Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Fizik > Klasik Mekanik

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 11-08-2014, 17:51
humuetb humuetb isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Yasaklandı
 
Üyelik tarihi: 03 Jun 2014
Mesajlar: 31
Standart Gerçek Bilim Nasıl Olmalı?

Gerçek anlamda bilimi tartışabilmemiz için gerçek bilimin ne olduğunu bilmemiz gerekir.

Kendini bilim insanı zanneden kimi insanlar karşıtlarını yermeyi, sövmeyi, hor ve hakir görmeyi bilim yapma zannetmektedirler.

Bu şekilde düşünüp davranmanın karşıtlarına da aynı şekilde davranma hakkı verdiğini nedense düşünememektedirler.

Halbuki bilim kavga etme değil gerçeklerin, doğruların aranıp bulunduğu insanlığın diğer canlılardan farklılaşıp uygarlaştığı tek yoldur.

Bilimi çeşitli yol ve yöntemlerle gerçekleri, doğruları arayıp bulma çabaları olarak tarif edebiliriz.

Öğrenme, düşünme muhakeme edip sonuç çıkarabilme melekelerine sahip her insan bu çabalara ortak olabilir.

Bilim yapma hiçbir zümrenin tekelinde değildir.

İnsanlar genelde fikir ve düşünce yönünden tarafsız olamazlar.

Fikir ve düşünceler hayatlarını yol ve yön verdikleri, onlarla doldurdukları dinlerin, inançların ve de inançsızlıklarının, felsefe temellerinin… vb gibi çok çeşitli etkenlerin etkisi altında farklılaşırlar.

Bu nedenle birilerinin siyah dediğini bir başkaları beyaz diyebilir.

Bu farklılıklar tam bir zıtlık oluşturabilir. Bu son derece doğaldır.

Gerçekte bu farklılıklar düşünce-fikir ufkumuzu genişleten zenginliklerdir.

Bu nedenle bilimi yanlışların içinden doğruları, gerçekleri arayıp bulma çabaları olarak da tarif edebiliriz.

Bir insanın kendi düşüncesini bilimsel yol ve yöntemlerle ortaya konulmuş kanıtlarla desteklenmediği halde tartışmasız gerçek ya da gerçekler olarak kabul etmesi, tüm düşüncelerini, teorilerini bu sahte gerçek ya da gerçekler üzerine kurgulamaya çalışması tutuculuktur ve bilimin en büyük düşmanıdır.

Gerçek bilim insanları hiçbir zaman şu düşünceyi - fikri - teoriyi peşinen doğru kabul edelim de sonra kanıtlarını arayıp buluruz demez, diyemez.

Gerçek bilimin temeli önce kanıt sonra sonuç ilkesidir.

Gerçek bilim gözlem ve deneylerle sınanmış kanıtların işaret ettiği gerçekler ve bu gerçeklere dayalı mantıksal çıkarımların oluşturduğu basamaklarla yükselir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 11-08-2014, 18:13
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Bilim, bilimsel yonteme dayanir.

Bilimin dali epistemolojidir, yani bilgidir.

Bilim var ol inan degil; bil kokeninden turer.

Bilimin bilmesi de gozlemin olgusu bulgusu ve kurgusu ile olur.

Bilim sabit mutlak supheci degildir.

Herkes icin olguyu gecerli kilar ve bu olgu ancak gozlem ile yanlislanabilir.

Gercek bilimde degil; felsefenin varliginda inancinda ideolojisinde ve izminde yer alir.

Bilim kisaca "fenomenin gozlemlenmesi" dir.

Yani bilim fenomenin varliksal inancsal ve ideolojik dali olan metafizik tabana ait degildir.

Bilim bilgi temelinde yenilenen gelisen ve degisen sekilde ilerler.

Bilimin/bilginin "bildisi/oldusu" yoktur. Daimidir.

Bilginin bilimsel ve bilissel olani olgu. Iste bilimsellik ve bilissellik, diger bilgilerden ve sinirlama ve sonlamalardan gecerlilik, yanlislanabilirlik, yennilenebilirlik ve degisim olarak farklilasiyor.

Buradaki gecerlilik olgusal, yanlislanabilirlik gozlemsel yenilenebilirlik hem olgusal hem gozlemsel degisim ise; donusumsel, baskalasimsal olusumsaldir. bu durum daimi yani surekli suregelen bir surectir.

Iste bu farklilasma, fenomeni sinirsiz, sonsuz ve daimi kildigi gibi; gozlemi, bilgiyi ve algiyi da sinirsiz ve sonsuz ve de daimi kiliyor.

Tek fark fenomenin bu sinirsizligi, sonsuzlugu ve daimiligi kesintisiz, gozlemin, alginin ve bilginin sinirsizligi, sonsuzlugu ve daimiligi kesintili. Iste bu kesintiyi veren de bilimsel ve bilissel olarak olgu ve gecerlilik; kesintiyi kaldiran da bunun gozlem ile yanlislanabilirligi.

Iste bilgideki bilimsel ve bilissel fark bu kesintinin gecerliligi dir. Diger her turlu bilgi de, bu kesinti kalicidir. Yani mutlaktir, sonludur, kesindir, degismezdir, tektir, ilktir baslangici ve sonu vardir v.s. kisaca zamansaldir.

Metafizik temelli, yani varliksal, ontolojik materyalistler/nesnel gercekciler ile, metafizik temelli, varliksal, ontolojik idealistler/oznel gercekciler ve pozitivistler/isimciler; ayni sekilde metafizik temelli yaraticilar, fizik oteciler, teolojik ideoloji ve inanc sahipleri ve hatta etik formel ve diyalektik mantik savunuculari ve de klasik bilimciler, yani bilimin temelini varlikta ontolojide arayanlar mesela materyalist diyalektik "bilimciler" kesintinin gecerliligini algilayamazlar. Cunku kesintiyi kalici kilarlar. Iste epistemolojinin (bilgi ve her turlu ve de bilimsel/bilissel bilim ve felsefesinin) bil kokeni ve insanoglu yapilandirilmisligi ile, metafizigin var, ol ve inan kokenli yapilandirilmisligi farki,tam da budur.

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
bilim ve din, gerçek ve yalan kadar zıttır. exclusive İslam 24 30-09-2012 02:23
İslam Ülkelerinde Eğitim Nasıl Olmalı ? frodo İslam 1 29-08-2009 18:13
Sitenin Adalet Anlayışı Nasıl Olmalı? pante Öneri, Düşünce & Eleştirileriniz 203 24-05-2009 01:27

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:44 .