Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #11  
Alt 06-12-2007, 15:13
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Sorun,çıkar ilişkisi, geleneğin büyüsünden kurtulamamak ya da aforoz edilme korkusu.Kökleşmiş bir düşünceyi,bir önyargıyı değiştirmek oldukça zor bir eylemdir.Yıllara hatta asırlara dayanan,birkaç neslin sabrını gerektiren uzun bir süreçtir.

Başarılı olan her Peygamber,halkta kökleşmiş olan geleneksel din anlayışında bir reform yaparak dini aslına çevirir.Fakat Peygamberlerin ölümünden sonra gelen insanlar kötülüklere meyletmeleri sebebiyle (para,kadın,makam,iktidar vs) kendilerine engel olan dinde, tahriflere başlarlar.Bunu da satılmış din adamlarıyla yaparlar.Bu din adamları kelimelerin öyle tevillerini yaparlar ki,bizim için örnek olması gereken Peygamberlerin yaşamları bir insanın yapamayacağı,masaldan öte hiçbir *değeri olmayan ütopik bir dünya haline gelir.İşte cinler,periler,ejderhalar,cennetül mev'alar,sidret'ül müntehalar buna örnektir.Peygamberlere en başta,halkı büyülü sözleriyle kandıran ve sömürülmesine yol açan din adamları sınıfı karşı çıkmıştır.Yapılması gereken öncelikle dini din adamlarının tekelinden kurtararak en cahil insanın bile anlayabileceği basitliğe getirmektir.Bunun içinde ilk adım,Kur'anın bizim anlayacağımız doğru bir şekilde çevrilip herkese ulaşmasını sağlamaktır.
Mevcut mealleri sordunuz.Mevcut meallerin çoğu hem eksik hem de yanlış meallerdir.Eksik meal de hatalıdır,yanlış meal de.Mesela meallerin çoğunda ahiret,kıyamet,melek,kafir,müşrik,münafık ve daha sayamadımız birçok kelime zaten Arapça kelimedir.Bunlar bu şekilde meale alındığında meallendirilmiş olmamaktadır. Benim yukarıda yaptığımda doğru bir meallendirme çabasıydı...Cennet; ağaçlarının sıklığı ve yeşilliği bol bereketli bahçe anlamına gelir.Ben buna kısaca bahçe dedim.Dolayısıyla cennetü'l mev'a,mev'a *bahçesi anlamına gelir.
Alıntı ile Cevapla
  #12  
Alt 06-12-2007, 17:59
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

hiramusta";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Müslümanların mescid-i aksa diye bildikleri mabed Ömer zamanında yapılan Kubbet'üs Sahra mescididir.Esas mescid-i aksa Kubbet'üs Sahra'nın karşısındaki Süleyman Mabedidir.Buraya Mekke ve Medine'ye uzaklığından dolayı,uzak mescid anlamına gelen Mescid-i Aksa denmiştir.Fakat Kur'an'da İsra suresinde bahsedilen Mescid-i Aksa burası değildir.Kur'an bu mescidin nerede olduğunu miraç ayetleri olarak bilinen Necm Suresinin 14-18 ayetlerinde bildirmektedir.
Andolsun, Onu (Cebrail'i) bir inişinde daha görmüştü;
En son *ağacın yanında .
Me'va bahçeleri de onun yanındadır.
Ağacı kaplayan kaplamıştı.
Gözü kaymadı ve sınırı aşmadı.
Andolsun o, Rabbinin en büyük ayetlerinden bir kısmını gördü.

Yani Muhammed Nebi bir gece Mekke'nin uzağında Mev'a bahçelerinin enson ağacının yanında bulunan mescide kadar yürümüş. (isra gece yürüyüşü demektir) (mescid derken çatısı olan biryer aklınıza gelmesin.)O mescidde Melek Cebrail'i aslı suretinde görmüş ve Ondan bir kısım ayetler almıştır.Yoksa öyle yedi kat göğe çıkmalar,Süleyman Mabedine uçmalar yok.Bu uydurma hikayenin 2 sebebi vardır.Birincisi Muhammed'i İsa ile yarıştırma çabası,ikincisi de ele geçirilmiş olan Kudus'e çok zaman sonra siyasi bir sebep hazırlamaktır.
Hiramustam şu paragrafında 3 tane mescid-i aksa var.

Birincisi Ömer(Osman ?) döneminde yapılan Mescid-i Aksa. Bu mescid hala ayakta ve müslüman dünyası için önemli mekanlardan biri.

"İkincisi Kubbet'üs Sahra'nın karşısındaki Süleyman Mabedidir" diyorsun.

Üçüncüsü ise öyle kubbesi filan olmayan mev'a bahçesinde son ağacın (sidret'ül münteha) yanında olan (!??) Mescid-i Aksa...

Şimdi birincisi hepimizin malumu. Ama ikincisi ve hele hele üçüncüsü ile ilgili belgen ne ? Kuran
olamaz çünkü Necm 14-18 de ben bir mabed, mescid filan göremiyorum. Yani (yine )"öyle olmalı" inancından başka bir belge var mı bu iddialarını doğrulayacak ?

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #13  
Alt 06-12-2007, 18:09
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Hiramusta'da levh-i mahfuz'un orijinalinin fotokopisi var, oradan okuyup bize aktarıyor bilgileri ama açık etmemek için kaynak gösteremiyor, bütün sıkıntı oradan kaynaklanıyor *:wink:
Alıntı ile Cevapla
  #14  
Alt 07-12-2007, 10:35
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Sevgili Frodo yazımı dikkatli okursan kasdettiğimi anlarsın.Demişim ki:"müslümanların mescid-i aksa diye bildiği yer".Kasdettiğim tabiki günümüz Müslümanlarıydı.Burada bir düzeltme yapmak istiyorum.Peygamberimiz hayatta iken Kudüs'te Mescid-i Aksa diye bir mabed te yokmuş.Mescid-i Aksa denilen (2. resim) mabedi Emevi Halifesi Aldulmelik yaptırmış...Şimdi *de resimleri koyalım.Bu resimdeki Mescid-i Aksa değil,Kubbet'üs Sahra'dır.

[img][IMG] http://m.YollaYap.com/b9/279648796.jpg [/IMG][/img]

Uydurma rivayetlerde kasdedilen Mescid-i Aksa ise Kubbet'üs Sahra nın karşısında bulunan yapıdır ve Emevi Halifesi Abdulmelik yaptırmıştır.Resmini de aşağıya koyuyorum.

[img][IMG] http://m.YollaYap.com/b9/162371553.jpg [/IMG][/img]

Kur'an'a göre ise Mescid-i Aksa farklı bir yerdir.Çünkü İsra 1 den buranın bir yürüme mesafesinde olduğunu anlıyoruz.Halbuki Kudüs'teki mabet bir gecelik yürüme mesafesinde değildir.Ayrıca Vâkıdî'nin Mağâzîsi ve el-Ezrakî'nin Ahbâru Mekke adlı eserlerinde Mescid-i Aksa'nın Mekke'nin yakınlarında bulunan Ci'râne vadisindeki mescidin adı olduğu belirtilmektedir.
Alıntı ile Cevapla
  #15  
Alt 08-12-2007, 01:59
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Hiramustam şimdi bilinen Mescid-i Aksa kurandaki Mescid-i Aksa olamaz, olursa Kuran'ın
bozulmadan günümüze değin geldiği iddiası yerle bir olur. Bunun farkındayız. Hatta S.Ateş'de
farkında (başkaları var mı bilmiyorum). Bu duruma senin getirdiğin yoruma takıldım ben. Diyorsun ki mev'a bahçesinde son ağacın olduğu yerde şöyle kubbesiz bir mescid vardı işte Kuranda bahsedilen Mescid-i aksa orasıdır.Güzel, peki bu konuda belge ya da kanıt var mı ? Yok. İlginç
bir bağlantı kuruyorsun ; İsra gece yürüyüşü demektir. O halde Muhammed Mustafa'nın yürüyerek
ulaştığı bir yer olmalı. Sence bu iddianı desteklemek için fazla zayıf bir delil değil mi ? Yanlış
hatırlamıyor isem İsra Suresinin bir diğer adı da Ben-i İsrail'dir. Ne olacak şimdi ? Senin mantığınla
gidersek ayetin anlattığı Mescid-i Haram'dan Mescid-i aksa'ya gitmek doğrudur mu diyeceğiz.?
Ayetin ismi ile desteklenen bir delil ne de olsa ?

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #16  
Alt 11-12-2007, 10:45
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Sevgili Frodo.
Ayetlerin mantığını,mealini,tevilini sure isimlerine göre mi değerlendireceğiz?Yani surenin ismi İsra olursa başka mescid,Ben-i İsrail olursa başka bir mescid mi anlayacığız?

Evet İsra gece yürüyüşü demek,İsrail de Allah'la yürüyen demektir.Yakub Peygamberin lakabıdır.Onun soyundan gelenlere de ben-i israil denmiştir.Allah'ın Peygamberliğiyle onurlandırılmak (ki isra da kasdedilen gece olduğunu gözönüne alalım) sadece Yakup Peygambere has değildi.Musa Peygamber de Peygamberliği bir gece kutsal (mübarek kılınan isra 1 i hatırlayınız) Tuva vadisinde almıştı.Muhammed Peygambere de ilk vahiy Kadir ismiyle onurlandırılan bir gece indirilmişti.Ve o geceden sonra daha bir çok geceler *mescid-i aksa yürüyüşleri yapmış ve birçok vahiyde bu çevresi mübarek kılınan (kutsal) mescid-i aksada inzal olmuştur.Peki neden gece?Sadece peygamberler değil,bizlerin de geceleri vahye muhatam olma/ düşünme/okumaların da bulunmalarımızı istiyor?Cevabı aşağıda;

Ey giysisine bürünüp yatan!
Geceleyin kalk! Kısa bir süre hariç,
Gecenin yarısını ayakta ol yahut bundan biraz eksilt!
Yahut buna biraz ekle! Ve Kur'an'ı ağır ağır, düşüne düşüne oku!
Doğrusu, biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız.
Şu bir gerçek ki, yeni bir oluşa koyulmak üzere geceleyin kalkan, yer tutma bakımından daha güçlü, söz bakımından daha etkilidir.
Kuşkusuz, gündüz boyu senin için uzun bir dolaşma/yoğun bir uğraş vardır.
Rabbinin adını an ve tüm benliğinle O'na yönel!
Doğunun ve batının Rabbidir O. Tanrı yoktur O'ndan başka. O'nu vekil et!
Onların söylediklerine sabret! Ve güzelce ayrıl onlardan. Müzemmil 1-10
Alıntı ile Cevapla
  #17  
Alt 11-12-2007, 13:20
okinono
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Sevgili Hiram Usta;

Kur'an ı tertilen oku denildiğinde, Bu hangi Kur'an oluyor.

Bilgilendirmek amacı ile burayı biraz açarmısınız.

Müzemmil süresi bilindiği gibi Kur'an ın ilk sürelerinden biridir. Öyleyse Kur'an denilince neyi anlamalıyız.

Bu sanıyorum Kur'an ın ne olduğu veya kelime anlamının ötesinde neyi anlattığı açısından önemli bir ip ucu.

Evet henüz vahyin başlarındayken Allah neden Kur'an ı oku dedi. Bu mushaf olan Kur'an mıydı. Kur'an ın cem edilmesi ile alakalı önemli bir kapı gibi sizce de duruyor mu?

Selamlar.
Alıntı ile Cevapla
  #18  
Alt 11-12-2007, 13:39
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

hiramusta";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Kur'an bu mescidin nerede olduğunu miraç ayetleri olarak bilinen Necm Suresinin 14-18 ayetlerinde bildirmektedir.
Andolsun, Onu (Cebrail'i) bir inişinde daha görmüştü;
En son *ağacın yanında .
Me'va bahçeleri de onun yanındadır.
Ağacı kaplayan kaplamıştı.
Gözü kaymadı ve sınırı aşmadı.
Andolsun o, Rabbinin en büyük ayetlerinden bir kısmını gördü.

Yani Muhammed Nebi bir gece Mekke'nin uzağında Mev'a bahçelerinin enson ağacının yanında bulunan mescide kadar yürümüş. (isra gece yürüyüşü demektir) (mescid derken çatısı olan biryer aklınıza gelmesin.)O mescidde Melek Cebrail'i aslı suretinde görmüş ve Ondan bir kısım ayetler almıştır.Yoksa öyle yedi kat göğe çıkmalar,Süleyman Mabedine uçmalar yok.Bu uydurma hikayenin 2 sebebi vardır.Birincisi Muhammed'i İsa ile yarıştırma çabası,ikincisi de ele geçirilmiş olan Kudus'e çok zaman sonra siyasi bir sebep hazırlamaktır.
Hiramustam ilk iletin bu. Bu iletinde Isra (gece yürüyüşü) yapan *Muhammed Mustafa sadece
senin bildiğin bir mescide gidiyor ve orda cibrili görüyor.

Ben de soruyorum bu mescidle ilgili herhangi bir belge var mı diye. Kurduğun cümlelerden
iki şey çıkıyor; mirac olayı bu gizemli mescide yapılan bir gece yürüyüşüdür ve o ayette bahsedilen Mescid-i aksa meva bahçelerinin yanındaki mesciddir. Yine ilk mesajında isra
kelimesi ile bağıntıyı kuran sensin ben değil.
hiramusta";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili Frodo.
Ayetlerin mantığını,mealini,tevilini sure isimlerine göre mi değerlendireceğiz?Yani surenin ismi İsra olursa başka mescid,Ben-i İsrail olursa başka bir mescid mi anlayacığız?

Evet İsra gece yürüyüşü demek,İsrail de Allah'la yürüyen demektir.Yakub Peygamberin lakabıdır.Onun soyundan gelenlere de ben-i israil denmiştir.Allah'ın Peygamberliğiyle onurlandırılmak (ki isra da kasdedilen gece olduğunu gözönüne alalım) sadece Yakup Peygambere has değildi.Musa Peygamber de Peygamberliği bir gece kutsal (mübarek kılınan isra 1 i hatırlayınız) Tuva vadisinde almıştı.Muhammed Peygambere de ilk vahiy Kadir ismiyle onurlandırılan bir gece indirilmişti.Ve o geceden sonra daha bir çok geceler mescid-i aksa yürüyüşleri yapmış ve birçok vahiyde bu çevresi mübarek kılınan (kutsal) mescid-i aksada inzal olmuştur.Peki neden gece?Sadece peygamberler değil,bizlerin de geceleri vahye muhatam olma/ düşünme/okumaların da bulunmalarımızı istiyor?Cevabı aşağıda;

Ey giysisine bürünüp yatan!
Geceleyin kalk! Kısa bir süre hariç,
Gecenin yarısını ayakta ol yahut bundan biraz eksilt!
Yahut buna biraz ekle! Ve Kur'an'ı ağır ağır, düşüne düşüne oku!
Doğrusu, biz senin üzerine ağır bir söz bırakacağız.
Şu bir gerçek ki, yeni bir oluşa koyulmak üzere geceleyin kalkan, yer tutma bakımından daha güçlü, söz bakımından daha etkilidir.
Kuşkusuz, gündüz boyu senin için uzun bir dolaşma/yoğun bir uğraş vardır.
Rabbinin adını an ve tüm benliğinle O'na yönel!
Doğunun ve batının Rabbidir O. Tanrı yoktur O'ndan başka. O'nu vekil et!
Onların söylediklerine sabret! Ve güzelce ayrıl onlardan. Müzemmil 1-10
Bu iletinde de "Ayetlerin mantığını,mealini,tevilini sure isimlerine göre mi değerlendireceğiz?Yani surenin ismi İsra olursa başka mescid,Ben-i İsrail olursa başka bir mescid mi anlayacığız? " diyorsun. Aman hiramustam bu benim sorum. *

Tekrar soruyorum Mescid-i Aksa, İsra suresindeki mekan Kudusteki Mescid-i Aksa mıdır ? *Yok meva bahçelerinin yanındaki ve Necm suresinde bahsedilen gece yürüyüşü bağıntısıyla keşfettiğin gizemli mescid midir ?

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #19  
Alt 11-12-2007, 15:38
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

Ortada gizemli bir mescid falan yok Frodo.Bizim bilmeyişimiz olaya gizem katıyorsa onu bilemem.
Kaynak sordun....Daha önce kaynağımı vermiştim.Cirane vadisindeki mescide o zamanki Mekkelilerin mescid-i aksa dediklerini bunun Vakidi'nin Megazisin'de ve el-Ezrakî’nin Ehbar-ül Mekke'sinde bu şekilde anlatıldığını yazmıştım.Oraları okumadın sanırım.Bu kezde hernekadar uydurulmuş ya da tahrif edilmiş olsalar da hadislerden de kaynak verebiliriz.(uydururken ya da tahrif ederken gözden kaçırdıkları bazı noktalar da olabiliyor netekim. )
Hadis rivayetlerinde mescid-i aksa 3 yerde geçer.Dikkatinizi çekerim,bunların hiçbirisi de isra veya miraçla ilgili değildir;

Birinci rivayet; Sahih-i Buharî, 21 kitab, 1. Bab, 1 numaralı hadis: 3.cilt/1130

“...... Ebu Hüreyre’den tahdis etti ki, Peygamber şöyle buyurmuştur: “İbadet için şu üç mescitten başkasına yolculuk edilmez: Mescidi Haram, Mescid-i Rasülüllah, ve Mescid-i Aksâ.”

İkinci rivayet; Sahih-i Buharî 21. Kitab, 8 numaralı hadis:

…Bize Şu’be, Abdulmelik ibn Umeyr’den tahdis etti. O şöyle demiştir: Ben, Ziyâd’ın himayesinde olan Kazaa’dan işittim, o şöyle dedi: ben Ebu Said Hudri’den işittim; o, peygamberden dört şey tahdis ediyordu ki, bu dört şey hem beni hayrete düşürdü, hem de sevindirdi. Peygamber şöyle buyurmuştur: “Eşi veya bir mahremi kendisiyle beraber bulunmayan kadın, iki günlük mesafeye sefer etmesin.Ramazan bayramının ilk günü ile kurban bayramının dört gününden ibaret olan ramazan ve kurban bayramı günlerinde oruç tutmak yoktur. İki namazdan sonra da namaz yoktur; biri sabah namazından sonra güneş doğup yükselinceye kadar, öbürü ikindi namazından sonra güneş batıncaya kadar. Namaz kılmak için şu üç mescitten başka bir mescide sefer edilmez: Mescidi Haram, Mescid-i Aksâ ve benim mescidim.

Bu iki rivayet aslında aynı olmasına rağmen ravileri farklıdır; birincisi Ebu Hüreyre menşeli iken, ikincide ara ravi Ebu Said el Hudri olmuştur.
Ezrakî’nin tespitlerine göre bu rivayet, saray beslemelerinden Şihab-ez Zühri tarafından o günkü iktidara yaranmak ve iktidara meşruiyet kazandırmak maksadıyla peygamberimizin;
“Ancak üç mescit için sefere çıkılır. İbrahim’in mescidi (Kâbe), şu benim mescidim ve Süleyman’ın mescidi.” şeklindeki ifadesinin,
“Ancak üç mescit için ziyaret seferine çıkılabilir. Bunlar, Mescid-i Haram, şu benim mescidim ve Mescid-i Aksa’dır.”
şekline sokulması suretiyle tahrif edilmiştir. Geniş bilgi Ezrakî’de vardır.

Üçüncü rivayet; Prof. İbrahim Canan’ın hazırladığı Kütübü Sitte kitabının 8. Cilt; 134. sayfası (Bu rivayet, Buharî, Müslim, Tirmizi, Nesai, İbni Mace’de çeşitli konularda mükerreren yer almıştır):

İbrahim İbnü Yezid et-Teymî anlatıyor: Babamdan mescidin avlusunun kenarında Kur’ân öğreniyordum. Bu sırada secde âyeti okumuşsam babam hemen secdeye kapanıyordu. Kendisine: “Babacığım yolda niye secde ediyorsun?” diye sordum. Dedi ki: “Ben Ebu Zerr RA’ın şöyle dediğini işittim: Rasülüllah’a yeryüzünde inşa edilen ilk mescidin hangisi olduğunu sordum: Mescid-i Haram olduğunu söyledi. Ben: Sonra hangisi? dedim, Mescidi Aksâ! diye cevap verdi. Ben İkisi arasında kaç yıl fark var? dedim. Kırk yıl! dedi ve ilave etti: Yeryüzü sana mescittir, öyleyse nerede namaz vaktine ulaşırsan namazını kıl, çünkü fazilet ondadır.”

Şimdi burada dikkat edilmesi gereken nokta iki mescidin inşa edilmesi arasında 40 yılın oluşudur.Şimdi hepimiz biliyoruzki Kur'an ve diğer dinsel metinlerde Kabeyi İbrahim Peygamber inşa etmiştir ve biz yine biliyoruz ki Kudüsteki mabedi de Davud ve Süleyman Peygamberler inşa ettirmiştir ve tarihi verilere baktığımız zaman bunların arasında enaz 1000 sene olduğunu görürüz?Peki o halde hadiste Kabe'den 40 yıl sonra inşa edilen mescid neresi olmaktadır?Bunun cevabını artık Frodo versin.

Bi de Kudüs'teki mabedle ilgili rivayetlere bakalım...Orası Mescid-i Aksa'mıymış,yoksa başka birşeymiymiş?

Birinci rivayet; Prof. İbrahim Canan’ın hazırladığı Kütübü Sitte kitabının 17. Cilt, 26, 27. sayfası:

el-Berâ anlatıyor: Rasülüllah ile birlikte *Beyt-ül Makdis’e doğru on sekiz ay namaz kıldık. Medineye girişinden iki ay sonra kıble istikameti Kâ’be’ye çevrildi. Rasülüllah Beyt-ül Makdis’e müteveccihen namaz kılarken yüzünü çokça semaya çeviriyordu. Allah Teala hazretleri, peygamberinin kalbinden geçeni, yani, Kâ’be’ye yönelme arzusunu bildi. Bir gün Cebrail aleyhisselam yükseldi. Rasülüllah, o, *yerle gök arasında yükselirken onu gözüyle takip etmeye başladı, onun nasıl bir vahy getireceğini gözetliyordu. Derken Aziz ve Celil olan Allah “Biz senin yüzünü göğe doğru çevirip durduğunu görüyoruz.....” (Bakara suresi 144. âyet) âyetini indirdi. Biz, Beyt-ül Makdis’e doğru farzın iki rekatını kılmış tam rükuda iken, bir *adam gelip: “Kıble, Kâ’be’ye doğru çevrilmiştir!” haberini getirdi. Derhal yönlerimizi çevirdik. Namazımızı yenilemeyip kıldığımız kısmın devamını tamamladık. Rasülüllah: “Ey Cibril! Beyt-ül Makdis’e doğru kıldığımız namazların hali ne olacak?” diye sordu. Bunun üzerine de Allah teala hazretleri: “Allah sizin imanınızı ( daha önce Beyt-ül Makdis’e doğru kıldığınız namazları) zayi etmeyecektir.” âyetini (Bakara suresi 143. âyet) inzal buyurdu.

İkinci rivayet; Prof. İbrahim Canan’ın hazırladığı Kütübü Sitte kitabının 2. Cilt, 154. sayfası (Bu hadis Buhari’de dört kez, Müslim’de bir kez, Tirmizi’de üç kez, Nesaî’de dört kez yer almıştır):

…el-Berâ İbn-ül Âzib buyurdular ki: Rasülüllah Medine’ye gelince, önce Ensar’dan olan ecdadının- veya dayılarının- yanına indi: O zaman namazlarını on altı veya on yedi ay boyunca Beyt-ül Makdis’e doğru kıldı. Ancak kıblenin Kâ’be’ye doğru olmasını arzuluyordu. Kâ’be’ye doğru kıldığı ilk namaz da ikindi namazı idi. Bu namazı Rasülüllah ile beraber ashaptan bir grup kimse kılmıştı. Bu namazı kılanlardan biri, oradan ayrılınca bir mescide rastladı. Cemaati namaz kılıyordu ve tam rükû halinde idiler. Adam onlara: “Şehâdet ederim ki Hz. Peygamber’le Kâ’be’ye doğru namaz kıldık.” dedi. Cemaat oldukları yerde Kâ’be’ye yöneldiler. Müslümanların Beyt-ül Makdis’e doğru namaz kılmaları Yahudileri memnun ediyordu. Yüzler Kâ’be’ye doğru yönelince Yahudiler bundan hiç memnun kalmadılar. Beyinsiz Yahudiler dedikoduya başladılar. *Arkadan hemen şu âyet nazil oldu: “İnsanlar içinden bazı beyinsizler…” (Bakara suresi âyet 142- 145)

Üçüncü rivayet; Prof. İbrahim Canan’ın hazırladığı Kütübü Sitte kitabının 2. Cilt, 157. sayfası:

Müslim ve Ebu Dâvud’un Enes’ten rivâyet ettikleri bir diğer hadis şöyledir: Onlar Beyt-ül Makdis’e doğru *yönelmiş halde, sabah namazının rükûunda iken, Benî Seleme’den bir adam kendilerine uğradı ve “Kıble istikameti Kâ’be’ye çevrildi” dedi. Bu sözünü iki kere tekrar etti. Cemaat rükûda iken KÂ’be’ye yöneldiler.

Dördüncü rivayet; Prof. İbrahim Canan’ın hazırladığı Kütübü Sitte kitabının 2. Cilt, 157. sayfası (Bu rivayet Ebu Davut ve Tirmizî’de yer alır):

İbnü Abbas anlatıyor: Âyeti kerimenin emriyle Rasülüllah kıbleyi Kâ’be’ye yöneltince Müslümanlar sordular: “Ey Allah’ın rasülü, Beytül Makdis’e yönelerek namaz kılmış ve şimdi ölmüş olan kardeşlerimizin namazları ne olacak?” Bunun üzerine Cenabı Hakk şu âyeti indirdi: “ Senin yöneldiğin *istikameti, peygamberlere uyanları, cayanlardan ayırd etmek için kıble yaptık…” (Bakara *suresi 143. âyet.) *

Eveet! Demekki neymiş?Bizim Mescid-i Aksa diye bildiğimiz mabed Beytül Makdis'miş.Yani aslında ortada Kudüs'teki mabed için,"orası Mescid-i Aksa'dır." şeklinde bir hadis de bulunmamaktadır.Orada çok sonraları halife Abdulmelik'in Beyt'ül Makdis'in temelleri üzerine mescid inşa etmesinden sonra Mescid'i Aksa (uzak mescid ) denmiştir.Bu deyiş şayet anlamına binaen söylenmişse gayet masum ve yerinde bir deyiştir.Amma Halifelerin Kudüs'ü ellerinde tutma pahasına oraya İslam nezdinde bir kutsallık izafe etme gayesiyle denmişse,işte bu kelimelerle oynamanın,anlamı çarpıtmanın,dini çıkarlar uğruna tahrif etmenin ta kendisidir.
Alıntı ile Cevapla
  #20  
Alt 11-12-2007, 16:44
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart Re: Mescid-i Aksa Tahrifat mı? Mucize mi?

"Bu iki rivayet aslında aynı olmasına rağmen ravileri farklıdır; birincisi Ebu Hüreyre menşeli iken, ikincide ara ravi Ebu Said el Hudri olmuştur.
Ezrakî’nin tespitlerine göre bu rivayet, saray beslemelerinden Şihab-ez Zühri tarafından o günkü iktidara yaranmak ve iktidara meşruiyet kazandırmak maksadıyla peygamberimizin;
“Ancak üç mescit için sefere çıkılır. İbrahim’in mescidi (Kâbe), şu benim mescidim ve Süleyman’ın mescidi.” şeklindeki ifadesinin,
“Ancak üç mescit için ziyaret seferine çıkılabilir. Bunlar, Mescid-i Haram, şu benim mescidim ve Mescid-i Aksa’dır.”
şekline sokulması suretiyle tahrif edilmiştir. Geniş bilgi Ezrakî’de vardır."

Cevap burda işte sevgili hiram. *Sorumuz kuran orijinalinde başka bir isimle yer alan
örneğin *Beyt-ül Makdis olan mekan Osman mushafında Mescid-i Aksa olarak değiştirilmiş olamaz mı ?

"Babacığım yolda niye secde ediyorsun?” diye sordum. Dedi ki: “Ben Ebu Zerr RA’ın şöyle dediğini işittim: Rasülüllah’a yeryüzünde inşa edilen ilk mescidin hangisi olduğunu sordum: Mescid-i Haram olduğunu söyledi. Ben: Sonra hangisi? dedim, Mescidi Aksâ! diye cevap verdi. Ben İkisi arasında kaç yıl fark var? dedim. Kırk yıl! dedi ve ilave etti: Yeryüzü sana mescittir, öyleyse nerede namaz vaktine ulaşırsan namazını kıl, çünkü fazilet ondadır.”

Şimdi burada dikkat edilmesi gereken nokta iki mescidin inşa edilmesi arasında 40 yılın oluşudur.Şimdi hepimiz biliyoruzki Kur'an ve diğer dinsel metinlerde Kabeyi İbrahim Peygamber inşa etmiştir ve biz yine biliyoruz ki Kudüsteki mabedi de Davud ve Süleyman Peygamberler inşa ettirmiştir ve tarihi verilere baktığımız zaman bunların arasında enaz 1000 sene olduğunu görürüz?Peki o halde hadiste Kabe'den 40 yıl sonra inşa edilen mescid neresi olmaktadır?Bunun cevabını artık Frodo versin."

Kuranın kendi içerisinde mantık dizgesini irdelemek tartışmak farklı kuran ile tarihsel (belgeli)
gerçekliği örtüştürme çabası farklı şeylerdir. Önsel olarak kuran ve ya başka bir kutsal metnin
varsayımlarını iddialarını doğru kabul edip onun üzerinden fikir yürütmek gerçekçi olmaz.

kabenin ibrahim peygamber tarafından yaptırıldığı varsayımı sadece kuran tarafından ileri sürülülür. Zaten gerçekliğini tartıştığımız bir metin.

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:32 .