Bir papazın yazdıkları delil olarak kullanılamaz. -Zuknin kroniği-

[Ahlaksız]

Bir dini olumlama adına, başka bir dinin temsilcilerinin söylediklerini kullanmak, kabul edilebilir bir şey değildir. ''Benim dinim hak din, çünkü x dininin temsilcisisi öyle söylüyor'' filan. Böyle bir cümle kuramazsınız. Senin dininin hak olmadığını söyleyenler, senin dininin gerçekliğini kabul edemezler ki.!

Müslümanlar, genelde hristiyan din adamlarının yazdıkları üzerinden, kendi dinlerini olumlamaya çalışırlar. ''X papaz şöyle demiş, demek ki bizim dinimiz hak'' filan.
Dindarların çekişmeleri veya birbirlerinden faydalanmaları, nonteistleri ilgilendirmez. Bizim için önemli olan kimin doğruyu söylediğidir.
Bir papazın yazdığına güvenebilir miyiz? Ben asla güvenmem.

Ephrem Isa Yousıf'ın ''Süryani vakanüvisler'' kitabında, 3-14. yüzyıllar arasındaki yaşananlara dair, Süryanilerin yazdıklarından bahsedilir. İslam'i dönemle paralel veya İslam dininin doğum sürecinden bahseden tek kaynak olarak, ''Tel Mahreli Denis'in vakayinamesi'' anılır. 8. yüzyılda yaşadığı sanılan, adı bilinmeyen, muhtemelen kahyalık yapmış olan bir rahibin yazdıkları.!
Bu vakayiname ''Zuknin kroniği'' olarakta aktarılıyor.

Adem'in doğumuyla başlamış yazmaya. Adem'den bahseden birisi, tarihçi olabilir mi?!

Bir yerde demiş ki, ''Birçok yeri gezdik, baktık doğru düzgün tarih yazan yok, kendi yaşadıklarımızı ve yaşlılardan öğrendiklerimizi kitap haline getirdik.''
Bu adı bilinmeyen papaz ''tarihçi'' diye anılıyor. ''Dedelere sorduk, dedeler ne derse yazdık'' filan.!

Eusebius gibi kişilerin yazdıklarını özetlemiş. Sonrasında İslam'dan bahsetmeye başlamış.

''Muhammed isminde bir kral var ve bu kral özellikle arapları ağaç putlarına ibadet etmekten men etmiştir.'' demiş.
Mekke'de, Medine'de ağaç.!

Halifelerden bahsetmiş ama Ali'den bahsetmemiş. İslam fetihlerinden detaylıca bahseden bu papaz, Ali'yi nasıl es geçebilir?!
Ali yerine 'Abbas' demiş.!

Yazar, Abbasileri FARSLAR olarak takdim etmiş. Niye? Sünniler, şiiler, müslümanlar, araplar dememişte, FARSLAR?!

Bir yerde de ''Tüm dinlerin mensupları(yahudiler-hristiyanlar-araplar) yağmur duasına çıktılar.'' demiş.
Araplar diye bir din mi var?!

[Ahlaksız]

Aynı kaynak.

8. yüzyılda Hişam bin Abdülmelik zamanında Ktesiphon'da bir yahudi sihir öğrenip, oradan Fırat'ın batısına giderek, o bölgedeki yahudilere şöyle demiş; ''Bir zamanlar İsraillileri Mısır'dan çıkartıp onlarla birlikte denizde ve çölde kırk yıl boyunca yaşayan Musa'nın kendisiyim. İsrail'in selameti ve eskiden olduğu gibi sizi sahip olacağınız kutsal topraklara ve çöle götürmek için geri gönderildim. Yine eskiden babalarınız kendilerine ait mülkleri ele geçirmesi için Allah burada yaşayan tüm ulusları yok ettiği gibi, gidip mülklerinizi ele geçirmeniz ve -İsrail'in dağılmışlarını toplayacak- sözünde yazıldığı gibi, dağılmış tüm İsraillilerin toplanması için Allah onları gözleriniz önünde tekrar yok edecek.''

Yahudiler bu kişiye kanmışlar, bu kişinin peşinde dağ tepe gezinmişler, bazıları bu kişi için kendini uçurumlardan atmış, bazıları altınlarını bu kişiye vermiş. Sonrasında yahudiler kandırıldıklarını anlayıp, bu kişiyi halife Hişam'a götürmüşler. Halife de bu kişiyi yahudilere teslim etmiş ve yahudiler de bu kişiye işkence edip, çarmıha germişler.

Hikaye de böyle bitivermiş.

[ilahimasal]

Büyüyü buradamı öğrenmiş ?


Şöyle bir bilgide var
https://en.m.wikipedia.org/wiki/Ctesiphon

[Ahlaksız]

Evet, burası.

O dönemde sihir/büyü öğretiliyor galiba. Bağdat'ta da böyle şeyler var.

[ilahimasal]

1824 de böyle tasvir edilmiş

1932 de böyle

2008 de boyle

Restorasyonmu yapılmış.
Simulasyoncu hatasımı ☺