Bir kitap önerisinden çok 'kitap kahramanı' önereceğim:
Babalar ve Oğullardaki (turgenyev)
Bozorov..Bu kadar mı güzel bir karakter canlandırılır, ve öldürülür // ne yazık ki.
Tabii Gorki'nin Ana ve Foma'sındaki baş aktör de etkileyici; Knut Hamsun'un Göçebe ve Açlık'ındaki baş kahramanı unutmayalım..
Kitaplardaki- romanlarda tabii- 'başrol' kahramanını çok dikkatle takip ederim..Budala'da Prens Mişkin; Jules Vernede Michel Strogorof gibi.. Kahraman sağlam kurgulanmış ise kitap tadından yenmiyor..
Hele Ölü evinden Anılarda Akim Akimoviç ve hükümlülerden olan Dostoyevski'nin kendisi..
Ben bu kahraman -bazen anti kahraman- figürlerini önemsiyorum.
Jerzy Kosinski de dehşet etkili dokur bu önemli başkarakteri; ki eserleri ekseri otobiyografi altyapılı..Painted Bird; Blind Date..şeytan ağacı da onundu değil mi?
Fakat Bukowski; çılgın deli, özgür, ayyaş, ..m budalası bukowski..Bir insan bu kadar aykırı yaşar, yaşatır ve ölür mü? Yanlış yolda bu kadar mı tutarlı yürür.. Cinsellik bu kadar mı idefix haline dönüşür..?
Diğer taraftan yazdıkları, yaşadıklarıdır. Yaşadıkları da yazdıkları..Hele Postane
ne curcuna.. sanırım postaneyi 3. kez okudum geçenlerde ve yine heyecanlandım, sonunu bildiğim halde..
Zırdeli baba Bukowski.. Emin ol, her erkeğin içinde senden kırıntılar var. Testosteron var oldukça
Işıklar içinde yat.
Ve Kansız Giyotin, bir ağıt; bir söylence..sonra 'Kelebek'..oof of.
Ya kitaplar olmasaydı?