Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam > Kadın & İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 18-09-2021, 09:26
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart Peygamber Muhammet hiç insan öldürdü yahutta öldürttümü

İşte böyleee ,


Oku Geçmişi gör.

Muhammed'in emriyle öldürülen kişiler listesi
Vikipedi, özgür ansiklopedi.

Muhammed'in İslam'ı geniş kitlelere ulaştırmasıyla bazı kişiler bunu engellemek için çeşitli faaliyetlerde bulunmaya başladılar. Bazı şairler şiirleriyle Muhammed'i hicvederken bazıları ise şiirleriyle insanları ona karşı savaşmaya davet etti.

Muhammed onlara engel olmak amacıyla onları öldürtme faaliyetlerinde bulundu.

Muhammed'in emriyle Esma bint Mervân-- Umeyr bin Adî tarafından öldürüldü.

Ebu Afek--Salim bin Umeyr tarafından öldürüldü.

Nadr bin Haris--Ali tarafından öldürüldü.

Ka'b bin Eşref şiirleriyle Muhammed'i hicvettiği gerekçesiyle-- Muhammed b. Mesleme,-- Ebû Nâile b. Selâme,-- Abbâd b. Bişr,-- Hâris b. Evs ve Ebû Abs tarafından öldürüldü.

Ebi Rafi bin Ebi Hukayk--Abdullah bin Atîk tarafından öldürüldü.

Süfyan bin Halid--Abdullah bin Üneys tarafından öldürüldü.

Ebu Azze--Asım bin Sabit veya Zübeyr tarafından öldürüldü.


İçindekiler
1 Öldürülenlerin listesi

1.1 Esma bint Mervân
1.2 Ebu Afek
1.3 Nadr bin Haris
1.4 Ukbe bin Ebi Muayt
1.5 Ka'b bin Eşref
1.6 Ebu Rafi
1.7 Süfyan bin Halid (Halid bin Süfyan)
1.8 Ebu Azze

2 Kaynakça

Öldürülenlerin listesi

Esma bint Mervân
Ana madde:
Esma bint Mervan Yahudi kökenli Arap bir şairdi. İslam dini aleyhinde şiirler söyleyerek insanları Muhammed'e karşı kışkırtıyordu. Muhammed'in "Bu kadına hak ettiği cevabı verecek bir kimse yok mu?" sözünü işiten--Umeyr bin Adî-- "Allahım! Eğer Resûlullah Bedir'den sağ salim dönerse bu kadını öldüreceğim" diyerek adakta bulundu.

[1] Umeyr bin Adî bir gece kadının evine girdi. Etrafta kadının uyuyan çocukları vardı. O sırada Esma çocuklarından birini emziriyordu. Umeyr çocuğu annesinden ayırdı, kılıcını Esma'nın göğsüne dayadı ve kılıç sırtından çıkana kadar bastırarak kadını öldürdü.

[2]

Ebu Afek
Ana madde:
Ebu Afek, Benî Amr bin Afv kabilesine mensup 120 yaşında bir Yahudi'ydi. Etrafındaki insanları Muhammed'e karşı kışkırtır ve Muhammed aleyhinde şiirler söylerdi.

Muhammed, Ebu Afek'in kendisi aleyhinde şiirler söylediğini işitince: "Bu habisi benim için kim öldürebilir?" diyerek onun hakkında ölüm fermanı çıkarttı.

[3] Salim bin Umeyr onu öldürmek için fırsat kollamaya başladı. Ebu Afek'in avluda yattığını öğrenen Salim bin Umeyr, kılıcını onun ciğerine sapladı ve kılıç yataktan çıkana kadar bastırarak onu öldürdü.

[4]
Nadr bin Haris
Ana madde:
Nadr bin Haris İslam'a karşı çıkanların başında geliyordu.
Müfessirlerin çoğu bazı ayetlerin inişini onun faaliyetlerine bağlamaktadır.

[5] Babasından tıp ve diğer alanlarda eğitim alan Nadr'ın Müslümanlara olan karşıtlığı bilgi birikimi, anlattığı hikâyeler, hitâbet gücü ve iknâ kabiliyetini kullanmak şeklinde olmuştur. Müslümanlara işkence ettiği hakkında hiçbir bilgi bulunamayan Nadr, daha çok entelektüel kimliğiyle ön plana çıkmıştır.
Muhammed'in oturduğu meclisleri takip ettiği, o ayrıldıktan sonra gelerek, "Vallahi ey Kureyşliler! Ben ondan daha güzel konuşurum. Bana gelin, ben size onun sözünden daha güzelini aktarırım" dediği ve yolculuk ettiği ülkelerde öğrendiği hikâyeleri Kureyşlilere anlattığı söylenir. Muhammed ile Nadr'ın aynı mecliste karşı karşıya gelerek tartıştıkları da olmuştur.

Nadr'ın, bir kişinin Müslüman olacağını duyduğu zaman o kişiyi, satın aldığı şarkıcı cariyesine götürerek cariyesinden bu kişiyi yedirip içirmesini, ona şarkılar söylemesini istediği, sonra da ona bu hayatın Muhammed'in davet ettiği dinden daha iyi olduğunu söylediği anlatılır.

[6][7][8] Bedir'de esir alınan Nadr, Muhammed'in emriyle Ali tarafından öldürülür. Nadr'ın bizzat Muhammed tarafından öldürüldüğü de söylenir.[5][9][10]

Ukbe bin Ebi Muayt
Ana madde: Ukbe bin Ebi Muayt
Mekke zenginleri ve ileri gelenleri arasında yer alan Ukbe bin Ebi Muayt, İslam'ın ilk günlerinden beri Muhammed'i davetten vazgeçirmeye ve yeni Müslüman olanları dinlerinden döndürmeye çalışıyordu.

Muhammed'e komşuydu ve onun kapısının önüne pislik atıyordu.

Bir gün Muhammed Kâbe'nin yanında namaz kıldığı sırada onun yanına gitti ve secdeye vardığı sırada elbisesini boynuna dolayarak onu boğmaya çalıştı.

Bedir Muharebesi sonrasında esir düşen Ukbe bin Ebi Muayt, Muhammed'in emriyle ölüme mahkûm edildi ve Asım bin Sabit veya Ali tarafından öldürüldü.[11]

Ka'b bin Eşref
Ana madde: Ka'b bin Eşref
Ka'b b. Eşref, Tayoğullarından olup anne tarafından soyu Nadiroğulları Yahudilerine dayanıyordu.[12] Medine şairlerinden olan Ka'b bin Eşref, Bedir Muharebesi'nin Müslümanların lehine sonuçlanması sonrası Mekke'ye giderek söylediği şiirlerle Kureyşlilerin intikam duygularını tahrik etti.

[13] Daha sonra Medine'ye dönerek şiirleriyle Müslüman kadınların iffetleri hakkında kötü sözler söylemeye başladı.

[3] Bunun üzerine Muhammed bu duruma son verilmesini istedi. Ka'b bin Eşref 4 Eylül 624'te Muhammed b. Mesleme,
Ebû Nâile b. Selâme,
Abbâd b. Bişr,
Hâris b. Evs ve Ebû Abs tarafından öldürüldü.[13]

Ebu Rafi
Ana madde: Sellâm b. Ebî'l-Hukayk
Ebu Rafi, Muhammed'e muhalefetiyle bilinen ve politik olarak aktif olan Yahudi bir aileye mensup bir şairdi. Müslümanlara karşı savaşan Putperest Araplara Ebu Rafi tarafından destek sağlanmaktaydı.
[12] Ebu Rafi'nin adamlar toplayıp Muhammed'e karşı savaşmak için törenler düzenlediği haberi duyulunca Muhammed; Abdullah bin Atîk,
Abdullah bin Üneys,
Ebû Katâde,
el-Esved bin Huzâ'î ve Mesud bin Sinan'a Ebu Rafi'yi öldürmelerini emretti.

[14] Abdullah bin Atîk'in önderlik ettiği grup onu evinde öldürüp Medine'ye geri döndü.

[15] Bir diğer görüş Ebu Rafi'nin öldürülme nedeninin kabile rekabetinin bir sonucu olduğu yönündedir.

[16] Ka'b bin Eşref için Evs kabilesi aracılığıyla suikast düzenlenmişti. Evs kabilesine rakip olan Hazrec kabilesi, Evs kabilesinden geri kalmamak amacıyla Ebu Rafi'yi öldürmek için Muhammed'den izin istedi.

[16]

Süfyan bin Halid (Halid bin Süfyan)
Ana madde: Süfyan bin Halid
Muhammed, Medine'ye yürümek için adam toplamakta olan Yahudi lideri Halid b. Süfyan'ı (veya Süfyan bin Halid) öldürmek amacıyla daha önce Ebu Rafi'yi öldürme görevinde yer alan Abdullah bin Üneys'i görevlendirdi.

[17] Abdullah, Muhammed'den yalan söyleme konusunda izin istedi.

[12] Muhammed, Abdullah'a ona güven verebilmek için gerekirse kendi aleyhinde rahatça konuşabileceğini söyledi.

[17] Abdullah, Lihyan[12] veya Huza'a[18] kabilesinin yaşadığı bölgeye gitti ve onu buldu. Tanınmamak için kıyafetini değiştirmişti. Abdullah, Muhammed aleyhinde konuşarak Süfyan'ın sevgisini kazandı.

[12] Süfyan'ın arkadaşları dağılıp uyuyunca Abdullah, Süfyan'ı öldürdü ve başını kesip Muhammed'e götürdü.[18]

Ebu Azze
Ana madde: Ebu Azze
Ebu Azze, asıl adı Amr bin Abdullah olan ve Kureyş'in Cumahoğulları boyuna mensup bir şairdir. Mekke ordusuyla birlikte Bedir Savaşı'na katılmış ve Müslümanlara esir düşmüştü. Bunun üzerine Ebu Azze, fakir olduğunu ve bakıma muhtaç 5 kız çocuğunu gerekçe göstererek kendisinin serbest bırakılmasını istedi. Buna karşılık Müslümanlara karşı bir faaliyette bulunmayacağına dair söz verdi. Bunun üzerine Muhammed onun karşılıksız salıverilmesini emretti ve Ebu Azze Mekke'ye döndü.

Ebu Azze Mekke'de şiirler söyleyerek halkın intikam duygularını tahrik etti. Uhud Muharebesi'ne de katılan Ebu Azze savaşta Müslümanlara esir düştü. Ebu Azze, tekrar fakirliğini ve bakıma muhtaç 5 kızını gerekçe göstererek salınmasını istedi. Muhammed "Mekke'ye gidip 'Muhammed'i iki defa kandırdım' demene fırsat vermeyeceğim" ve "Mümin, bir delikten iki defa sokulmaz" diyerek Asım bin Sabit veya Zübeyr'e Ebû Azze'nin boynunu vurmasını emretti.[3]

Kaynakça
^ Güler, Zekeriya. "UMEYR b. ADÎ". TDV İslâm Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 3 Aralık 2020.
^ İbn Sa'd. "Umeyr b. Adî Seriyyesi". Kitabü't Tabakati'l Kebir - Cilt:2: Resulullah'ın (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Gazve ve Seriyyeleri. Siyer Basim Yayin Dagitim San. Ve Tic. Ltd. Sti.
^ a b c Arslan, İhsan (30 Haziran 2020). "İslâm Devleti'nin İstiklal ve İstikbalini Tehdit Eden Şairlere Karşı Hz. Peygamber'in Tavrı". Akademik Siyer Dergisi. Erişim tarihi: 4 Aralık 2020.
^ İbn Sa'd. "Sâlim b. Umeyr Seriyyesi". Kitabü't Tabakati'l Kebir - Cilt:2: Resulullah'ın (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Gazve ve Seriyyeleri. Siyer Basim Yayin Dagitim San. Ve Tic. Ltd. Sti.
^ a b Aycan, İrfan. "NADR b. HÂRİS". TDV İslâm Ansiklopedisi. 24 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Aralık 2020.
^ Köse, Feyza Betül (30 Haziran 2018). "Bir Entelektüel Müşrik: Nadr b. el-Hâris el-Abderî ve Mücadelesi". İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi. 1 (9). ss. 69-85. Erişim tarihi: 4 Aralık 2020.
^ Vâkıdî, Ebû Abdillâh Muhammed b. Ömer b. Vâkıd el-Vâkıdî el-Eslemî el-Medenî (ölm. h.207/m.823), Kitâbü'l-Megāzî, c.1, sh. 134
^ İbn Hişâm, Ebû Muhammed Cemâlüddîn Abdülmelik b. Hişâm b. Eyyûb el-Himyerî el-Me'âfirî el-Basrî el-Mısrî (ölm. h.218/m.833), es-Sîretu'n-Nebeviyye, sh. 542, 596
^ İbn Hazm, Cevâmiu's-Sîre, 114.
^ İbn Kuteybe, Ebû Muhammed Abdullah b. Müslim b. Kuteybe ed-Dineverî (h.276/m.889), el-Ma'ârif, c. 2, sh. 155
^ Yiğit, İsmail. "UKBE b. EBÛ MUAYT". TDV İslâm Ansiklopedisi. 24 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Aralık 2020.
^ a b c d e Ayyıldız, Esat (28 Ekim 2020). "Klasik Arap Edebiyatında Yahudi Şairlere Düzenlenen Suikastlar". Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2020.
^ a b Kapar, Mehmet Ali. "KÂ'B b. EŞREF". TDV İslâm Ansiklopedisi. 25 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Aralık 2020.
^ İbn Sa'd. "Abdullah b. Atîk'in Ebû Râfi'ye Karşı Seriyyesi". Kitabü't Tabakati'l Kebir - Cilt:2: Resulullah'ın (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Gazve ve Seriyyeleri. Siyer Basim Yayin Dagitim San. Ve Tic. Ltd. Sti.
^ Çakan, İsmail Lütfi. "ABDULLAH b. ATÎK". TDV İslâm Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2020.
^ a b Akbaş, Mehmet (28 Ekim 2020). "Hz. Peygamber'in İslam Düşmanlığı Yapan Müşrik ve Yahudi Elebaşlarının Öldürülmesi İçin Görevlendirdiği Sahâbîler" (PDF). Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 37. Erişim tarihi: 6 Aralık 2020.
^ a b Çakan, İsmail Lütfi. "ABDULLAH b. ÜNEYS el-CÜHENÎ". TDV İslâm Ansiklopedisi. Erişim tarihi: 6 Aralık 2020.
^ a b İbn Sa'd. "Abdullah b. Üneys'in Seriyyesi". Kitabü't Tabakati'l Kebir - Cilt:2: Resulullah'ın (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Gazve ve Seriyyeleri. Siyer Basim Yayin Dagitim San. Ve Tic. Ltd. Sti.

Bu forumda yazı yazan bit arkadaş bana Peygamber kimseyi öldürdümüydü diye karşı çıkmıştı.
Yahudi kale halkına sözvermişti Muhammet ve Ali,eger silahlarınızı bırakıp teslim olursanız.Size hiçbirşey yapılmayacak serbes kalacaksınız.Kale halkı silahlarını bırakıp kaleyi terk edip teslim olurlar.Veeeee bir zaman sonra addamların bsı kesilir kadınlarsa cariye yapılır.

Aynısını Araplar TÜRKİSTAN işgalinde TÜRKLERE yaptılardı.Türklere dedilerdiki silahlarınızı bırakıp kaleyi terk ederseniz,size bişi yapmayacağız,sizi serbest bırakacagız.Türkler silahlarını bırrakıbda kaleden çıkıp teslim olunca erkekler öldürülmüş kadınlarda köle yapılmıstı.Baş öyle yapınca halıyla kıçda aynını yapar.İslamda söz vermenin önemi yoktur.Bir dakka önce verdigi sözden dakkasına dönerler bunlar.
Müslüman arapların Türkistanda yaptıkları büyük katliamları söz verip tersini yaptıklarını okuyunda görün.

Amaaaaaa şimdi 500 milyon ortadoğu müselmanları 8 milyon Yahududan tonlarca sopa yemektedir.
Birde kuranda ayat ne diyor 1 müslüman 20 gayrı müslüme bedelmiş.Gelde hakır hakır gülmeeeee.Demekki arabın Allahı kıtabı yazarken yarattıgı Yahuduları yanı isreillileri nasıl yarattığını bilemediginde 1 müslüman 20 gagura bedel demiş.Acaba şimdi bir kitap yazmış olsa arabın ALLAHI 8 milyon isreillli 500 milyon ortadağu müslümanına bedeldir deye yazarmı dersiniz.Dedeniz tolonbey
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 18-09-2021, 09:37
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart

İşte böyleee,
YALANIN islama yararı varsa YALANI söylemekte GÜNAH yoktur diyen kimdir bilen varmı?Bu adam ülkemizde hala yaşamaktadır.Dedeniz
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 18-09-2021, 15:52
Pasteur Pasteur isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 06 Jul 2021
Mesajlar: 601
Standart

İşte böyleee,
YALANIN dövlete yararı varsa YALANI söylemekte sakınca yoktur diyen kimdir bilen varmı?

Var, sözde laik, sözde cumhuriyet, sözde hukuk devletinde, diyanet kurumunu kurmanın, kutsallar, kutsal kanunlar icad etmenin amacıda bu zaten.


İşte böyleee ifşa!.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 19-09-2021, 23:06
Pasteur Pasteur isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 06 Jul 2021
Mesajlar: 601
Standart

Sözde laik sosyal gukuk tarumanya dövletinin, mahkeme tutanaklarında ad, soyad, baba-ana adı kütük v.s bilgileri yetmezmiş gibi, dininizi bile fişliyorlar. Ki, öldürülebilesiniz. Laik devlete ne dinlimisin, dinsizmisin? Konu ile ne alaka? Hem çocuk mu seçti ulan dinini. Çükünüde sormadan kesiyorsunuz, dininide sormadan yazıyorsunuz... Kendiniz yazıp, kendiniz oynuyorsunuz. Figüran ediyorsunuz. Ne farkınız var ulan, diğer olmayan Allax' dan? İkinizde ilahcılık oynuyorsunuz. Gücünüz anca poğaca çalana yetiyor, orası ayrı... Salla başı al mayışı, ne güzel dünya.


Gelde Fesli' ye hak verme! Yunan("gavur" yapmazdı, bu eziyeti Türk' e, hatta Atatürk dirilse şu günleri görse, oda kızmaz, bizi bizzat Yunan' a kendi emanet ederdi. "Gavur " yapmaz ulan bunu öz insanına.






İşte böyleee ifşa..
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 20-09-2021, 16:33
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart

İşte böyleee,
Diyelimki ATATÜRK bu milleti bu durumma getirdi.Öteki islam ülkelerini bir canavar haline getirenddemi ATATÜRKTÜR?
Müslümanların doğru söyleyeni nerrdeyse yok gibidir.SSende onlardan birisin, yazılarından anladığıma göre.Dedeniz Tolonbey
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 20-09-2021, 17:57
Pasteur Pasteur isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 06 Jul 2021
Mesajlar: 601
Standart

Yok dedecik, sen okuduğunu anlama sorunu yaşıyorsun. Uyduruyorsun: tıpkı diğer laikdinciler gibin. Hem laik hem müslim olunmaz. Öyle bir şey yok. Sizin 12 havariun alevilik dini bu ülkeyi bağlamaz. Ya dincisindir. Ya değilsindir. Maide -44 orda. Hiç bir yere kıvıramazsın. Sen bakma yaşar nuri' ye, o çozutmuştur. İnsanların 3-5 kere 150 yıl ömür doluncasıya dek, dünyaya geldiğini iddia eden de kendisidir. Soba ile konuşan kürt sait' ten farkı yoktur. Sen Turan Dursun' a güven. Müftülüğünün(bilgisinin) hakkını vermiştir.



Ben ne aleviyim, ne diğer müslim dinciyim. Ben doğar doğmaz zorla devletçe islama sokulmuş bir ateistim. Tıpkı Turan Dursun gibi. Bilale anlatır gibi anlattım bak. Anlamadıysan 3 kere 5 kere 50 kere sar başa oku. Ta ki anlayana dek!.
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 30-09-2021, 16:07
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart İftiralae vardır

İşte böyleee,
BenTanrıdan başkasını tanımam.Tanrı ınsanlara DİN degil US vermiştir.Bu USU tanıyanlar TANRIYAA inananlardır.USU deyilde UYDURDUKLARI kııtaplara TAPANLARSA TANRI tanımazlardır.ALLAHSIZLARDIRLAR.Bu kitaplarda bol bol TANRIYA iftira edilmektedir.Bu İFTİRARDA 1 deyil,2 deyil yüzlerce si vardır.Ögrenmek isteyenlar varsa söylesinlerde yazıyım.

Kuurnanı sahipleri Muhammet ve onun 5 ögretmenidir.Dedeniz
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 30-09-2021, 16:21
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart

Lste böyleee,
Muhammedin HOCALARI:Muhammed'in Öğretmenleri
4 Nisan 2011 Pazartesi, 19:35 itibariyle Kamil At tarafından eklendi.
Konuya İlişkin Kur'an Ne Diyor?

"And olsun ki biz,onların:'Ona(Muhammed'e) bir insan öğretiyor kesinlikle' dediklerini biliyoruz.Savlarını dayandırdıkları kimsenin dili yabancıdır.Buysa(Kur'an),apaçık bir Arapça'dır."(Nahl suresi,103.ayet)
Yukarıdaki ayette,Muhammed'e öğreticilik ettiği söylenen kimsenin,"Arap olmadığı,yabancı olduğu" belirtiliyor.

-Yunan'lı Bel'am,Yaiş…

Kimilerine göre,Muhammed'in öğretmeni,bir Yunanlı köleydi.Bel'am adında bir köle.

İbn Abbas anlatıyor:

"Peygamber,Mekke'de köle olan birine öğretimde bulunuyordu.Yabancıydı.Adı da Bel'am'dı.Peygamber'in yanına girişinde ve çıkışında putataparlar görüyorlardı.'Muhammed'e (her şeyi) öğreten Bel'am'dır…'diye konuştular.(Taberi,Camiü'l Beyan,14/119.)
Ya da Yaiş'ti üzerinde durulan köle.Bel'am için söylenen,Yaiş için de söyleniyordu:"Yaiş,Muhammed'e öğretmenlik yapıyor." deniyordu.

Ya da Muhammed'e öğreticilik eden köle,Cebr'di.

-Ya da Yemenli Cebr,Yessar,Addas.

"Hadrami'lerin iki genç köleleri vardı.Yemen halkından olan bu iki köleden birinin adı Yessar,öbürünün adı Cebr'di." diye aktarılır.Bu kölelerin sahiplerinin tanıklığı şöyle:

"Bizim iki genç kölemiz vardı.Kendi dilleriyle kitaplarını okurlardı.Peygamber de bunlara uğrar,durup bunları dinlerdi.İşte bunun için putataparlar, ‘Muhammed bunlardan öğreniyor…' dediler.(Taberi,14/119)
F.Razi'nin yer verdiği aktarmada,bunların yanında bir üçüncü köle daha var:Huvaytıb'ın kölesi Addas.(F.Razi,tefsir,24/50)

Görülüyor ki,ister Yunanlı,ister Yemenli olsunlar kölelerin Muhammed'le ilişkilerine bakışlar değişik açılardan.

Müslümanlardan kimine göre,Muhammed'le köleler arasında bir öğretme ve öğrenme ilişkisi vardı,ama öğreten Muhammed'di,öğrenense köleler.İnanmayanlara göreyse bunun tersi gerçekti.Yani öğreten kölelerdi.Muhammed'se öğreniyordu bunlardan.

Müslümanlardan kimine göre de,aradaki ilişki,okuma ve dinleme ilişkisini geçmiyordu.Köleler,kutsal kitaplarını kendi dillerinden okuyorlar;peygamber de dinliyordu yalnızca.

Müslümanların bu savları karşısında şu soru yanıtsız kalıyor:

Dillerini bilmiyorduysa,Muhammed'in bu kölelerin yanında sürekli işi neydi?Ve kendi dilleriyle okuduklarını Muhammed'in dinlemesinin ne yararı oluyordu?
Kimileri de,Nahl suresi'nin 103.ayetinde sözü edilen yabancının,İranlı Selman olduğu görüşünde.

Sonradan Müslüman kimliğiyle ortaya çıkan ve Müslümanlar arasında büyük ün kazanan Selman'ın,Muhammed'le son derece sıkı bir ilişki ve işbirliği içinde bulunduğu herkesçe biliniyor.Müslüman olması,Selman'a çok şey sağlamıştır.En başta,özgürlüğü,yani kölelikten kurtulmayı.Sonra da ünü,saygınlığı ve maddi,manevi çıkarları…

-Ya da sözü edilen yabancı,önce Müslüman olup sonra İslam'ı bırakan bir "vahiy katibi"dir.

Vahiy Katibinin başına gelenler:

Adam önce Müslüman olmuştur.Selman gibi o da Muhammed'le işbirliği içindedir.Ama sonra ne olursa olur;bırakır İslam'ı.Ve bir açıklama yapar:

"Muhammed'e ben öğretiyordum.Ve benim öğrettiklerim Kur'an'a vahiy diye yazılıyordu…"
Sonra adam öldü ya da öldürüldü.Ölüsüne gelince,bir türlü,gömüldüğü yerde kalmıyordu:

Muhammed'in adamları şunu yayıyordu:

-"Bu olay,Tanrı'nın gazabının bir yansımasıdır.Adam Tanrı'yı çok öfkelendirdi.Şimdi durum ortada.Gömülüyor,toprak da kabul etmiyor,edemiyor,Tanrı'dan korkuyor.Onun için de kafiri,mezarının dışına fırlatıyor.İbret almak gerek…"

Gerçekten de sabah adam mezarına gömülüyordu,ama bir gün sonra,ertesi sabah bakılıyordu ki adam mezarın dışında.Birkaç kez olmuştu bu.

Malik Oğlu Enes,çok sonraları şöyle anlatacaktır olayı:

"Bir adam vardı.Neccaroğulları'ndan. Hıristiyandı;Müslüman olmuştu.Bakara ve al-i İmran Surelerini okumuştu.Peygamber'e de vahiy yazıyordu.Sonra yeniden Hıristiyan oldu ve kaçıp Hıristiyanlara katıldı.'Ben ne öğretip kendisi için yazdımsa,Muhammed yalnızca onu bilir,başka bir şey bilmez' demeye başladı…(Buhari,e's Sahih,Kitabu'l-Menakıb/25,c.4,s.181-182;Tecrid,hadis no.1477)
Enes'in anlattığına göre,Tanrı adama öfkelenmiş,boynunun kopararak öldürmüş.Hıristiyanlar gömmüşler adamı.Ama sabah bakmışlar ölüsü ortada.Ve kefensiz.Hıristiyanlar,"Muhammed ve adamları kefenini soymuş,kendisini de işte böyle ortada bırakmışlar…" diye konuşmuşlar.Adamı bir daha gömmüşler.Bu kez biraz daha derinde.Ertesi gün sabah yine aynı durum.Sonra aynı konuşmalar.Sonra yeniden ve daha derince gömme.Sonra aynı durum ve aynı yorumlar.Bakmışlar ki,bu böyle sürüp gidecek.Adamı gömmekten vazgeçmişler.

Ayetteki Cevap

-"Muhammed'e öğreten Tanrı değil,insandır…" diyenlere,ayette verilen cevap ne ölçüde doyurucu?

Cevap,verilen ayetin anlamında da görüleceği gibi şöyle:

-Muhammed'e öğrettiği söylenen kişi,Arap değildir,yabancı biridir.
-Kur'an'sa apaçık bir Arapçadır.
-Öyleyse Muhammed'e,sözü edilen kimse öğretmiş olamaz.
Oysa Arapçayı bilen yabancı biri de Muhammed'e eskilerin söylencesinden,Tevrattan,İncilden,başka kutsal metinlerden bir takım bilgiler verebilirdi.İleri sürülen de bu.Muhammed,aldığı bilgileri,Arapça kalıplara döküp kendi üslubu içinde sunmuş olamaz mıydı?Kaldı ki apaçık Arapça diye nitelenen Kur'an'da,Yunanca,Süryanice,İbranice,Koptça… gibi dillerden bir çok sözcük bulunduğunu,Müslüman incelemeciler bile örnekleriyle yazıyor.(Süyuti,el-İtkan fi Ulumü'l-Kur'an,1/178-185-Arapça,Mısır,1978)

Kur'an'da bu denli değişik yabancı sözcüklerin bulunması da,Muhammed'e yabancının(ya da yabancıların) bilgi verdiği,öğrettiği yolundaki savı desteklemez mi?

Muhammed'e bir yabancının ya da yabancıların yanında,bir ya da birkaç Arap da öğretmiş olabilir.

İslam için çok önemli bir kaynak "Müseylime"

Müseylime,Müslimcik demektir.Müslümanlar,onu küçümsemek için böyle demişler,ayrıca da Kezzab,yani çok yalancı demeyi uygun görmüşlerdir.Müslümanların bir sövgüsüdür bu.Anlaşılıyor ki onun kendi adı Müslimdi.

Müslümanlarca sövülen,aşağılanan bu kişiye Rahman,Yemame Rahmanı(Yemameli Rahman) da deniyordu.Yani adam aslında böyle ünlüydü.Bu da çok ilginç.

Bir başka ilginç olan da,Mekkelilerin Muhammed'e söyledikleri şu sözler:

-"Bize ulaşan bilgiye göre,sana öğreten(Tanrı değil),Yemame'deki şu adamdır.Rahman denen adam,Tanrı'ya ant içerek söyleriz ki biz,Rahman'a inanmayız."(İbn İshak,Siyer,s.180,fıkra:254)
Yemame Rahmanı,Muhammed'in yararlandığı kaynaklardan yalnızca biri olabilir.

Adları geçenler ve daha bşakaları tek tek de,tümü birden de Muhammed'in öğretmenleri olabilir.Furkan Suresi,4.ayette,Muhammed'in öğretmenlerinden "kavm",yani bir topluluk diye söz edilmiştir.Bu ve bunu izleyen iki ayetin anlamı şöyle:

-"İnkar edenler,'Bu Kur'an,Muhammed'in uydurmasıdır.Ona başka bir topluluk yardım etmiştir.'diyerek haksız ve asılsız bir söz uydurdular.'Kur'an,öncekilerin masallarıdır.Başkalarına yazdırılıp,sabah akşam ona okunmaktadır.'dediler.Ey Muhammed!De ki:'Onu göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir.Şüphesiz O,bağışlayandır,merhamet edendir."(Furkan Suresi,ayet 4-6)
Bu ayete göre,Kur'an'ın uydurma olduğunu söyleyenler şunları da söylüyorlar:

-Muhammed'e bir topluluk yardımcı oluyor.-Muhammed,Kur'an ayetlerini başkalarından alıp yazdırıyor.
-Muhammed'e sabah akşam okunuyor.
-Ayetler,eskilerin masallarından oluşuyor.
Buna karşılık Tanrı'nın Kur'an'da cevabı şudur:"Yalan ve haksızca iddia.Kur'an ayetlerini Tanrı indirmiştir.O,göklerin ve yerin gizlerini bilir…"

Hars Oğlu Nadr,Muhammed'in kendisini Tanrının elçisi,yani Tanrıyla insanlar arasında yer almış,Tanrının bildirilerini insanlara iletme görevini üstlenmiş biri olarak tanıtmaya yöneldiğinde ve Kur'an ayetlerini sunması karşısında Mekkelileri uyarma yoluna gitmişti.Ve şöyle demişti:

-"Sakın inanmayın bu adama.'Tanrıdandır' diye ileri sürdüklerinin tümü,eskilerin masallarıdır.Ben size onunkilerden çok daha güzellerini söyleyebilirim…"İran krallarına,İranlı masal kahramanlarına ait söylencelerden örnekler aktarabileceğini söylüyor,anlatıp duruyordu Nadr.(Taberi,Camiü'l-Beyan,18/137-138)
Nadr haklı mıydı,"eskilerin masallarından" var mıydı Kur'an'da?

Bilindiği gibi Kur'an'da kıssa denen bir çok öykü var.Birçoğu;başta Tevrat,Yahudi kaynaklarında,kimileri de İncil'lerde yer alır.İncelendiğinde görülür ki,bunların bir kesimi,Tevrattan da çok önceki çağların söylencelerinde aynen var.Örneğin Nuh Tufanına ilişkin öykü,Gılgamış Destanı'nda hemen hemen aynıdır.Daha başka İncil'den ve Tevrat'tan alınma bir çok öykü örnek verilebilir….

Mekke'de,Medine'de ve çevrelerinde çeşitli din ve inançların inanırları vardı.:Çeşitli toplumların söylencelerini,kutsal metinlerini bilenler de az değildi.Muhammed'in özgürlüklerini söz verdiği ve işbirliği yoluna gittiği kölelerden de bu nitelikte olanlar bulunduğu biliniyor.Daha önce adlarına yer verilenler,Bel'am,Yaiş,Yessar,Addas,Cebr,İranlı Selman…da bunlardan.

Bunların ya da başkalarının,Kur'an'ın oluşması için Muhammed'e yardım etmiş,öğretmenlik etmiş olmalarını düşünmek akla uzak değil.Aklın ve mantığın kabul edemeyeceği şey,Tanrının insanlara gökten mesaj göndermesi ve bunun için şu ya da bu insanı aracı olarak seçmesidir.Bunu insan aklı değil,ancak akılla ilgisi olmayan iman kabul eder.



Turan Dursun
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 28-11-2021, 18:16
tolonbey tolonbey isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 23 Oct 2008
Mesajlar: 369
Standart

İşte böyleee,
BenTanrıdan başkasını tanımam.Tanrı ınsanlara DİN degil US vermiştir.Bu USU tanıyanlar TANRIYAA inananlardır.USU deyilde UYDURDUKLARI kııtaplara TAPANLARSA TANRI tanımazlardır.ALLAHSIZLARDIRLAR.Bu kitaplarda bol bol TANRIYA iftira edilmektedir.Bu İFTİRARDA 1 deyil,2 deyil yüzlerce si vardır.Ögrenmek isteyenlar varsa söylesinlerde yazıyım.

Kuranın sahipleri, Muhammet ve onun 5 ögretmenidir.Dedeniz
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:37 .