ederse, bu durumda kar'ı, 200.000 TL değil, 150.000 TL olacaktır.
Yani bu talebi kabul ederse, er ay 50.000TL'den olacaktır. Büyük patronlar ise, milyon dolarlarla konuşur, dolayısıyla 50 milyon dolar artı kazanacağını bildiği zaman, coğrafyalarda insan, toplum tanımaz... Laf da anlatamazsınız çünkü çıkar politikasında, sermayenin karakterinde, bu tarz duygusal faktörler yok(temelinde yok, örgütlenişinde yok, mantığında yok)
Şimdi patronu özel olarak kapitalist bilinçle yetiştirilmesi gerekir mi? Hayır.

Daima söyledim, politiklar, hükümetler, basın-yayın, medya, eğitim tümünü de egemen sınıfın çıkarlarınca, otomatikman örgütlenir.

Böyesi bir koşul, ortamda, modern köleler, ilk-elden(ilkell) ve baskın, empoze olarak egemen kültürü, karakteri, modeli alır.
ne zaman ki çıkarlarının farkına varırlar, o zaman kendi çıkarlarıyla, biat ettikleri arasında çatışma yaşanır.

Bu basit örnek, dünyayı da böylesine belirgin temelde, büyük balıkalrın(aronalrın) çıkarları yönetiyor, öyle ki şimdi, şu an nerede bir savaş varsa, orada baronların sermaye esaslı çıkarları söz konusudur, bunun içindir.

Kapitalizmi çözmedikçe şiddet çözülemez... Elbette çözüme karşı da sistem şiddetle direnecektir.

Son olarak kör törer, bireysel, kişisel eylemlere karşıyım, bu benim ve kişi iradesindedir(mümkündür), ama bilinçlenmiş, örgütlenmiş milyonların, kendilerine karşı sistemin dayattığı mobbing, terör, şiddete karşı, toplumsal şiddetin olabilirliği gerçeği, OLGUDUR. iradem de değildir, ret etmekle, kabul edip, etmemele ilgisi yoktur, irademden bağımsızdır.
İrademde olsa, ey kapitalizm, artık vazgeç derim, ama değil...
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Şu yazdıklarınız tamamen yanlış..Önünüze kaynakta koydum,yine aynı şeyleri söylüyorsunuz..

Ayrıca KEDİ ve İNSAN kıyaslamanız da ZIRVADIR..!
Koyduğun kaynağ, SDINIFSIZ TOPLUMDAN, SINIFLI TOLUMLARA geçiş sürecini anlatıyor.
Haliyle oradan çıakrtılan sonuç, demek ki sınıflı toplumlar sonradan açığa çıkmış, iddia ettiğin gibi Homo Sapies'in tarihinin bir parçası değilmiş.

Sonra bazı alet, edevatlardan bahsettin, mülkiyet dedin -ki hiç birisi de mülkiyet değil-, bunları da 35.000 yıl önce Sapienslerin bulduğu kullandığın söyledin, oysa Homo Habils olmalıydı...

İNSANI da kedi ile kıyaslamadım, işte kapasite sorunu, bunu aşamıyoruz. Metaforları bir türlü anlayamıyorsun.

CANLILARIN DAVRANIŞLARI KOŞULALRA GÖREDİR, ANA TEMA budur.

Bırakın insanı, kendi türüne dah vahşi davranış sergilen hayvanlar dahi, bir ev-aile ortamında yaşadığında, FARKLI DAVRANIŞ sergiliyorlar.

Günlerdir, merkeze koyduğun günümüz insan davranışlarına karşı, diyorum ki, sistem kapitalizm, tabi ki kapitalizm koşulalrında yaşayan, yetişen, adapte olan isan öyle davranacak!

Sonra diyorsun ki, bu insanlarla şu ya da bu, işte sosyalizm, komünizm mümkün mü? DEĞİL!!! O sebeple ne deniyor, kapitalizmin koşulalrı ortadan kaltığdna bu insan, bu insan olmayacak...
Şu ya da bu davranış dediğin ÜST-YAPI'dır, ALT-YAPIYA bağlı gelişir, sistemleri oluşturan, belirleyen de ALT-YAPIDIR, o yapı değişmedikçe, ÜST-YAPI değişmez. Ancak ne mümkündür? Bilinç ve farkındalık mümkündür, bu değişim açısından muhtevadır.

O yüzden de insanlarla yapılan deneylerden bahsediyorum.

İnsanın davranışlarını ve karakterini belirleyenin çevre ve koşullar olduğunu söylüyorum.

Sana anlatılan budur, ama sen de anlama katsayısı sıfır.

Kedi ve köpek örneği ise, yine evdeki ve sokaktaki kedi, köpek KIYASIDIR.

Burada parmak Ay'ı gösterdiğinde, parmağa değil Ay'a bakman gerekir.

Kısaca koşullardan szö ettiğimi söylemiştin vs, sana göre koşulalrın anlamı yoktu, e kadar anlamlı ve belirleyici olduğu izah edildi...

Zırva olan koşulların önemi olmadığı, koşulalr değişse de insan, canlı davranışalrının değişmeyeceği görüşündür ki, bu bilim dışıdır, fizik, kimya, biyoloji, sosyoloji, akıl, mantığa aykrıdır.

Feyiz aldığı yerler gereği gerizekalı demiş ki, ilkel kabilelerde hırsızlıki tecavüz vb gibi kavramlar bilinmiyormuş, hadi oradanmışım. (bilinmediğini söylemiştim). Dil'de karşılığı olmayan kelimeler bunlar....

Oysa bu gerizekalı, "6 yaşında çocuğum kucağıma otursa erekte oluyorum" diyen yobazların yetiştirdiği, cehalet ve takıntılarını aşamamış, bu konuda diyor ki, "sokakta kadın görsem akılımdan tecavüz geçiyor".
İşte koşullar önemli, yetiştiği ortam gereği, bilgisi, bilinci, cehaleti, edinimleri, eziklikleri, uzaklaştırıldıkça saplantıya dönüşmüş halleriye orta yerde.
Hatta akıl-mantığın kullanımı dahi, yetişilen ortam, çevreye ve böylece tabiki empoze, şartlandırılmışlığa, içi boş veya dolu beyine göre değişebiliyor.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #288  
Alt 01-07-2020, 08:09
kartopu kartopu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Dec 2014
Mesajlar: 3.695
Standart

Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster

Komünist olduk..Peki..Ne yiyeceğiz?
Et mi,meyve mi,tahıl mı?
1-Et..
Hayvanları yatırıp kesmeye hakkınız olduğunu size kim söylüyor?
2-Meyve..
Ağaçlara müdahale etme hakkınız olduğunu size kim söylüyor?
3-Tahıl..
Diğer hayvanların yaşam alanlarını işgal edip,tahıl yemenizin bir hak olduğunu size kim söylüyor?

Bir kapitalistten zerre farklı düşünmüyorsunuz ama hayalini kurduğunuz komünist toplum için kendinizi paralıyorsunuz..
Karşınızdaki kişilerin ne dediğini görmezden gelip,kendi söylemlerinizi ısrarla lanse etmeye devam ettiğiniz sürece,benim gibi insanlar KOMÜNİZM İNANÇTIR demeye devam edecektir..Çünkü,bu tavır,inançlı insanların tavırlarıdır..:
Sn Ahlaksız Sömürünün tarifi yüzlerce kez söylendi Sömürü insanın ödenmeyen hakkı Bu ödenmeyen hak kapitaliste artık değer olarak döner.
Şimdi bu tarife göre Hayvan hangi kapsama giriyor. Et tüketimi daha sömürü tarifi ortada yokken vardı. Meyve de öyle .

Sen kafandan bir tarif hayal ediyorsun bunun suçunu da komünistlere yüklüyorsun. Ondan sonrada inanç diyorsun. Sömürü bilimdir buluştur.

Ayrıca komünistler inançsız insan değildir kendi davalarının eninde sonunda olacağına inanırlar. Buna da ideal derler.

Sen bu işlere girme batarsın Soru sor cevaplayalım.

Ayrıca komünizm kapitalizm in farklı versiyonu değil ters dönmüşü. Sana cahil demek istemiyorum çünkü kendi alanında oldukça iyisin.

Komünizm hayal değil istersen tarihte bir gezin insanlar özel mülkiyet yokken nasıl yaşamışlar nasıl paylaşmışlar Komünizm de üretim araçlarının en gelişmiş ortamında paylaşımı anlatır .
Alıntı ile Cevapla
  #289  
Alt 01-07-2020, 11:49
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.234
Standart

Bu komünizm sözde insanca yaşam vaadiyle ortaya çıkmıştı değil mi.
Şu komünistlerin tavrına bak, üçü de zorba. Biri itiraf etti zaten kelle kesmeyi arzuladığını.
Komünizmin zorba tarihi de ortada, şu anki zorbalar da ortada.

Bir de kapitalizmi zorbalık içerdiği için eleştirirler ya komedi.
Tüm bu zorbalıklar insan doğası hakkında söylediklerimizi haklı çıkarıyor.

Komünizme din derlerdi de karşı çıkardım, şimdi görüyorum ki bunlar dogmatik ve takıntılı hale gelmişler.

kartopu´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
komünistler inançsız insan değildir kendi davalarının eninde sonunda olacağına inanırlar.
sizde şey var mı mesela yatmadan önce Das Kapital'den iki ayet okursan komünizm cennetine gidersin diyen hocalarınız.
dinlerde olur ya genelde böyle şeyler ondan sordum.
Alıntı ile Cevapla
  #290  
Alt 01-07-2020, 11:55
bilgivehis bilgivehis isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 30 Jul 2016
Mesajlar: 1.734
Standart

Yıldızın tozu ve ahlaksız, olmayan komünizmden niçin bu kadar rahatsızsınız?
Henüz hayali dahi doğru dürüst yapılmamış bir sistem sizi neden bu kadar geriyor?
Bu derece gerilen, korkan kapitalistlerdir, onlardan daha fazla gerilmenize sizce ne denir?
Siz ne dersiniz bilemem ama bizde buna maaşlı trol denir.
Ateist gibi geçiniyorsunuz ama tek yaptığınız dini yüceltmekten ibarettir.
Açıkça da söylediniz, biriniz dini komünizme tercih ederim dediniz, öbürü de din hep olacak savunması yaptınız.
Bakın işte ateistler bile dini savunuyor psikolojisi yaymaya çalışıyorsunuz.
Evet siz tartışmıyorsunuz, açıkça trollük yapıyorsunuz.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 09:07 .