Hangİsİ ?

[Davudi]

Öncelikle sehid olan kardeşlerimize varsa allahtan rahmet , ailelerine ve sevdiklerinede başsağlığı ve sabırlar dilerim.....

bugün televiyonlarda sehid olan askerlerden birinin babası , çatışmalardan bir gün önce , rüyasında oğlunun şehit olduğunu gördüğünü söyledi , bundan bir kac gün evvelki catışmalardada şehit olan kardeşimizin babasınında aynı şeyi söylediğini hatırlayınca ve yine buna benzer tesadüf demesi zor olan esrarengiz olaylarıda hesaba katınca , acaba teistlerin allahımı ? deist yada panteistlerin allahımı ? demekten insan
kendini alıkoyamıyor.

[Nova]

Bir insanın canını alan hiçbir uygulama, ideoloji ve dogma kabuledilemezdir.

Şehitlik; zenginin malının-parasının dış güçler tafından alınmaması için, fakirin yada sıradan insanın canının (zorla) feda edilmesidir. Zenginin malını-makamını: Asker dışardaki, polis içerdeki (sözde) tehlikelerden korur.

Ne pkk ne tsk. Her ikiside, sadece çıkar kapılarına hizmet eden 2 organizasyondur.

Silah satılacak,

Toplumsal gaza gelinecek-alevler körüklenecek,

İlaç satılacak,

İsrail bize sistem satacak (ama sistemin ana kontrolü kendinde olacak),

ABD neyi nerde nasıl yapmamız gerektiğini söyleyecek,

Satılmış melmeketin buna çanak tutması lazım haliyle,

Acı olan, durumdan-arkaplandan habersiz ölecek olan insanlardır,

Kürt yada Türk ne farkederki....

Hikaye farklı değilki, G. Orwell ın "1984" adlı kitabından farklı değilki bugünkü yaşadıklarımız.

2 arkadaş dertleşiyormuş, biri sıkılmış demişki:

-Esrar içelim?

diğeri:

-yok baba ben islam alıyorum, damardan, bütün acılarımı alıyor ve hiçbirşeye başkaldırmamı sağlıyor-en baba antidepresan, üstelikte yasal ve bedava devlet tarafından.

Oy vermek bişeyleri gerçekten değiştirseydi, mutlaka yasaklanırdı, şahsi bakışımdır üzerinize alınmayınız.

[irsArtvin]

nova´isimli üyeden Alıntı

Bir insanın canını alan hiçbir uygulama, ideoloji ve dogma kabuledilemezdir.

Şehitlik; zenginin malının-parasının dış güçler tafından alınmaması için, fakirin yada sıradan insanın canının (zorla) feda edilmesidir. Zenginin malını-makamını: Asker dışardaki, polis içerdeki (sözde) tehlikelerden korur.

Ne pkk ne tsk. Her ikiside, sadece çıkar kapılarına hizmet eden 2 organizasyondur.

Silah satılacak,

Toplumsal gaza gelinecek-alevler körüklenecek,

İlaç satılacak,

İsrail bize sistem satacak (ama sistemin ana kontrolü kendinde olacak),

ABD neyi nerde nasıl yapmamız gerektiğini söyleyecek,

Satılmış melmeketin buna çanak tutması lazım haliyle,

Acı olan, durumdan-arkaplandan habersiz ölecek olan insanlardır,

Kürt yada Türk ne farkederki....

Hikaye farklı değilki, G. Orwell ın "1984" adlı kitabından farklı değilki bugünkü yaşadıklarımız.

2 arkadaş dertleşiyormuş, biri sıkılmış demişki:

-Esrar içelim?

diğeri:

-yok baba ben islam alıyorum, damardan, bütün acılarımı alıyor ve hiçbirşeye başkaldırmamı sağlıyor-en baba antidepresan, üstelikte yasal ve bedava devlet tarafından.

Oy vermek bişeyleri gerçekten değiştirseydi, mutlaka yasaklanırdı, şahsi bakışımdır üzerinize alınmayınız.

Sayın nova; devletin aslında salt halkın değil de burjuvaziye ait olduğu farkındalılığında olduğunuz için sizi kutlarım. Ne yazık ki günümüzde milyonlarca insan bunun farkında olmadan devleti kendilerinin sanıyorlar ama tam aksine devlet; zengin işadamlarının, parababalarının yani sermayenindir. Sade vatandaş onların bu sömürü mekanizmasını yani saltanatını korumak için vardır. Ama işin acı tarafı; bu eylemi gerçekleştirirken yani şehit olduğu düşüncesinde ölüme koşarken bu gerçeği göremeden, bilemeden hayatını kaybeder.

İşin özü; devletlerin hiç bir savaşı ekonomiden bağımsız değildir. Yani bir ülkedeki kapitalist egemen güç, emperyalizmini yayacağı yeni pazarlar arar. Bunun için de yapacağı tek şey ülke olarak savaşa girmektir. Tabii ki devlet yani bürokrasi kendi adamlarından oluştuğu için parlamentoda savaş kararı almadan kolayı yoktur. Tek sorun halkın savaşa nasıl sevk ve teşvik edileceğidir. Ee "benim daha fazla kara ihtiyacım var hadi başka sömürge pazarlar bulmaya savaşa gidiyoruz" diyecek hali yok. Bunun yerine maalesef ve aynı zamanda da ne yazıktır ki bunu da milliyetçilik ve din söylemleri adı altında gerçekleştirirler. Salt vatandaş; "huriler, altından ırmaklar akan cennet" vaadiyle savaşa koşarken aslında neye hizmet ettiğinin haberi yoktur.

Son tahlilde; halkların katılacağı, uğruna verilebilecek tek savaş, sömürüsüz bir düzen olan sosyalist, devrimci bir savaştır.

Davudi´isimli üyeden Alıntı

Öncelikle sehid olan kardeşlerimize varsa allahtan rahmet , ailelerine ve sevdiklerinede başsağlığı ve sabırlar dilerim.....

bugün televiyonlarda sehid olan askerlerden birinin babası , çatışmalardan bir gün önce , rüyasında oğlunun şehit olduğunu gördüğünü söyledi , bundan bir kac gün evvelki catışmalardada şehit olan kardeşimizin babasınında aynı şeyi söylediğini hatırlayınca ve yine buna benzer tesadüf demesi zor olan esrarengiz olaylarıda hesaba katınca , acaba teistlerin allahımı ? deist yada panteistlerin allahımı ? demekten insan
kendini alıkoyamıyor.

Sayın Davudi; size vereceğim cevap, ne yazık ki "HİÇBİRİSİ" olacaktır.

[Nova]

Sn. İrsArtvin, güzel açıkladınız, kaleminize sağlık.

"Son tahlilde; halkların katılacağı, uğruna verilebilecek tek savaş, sömürüsüz bir düzen olan sosyalist, devrimci bir savaştır"

Size katılıyorum üstad.

sevgi ve saygılarıma, Nova.

[arkhetip]

Kapitalizmin en büyük kaynaklarından biri de savaş ekonomisidir. Bu sebeple hiçbir zaman savaşlar son bulmayacak . Savaş ekonomisiyle ilgili detaylı bilgi Zeitgeist adlı belgesel-filmden alınabilir.

Tolstoy'un çok sevdiğim bir aforizması vardır.
Der ki; "... Hükümetlerin özünde itaat etmek değil, buyurmak vardır. İşte bu nedenledir ki, hükümetler daima buna yönelecek ve iktidardan isteyerek hiçbir zaman vazgeçmeyeceklerdir. Hükümetlere iktidarı ordu sağladığına göre, hükümetler hiçbir zaman kendi var olma nedenleri olan ordudan, kısacası savaştan vazgeçmeyeceklerdir."

[Ovidius]

Vah Anadolu nun fakir şehirlerin fakir ilçelerine bağlı
fakir köylerinin çocukları.

Yaşasaydınız köyünüze gelecek,buğday ekip yağmur bekleyecek
binbir çeşit geçim derdiyle yaşlanacak,bakımsız kalacak,ilaçsız ölecektiniz.
Vah ki vah..
Vah sizeki ekecek tarlası olmayan şehirde yevmüyeci veya biraz daha iyisi olacaktınız.
Sizler bu vatanın ne güzel ucuz işçileri olacaktınız,
ama olmadı
sizde anlamadınız ne olduğunu
bir gece geldiler vurdular sizi
sizde onları.

Hiç gidipte tatil yapamayacağınız canım ülkemizin cennet kıyıları uğruna,demokrasi,insan hakları,eşit yaşam şartları,insanca bir hayat uğruna,yani hiç bir zaman yaşayamayacağınız o hayat uğruna canlarınızdan oldunuz.

Sadece anneleriniz çok ağlayacak,on sene sonra ,otuz sene sonra gene ağlayacak.

Öldünüz ve kahraman oldunuz.

Vah o ölenlere ki;

Yaşamları ayrı acı
ölümleri ayrı.

Ne kadar kederlensek az,ne desek boş.

[Davudi]

bu konuyuda , bu tür rüya gören insanların , belkide her gün aynı rüyaları görmediklerini düşünerekten acmıştım. neyse zaten konuda dinden girip kapitalizmden cıkmış , kapitalizmle devam edelim , zaten hayatımız kapitalizm.

[Alchindus]

Muhterem Davudi hiç sadık rüya diye tesmiye olunana benzer rüya gördün mü!

Yani öyle bir rüya ki, görülmesinden sonra aynısı ile zuhur ediyor, varlık sahnesine çıkıyor! Yaşanmış varlık sahnesine çıkmış bu oluşu sen bu henüz gerçekleşmemiş iken bütün tafsilatı ile rüyanda görüyorsun!

Böyle bir hal yaşadı isen bunun üzerinde derinleşmeni sana tavsiye ederim, sana ve bunu yaşayanlara!

Bu hususta kişiye bir başkası çok da fazla yardımcı olamaz!

Neticede şahsi bir tecrübe ve iç duyuştur burada mevzu bahis olan!

Sen muhatabına rüyanı anlatırsın o "daha evvel bundan bahis açmış mıydın, konusunu etmiş miydin, böyle ise bu senin bilinç altına yerleşmiş ve rüyana gelmiş" gibi izahlara girer, sen ona "hayır ben bu meseleyi daha evvel ne düşünmüş idim ne konuşmuş" desende, bunu kendi nefsinde bizzat bilen sen olduğun içün çoğu defa muhatabını ikna edemezsin!

Bu sebep ile bu hususlarda kişiye çoğu defa bir başkası yardımcı olamaz!

Eğer hayatında, gündüzün aydınlığı gibi tecelli etmiş rüyaların var ise, böyle bir tecrüben var ise bunun üzerinde derinleşmeni, bunu tefekkür etmeni sana tavsiye ederim!

Mevzu bahis olan, bir oluş varlık sahnesine maddi gerçekliğe kavuşmadan önce insan, onun ile rüyasında karşılaşıyor ve sonra bu karşılaşılan, varlık aleminde tecelli ediyor, adeta ete kemiğe bürünüyor!

Bunun üzerinde derinleşin derim!

Gerçeğe sadakat şart!