Romalılar (MS 70'da) Kudüs'teki Süleyman Tapınağı'nı yerle bir ederler. Yıkıntılardan sadece tek bir duvar kalır. Yahudiler, bu tek duvarı, yıkımın, felaketin anısına ‘Ağlama Duvarı'na dönüştürdüler. İnanış bu ya, İsa tekrar geldiğinde, bu tapınak tekrardan inşa edilecek.
Ağlama Duvarı, Yahudilere ait bir gelenek değildir. Ortadoğu ya ait bir gelenektir.
Mezopotamya’da insanlar, yıkılan tapınaklara, öldürülen yarı tanrı insanlara, günlerce, aylarca ağlamış, yas tutmuştur. Kutsal saydıkları insanların kabirlerini, yıkılan tapınakları kendilerine kutsal saymış, buraları, yılın bazı günlerinde ziyaret etmiş, dualar okumuş, yardım istemiştir.
müslümanlarda ise burak, duvarı diye gecer, bir çok dinin temel aldığı yer, ki' hepsi birbiri içinde çelişiyor!
Kudüs' e atanan bir Amerikalı gazeteci, Ağlama Duvarı'nın onunden gelip geçerken, bir musevinin her gün duvarın onünde diz çoküp dua ettiğini farketmiş. Haftalarca aynı manzarayı gorünce dayanamamış ve sonunda adamla bir röportaj yapmaya karar vermiş. Adamdan izin aldıktan sonra teybini açmış ve konuşmaya başlamış:
- "İsminiz?"
- "David. Polonya yahudisiyim. 65 yaşındayım. Smalla'da bir manav dükkanım var. Evliyim. İki çocuğum Tel Aviv'de bir çiçek serasında çalışıyorlar..."
- "Sizi her gün burada, Ağlama Duvarı'nda, dua ederken görüyorum."
- "Evet, her sabah dukkanımı açmadan önce buraya gelir, dünya barışı ve ulusların kardeşliği için dua ederim. Ögle tatilinde yine gelir, bu kez yeryüzündeki acıların ortadan kalkması ve bütün insanların refaha kavuşması için dilekte bulunurum... Akşam da eve dönmeden önce yine uğrar; bu kez iyi ve dürüst insanların esenliği için dua ederim...Cumartesi günlerimin tamamını da burada geçiririm, aynı şeyler için dua ederek..."
- "Çok güzel. Ne kadardır sürüyor bu?"
- " İsrail kurulup da buraya göç ettiğimden bu yana.. Yani 40 yıldan fazla oldu..."
Gazeteci etkilenmiştir. Duygulu bir ses tonuyla sorar:
- " 40 yıldır burada dua ediyorsunuz... Bunca yıl sonra nasıl bir duygu var içinizde? Nasıl hissediyorsunuz?..."
Yaşlı musevi; ümitsiz, bitkin ve üzgün bir ifadeyle duvara bakar ve kırgın bir ifadeyle cevap verir:
- "Bilmiyorum. Sanki, duvara konuşuyormuşum gibi bir duygu var içimde..."
2833 yıl önce İyar ayında temelleri atılan tapınağın yapımı için seçilen alan da ilginç… Burası, Avraam’ın oğlu Yitshak’ı kurban etmek için götürmüş olduğu Moria Dağı’nın bulunduğu yerdi… İnşaat yedi buçuk yıl sürdü. Tapınak, Moşe’nin çölde yapmış olduğu Mişkan’ın planına göre yapılmıştı.
Kral Şelomo, babası David’in arzusunu yerine getirmiş olmanın erinci içindeydi.
Tişri ayında milletini açılışa davet etti. İhtiyarlar, kabile başkanları, aile başkanları bu törende hazır bulundu.
Koenler’le Leviler David’in kentinde korunan Moşe’den kalan yazılı Tevrat’ı dinsel eşyaları ve On Emir’in yazılı olduğu levhaların bulunduğu Aron Aberit adı verilen kutsal dolabı tapınağa yerleştirdi. O gün Kıral Şelomo ve tüm İsrael Oğulları kurban kesti.
Kıral Şelomo, mabedin karşısına yerleştirilmiş bir kürsüde diz üstü oturuyordu. İki elini yukarılara doğru kaldırarak dua etmeye başladı. Bu mabede gelip Tanrı’ya yakaran herkesin dualarının kabulünü, uzaklarda yaşayan insanların düşüncelerini buraya yoğunlaştırıp bu yöne doğru dua etmeleri halinde ve de Yahudi olmayanların bile Tanrı’ya sığınmak için bu kutsal mabede geldiklerinde onların da dualarının Tanrı tarafından kabulü için tüm halkın gözü önünde dua etti.
Bet Amikdaş’a, kutsal dolabın içine yerleştirilen Tevrat’ın bir bölümünde şunlar yazılı: ‘Ve vaki oldu ki, Moşe bu şeriatın sözleri tamam oluncaya kadar onları bir kitaba yazmayı bitirdiği zaman Moşe Allah’ın ahit sandığını taşıyan Levilere emredip dedi: Bu şeriat kitabını alın ve onu Allahınız RABBİN ahit sandığının yanına, sana karşı orada şanit olsun diye koyun.’ (Tensiye, B.31, 24 - 26).
Ayrıca bu tapınağın ölçüleri Akhenaton'un tek tanrılı Aton dini için tasarladığı tapınağın ölçüleri ile bire bir tutmaktadır. Musevilikte Tanrı'nın adlarından birinin de Adonai olduğuna dikkat etmek lazım.
Musa ise zaten, eldeki verilere göre çok büyük olasılıkla Mısırlı isyankar Tuthmosis'ten başkası değildir. İbrani/Hitit karması köleleri itinayla gaza getirip, öncesinde ve sonrasında karizmatik liderler tarafından sıkça kullanılan yöntemlerle iktidara karşı koz olarak kullanmış olması kuvvetle muhtemeldir.
isa gelince nasıl yapılacak saçmalayın Yahudiler İsa'yı Mesih olarak görmez İsa tapınağı zaten kendi bedeninde inşa etmiştir Hristiyan teolojisinde.Yahudiler İsa'dan farklı bir Mesih'ten bahseder.İsa'ya inanan ve Yahudi olarak kalan ve İsa'nın da Yahudi olarak öldüğünü kabul eden Yahudilere ve teslisi kabul etmeyen Yahudilere Mesiyanik Yahudi denir.
Ağlama Duvarı, Yahudilere ait bir gelenek değildir. Ortadoğu ya ait bir gelenektir.
Mezopotamya'da insanlar, yıkılan tapınaklara, öldürülen yarı tanrı insanlara, günlerce, aylarca ağlamış, yas tutmuştur. Kutsal saydıkları insanların kabirlerini, yıkılan tapınakları kendilerine kutsal saymış, buraları, yılın bazı günlerinde ziyaret etmiş, dualar okumuş, yardım istemiştir.
müslümanlarda ise burak, duvarı diye gecer, bir çok dinin temel aldığı yer, ki' hepsi birbiri içinde çelişiyor!
bu video cevap olsun
saygilar
Bazı insanlar hiç değişmez. kendilerini deyistirmemek icin sadece daha iyi yalan atmayi öğrenirler
Romalılar (MS 70'da) Kudüs'teki Süleyman Tapınağı'nı yerle bir ederler. Yıkıntılardan sadece tek bir duvar kalır. Yahudiler, bu tek duvarı, yıkımın, felaketin anısına ‘Ağlama Duvarı'na dönüştürdüler. İnanış bu ya, İsa tekrar geldiğinde, bu tapınak tekrardan inşa edilecek.
Ağlama Duvarı, Yahudilere ait bir gelenek değildir. Ortadoğu ya ait bir gelenektir.
Mezopotamya’da insanlar, yıkılan tapınaklara, öldürülen yarı tanrı insanlara, günlerce, aylarca ağlamış, yas tutmuştur. Kutsal saydıkları insanların kabirlerini, yıkılan tapınakları kendilerine kutsal saymış, buraları, yılın bazı günlerinde ziyaret etmiş, dualar okumuş, yardım istemiştir.
müslümanlarda ise burak, duvarı diye gecer, bir çok dinin temel aldığı yer, ki' hepsi birbiri içinde çelişiyor!
Hristiyanlarca bu duvarın bir önemi yok.Ayrıca İsa'nın tekrar geleceğine Yahudiler inanmaz çünkü onlar İsa'nın Mesih olduğuna inanmaz.Mesih, tapınağı onaracak inancı vardır dediğiniz gibi fakat Yahudilikte o Mesih, İsa değil...