05-08-2006, 22:50
|
|
Onur Üyesi
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
|
|
Üyelik tarihi: 01 Aug 2005
Bulunduğu yer: Isvicre
Mesajlar: 6.665
|
|
Alevi Şeriatı
Daha önce alevi tartışması başlığında *söz vermiştim bu yazıyı aktaracağımı. İnternette bulamadım ben. İlk 3 maddeyi bilgisayara aktardım. Yazdıkça kalan maddeleri de asacağım. Kaynak Alican Baytekin'in "Öteki Aleciler" adlı kitabı.
-------------------------------
Sayın Nejat Birdoğan hocamın, Anadolu ve Balkanlarda Alevi yerleşmesi adlı kitabının 169-172 sayfalarıda ‘Alevi şeriatı’ başlığıyla sunduğu bir belge var. Bu belgeyi, Malatya’nın Baliyan aşiretinden Hasan Nedim Şahhüseyinoğlu’nun kendi aşiretini tanıtan kitabından aldığını yazmaktadır. Alevi hukukundan bahsederken söz konusu bu belge üzerinde durmak istiyorum. Malatya’da toplanan bazı Alevi dedeleri 12 maddelik bir Alevi anayasası düzenlemişlerdir. Alevilikle ilgili, doğrudan halkın içinden çıkmış olan bu tür yazılı belgelere pek rastlanılmadığı için daha da bir önem kazanıyor bu belge. Ben, birkısmını yakın zamanlarda kaybettiğimiz bir kısmı ise hala yaşayan yaşlılarımızla yaptığım sohbetlerde, aşağıda maddeler halinde yer alan Alevi hukukuyla aşağı yukarı aynı içerikte konuşmalara çok rastladım. Bu sohbetler banda alınmış halde arşivimdedir.
Malatyalı dedelerin 12 burçtan (maddeden) oluşan anayasaları şöyle:
Burç 1: Mürşid-i Kamil’in, mürşid’in, pir’in, rehber’in sözünü dinlemeyenler, komşular ve aileler arasında söz gezdirenler, başkalarının kapısını, penceresini, bacasını dinleyenler, yalan yere yemin edenler, ihbarcılık yapanlar, komşularını birbirine düşürenler, kendi kulaklarıyla duymadıklarını ve gözleriyle görmediklerini ‘gördüm, duydum’ diyenler, komşularve akrabalar arasında meydeana gelen kavgaları yatıştırmaları gerekirken fesat ve fitneyle körükleyenler suçludur, Buyruk uyarınca düşkündürler. Bu gibi suçları işleyenlere şu cezalar verilir.
Pir ve cemaatin huzurunda 15(onbeş) dakika ayakta bekletilir, hafif ısıtılmış bir demirle dili dağlanır ve 5(beş) sopa vurulur. Bir daha bu suçları işlemeyeceğine dair, Pir ve cemaatin huzurunda tövbe ve yemin ettirilir.
Burç 2: Kendisine ait olmayan arazilerin sınırlarını bozanlar, ağaç ve meyve ağaçlarını kesenler, sebze ve meyve bahçelerini talan edenler, çalışacak durumda olduğu halde çalışmayanlar, sahibinin rızası alınmadan bağına bahçesine girenler suçludurlar. Bunlar iki yıl Cem’e alınmazlar. Bu süre içinde yakınları dahil hiçkimse kendileriyle ilişki kuramaz. Bu iki yıl bittikten sonra üçüncü yılda rehberin öncülüğünde suçlunun boynuna bir ip takılarak pir ve cemaatin huzuruna getirilir. Pir ve cemaat huzuruna getirilen suçlu, eşek gibi üç kez anırtılır. Sonra cemaat huzurunda 4 okka (yaklaşık 5.5 kilo) kadar bir ağırlık boynuna asılarak 20 dakika bekletilir. Ardından, kızgın bir demirle el ve ayakları dağlanır ve 17(onyedi) sopa vurulur. 13 akçe halife için, 20 akçe de pir hakkı için alınır. Ayrıca, bir kurban kestirilerek Cem’e ve cemaate alınır.
Burç 3: Başkasının malını, eşyasını çalanlar, haksız yere akraba ve komşulara hakaret edenler suçludurlar. Suçluluğu bizzat şahitler tarafından kanıtlananlar, çaldıkları para, eşya ve malları sahiplerine olduğu gibi iade ederler. Eğer yok etmişlerse bedelini öderler. Her kime nasıl davranmış ve nasıl dövmüşse o kişiler tarafından aynı şekilde hakarete uğrayacak ve dövülecektir. Bu tür suçları işleyenler üç yıl pir ve cemaat huzuruna gelemezler. Hiç kimse kendisiyle ilişki kuramaz ve yardım edemez. 3 yıl sonra Rehber, boynuna bir ip geçirip köpek gibi havlatarak pir ve cemaatin huzuruna getirir, ancak cemaatten kovulur. İkinci kez aynı şekilde getirilir ve bu kez boynuna 3 okkalık bir ağırlık asılarak 20 dakika ayakta bekletilir. Sonra 40 sopa vurulup ayakları kızgın demirle dağlanır. 18 akçe halife için, 28 akçe de pir hakkı olmak üzere para cezası uygulanır. Ancak bundan sonra bir kurban keserek Cem’e katılabilir.
|
06-08-2006, 03:17
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Suni şeriatı olur da alevi şeriatı olmaz mı sevgili Sargon.
Sana yaşanmış bir olay anlatayım.Bu anlatacağım olay bir kadın akrabam tarafından anlatıldı. Doğuda köyümüze yakın bir köye yemez-içmez diye bir pir gelir. Güya bu kişi öyle tanıtılmış ki yemeden içmeden yaşayan biriymiş. Bizim köyden de iki kadın gizlice kaçıp bu pirin yanına gitmişler. Ve bu kişi kadınlara tecavüz etmek üzereyken bir fırsatını bulup kaçmışlar. Ve anlattıklarına göre oraya gidenlere şerbet ikram edilirmiş. Şerbetin menşei de bu kişinin pisliğiymiş.Evet. Belki inanılması biraz zor olay ama bir gerçek. Bu da yetmiyormuş gibi onu ziyarete giden kişiler mutlaka bu pire bir hediye götürmek zorundadır. Ve bu kişiler genellikle ürünler toplandıktan sonra ziyarete giderler. İnsanların elindeki avucundakilerine göz koyar ve onların sırtından bir asalak gibi geçinirler.
Yani şuna getirmek istiyorum. Sonuç olarak aleviliğin temelinde de din olgusu vardır. Sunilerin şeyhleri için de aynı şey geçerli. Aynı sömürü mekanizması onlarda da vardır. Yani dinler uyanıklar tarafından temiz saf insanlar üzerinde hep bir sömürü aracı olarak kullanılmış. Ve halen de kullanılmaya devam edilmektedir.
Bu anlattığım olay cumhuriyet sonrası yaşanmış bir olaydır. Atatürk'ün tekke ve zaviyeleri kaldırmakta ne kadar haklı olduğunu bu olayı anımsadıkça hep düşünürüm.Laikliğin ne kadar önemli olduğunu hep düşünürüm. Atatürk bu yenilikleri bu devrimleri yaparken din düşmanlığıyla suçlandı. Dinsiz denildi. Suçlayanlar kim. Din sömürüsü yapanlar. Bu suçlamaya alet olanlar kim. Ülkemin cahil insanları. *
Ve hep derim ki gerçekten bu ülkenin en büyük şansı Atatürk gibi bir liderin bu ülkeye damgasını vurmasıdır. Ve gün geçtikçe onun büyüklüğünü daha iyi anlıyorum.
Sonuç olarak alevi kökenli biri olarak bu başlığı açtığın için teşekkür ediyorum. Günümüzde bile alevilikte de bu sömürü düzeninin canlandırılmaya çalışıldığını görüyoruz. Bu temelde örgütlenmelere gidildiğini gözlemlemekteyiz.
Ama ben şuna inanıyorum ki alevi kesimin büyük çoğunluğunun buna fırsat vermeyeceğini düşünmekteyim. Bu çağ dışı alevi şeriatının kabul görmeyeceği inancındayım. Çünkü alevilik felsefe olarak bu tür yozlaşmalara uygun değildir. Çünkü alevilik laikliği, sosyal hukuk devletini *ve demokrasiyi temel almış çağdaş bir düşünceye sahiptir.
|
06-08-2006, 03:33
|
Üye
|
|
Üyelik tarihi: 21 Jun 2006
Mesajlar: 211
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Bu ne perhiz bu ne lahana tursusu !
* *Hem aleviligin temelinde dine dayali bir olgu oldugunu saf ! ve durust ! vadandaslari somuren sistemlerden biri oldugundan dem vurup daha sonra sonra yaziyi *cagdas,laik,sosyaldemokrat *felsefi donusume ugramis bir alevilikle sonlandirmissin! *
* *Alevilik sunniligin ne kadar sulandirilmis versiyonu olursa olsun icinde islamin temel esaslarini barindiran din hapisanelerinden biridir.
* * Cevrenden ve yetismis oldugun kokeninden almis oldugun kultur anladigim *kadari ile alevilige daha bir sempati ile bakmana ve onu bir din olgusundan cikarip baska *yerlere yerlestirme yanilsanligina itiyor sanirim.
|
06-08-2006, 04:25
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Sevgili turok,
Elbette aleviliğe sempati ile bakmaktayım. Alevilik ile suniliği aynı kefeye koymak aleviliğe bir haksızlık değil midir? Bu gerçeği görmekte yarar vardır.
Lütfen yazımı dikkatli okumanızı tavsiye ediyorum. Ben bir ateistim.Yazımın alevi kökeninden gelmemle bir ilişkisi yoktur. Mesajım da alevi kesime yöneliktir. Bu temelde değerlendirirseniz beni anlamış olursunuz.
|
06-08-2006, 22:51
|
Üye
|
|
Üyelik tarihi: 24 Jul 2006
Mesajlar: 368
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Ezkamo'ya katılıyorum...
Ancak dikkat etmenizi isterim: burada bahsedilen alevilik, anadolu aleviliğidir.
|
07-08-2006, 00:26
|
Üye
|
|
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Sargon ne diyorsun kardeşim ? Amacın ne senin Sargon ? Tarihte Malatya'da yaşamış bilmemne aşiretinin bilmemne piri'nin yediği haltların alevilik ile ne ilgisi var ? Bu bilimsellik mi? Yoksa 'çamur at tutmasa da izi kalsın' bağlamında bir ard niyet mi ? Hangi bilimsel anlayış tek bir kaynaktan yola çıkarak bütün bir din, mezhep, kültür, inanış vb. hakkında böylesine kesin yargılara varabilir ?
Söyle o Nejat Birdoğan hocana Alevilik ile ilgili olduğunu düşünerek bilmem ne aşiretinin bilmem ne zaman, bilmem kime yaptığı işkenceleri anlatmak olsa olsa "mum söndü" hikayelerinde ki ard niyetin başka bir versiyonu olabilir.
"Alevi şeriatı" diye bir şey yoktur. Her kim böyle söylüyorsa ARD NİYETLİDİR.
|
07-08-2006, 00:48
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Sevgili Sodomo,
Düşüncelerine katılmamla birlikte alevilerin *yobaz olanları da var. Bunların da bir örgütlenme çabasında olduklarını görüyoruz. Aleviliği islami bir temele oturtma çalışmaları var. Böyle olunca da doğal olarak bir alevi şeriatı da gündeme gelebilir. Büyük ihtimalle Sargon *buna dikkat çekmek istedi. Ama şunu da iyi biliyorum ki alevilerin büyük çoğunluğu düşündüğün anlamda sağduyuludurlar. Bigilerinize sunulur...Sodomo amcam benim...
|
07-08-2006, 01:46
|
Üye
|
|
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Sevgili Ezkamo
Bu konuda (aleviler içinde yobaz olanların varolması) sana katılıyorum ama bu yobazlara bakıp 'İşte Alevilik budur' demenin neresi gerçekçi ?
"Benim kabem insandır" anlayışı dışına her kim çıkmışsa o direkt olarak Alevilik dışına çıkmıştır ve Aleviliği bağlamaz yaptıkları.
Pir ve cemaatin huzurunda 15(onbeş) dakika ayakta bekletilir, hafif ısıtılmış bir demirle dili dağlanır ve 5(beş) sopa vurulur. Bir daha bu suçları işlemeyeceğine dair, Pir ve cemaatin huzurunda tövbe ve yemin ettirilir
.......kızgın bir demirle el ve ayakları dağlanır ve 17(onyedi) sopa vurulur. 13 akçe halife için, 20 akçe de pir hakkı için alınır. Ayrıca, bir kurban kestirilerek Cem’e ve cemaate alınır.
.......Sonra 40 sopa vurulup ayakları kızgın demirle dağlanır. 18 akçe halife için, 28 akçe de pir hakkı olmak üzere para cezası uygulanır
Kim bu Malatyalı dede ? Bu muymuş Alevilik denilince akla gelen ?
"Benim Kabem insandır" diyen bir anlayış ile bu yukarıdaki Malatyalının ne ilgisi var ?
Burada ciddi bir ard niyet seziyorum Ezkamo hocam. Aynı bu 'mum söndü' iftiralarında ki gibi karalama amaçlı bir ard niyet.
Özellikle son yıllarda akademik ünvanlı kişiler (özellikle tarih hocaları) bazı ard niyetli, sanki bir yerden talimat almış gibi araştırmalar yapıyorlar ve insanların gerçekleri görmesini engellemeye vede onların kafasında bazı olumsuz imajlar yaratarak onları yönlendirmeye çalışıyorlar. Daha Alevilik nedir onu bilmeden gidip bir iki yazılı kaynak bulur bulmaz "Alevi şeriatı" ismi ile sansasyonal bir belge hazırlıyorsun sonrada bunu "işte Alevilik budur" diye satmaya başlıyorsun. Acaba Diyanet'den de yardım almış mı bu belge araştırmaları için Sargon'un hocası merak ettim doğrusu...
|
07-08-2006, 16:16
|
|
Re: Alevi Şeriatı
Aleviliğin İnsan'a verdiği değer ile
sayın Sargon'un alıntı yaparak verdiği"Alevi Şeriatı"adlı yazıdaki bilgiler arasında çok büyük tezatlar var.
Alevilerde insan Can'dır ve bu can'a asla zarar verilmez ve küçük düşürülmez.
o yaratılan en üstün varlıktır ve öyle eşek gibi anırmalar hiç yakışık almaz ve insan onuruna da yakışmaz.
elbette Aleviler arasında yöresel farklılar mevcuttur fakat temel aynıdır.
İnsan'a değer vermek.
ayrıca bu aşiretin de ne akla hizmet ettiğini anlamış değilim.
|
07-08-2006, 17:36
|
Aday Üye
|
|
Üyelik tarihi: 02 Aug 2006
Mesajlar: 2
|
|
Re: Alevi Şeriatı
merhabalar ben bir alevi değilim ama gerçektende bu olay ile ilgili olarak mantıklı düşündüğümüzde şöyle bir gerçek olgusu vardır birileri bişileri önümüze ısıtıp ısıtıp koyuyor ve yutturmaya çalışıyor.. ki ben malatyada yaşayan bir insanım ve böyle bir şey hiç duymadım acaba yazan kişi neye dayanarak yazıyo bu yazıları bir kaç belgeye dayanarak bilmem ne aşiretiymişte şöyleymişte böyleymişte pehh pehh ben bunlara güler geçerimmm....
|
Başlık Düzenleme Araçları |
|
Stil |
Hybrid-Şeklinde
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 09:19 .
|