Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Genel Forumlar > Konu-dışı

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 02-09-2020, 17:11
Şüpheci Dinsiz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Şüpheci Dinsiz Şüpheci Dinsiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Dec 2010
Bulunduğu yer: Istanbul
Mesajlar: 7.575
Standart X kuşağı, Y kuşağı, Z kuşağı

http://www.acikbilim.com/2013/09/dos...nesilleri.html

X kuşağı 1965-1979 arası
Y kuşağı 1980-1999 arası
Z kuşağı 2000'den sonra doğanlara deniyormuş. İnternet açıklamalarında tarihlerde sapmalar olmakla birlikte bu kaynağı da inceleyin. Akademik bir kaynağa benziyor, bana göre pek tırı vırı, gerçi ilk kaynak da öyle gibi. En azından benim gözlemlerime aykırı.

http://bby2018kongre.ankara.edu.tr/w...%BClent-Ay.pdf

Geçen kültürlü diyebileceğim birileriyle sohbet ediyorken 'Y-Z kuşakları gümbür gümbür geliyor' gibi iddialı bir cümle kurdu. Aklınca Gezi kalkışmasını övüyor, o kuşağın ve onların çocuklarının memleketteki ve Dünya'daki bütün yanlışları düzelteceğini iddia ediyordu.

Son kaynakta yer alan bir de Alfa kuşağı varmış. 2010'dan sonra doğanlara deniyormuş.

İlk kaynaktan Y kuşağı tespitine ilişkin alıntı yapayım:
Konunun uzmanları pek çok konuşma ve yazılarıyla Y nesli çatışmalarının kaynağını açıklıyor. Evet, yanlış okumadınız, söz konusu kuşaklar üzerinde çalışan uzmanlarımız da mevcut. Evrim Kuran, 2001'den bu yana kuşaklar üzerinde çalışan uzmanlarımızdan birisi. Bir söyleşisinde şöyle diyor [2]:

"Y kuşağını iki harfle özetlerim: "BD". Yani "bullshit detector" (Saçmalık dedektörü). Y kuşağı, kafasına uymayan, saçma durum gördüğünde dayanamıyor, kaynamaya başlıyor. Cumhurbaşkanı olmuş, başbakan olmuş, öğretmeni, genel müdürü hiç fark etmiyor, hemen tepki veriyor. Çünkü bu kuşağın temel değerlerinden biri; adalet duygusu…"
Gözlemlerime göre tüm dünyada diktatörlere-hırsızlara koşulsuz biat eden kitlenin oranı 'bullshit detector' tanımına pek uymuyor.

Benim gözlemlerime göre Z kuşağı denen kuşak, korkunç derecede tembel, korkunç derecede umursamaz, korkunç derecede zalim bir kitle olarak gerçekten gümbür gümbür geliyor. Bu kuşağın ve sonraki kuşakların dünyayı kana bulayacağını düşünüyorum.

Bunu ailelerine-birbirlerine-insanlara olan davranışlarından, hayvanlara ve doğaya davranışlarından görebiliyorum.

* Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre)
* Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i)
* Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş)
* Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz)
* Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun)
* Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta)
* O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal)
* Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran)
* Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz..
(Nazım Hikmet Ran)

Konu Şüpheci Dinsiz tarafından (14-03-2021 Saat 15:15 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 02-09-2020, 19:11
Ahlaksız - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Ahlaksız Ahlaksız isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Jul 2012
Mesajlar: 8.492
Standart

Şüpheci Dinsiz´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Benim gözlemlerime göre Z kuşağı denen kuşak, korkunç derecede tembel, korkunç derecede umursamaz, korkunç derecede zalim bir kitle olarak gerçekten gümbür gümbür geliyor. Bu kuşağın ve sonraki kuşakların dünyayı kana bulayacağını düşünüyorum.

Bunu ailelerine-birbirlerine-insanlara olan davranışlarından, hayvanlara ve doğaya davranışlarından görebiliyorum.
Sevgili şüpheci dinsiz;Evrim çok yavaş ilerler..Dedeleri/babaları ''iyi'' olan insanlar,bir anda kötüye dönüşmezler..
Yeni nesili kötülemek veya Dünya'nın sonunun geldiği gibi şeyler düşünmekte,insanların binlerce yıldır yaptığı bir şey..Yani bu Z kuşağını kötülemek hakkımız ama 2000 yıl önce,atıyorum Roma'da da insanlar yeni nesilleri kötülemişlerdir..

Dediğinizin şeyin ben de farkındayım..Şu an akp hükümetinin yetiştirdiği çocuklar inanılmazlar..Sokakta birbirlerinin analarına bağırarak/küfrederek yürüyorlar..

Yalnız bu çocuklar de kendi kendilerine ortaya çıkmadı..Bu çocukları bu hale getirenler kimler,asıl mesele bu..Topluma dindarlığın aşılanması sonucunda bu olmadı mı?!

90'lı yıllarda çocuklar,kuran kurslarında falaka yerlerdi..Bugün çocuklara ensar gibi yerlerde tecavüz ediliyor..Aslında değişen şey,şiddetin kendisi..Şiddet hep vardı,sadece zamanla şekli değişiyor..
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 03-09-2020, 13:32
Ahlaksız - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Ahlaksız Ahlaksız isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 07 Jul 2012
Mesajlar: 8.492
Standart

KUŞAK ÇATIŞMASI denilen şeye dair elimizde Sümer'den kalma metinler bile var..!
5000 yıl öncesine dayanan bu metinlerde bir baba oğluna şöyle diyor;
''Bana bak,adam ol!Meydanlarda başı boş dolaşma,caddelerde sürtme,sokakta yürürken çevrene bakıp durma,alçak gönüllü ol..''
Bir başka metinde de;
''Meydanlarda başı boş dolaşan sen mi başarılı olacaksın?Öyleyse önceki kuşaklara bak,araştır onları..''

O dönemdeki kralların ya da ensilerin kendilerini överken şöyle söyledikleri de yazılı;
''Oğul,anasına karşı saygısızca konuşmadı''
''Kardeş kardeşe doğruyu söyledi''
''Babaya saygı gösterildi,anadan korkuldu''
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 27-01-2021, 16:58
Şüpheci Dinsiz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Şüpheci Dinsiz Şüpheci Dinsiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Dec 2010
Bulunduğu yer: Istanbul
Mesajlar: 7.575
Standart

Youtube Ateizm Derneği TV

AKP vs. Z KUŞAĞI - Bunlar Ateist! - 3.03 - Gökhan Özbek, Buğra Altındaş, Ahmet Balyemez



--/--

Youtube Nevşin Mengü

Z kuşağı ve eski Türkiye. Türk Gençleri Umutsuz, Hollandalı Gençler İsyanda. #zkusagi


* Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre)
* Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i)
* Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş)
* Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz)
* Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun)
* Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta)
* O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal)
* Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran)
* Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz..
(Nazım Hikmet Ran)
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 14-03-2021, 15:14
Şüpheci Dinsiz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Şüpheci Dinsiz Şüpheci Dinsiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Dec 2010
Bulunduğu yer: Istanbul
Mesajlar: 7.575
Standart

Nevşin Mengü: Türkiye Almanya'da karşılaştırmalı Z kuşağı


* Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre)
* Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i)
* Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş)
* Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz)
* Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun)
* Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta)
* O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal)
* Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran)
* Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz..
(Nazım Hikmet Ran)
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 14-03-2021, 15:30
kartopu kartopu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 02 Dec 2014
Mesajlar: 3.695
Standart

Şüpheci Dinsiz´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
X kuşağı 1965-1979 arası
Y kuşağı 1980-1999 arası
Z kuşağı 2000'den sonra doğanlara deniyormuş. İnternet açıklamalarında tarihlerde sapmalar olmakla birlikte bu kaynağı da inceleyin. Akademik bir kaynağa benziyor, bana göre pek tırı vırı, gerçi ilk kaynak da öyle gibi. En azından benim gözlemlerime aykırı.

[.
Sandaviç kuşağı 1946-1965 arası doğanlar. İspanyol paça pantolon omuzlara dökülen saçlar moderniteye uygun yaşam biçimi ulusalcı duruş Devrimcilikten etkilenme. Delikanlılık ve babasına karşı çıkış. İşçi sınıfı seviciliği ve fabrikalarda kızlara aşk mektubu yazmak.

Sandaviç le Z kuşağı arasındaki kuşaklarda fazla bir değişlik yok yani dikkati çeken değişiklik yok. Z kuşağı bam başka Z kuşağı rahatı seven örgütlenme anlayışını değiştiren teknolojiyi kullanan az çalışmak rahat yaşamak isteyen ulusal kimlikleri red eden enternasyonel insan olmaya adım atan genel ahlak yapısına karşı olan devletlerle çelişkileri derin olan kuşak . Yani alışılmış kanıksanmış kuşak değil. Zor bir kuşak ve değişimleri arayan dünyanın her yerini vatan yapabilecek kuşak yeni bir kuşak .
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 11-03-2024, 16:31
Şüpheci Dinsiz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Şüpheci Dinsiz Şüpheci Dinsiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Dec 2010
Bulunduğu yer: Istanbul
Mesajlar: 7.575
Standart

https://www.gazeteduvar.com.tr/nur-t...-haber-1675640

Nur topu gibi bir Z Kuşağı

Bunu seveceksin, bundan nefret edeceksin, bunu ise sevmekle kalmayıp sevmeyen birine rastladığında derhal cephe alacaksın dedik. Böyle kapalı bir eğitim modelinde nur topu gibi bir Z kuşağımız oldu.



11 Mart Pazartesi 2024 Saat: 07:00
Mehmet Fatih Kayan
bilgi@gazeteduvar.com.tr


Z kuşağı geliyor dediler. Henüz gelmeden onlardan övgüyle bahsettiler, diğerlerine benzemeyecek farklı olacaklar dediler. Bunlar 21. yüzyılın çocukları, 21. yüzyıla yakışır becerilere sahip olacak, 21. yüzyıla yakışan kişilik özellikleriyle donanmış olacaklar dediler.

Büyük umutlar besledik. Demokrat, özgürlük sevdalısı, evrensel insan haklarına inanan, bunu yaşam biçimi haline getiren, farklılıklara kucak aşan bir nesil bekledik.

Beklediğimizle kaldık, tur bindirmesini beklediğimiz nesilleri mumla aratan bir jenerasyonla karşılaştık!

Şimdi ise bu yüksek beklentiler ne kadar gerçekçiydi onu sorgulamanın zamanı.

Objektif bir bakış açısıyla durumu değerlendirdiğimizde aslında bunların daha baştan beri çok da rasyonel olmayan beklentiler olduğunu acı da olsa itiraf etmek zorunda kalıyoruz.

Sebebine gelince…

Z kuşağından ya da beklentilerin yüksek olduğu herhangi bir kuşaktan beklenen üst düzey bir fiziksel yapıya sahip olmaları değildi. Daha güçlü bir karaktere, kendilerinden öncekilere nazaran ileri düzeyde kişilik özelliklerine sahip olmalarıydı.

Kişisel özelliklere yönelik bu beklentilerin oturduğumuz yerden sadece güzel temennilerde bulunarak gerçekleşmeyeceği ise pekâlâ belliydi. Dolayısıyla temennilerimizin karşılık bulabilmesi adına ihtiyaç duydukları ortamı onlara sağlayabilmeliydik ama yapmadık. Elimizi taşın altına koymadan güzel günler, fevkalade jenerasyonlar bekledik ve hayal kırıklığına uğradık.

Ne yapabilirdik? Ne yapılmalıydı? Kimler yapmalıydı? Niçin yapılmadı?

Bireyin karakter eğitiminin önemli bir kısmı ailede gerçekleşiyor. Ne var ki arzu ettiğimiz; eleştirel düşünme, sorgulama, empati becerisi, demokratik tutum vb. özellikleri çocuklarına aşılayabilmeleri için ebeveynlerin kendileri de bu özelliklere sahip olmaları gerekiyor ki zaten toplum olarak böyle bir seviyede bulunsaydık Z kuşağını dört gözle bekliyor olmazdık.

O yüzden aileyi geçelim, asıl odaklanılması gereken yeri, eğitim sistemimizi değerlendirmeye çalışalım, müfredatlarımızın bu konudaki performansını masaya yatıralım.

Umutla beklenen jenerasyonu yetiştirebilme adına eğitim sistemimizin dolayısıyla karar alıcıların, müfredatları geliştirenlerin yapmaları gerekenler nelerdi?

Bu sorunun oldukça uzun bir cevabı olacağından daha pratik bir yola başvurabilir, ne yapılması gerektiğindense ne yapılmaması gerektiği üzerine tartışabiliriz.

Mesela; kalıplara sıkışmış, çocuğa seçme şansı tanımayan, farklılıkları köşe bucak saklayan, düşüncelere ket vurulan bir müfredatla çocuklarımızı yetiştirmede ısrar edilmeyebilirdi.

Edildi mi peki?

Evet, edildi. Hem de nasıl!

Çocuklarımız okula adım attıkları günden itibaren bir kişiyi, Atatürk'ü sevmeye, ona hayranlık duymaya, sevmeyenlere nefret beslemeye mecbur bırakıldılar. Karakterlerinin henüz şekillenmeye başladığı bu yıllar aynı zamanda tercih hakkına sahip olmadan bir kişiyi delicesine sevmeleri gerektiği fikrinin yüzlerine mütemadiyen boca edildiği yıllara denk geldi.

Eğitim hayatlarının henüz ilk safhasından itibaren kendi fikirleriyle değil başkalarının onların önüne koyduğu fikirlerle düşünmeyi öğrendiler. Eleştirel düşünme, merak duyma, sorgulama becerilerini geliştirebilecek bir ortama sahip olmadılar, evden bu becerilerle gelen arkadaşlarının dahi haklarının gasp edildiğine şahit oldular, düşüncelere ket vurulduğunu gördüler ve özgür düşünmenin doğru bir davranış olmadığına tam kanaat getirdiler.

Böylesi baskıcı bir formatta başlayan eğitim süreci ilerleyen yıllarda herhangi bir değişime uğradı mı peki?

Tabii ki hayır!

Her zaman haklı, adil ve mükemmel olanın biz; haksız, kötü ve zalim olanın diğerleri olduğunu öğrenerek eğitim hayatlarına devam ettiler.

Örneğin…

Tüm ülkelerin olduğu gibi bizim de geçmişimizde gerek toplum olarak gerekse devlet eliyle işlemiş olduğumuz günahlar var. Bunları çocuklarımıza öğreterek kendi kültürlerine daha objektif bir bakış açısıyla yaklaşmalarını dolayısıyla geçmişten ders alıp benzer hataları tekrarlamamalarını amaçladık mı?

Bir kez daha hayır!

Onun yerine ne mi yaptık?

Günahlarımızı saklamayı, saklayabilmenin mümkün olmadığı durumlarda ise en zalimce davranışlarımızı dahi çikolatalı sosa bulayıp öylece önlerine koymayı yeğledik. Milyonlarca Ermeni'nin binlerce yıldır yaşadıkları topraklardan sürülmelerinin dahi mantıklı gerekçeleri olabileceğini öğrettik.

Düşündürtmedik, eleştirtmedik. Sorgulatmadık.

Bir an olsun özgürlüğün tadına varabilmelerine müsaade etmedik.

Bunu seveceksin, bundan nefret edeceksin, bunu ise sevmekle kalmayacak sevmeyen birilerine rastladığında derhal cephe alacaksın dedik.

Teknoloji ve internet çağında böylesi kapalı bir eğitim modelini işe koşabilmek kolay değildi ama biz başardık ve nur topu gibi bir Z kuşağımız oldu.

Şimdi ise tanımlayamadığı her farklılığa düşmanca yaklaşan, kendine ait fikirleri özgürce ifade etmek isteyip yanlış olarak değerlendirdiği fikirlerin sahiplerini demir parmaklıklar arasına göndermek isteyen, göçmen düşmanlığından başka hiçbir politikası olmayan bir siyasiyi idol edinen, insanların Atatürk'ü daha fazla sevmesi ve andımızın geri gelmesi gayesiyle yaşayan, vatan sevdalısı olduğunu iddia edip Avrupa'da yaşama hayaliyle yanıp tutuşan bir jenerasyonumuz var.

Böyle eğitime böyle nesil.

Gözümüz aydın…

* Bir ben vardır bende, benden içeri. (Yunus Emre)
* Gören bizi sanır deli, usludan yeğdir delimiz. (Muhy-i)
* Kadınlar insan, biz insanoğlu. (Neşet Ertaş)
* Bu otobüs de benim Maserati'm, halkımla birlikte kullanıyoruz. (Tuncel Kurtiz)
* Rahat yaşamak uğruna gerçeği mezara mı götüreyim; halka gerçeği anlatmak uğruna ölümü mü göze alayım? (Turan Dursun)
* Beneath this mask there is more than flesh, beneath this mask there is an idea Mr Creedy, and ideas are bullet-proof. (V for vendetta)
* O iyi insanlar, o güzel atlara binip çekip gittiler. Demirin tuncuna, insanın piçine kaldık. (Yaşar Kemal)
* Sen yanmazsan, ben yanmazsam, biz yanmazsak, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa. (Nazım Hikmet Ran)
* Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar her milli bahride her kilometrede dostum ve düşmanım var. Dostlar ki; bir kere bile selamlaşmadık, aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz..
(Nazım Hikmet Ran)
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 11-03-2024, 18:18
bilgivehis bilgivehis isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 30 Jul 2016
Mesajlar: 1.730
Standart

Yazar galiba kafayı yemiş, Atatürk sevilseydi bu ülkede en azından tek adamlık olmaz, bir nebze demokrasi olurdu.
Atatürk'ün sevildiği 2002 öncesini hatırlayın, tek adamlık yoktu, faşist baskılar şimdiki kadar değildi, sanatçılar siyasilere taş atabiliyordu, siz-biz diye bu denli ayrımcılık yoktu.
Yazar konuyu yirmi yıllık kindar ve dindar nesil için uğraşan iktidara bağlayacağına maalesef yanlış adres seçmiş.
Üstelik z kuşağını eleştirirken kendisinin de onlardan aşağı kalır yanı olmadığıyla komik duruma düşmüş.
Z kuşağı ve z kuşağını eleştiren böyleyse vay halimize.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:41 .