ZALiMLiKLER
Daha nereye kadar susacaksın
Yetmedimi bu kadar ezilmelerin
Hor gürülüb öldürülmelerin
inkarcıların peşinden gitmelerin
Biraz yüzüne gülenlere
Arkanı sıvazlayıb ecele gönderenlere
Yolunu üzünü yalan yanlış ögretenlere
Sana yapılan katliyamları hiyanetleri
çorumu maraşı sivası daha nicelerini
Arkasını dönüb red edenleri
Onyedi yaşında yaşı büyültülüb
Adaletsiz hayince ipe gönderenleri
Denizleri mahirleri ibolari
Diyarbakırı malatya gazileri
Gözünü aklını becerenleri
Yetmedimi daha beklemelerin.
Üsteki iletimde kimlere neler deniyor
bir zahmet düşünürmüsünüz?
Gazi katliamı Ergenekon’la kapandı mı?
Gazi Mahallesinde Cemevi ve kahvehanelerin taranması ile başlayan ve 22 kişinin ölümü ile sonuçlanan olayların üzerinden 16 yıl geçti. Yedi kişinin polis kurşunu ile öldüğü tespit edilmesine rağmen polisler aklanırken, Gazi katliamı Ergenekon’a havale edilmeye çalışıldı.
Gazi katliamı olayların başladığı bugün, 16. yılında yapılacak eylemle protesto edilecek. Hafta içinde yapılan çeşitli etkinliklerle anılan katliamı protesto etmek için 11.30’da Gazi Mahallesi Eski Karakolda toplanılacak. Postahane önüne karanfillerin bırakılmasının ardından mezarlığa yapılacak yürüyüşle devam edecek bugünkü eylemin dışında, yarın da Ümraniye’de bir eylem düzenleniyor. 2009’da Ergenekon iddianamesine konu olan Gazi katliamının üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen halen sorumlular cezalandırılmadı.
Ergenekon soruşturması kapsamında katliamın sorumlusunun sol örgütler olduğu iddia edilirken, gün gün yaşananlar bir kez daha hatırlandığında gerçek sorumluların üzerine gidilmediği ortaya çıkıyor.
12 Mart 1995
Akşam saat 20.30’da Gazi Mahallesindeki Cemevi ve bazı kahvehaneler taksiden açılan ateşle taranır. Halil Kaya adlı mahallelinin ölümü ve bir çok kişinin yaralanması ile sonuçlanan bu olayın ardından, katiller taksi şoförünü de öldürüp aracı ateşe vererek kaçarlar. Olayın mahallede duyulması üzerine, Gazi Karakolu’na doğru yürüyüşe geçen kitlenin üzerine polisin açtığı ateş sonucu Cemevi önünde bekleyen Mehmet Gündüz başından vurularak öldürülür.
13 Mart 1995
Cemevi önünde öldürülen iki kişinin cenazesinin teslim edilmemesi üzerine binlerce kişi karakola doğru yürüyüşe geçer. Yine polisin kalabalığa açtığı ateş sonucu sabah 3, öğleden sonra 12 kişi öldürülür. İki günde öldürülenlerin sayısı 17’ye çıkmıştır.
14 Mart 1995
Gazi Mahallesinde sokağa çıkma yasağı ilan edilmesine rağmen mahallelinin tepkisinin sürmesi üzerine bölgeye askeri birlikler sevk edilir.
15 Mart 1995
Gazi Mahallesinde Alevileri hedef aldığı açık olan saldırılara yine Alevilerin yoğun olarak yaşadığı Ümraniye 1 Mayıs Mahallesinden de tepki gelir. 1 Mayıs Mahallesindeki protestolara yine polisin müdahale etmesi ile beş kişi yaşamını yitirir. Burada da sokağa çıkma yasağı ilan edilir.
Amaç neydi?
Kahvehanelere düzenlenen saldırının amacının ne olduğu sorusuna, öldürülenlerden Sezgin Engin’in babası Mahmut Engin şu cevabı vermişti: “Gazi mahallesi duyarlı insanların olduğu bir mahalledir. Ben 1970’ten beri Gazi Mahallesi’nde oturuyorum ve yıllardır bu mahallede birlikte yaşayan Alevi ve Sünniler karşı karşıya getirilmeye çalışıldı. Hatta bu mahalleye ilk yerleşenler Kastamonulu, Sivaslı, Erzurumlu, Tokatlı arkadaşlarımızdır. Bizi birbirimize düşürmeye çalıştılar ama bu oyunları tutmadı.”
Sorumlu kim?
Gazi katliamının ardından yapılan yargılamalarda sadece iki polis toplamda 4 yıl 32 ay ceza aldı. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) yapılan başvuru sonucunda 2005’te Türkiye öldürülenlerin ailelerine tazminat ödemeye mahkum edildi.
1996 Susurluk öncesi ve 2 Temmuz 1993 Sivas katliamı sonrası yaşanan 1995 Gazi katliamı, Türkiye’de Alevilere dönük önemli saldırılardan biri olarak niteleniyor. Gazi katliamının aydınlatılacağı iddia edilen İkinci Ergenekon İddianamesinde ise sol örgütlerin Ergenekon’un taşeronu olarak nitelenmesi, katliamın gerçek anlamda aydınlatılması amacının güdülmediğini ortaya koyuyor.
(soL – Haber Merkezi)