Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam > Kur'an'da Mucize Yoktur

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 27-01-2006, 03:04
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart Ömer Çelakıl ve Kur'an Şifrelerin Analizi

Ömer Çelakıl'ın Kur'an'ın Şifresi kitabı epey yankı uyandırmıştı..
İlginç iddiaları var ve bence incelemeye değer..

Sırayla konu başlıkları altında tezlerini yazalım ve o konuya ait görüşlerimizi ve karşı tezlerimizi sunalım isterseniz.


1- HALLEY KUYRUKLU YILDIZI VE 76 YIL :

Modern astronomi alanındaki önemli gelişmelerden birisi de Halley kuyrukluyıldızı'nın 17.yüzyılda Edmund Halley isimli astronom tarafından keşfedilmesidir. Dolayısıyla bu kuyrukluyıldıza verilen Halley ismi 17.yüzyılda yaşamış ünlü bir bilimadamının soyismidir çünkü yıldızı ve 76 yıllık dolanım süresini bu bilimadamı keşfetmiştir. İşte bu noktada çok dikkat çekici bir mucizeyle karşılaşıyoruz. Çünkü Kur'an indirildikten yüzyıllar sonra 17.yüzyılda keşfedilen ve ismi koyulan Halley Yıldızı ile 76 yıllık dolanım süresi asırlar öncesinden Kur'an-ı Kerim'de yazıyordu. Yani yıldıza ismi verilen Halley isimli bilimadamı Kur'an indirildiği çağda henüz doğmamıştı ve Halley ismi bilinmiyordu. Buna rağmen Kur'an-ı Kerim gelecek zamanı anlatırcasına Halley ismini ve 76 yıllık dolanım süresini bizlere yüzyıllar öncesinden haber vermiştir.

H-A-L-L-E-Y harflerinin Kur'an'da ilk geçtiği yer Enam suresinin 76.ayetidir. Bu ayette HALLEY kelimesinin hemen yanında YILDIZ kelimesi geçiyor (Arapça karşılığı: Kevkeba) Bu ayetin numarası olan 76 sayısı da yıldızın dönüş süresi olan 76 yıla işaret etmektedir. Ayetin numarası olan 76 sayısı Halley yıldızını temsil eder çünkü her 76 yılda bir Dünya'dan görülür yani yörüngesini 76 yılda bir tamamlar.

Nitekim Halley yıldızının keşfi de 76 yıllık dönüş süresinin bulunmasına dayanır. Edmund Halley bu yıldızın 76 yıl sonra tekrar görüleceğini açıklayarak kuyrukluyıldızların astronomik yörüngelerini de açıklığa kavuşturmuştur. Bu nedenle Halley yıldızının Kuran'da ilk olarak 76.ayette geçmesine mucize diyebiliriz çünkü Kur'an bu bilgiye yüzyıllar öncesinden işaret etmektedir.

Bu örneğe benzer şekilde diğer bölümlerde yer verdiğimiz Sirius yıldızı da Kuran'da sadece 49.ayette geçmektedir ve Sirius B'nin Sirius A çevresindeki dolanım süresi de 49 yıldır (Necm suresi 49). Üstelik Sirius B yıldızı teleskop olmadan gözlenemez ve teleskop Kuran'dan yüzyıllar sonra keşfedilebilmiştir. Dolayısıyla hem Halley hem de Sirius yıldızlarının ayet numaralarının dönüş yıllarıyla aynı olması rastlantı değildir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 27-01-2006, 03:09
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart

1. Konu forumda zaman zaman tartışılmıştı.Onun için değiştirdim.

2- AY'A ÇIKIŞ TARİHİ

Kur'an-ı Kerim'de yer alan Kamer(Ay) suresinde Ay'a gidileceğine dair işaretler yer almaktadır. Nitekim Kamer kelimesinin Türkçe'deki karşılığı da Ay'dır.

"Ay" isimli bu sureden Kur'an-ı Kerim'in sonuna kadar tam 1389 ayet yer almaktadır.Hicri takvimde 1389 yılı, Miladi takvime göre 1969 yılına denk gelmektedir ki, bu da Ay'a çıkış tarihidir.

Kısacası Ay (Kamer) suresi, insanlık tarihinin en önemli gelişmelerinden birisi olan bu olaya önceden işaret etmektedir.
Bununla birlikte Ay kelimesinin yanında kullanılan "Şakka (yarıldı)" kelimesi aynı zamanda "toprağın yarılması, kazılması..." anlamlarında da kullanılmaktadır. Benzer şekilde Ay'a giden Apollo 11 uzay aracı da Ay toprağından birçok parça alarak Dünya'ya dönmüştür. Bu açıdan da ayrı bir paralellik bulunuyor.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 27-01-2006, 03:32
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart

3- DNA VE GENETİK TARİHİNİN BAŞLANGICI

DNA teriminin Kuran'da geçtiğine dair çok açık işaretlere rastlıyoruz. Mesela genetik biliminin başlangıç tarihi 1865 yılına ve DNA'ya Kuran'daki (18:65) numaralı ayet ile herkesin görebileceği bir netlikte dikkat çekiliyor.

Bilindiği gibi bugünkü çağdaş genetiğin temellerini atan Mendel isimli bilimadamının 1865 yılında hazırladığı genetik yasalar, hem hayvanlar hem bitkiler hem de insanlar için geçerlidir. O nedenle 1865 yılı bilim dünyası için tarihi bir dönüm noktasıdır. Ve bu dönüm noktasına da Kuran'da çok açık bir biçimde işaret ediliyor.

D-N-A harflerinin Kuran'da nerelerde yan yana geldiğini incelediğimiz zaman en fazla 18.surenin 65.ayetinde geçtiğini görüyoruz (Arapça'da Dal-Nun-Elif). Evet 18:65 numaralı ayette çok ilginç ve benzersiz bir biçimde ardarda tam üç defa D-N-A harfleri geçiyor. Ve Kuran'nın başka hiçbir ayetinde "Dna" harfleri bu şekilde ardarda ve çok sayıda geçmiyor. Yani Kuran 18:65 ayetiyle dikkatimizi "Dna" terimine çekmek istiyor.

Özet olarak DNA teriminin ardarda çok sayıda geçtiği bu istisna ayetin numarası (18:65) genetik bilimin ve DNA tarihinin başlangıç yılı olan 1865 yılına işaret ediyor. Bunu rastlantı olarak değerlendiremeyiz çünkü Kuran'da sadece 18:65 ayetinde "Dna" ardarda üç defa geçiyor ve başka yerde böyle bir durum yok.

Bu işaret mucizevi niteliktedir çünkü DNA (DeoksiriboNükleik Asit) ismini bilim dünyası henüz yeni koymuştur halbuki Kuran'da 1400 yıl önce işaret ediliyor. Dolayısıyla insanlığın bu moleküle "Dna" ismini koyacağına yüzyıllar önce Kuran işaret ediyordu.

Mendel 1865 yılında keşfettiği bu genetik kanunları bir yıl sonra makale haline getirmiştir. "Dna" üzerindeki genler, gözlerimizin renginden boyumuzun uzunluğuna kadar birçok bilgiyi taşırlar. Kromozomlarda yer alan "Dna" molekülü anne ve babadaki bu bilgileri çocuğa aktarır.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 27-01-2006, 03:34
sodomo sodomo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Dec 2005
Mesajlar: 283
Standart

panteidar anlamadım sen Ömer Çelkakıl 'ın yazdıklarını incelemeye değer mi görüyorsun ? bak yakıştıramadım sana.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 27-01-2006, 03:43
pante - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
pante pante isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Nov 2005
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 8.936
Standart

Sodomo ;
İki-üç yıldır bu şahıs televizyonları meşgul ediyor ve ciddi ciddi iddialarda bulunuyorsa ve milyonlarca insan bu şahsa inanıyorsa tartışılmalı ve mümkünse çürütülmeli diye düşünüyorum..
Bu forumda o konuya ait bilgi var mı acaba diye araştıran kim bilir kaç kişi vardır?
Yoksa değer verdiğimden değil..
değer yargılarımız analizin sonunda ortaya çıkmalı..
Baştan ön yargılı olmamalıyız..
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 27-01-2006, 04:15
kaya kaya isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Jan 2006
Mesajlar: 77
Standart

panteidar
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 27-01-2006, 04:19
sodomo sodomo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Dec 2005
Mesajlar: 283
Standart

yok ben bu arkadaşa karşı hep önyargılı oldum "kuranda eşek kelimesi 6 kere yazılmış eşeğin DNA sı da 6 kromozomdan oluşuyor" gibi (tabi tam hatırlayamadığım için bende biraz zırvaladım burada) zırvalarından sonra gerisine bakmadım bile zaten bir ara buna Ceviz Kabuğu programında Edip Yüksel bi güzel cevapları verdikten sonra kabul etmişti kitabındaki yanlışlıkları ve kitabını piyasadan toplatacağını söylemişti sonra ertesi gün başka bir programda çıktı kitabını savundu tabii şarlatanlık bir kere ruha işledikten sonra bir de şöhret var tükürdüğünü yalamak da kolay değil hani. Televizyonlara çok çıkma konusuna gelince; o çıkmıyor onu çıkartıyorlar, sebebe ise başka
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 27-01-2006, 11:47
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart çürütme

Ömer Çelakıl şarlatandır..İddialarını zaten çoğu müslüman ilahiyatçı dahi kabul etmez dikkat ettiyseniz..

Kur'an'ın şifresi,Tevrat'ın şifresi..vs benzeri iddialar ancak bu inançların sahiplerinin iddialarını kanıtlama uğraşından ileri gelir...

Kur'an'da hiçbir mucize olmadığı gibi(mucize iddiaları çeşitli ingilizce sitelerde ayrıntılarıyla çürütülmüştür) şifre falan da yoktur...Kurandakine benzer iddialar tevrat için de çeşitli kişiler tarafından öne sürülmektedir.....buddhistler de kendi metinlerinn üstün mucizevi olduğunu söyler(mesela buddha'nın sözlerini einsteininkilerle karşılaştırırlar)

işte Kur'an'da bu şarlatanlıklara bir cevabım(bir haftadır özellikle bu konuyu araştırıyorum) daha sonra gerekirse ayrıntılarıyla inceleyeceğim...



Son yıllarda insanları, Kur'an'ın Tanrı'dan geldiğine ikna etmek için çeşitli numaralar yapılmaktadır....İlk önce Kur'an ayetlerini bilimsel verilere uyarlama şeklinde "mucize" arama çalışmaları oldu..Bu sözde "mucizeler" pek çok web sitesinde detaylarıyla çürütülmüştür(1) Bu sözde "mucize" arama çalışmalarından sonra Ömer Çelakıl gibi araştırmacıların, Kur'an'ın içinden "şifre" bulma yoluyla, Kur'an'ın Tanrı'dan geldiğine ikna etme çalışmaları başlamıştır...Peki Ömer Çelakıl'ın iddiaları, biraz yakından incelenince, ne gibi bir sonuç çıkmaktadır? Gerçekten de Kur'an'da DNA'ya, Halley yıldızına veya atom numaralarıyla atom ağırlıklarına işaret var mıdır? Ömer Çelakıl'a göre "evet",Pek çok ilahiyatçı profesöre göre ve konuyu yakından inceleyenlere göre "hayır"...

Çelakıl'ın argümanlarının özeti ve özü internetteki web sitesinden okunabilir..(2)

“Dna ve genetik tarihinin başlangıcı”

Başlıklı yazının altında Kur’an’da 18:65 numaralı ayette DNA harfllerinin yan yana geldiği söylenmektedir...Peki bunun ne anlamı var? Yazara göre 1865 tarihi çok önemli bir tarihtir..

1865 yılında Mendel, “Experiments on Plant Hybridization” adlı kitabını 2 toplantıda dile getirip okumuştu..Bu yapıt 1866 yılında yayımlandı....Fakat bu çalışmanın önemi ancak 1900’de Hugo de Vries, Carl Correns, Erich von Tschermak’in çalışmalarıyla keşfedilip doğrulanabildi...Mendel’in bu yapıtı genetik ile ilgiliydi...Ancak 1865 yılında DNA diye bir molekül bilinmiyordu..DNA diye birşey yoktu...DNA molekülünün bulunuşu yani ilk keşfi ancak 1869 ila 1890 yılları arasına denk gelmektedir....Yani 18:65 numaralı ayetin dolayısıyla 1865 tarihinin DNA ile ilgisi yoktur...Sadece Mendel’in genetik ile ilgili çalışmasını toplantılarda okuduğu tarihtir....Dolayısıyla Çelakıl’ın yorumu oldukça zorlamadır...

Şimdi 18:65 numaralı ayetin Arapçasına bakalım:

“Fe veceda abdem min ıbaDiNA ateynahü rahmetem min ınDiNA ateynahü rahmetem min ınDiNA ve allemnahü mil ledünna ılma”

Yani “ıbadina”, “ındina”, “ındina” kelimelerinin “DİNA” kısmını alıp “DNA harflari ardarda tekrarlanıyor” deniliyor....

İşin ilginç yanı eğer bu mantık ile düşünürsek BAŞKA AYETLERDE DE “DNA” harfleri ardarda geliyor...Onlar hakkında neden hiçbir yorum yok?

Mesela:

Meryem suresinin 63. ayeti:

“Tilkel cennetülletı nurisü min ıbaDiNA men kane tekıyya”

Kasas suresinin 48. ayeti:

“Felemma caehümül hakku min ınDiNA kalu levla utiye misle ma utiye musa e ve lem yekfüru bima utiye musa min kabl kalu sıhrani tezahera ve kalu inna bi küllin kafirun”

Şöyle bir yorum yapılıyor:

“Evet diğer ayetlerde de DNA harfleri yan yana geliyor ama 18:65 de 3 defa tekrarlandığı için bu nedenle birşey denmek isteniyor”

Görüldüğü gibi yorumlar son derece zorlama...Pek çok ayette DNA harfleri (indina,ibadina) yan yana tekrarlanıyor ama 18:65 de 3 defa gelmiş..Indina ve ıbadina kelimeleri de kullanılmış...Bu nedenle mucize olmalı deniyor...Aramaya başlanıyor... 1865 tarihinin DNA molekülü ile hiçbir ilgisi yok..onun yerine Mendel’in 1865 yılında toplantılarda okuduğu ancak 1866 da bastırdığı...(başka biri de çalışmalarını yaptığı tarihin 1864 olduğunu söylüyor ama 1865 yılında okunmuş) önemi ise anca 1900 lerde keşfedilip ortaya çıkmış, hipotez doğrulanmış genetik yasalarına/konularına değiniliyor...Sonuçta ortada hiçbir mucize ya da şifre yok ama son derece zorlama yorumlar ve mantık yürütmeler var..

“ÖNEMLİ BİR MUCİZE: HALLEY YILDIZI VE 76 YIL”

Başlıklı yazının altında ise söylenen yahut yapılan son derece zorlama yorum şu: Halley yıldızının dönüş süresi 76 yılmış, H-A-L-L-E-Y harflerinin İLK TEKRARLANDIĞI ayet Enam suresinin 76. ayetiymiş...Bir de bu ayette üstüne üsatlük “yıldız”(kevkeba) kelimesi de geçiyormuş...Dolayısıyla bu mucize büyük bir mucize oluyormuş...

Peki bu H-A-L-L-E-Y harfleri nasıl tekrarlanıyor görelim:

Enam 76:

“Felemma cenne aleyhil leylü raa kevkeba kale haza rabbı felemma efele kale la ühıbbül afilın”

Burada “HALLEY” kelimesinin benzeri birşey var mı? Yok...

İddia edilen kısım: “aleyhil leylü raa kevkeba”

Kevkeba yıldız anlamına geliyor..onun hemen öncesinde “aleyhil leylü raa” kelime grubunun “halley” ile ne ilgisi hiçbir ilgisi olmadığı açıktır... Yukarıdaki kelime nasıl tekrarlanıyor? “Aleyhil leylü” den “hALLEY” çıkar mı? “Aleyhil” kelimesinin 5. harfinden “h”yi birinci harfinden “a”yı sonuncu harfinden l yi ikinci kelimeye dönüp “leylü” den tekrar “l” yi yine birinci kelimeye dönüp “Aleyhil” kelimesinin 3. harfini sonradan dördüncü harfini alırsak ancak HALLEY kelimesini görüyoruz) tabi ki bu yöntemle içinden “Halley” kelimesi çıkaramayacağımız bir kitap yoktur.....bu kadar zorlama bir yorum ile nasıl mucize olduğu iddia edilebilir? Anlamak gerçekten çok zor...Bir de bu aşırı zorlama yorum yetmezmiş gibi bu yöntemle içinden “HALLEY” kelimeleri çıkarabileceğimiz çok ayet vardır Kur’an’da zaten yazıda da itiraf edilir bu...Neden diğerlerinde “hAlley”e ilişkin bir yorum yapılmıyor da bu ayette yapılıyor? Sadece “ilk” olduğu için mi? Nasıl “halley” kelimesi çıkartılabiliyor?

Görüleceği gibi ortada mucize olmadığı aşikardır...




“Güneş hidrojen ve helyumdan oluşur”

Başlıklı yazının altında güneşin %90’ından fazlasının H ve HE simgeli atomlardan oluştuğu söyleniyor...Güneş suresinde (Şems) ayetlerin hepsinin H ve HE ile bittiği söylenmektedir...

Şems suresine bakalım:

“1 Veşşemsi ve duhaha
2 Velkameri iza telaha
3 Vennehari iza cellaha.
4 Velleyli iza yağşaha.
5 Vessmai ve ma benaha
6 Vel'ardı ve ma tahaha.
7 Ve nefsin ve ma sevvaha.
8 Feelhemeha fücureha ve takvaha.
9 Kad efleha men zekkaha
10 Ve kad habe men dessaha.
11 Kezzebet semudü bitağvaha.
12 İzinbe'ase eşkaha.
13 Fekale lehüm resulullahi nakatallahi ve sukyaha.
14 Fekezzebuhü fe'akaruha fedemdeme 'aleyhim rabbühüm bizenbihim fesevvaha.
15 Ve la yehafi 'ukbaha.”

Bir kere Güneşin o elementi “he” değil de “HA” olsaydı çok daha tutarlı olurdu..Ama element “HE” hadi yukarıdaki ayetler “He ile bitiyor” yorumunu yapalım..

Güneş hidrojen(H) ve Helyum(He) dan oluştuğuna göre yukarıdaki ayetlerin de hem H ile hem de “HA” (HE) ile bitmesi gerekirdi Ama ayetler sadece “HA” ile (he/helyum) ile bitiyor yani hepsi “AHA” ile bitiyor “H” ile biten ayet yok...Çelakıl’ın mantığıyla gidersek Kur’an’ın güneşin sadece helyum’dan oluştuğunu söylediği ve HATA YAPTIĞI sonucuna varırız...Böylece bu iddia da çürümüş oluyor...

“Ay ile dünya arasındaki mesafe” başlıklı yazının altında

“Surenin başlığı olan "Ay" kelimesi ile "Dünya" kelimesi arasındaki harfler toplam 333 adettir ve araya tam olarak 111 adet Ay kelimesi sığmaktadır. Çünkü Arapça'da Kamer(Ay) kelimesi 3 harften oluşur.
Aynı şekilde gezegenimiz Dünya ile Ay arasına da ortalama 111 adet Ay sığmaktadır yani aradaki mesafe Ay çapının toplam 111 katıdır”
Deniyor...
Yakından incelendiğinde:
Dünya - Ay mesafesi merkezden merkeze ortalama= 384,400 km
Dünya Çapı: 12,742 km
Ay Çapı: 3,476 km
Dünya Ay arasındaki boşluk mesafe = 384000 - 12742/2 - 3476/2 = 375891 km
Buraya sığan ay adedi = 375891 / 3476 = 108.14 adet

Çelakıl, Dünya ay mesafesini (yani ayın merkezinden dünyanın merkezine olan mesafeyi) almıştır ,ki bu mesafe değişkendir. 363,300 km - 405,500 km arası elips bir yörüngedir. Bunun ortalama değeri 384,400 km'dir

Çelakıl, bu değeri almış ayın çapına bölmüş.

Yani 384,400/3,476 = 110.58 bulmuş bunu da 111'e yuvarlamış.

Sonra da "... gezegenimiz Dünya ile Ay arasına da ortalama 111 adet Ay sığmaktadır" demiş.

Halbuki dünya ile ay arasındaki boşluk mesafesi = Ayın merkezinden dünyanın merkezine olan uzaklık - Ayın yarıçapı - Dünyanın yarıçapı şeklinde hesaplanmalıydı....



(1) http://www.answering-islam.org/Quran/Science/index.htm

http://www.answering-islam.org/Science/index.html

http://www.islamacevap.net/modules.p...article&sid=60

http://www.islamacevap.net/modules.p...article&sid=62

(2)www.kuranca.com
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 27-01-2006, 14:13
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Çelakıl'a cevap 1

Kur'an'ın şifresi,Tevrat'ın şifresi..vs benzeri iddialar ancak bu inançların sahiplerinin inançlarını kanıtlama uğraşından ileri gelir...

Kur'an'da hiçbir mucize olmadığı gibi(mucize iddiaları çeşitli ingilizce sitelerde ayrıntılarıyla çürütülmüştür) şifre falan da yoktur...Kuran için olan iddialara benzer iddialar Tevrat için de çeşitli kişiler tarafından öne sürülmektedir(Tevrat'ın şifresi).....buddhistler de kendi metinlerinn üstün mucizevi olduğunu söyler(mesela buddha'nın sözlerini einsteininkilerle karşılaştırırlar)



Son yıllarda insanları, Kur'an'ın Tanrı'dan geldiğine ikna etmek için çeşitli numaralar yapılmaktadır....İlk önce Kur'an ayetlerini bilimsel verilere uyarlama şeklinde "mucize" arama çalışmaları oldu..Bu sözde "mucizeler" pek çok web sitesinde detaylarıyla çürütülmüştür(1) Bu sözde "mucize" arama çalışmalarından sonra Ömer Çelakıl gibi araştırmacıların, Kur'an'ın içinden "şifre" bulma yoluyla, Kur'an'ın Tanrı'dan geldiğine ikna etme çalışmaları başlamıştır...Peki Ömer Çelakıl'ın iddiaları, biraz yakından incelenince, ne gibi bir sonuç çıkmaktadır? Gerçekten de Kur'an'da DNA'ya, Halley yıldızına veya atom numaralarıyla atom ağırlıklarına işaret var mıdır? Ömer Çelakıl'a göre "evet",Pek çok ilahiyatçı profesöre göre ve konuyu yakından inceleyenlere göre "hayır"...

Çelakıl'ın argümanlarının özeti ve özü internetteki web sitesinden okunabilir..(2)

“Dna ve genetik tarihinin başlangıcı”

Başlıklı yazının altında Kur’an’da 18:65 numaralı ayette DNA harfllerinin yan yana geldiği söylenmektedir...Peki bunun ne anlamı var? Yazara göre 1865 tarihi çok önemli bir tarihtir..

1865 yılında Mendel, “Experiments on Plant Hybridization” adlı kitabını 2 toplantıda dile getirip okumuştu..Bu yapıt 1866 yılında yayımlandı....Fakat bu çalışmanın önemi ancak 1900’de Hugo de Vries, Carl Correns, Erich von Tschermak’in çalışmalarıyla keşfedilip doğrulanabildi...Mendel’in bu yapıtı genetik ile ilgiliydi...Ancak 1865 yılında DNA diye bir molekül bilinmiyordu..DNA diye birşey yoktu...DNA molekülünün bulunuşu yani ilk keşfi ancak 1869 ila 1890 yılları arasına denk gelmektedir....Yani 18:65 numaralı ayetin dolayısıyla 1865 tarihinin DNA ile ilgisi yoktur...Sadece Mendel’in genetik ile ilgili çalışmasını toplantılarda okuduğu tarihtir....Dolayısıyla Çelakıl’ın yorumu oldukça zorlamadır...

Şimdi 18:65 numaralı ayetin Arapçasına bakalım:

“Fe veceda abdem min ıbaDiNA ateynahü rahmetem min ınDiNA ateynahü rahmetem min ınDiNA ve allemnahü mil ledünna ılma”

Yani “ıbadina”, “ındina”, “ındina” kelimelerinin “DİNA” kısmını alıp “DNA harflari ardarda tekrarlanıyor” deniliyor....

İşin ilginç yanı eğer bu mantık ile düşünürsek BAŞKA AYETLERDE DE “DNA” harfleri ardarda geliyor...Onlar hakkında neden hiçbir yorum yok?

Mesela:

Meryem suresinin 63. ayeti:

“Tilkel cennetülletı nurisü min ıbaDiNA men kane tekıyya”

Kasas suresinin 48. ayeti:

“Felemma caehümül hakku min ınDiNA kalu levla utiye misle ma utiye musa e ve lem yekfüru bima utiye musa min kabl kalu sıhrani tezahera ve kalu inna bi küllin kafirun”

Şöyle bir yorum yapılıyor:

“Evet diğer ayetlerde de DNA harfleri yan yana geliyor ama 18:65 de 3 defa tekrarlandığı için bu nedenle birşey denmek isteniyor”

Görüldüğü gibi yorumlar son derece zorlama...Pek çok ayette DNA harfleri (indina,ibadina) yan yana tekrarlanıyor ama 18:65 de 3 defa gelmiş..Indina ve ıbadina kelimeleri de kullanılmış...Bu nedenle mucize olmalı deniyor...Aramaya başlanıyor... 1865 tarihinin DNA molekülü ile hiçbir ilgisi yok..onun yerine Mendel’in 1865 yılında toplantılarda okuduğu ancak 1866 da bastırdığı...(başka biri de çalışmalarını yaptığı tarihin 1864 olduğunu söylüyor ama 1865 yılında okunmuş) önemi ise anca 1900 lerde keşfedilip ortaya çıkmış, hipotez doğrulanmış genetik yasalarına/konularına değiniliyor...Sonuçta ortada hiçbir mucize ya da şifre yok ama son derece zorlama yorumlar ve mantık yürütmeler var..

“ÖNEMLİ BİR MUCİZE: HALLEY YILDIZI VE 76 YIL”

Başlıklı yazının altında ise söylenen yahut yapılan son derece zorlama yorum şu: Halley yıldızının dönüş süresi 76 yılmış, H-A-L-L-E-Y harflerinin İLK TEKRARLANDIĞI ayet Enam suresinin 76. ayetiymiş...Bir de bu ayette üstüne üsatlük “yıldız”(kevkeba) kelimesi de geçiyormuş...Dolayısıyla bu mucize büyük bir mucize oluyormuş...

Peki bu H-A-L-L-E-Y harfleri nasıl tekrarlanıyor görelim:

Enam 76:

“Felemma cenne aleyhil leylü raa kevkeba kale haza rabbı felemma efele kale la ühıbbül afilın”

Burada “HALLEY” kelimesinin benzeri birşey var mı? Yok...

İddia edilen kısım: “aleyhil leylü raa kevkeba”

Kevkeba yıldız anlamına geliyor..onun hemen öncesinde “aleyhil leylü raa” kelime grubunun “halley” ile ne ilgisi hiçbir ilgisi olmadığı açıktır... Yukarıdaki kelime nasıl tekrarlanıyor? “Aleyhil leylü” den “hALLEY” çıkar mı? “Aleyhil” kelimesinin 5. harfinden “h”yi birinci harfinden “a”yı sonuncu harfinden l yi ikinci kelimeye dönüp “leylü” den tekrar “l” yi yine birinci kelimeye dönüp “Aleyhil” kelimesinin 3. harfini sonradan dördüncü harfini alırsak ancak HALLEY kelimesini görüyoruz) tabi ki bu yöntemle içinden “Halley” kelimesi çıkaramayacağımız bir kitap yoktur.....bu kadar zorlama bir yorum ile nasıl mucize olduğu iddia edilebilir? Anlamak gerçekten çok zor...Bir de bu aşırı zorlama yorum yetmezmiş gibi bu yöntemle içinden “HALLEY” kelimeleri çıkarabileceğimiz çok ayet vardır Kur’an’da zaten yazıda da itiraf edilir bu...Neden diğerlerinde “hAlley”e ilişkin bir yorum yapılmıyor da bu ayette yapılıyor? Sadece “ilk” olduğu için mi? Nasıl “halley” kelimesi çıkartılabiliyor?

Görüleceği gibi ortada mucize olmadığı aşikardır...




“Güneş hidrojen ve helyumdan oluşur”

Başlıklı yazının altında güneşin %90’ından fazlasının H ve HE simgeli atomlardan oluştuğu söyleniyor...Güneş suresinde (Şems) ayetlerin hepsinin H ve HE ile bittiği söylenmektedir...

Şems suresine bakalım:

“1 Veşşemsi ve duhaha
2 Velkameri iza telaha
3 Vennehari iza cellaha.
4 Velleyli iza yağşaha.
5 Vessmai ve ma benaha
6 Vel'ardı ve ma tahaha.
7 Ve nefsin ve ma sevvaha.
8 Feelhemeha fücureha ve takvaha.
9 Kad efleha men zekkaha
10 Ve kad habe men dessaha.
11 Kezzebet semudü bitağvaha.
12 İzinbe'ase eşkaha.
13 Fekale lehüm resulullahi nakatallahi ve sukyaha.
14 Fekezzebuhü fe'akaruha fedemdeme 'aleyhim rabbühüm bizenbihim fesevvaha.
15 Ve la yehafi 'ukbaha.”

Bir kere Güneşin o elementi “he” değil de “HA” olsaydı çok daha tutarlı olurdu..Ama element “HE” hadi yukarıdaki ayetler “He ile bitiyor” yorumunu yapalım..

Güneş hidrojen(H) ve Helyum(He) dan oluştuğuna göre yukarıdaki ayetlerin de hem H ile hem de “HA” (HE) ile bitmesi gerekirdi Ama ayetler sadece “HA” ile (he/helyum) ile bitiyor yani hepsi “AHA” ile bitiyor “H” ile biten ayet yok...Çelakıl’ın mantığıyla gidersek Kur’an’ın güneşin sadece helyum’dan oluştuğunu söylediği ve HATA YAPTIĞI sonucuna varırız...Böylece bu iddia da çürümüş oluyor...

“Ay ile dünya arasındaki mesafe” başlıklı yazının altında

“Surenin başlığı olan "Ay" kelimesi ile "Dünya" kelimesi arasındaki harfler toplam 333 adettir ve araya tam olarak 111 adet Ay kelimesi sığmaktadır. Çünkü Arapça'da Kamer(Ay) kelimesi 3 harften oluşur.
Aynı şekilde gezegenimiz Dünya ile Ay arasına da ortalama 111 adet Ay sığmaktadır yani aradaki mesafe Ay çapının toplam 111 katıdır”
Deniyor...
Yakından incelendiğinde:
Dünya - Ay mesafesi merkezden merkeze ortalama= 384,400 km
Dünya Çapı: 12,742 km
Ay Çapı: 3,476 km
Dünya Ay arasındaki boşluk mesafe = 384000 - 12742/2 - 3476/2 = 375891 km
Buraya sığan ay adedi = 375891 / 3476 = 108.14 adet

Çelakıl, Dünya ay mesafesini (yani ayın merkezinden dünyanın merkezine olan mesafeyi) almıştır ,ki bu mesafe değişkendir. 363,300 km - 405,500 km arası elips bir yörüngedir. Bunun ortalama değeri 384,400 km'dir

Çelakıl, bu değeri almış ayın çapına bölmüş.

Yani 384,400/3,476 = 110.58 bulmuş bunu da 111'e yuvarlamış.

Sonra da "... gezegenimiz Dünya ile Ay arasına da ortalama 111 adet Ay sığmaktadır" demiş.

Halbuki dünya ile ay arasındaki boşluk mesafesi = Ayın merkezinden dünyanın merkezine olan uzaklık - Ayın yarıçapı - Dünyanın yarıçapı şeklinde hesaplanmalıydı....



(1) http://www.answering-islam.org/Quran/Science/index.htm


http://www.answering-islam.org/Science/index.html


http://www.faithfreedom.org/Articles.htm


(2)www.kuranca.com
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 27-01-2006, 17:52
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart

Eline sağlık mysticspirit. Güzel ve gerekli bir çalışma olmuş. Çevirilerinin devamı bekliyorum linkini verdiğin siteden. Bunları biraz daha biriktirip ve düzenleyip ana sayfaya koyabiliriz eğer devam etmek istersen.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 15:46 .