"Kart" darbecilerle "Taze" darbecileri koruma çabası yada bir yalanın anatomisi!

[wiperandcleaner]

Bir iki gündür bazı çömez cunta sevdalıları güya argüman diye bir şeyi ortaya koyup duruyor: "Evren neden yargılanmıyor, akp anayasanın geçici 15. Maddesini neden değiştirmiyor vs"

Bunu kimler söylüyor?

Türkiye'de gerçekleştirilmiş 5 darbe içinde "cici darbeler" olduğunu söyleyenler, mesela 27 Mayıs için "Devrim" diyenler söylüyor bunları.

27 Mayıs'ın faillerinden birisi bu gün ortada olsa bunlardan hiç birisi çıkıp yukardaki samimiyetsiz istekte "Evren" yerine onun adını (mesela Ragıp Gümüşpala vesilesiylede olsa darbenin lideri konumunda gelen Cemal Gürsel) anarak aynı talebi gündeme getirirler mi?

Darbe anayasasın değişmesi ne zaman gündeme gelse "hayır, olamaz bu işi ancak biz(kastedilen Beyaz Türkler) yaparız, sizin haddinize mi?" diyenler hiç böyle bir şeyi yapabilir mi?

"Evren neden yargılanmıyor" diyenler darbe anayasasının değişmesi önünde bariyer olmakla kalmıyor, "Evren yargılansın" diyen bir savcıyıda doğduğuna pişman ediyor, o savcı Sacit Kayasu!

Meslekten ihraç edilen Kayasu AHİM kararıyla İstanbul Barosu'nun kapısını Avukatlık için çalıyor ancak Taksim'e çıktıklarında "Darbeci baro taksime hoş geldin!" pankartını gördüklerinde bozuk çalan bu baro, "Evren yargılansın" diyen bu eski savcının müracatını reddediyor!

Bu gün "Evren niye yargılanmıyor" diyen bu çakma atni-cuntacılar mesela 28 Şubat ve failleri hakkında acaba ne düşünüyor?

28 Şubat 12 Eylül'den sonra yaşandı, daha taze bir hadise.

Bu isimleri "28 Şubatçılardan hesap sorulsun" derken görmek bir yana 28 Şubat'la hesaplaşılması ihtimalinden tir tir titrerken görüyoruz ve Çevik Bir savcılar karşısına çıkarıldığında "bunlar rövanş alıyor" diye ağlaşırken.

Peki o halde bu 12 Eylül ve Evren muhabbetinin anlamı ne?

Çok basit:

1-Kart, eskimiş darbeci-cuntacılarla yeni, taze darbeci-cuntacıları koruyup kollama çabası. Silivride yargılanan hempalarıyla dayanışma girişimi ve bu darbeciler üzerine giden devlet iradesini manipüle etme çabası.

2- Kuyruk acısı

Sadece kendilerini düşünen "önce vatan" değil "önce Beyaz Türkler" diyen bu bir avuç azınlık içinde, 12 Eylül'e giden yolda darbeye sözde meşruiyet sağlayacak bütün eylem ve söylemlerde katkıları olanlardan da yer alıyor

Darbe bunların narin antrikotlarına dokununca o gün bu gün bunca darbe yaşamış bu ülkedeki tek darbe sanki 12 Eylül'müş gibi çığırıp ağlaşıp duruyorlar.

Bunların onun bunun "our boys"u Evren takıntısı demokrasi adına, anti militarism adına değil!

Kimseyi kandıramazlar.

Türkiye, yıllarını çalan bütün darbecilerden ve Evren'den de hesap sormalıdır.

Ancak bu ülke bunu daha dün denecek bir tarihte "sarı kız" "ay ışığı" "eldiven" kalkışmalarına yeltenenlerden hesap soramadan yapamaz.

Hele hele bu "Beyaz Türkler"in ağzı bakış açısı ile hiç yapamaz.

Kart darbecilerin hesap vermesinin anlamı semboliktir, taze darbecilerin hesap vermesi ise çok daha derin, anlamlı ve önemlidir.

Evren'in yargılanmasını talep etmek, darbe anayasasının değiştirilmesine karşı direnenlerin değil, bizler gibi bu anayasanın değiştirilmesini isteyenlerin anlamlı isteğidir.

Rol yapmayın, kimseyi kandıramazsınız.

Burnunuz uzaya uzaya İstanbul'a üçüncü köprü olacak

[CasterTroy]

Şu Muz cumhuriyetindeki saçmalıkları her gün tartışmaktan bıktım açıkçası. Ne kadar gerizekalı var şu memlekette, inanamıyorum.

[Çellist]

Sacit Kayasu hakkında:

Kasım 2003'te AKP'li adalet bakanının başkanlığındaki HSYK tarafından meslekten men edilmiş.

Ve AİHM kararına rağmen mesleğe dönmesi engelleniyor. Kim tarafından engelleniyor? AKP'li adalet bakanının başkanlığındaki HSYK tarafından.

Yorumum:

İstanbul barosunun tutumunu ise hiç anlayamadım da demokrasinin yılmaz bekçisi fırsatçı müminlerin derdini gayet iyi anladım. Hem adamı meslekten men ederler; hem de meslekten men ettikleri namus timsali bir adamın acılarını sanki başkaları meslekten men etmiş gibi başkalarına çamur atmak için kullanırlar.

Kenan Evren'i müminler yargılayamazlar, yargılamaya kalkanı da meslekten ihraç ederler; zira günümüz müminlerinin yaratıcısı Kenan Evren'dir. Başka bir deyişle Kenan Evren bu adamların rabbidir.

Dertleri 12 Eylül anayasası da değildir müminlerin, demokratların, PKK militanı kardeşlerinin. Dertleri anayasanın özü önceki anayasalarda da bulunan değiştirilemez ilk 3 maddesidir.

[wiperandcleaner]

Çellist zaten muhatap ve ciddiye alınma sıkıntısı yaşıyorsun, gördüğün rüyaları paylaşarak bu durumu daha da katmerlemen ne kadar akılcı

Efendileriniz eskiden daha sağlam adam yetiştiriyordu, kalite epey düşmüş sizin diyarlarda

Görevinden ihraç edilen Kayasu'nun Baro'ya kabul edilmeyişi ile kemalist HSYK(Buradaki "H" Haysiyetin "H"si değildir, yanlış anlaşılmasın)'nın bir alakası yok, o darbeci baronun kabahati.

HSYK'nın infazı, sürecin bir önceki adımında.

Hatırlayalım:

-Kayasu Ağustos 1999'da bir vatandaş olarak Evren ve cuntacıların yargılanması için dilekçe verir ama yanıt alamaz, yargı mercilerinin telefonları kapsama alanı dışındadır yada telefonlar hep meşguldür

-Aynı amaçla 28 Mart 2000 tarihinde iddianame düzenler Kayasu. İddianamesini teslim ettikten sonra 15 günlük rapor alır ve emeklilik başvurusunda bulunur.

-Bu olaydan iki gün sonra JET KARAR'la diye HSYK(Buradaki "H" Haysiyetin "H"si değildir) Kayasu'ya kınama cezası verir.

-20 Nisan 2000 tarihinde Kayasu savcılık görevinden uzaklaştırılır.

-Görevinden uzaklaştırılan Kayasu hakkında Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 15.05.2001 tarihinde ''görevini kötüye kullanmadan'' verilen mahkumiyet kararını onar.

-Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kurulu'nun 15 Mayıs 2001 tarihli kararını yerinde bulan Yargıtay 9. Ceza Dairesi de, 11 Aralık 2002 tarihinde Kayasu'yu "görevi kötüye kullanmak" ve "askeri kuvvetleri tahkir ve tezyif" iddialarıyla hapisten para cezasına mahkum eder ve cezaları erteler.

-Final: Kayasu HSYK kararıyla da 27 Şubat 2003'te meslekten ihraç edilir.

27 Şubat 2003'te alınan karar için çiçeği burnunda taze hükümeti(takriben 3 aylık bir iktidar) ben kınıyorum, tıpkı Ferhat Sarıkaya'yı yedirdikleri için kınadığım gibi.

Peki bir tane delikanlı kemalist çıkıp, bu tarihe kadar yapılanlar için kemalist hempalarını kınayabiliyor mu?

Duyamadım!

[Çellist]

Kayasu HSYK kararıyla da 27 Şubat 2003'te meslekten ihraç edilir.

Yani asıl darbe sizin tarafınızdan...

Peki bir tane delikanlı kemalist çıkıp, bu tarihe kadar yapılanlar için kemalist hempalarını kınayabiliyor mu?

Sadece Zaman, Vakit, Yalaka Holding basını, Taraf gazetelerini okursan bu kınamaları bulamazsın.

Sacit Kayasu'ya yapılan haksızlığı kınıyor ve bütün içtenliğimle lanetliyorum. İşin asıl failleri olan fırsatçı müminler dee; Kemalist veya değil eğer akla uygun gerekçeleri yoksa baroya başvurusunu kabul etmeyen İstanbul barosunun bütün ilgili yetkilileri dee belalarını bulsunlar!

Bak, ben gayet ağır kınayabildim; konu basit.

Taze hükumetmiş... Kimi meslekten atacağını bilememiş; tutmuş öncekilerin meslekten atmadığı savcıyı bu tazecikler atmış... Çok sinsisin, be!.. Tamam da neden şimdi mesleğe almıyorsunuz? Halen taze gerizekalı ayağına mı yatıyorsunuz? Ergenekon cinleri mi o adamı mesleğe almayın diye size baskı yapıyor? (Kesin buna benzer bir iman olacak, Ergenekon cinlerinin baskısı hakkında...)

Dediğim gibi: Sivas Katliamı'nda sizler nasıl bizleri fail gösteriyorsanız Sacit Kayasu'yu meslekten men' eden ve halen AİHM kararını uygulamamakta direnen sizler de bu konuda bizleri suçlu gösteriyorsunuz.

Aynı mantık aynı kokuşmuşluk... Sanki umrundaydı. Sizin gayeniz: "Asalım, keselim, can yakalım; 3 kuruş da kar edelim; ardından da yediğimiz haltların çirkefini başkalarının üzerine atalım; bir de bunca namussuzluk üzerinden emirlerini yerine getirdiğimiz İslam tanrısının yıldızlı rızasını kazanıp öldükten sonra da sonsuza kadar bedava yemek yiyip huri öpelim!"

İşin özü bu.

[Çellist]

wiperandclearer,

Ayrıca!

Dalgınlığımdan faydalanıp meslekten men' edilme tarihini öne çekmişsin.

Sacit Kayasu'nun meslekten men' edilme tarihi: Kasım 2003'tür.

Mümin gazete Zaman'daki bilgi bu yönde:

"Daha sonra Kasım 2003'te HSYK tarafından meslekten ihraç edilmişti."

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=875234

Yani mümin iktidarı 3 aylıkken değil, 1 yaşındayken bu haltı işledi.

Sende utanma yok; yine başka tahriflerle gülen hoplayan zıplayan suratlarla pişkin ve sözümona hak savunucusu pozunda bir yazı döşersin. Hadi, bakalım... Hoş, siz müminlerin iktidarı ha 3 aylıkmış ha 12 aylık; senin bakanın mı attı meslekten Kayasu'yu? Evet... Öncekiler atmamış; ama siz atmışsınız... Herkesin hayatını söndürdünüz; ardından da bu yediğiniz nanelerin hesabını zırnık utanç duymadan bizden sordunuz; soruyorsunuz...

[wiperandcleaner]

Çellist´isimli üyeden Alıntı

Yani asıl darbe sizin tarafınızdan...

Diyorum ya efendilerin eskiden daha kaliteli elemanlar yetiştirirdi, siz çok acemi kalıyorsunuz

HSYK ve üyeleri nasıl oluşur, siyasi otoritenin HSYK'da kaç temsilcisi vardır ve rey vermede kurulun diyer üyeleri ile aralarında bir fark var mıdır diye sormak lazım

Kayasu'nun Adalet Bakanı'nın tek oyuyla meslekten ihraç edildiği numarasını kimse burada yemez!

Adam bir iddianame hazırlıyor ve anında KINAMA cezası alıyor.

İktidarda kimler var?

Solcu Ecevit ve Ulusalcı Bahçeli!

Yargıtay Ceza Genel Kurulu,2001'de ''görevini kötüye kullanmadan'' verilen mahkumiyet kararını onar, "senin ne haddine Evren yargılansın" der gibi.

Sonra Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kurulu'nun 15 Mayıs 2001 tarihli kararını yerinde bulan Yargıtay 9. Ceza Dairesi de, 11 Aralık 2002 tarihinde Kayasu'yu "görevi kötüye kullanmak" ve "askeri kuvvetleri tahkir ve tezyif" iddialarıyla hapisten para cezasına mahkum eder ve cezaları erteler.

Bütün sürecin baş aktörleri kemalist yargı mensuplarıdır, hani şu demokrasimiz ve cumhuriyetimizin bekçileri

Ve sürecin sonunda tamamen demokratik kemalistlerden oluşan HSYK kararıyla da Kayasu 27 Şubat 2003'te meslekten ihraç edilir.

Can sıkıcı gerçek bu.

Çellist´isimli üyeden Alıntı

wiperandclearer,

Ayrıca!

Dalgınlığımdan faydalanıp meslekten men' edilme tarihini öne çekmişsin.

Sacit Kayasu'nun meslekten men' edilme tarihi: Kasım 2003'tür.

Mümin gazete Zaman'daki bilgi bu yönde:

"Daha sonra Kasım 2003'te HSYK tarafından meslekten ihraç edilmişti."

http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=875234

Zaman gazetesine başvurman hayra alamet değil, kıyamet vakti mi yanaştı

Fakat ne hazinki müracat ettiğin bilgi yanlış:

20 Nisan 2000'da savcılık görevinden uzaklaştırılan Kayasu, HSYK kararıyla da 27 Şubat 2003'te meslekten ihraç edildi. Bugün Kayasu, avukatlık dahi yapamıyor

20 Nisan 2000 den sonra davacı, savcılık makamından geçici olarak mahkum edildi ve 27 Şubat 2003 de, Yüksek Adalet ve Savcılar görevine tamamen son verdi.

Web'de bazen böyle kazalar olur, bak Habertürk'te bir ay öncesini yazmış:

HSYK, 27 Ocak 2003 tarihinde Kayasu'ya meslekten men cezası vermişti.

Web ikinci bazen üçüncü el bilgidir, wiperandcleaner sadece web'e değil gerçek bilgi kaynaklarına dayanarak yazar.

Kayasu'yu yiyen militarist kemalist cübbeli tayfasıdır, Ferhat Sarıkaya'yı da onlar yemiştir.

Ancak her iki savcıyı'da bu iktidar korumalıydı, kusurludur.

Ergenekon savcılarını da yemek isteyen aynı kemalist militarist cübbeli tayfasına bu iktidar asla geçit vermemelidir ve ümid ederim vermeyecektir.

Anti demokratik geçmişinizle yüzleşin!

[Çellist]

27 Şubat 2003'te alınan karar için çiçeği burnunda taze hükümeti(takriben 3 aylık bir iktidar) ben kınıyorum, tıpkı Ferhat Sarıkaya'yı yedirdikleri için kınadığım gibi.

wiperandcleaner'ın yalanını yalanlama:

Karar 2003 Kasım ayında alınmıştır. Tayyip'in burnundaki çiçek 3 aylık değil 1 yıllıktır.

Kayasu bunların rabbi olan Kenan Evren'i yargılamak için harekete geçtiği nedeni ile bunlar tarafından meslekten men edildi.

Sarıkaya da Büyük Kürdistan davası uğruna iddianame düzenleyip TSK'yı mahkum ettirmeye kalkınca TSK'dan o gün ödleri kopan Nur savcıları ve hakimleri tarafından -yani yine bunlarca- meslekten men' edilmiş olan ve de mesleğinin yüz karası bir insandır.

Kayasu üzerinden günümüz şımarıklığı ile Büyük Kürdistan mücahidi Fetoşist Sarıkaya'nın propagandasını yapmaktadır wiperandcleaner. Zaten nikinin Türkçe karşılığı da silertemizler'dir.

Ey silertemizler!

Ortalığı kaka ettin, be!

[Çellist]

20 Nisan 2000 den sonra davacı, savcılık makamından geçici olarak mahkum edildi ve 27 Şubat 2003 de, Yüksek Adalet ve Savcılar görevine tamamen son verdi.
Davacının davası İtiraz Komitesince, 9 üyeden 4'ü Adalet Üst Kurulu üyesi olan kişilerce değerlendirildi ve 3 Kasım 2003 de reddedildi.

Neyse, men' edilme tarihi hakkında sen de doğru söylüyormuşsun ben de...

Senin verdiğin resmi kaynakta yazan bu.

AKP adalet bakanının başkanlığındaki HSYK da ilk kararını 27 Şubat 2003'te son ve kesin kararını 3 Kasım 2003'te vermiş.

Kayasu'yu yiyen militarist kemalist cübbeli tayfasıdır, Ferhat Sarıkaya'yı da onlar yemiştir.

İkisini de siz yediniz. Birisini rabbinize kasdettiği için iştahla; diğerini de can derdine düştüğünüz için zorla öğüre öğüre kusa kusa yediniz.

[naper]

bakıyorum diğer başlıkta ağzının payını almış mümin amerikan arkadaşımız,yeni konu başlıkları ile şansını deniyor.ilgilenenler için

http://www.turandursun.com/forumlar/...t=15118&page=5

birkere samimi bir şey itiraf etmek istiyorum;
amerikan;yaklaşık üç gündür 250 civarında insanın güne gülerek,neşeli başlamasına sebepsin.tüm mail listeme attım şu yukarıdaki linki.teşekkür ediyoruz sana

gelelim konu başlığına;

"Kart" darbecilerle "Taze" darbecileri koruma çabası yada bir yalanın anatomisi!"

bir kere yukarıdaki cümlende anlatım bozukluğu var bu konuya hiç girmeyeyim!

yarım yamalak anlatmaya çalıştığından anladığım kadarıyla ben ve benim gibi düşünenleri darbe yanlısı niteliyorsun.
*ben de sana diyorum ki türkiye de yapılmış ve ya yapılması planlanmış tüm darbelere lanet olsun.
nasılsa darbe yapmayı planladıkları gerekçesi ile bir guruh cezaevinde ve yargılanıyor.adalet er geç tecelli edecek suçlu bulunanlar içeri tıkılacak,suçsuzlar salıverilecek.burada anlaşamadığımız bir nokta yok.

gelelim daha öncelerine,yani yapılmış darbelere;
darbe yapmış olupta hayatta olmayanlara yapacak bir şey yok.sana göre cehennemde yanacak,bana göre yanlarına kar kaldı...neyse...
ben diyorum ki;
hiç olmazsa şu kenan evren ve ekibini öbür tarafa bırakmayalım,burada halledelim.
ama iktidar partisi ve kulları bu işe hiç yaklaşmıyor.hatta bülent tiksinç boy boy foto veriyor darbeciyle.
sevgili amerikan;yukarıdaki cümleni çürütmek için bu kadar yeter.
bak bu başlığında bağlantısını dağıtacağım,ona göre 5 düşün 1 yaz.altı ay sürse de böyle yap.
kal sağlıcakla..