Kendisini hem Atatürkçülüğü hem de Nurculuğu aynı bünyede barındırabilen yegane insandır. Daha bir şey söylemeye gerek var mı acep?
Bu arada Tardu, senin de üzerine bastığın gibi kendisi ilk zamanlarda çok daha radikal bir portre çizerken dinler arası diyalog masalının yaygınlaşması ile paralel bir süreçte iyice yumuşamıştır.
Ben yıllar (12-13 sene civarı) evvel kendisinin ''Ölüm ve Kıyamet'' isimli bir kitabını okumuştum. Kitabın tasvir ettiği cehennem son derece korkunç ve alışılmadık idi. Bu kitapta cehennemden bahsedilip cehennemin akla hayale gelebilecek her türlü fiziksel ve ruhsal işkenceyi barındırdığını anlatırken cehennemdeki işkencelerin ruhsal boyutuna dair ''sevdiğin kişilerin önünde tecavüze uğramak'' gibi örnekler veriyordu. Malum tecavüz fiilinin tanıdığımız insanların önünde gerçekleşmesi onun küçük düşürücülüğünü çok daha da arttıracaktır. Bir iki sene evvel o kitaptaki o ifadeleri evvel paylaşmak amacıyla aynı kitabın e-book versiyonunu taradığımda bulamadım. Gördüğüm kadarıyla şiddetin dozu düşmüş gibiyd; ama zamanında unrated versiyonunu okuduğum kitabın e-book hali rated falansa tabi bilemeyeceğim.
Kitabın aslını saklamadığım için bu iddiamı ispatlayamam ama beni az çok tanıyanlar olmayan bir şey üzerinden kimseyi bilinçli şekilde suçlamayacağımı bilirler. Demem o ki Harun Yahya'nın fikirleri de evrimleşiyor, zamana ve şartlara ayak uyduruyor.
Ps: İkinci linke yorumumu yazdıktan sonra bakıyorum da bu adamlardan herşeyin beklenebileceğini bilmeme rağmen bu kadarına gene de pesss demekten alamıyorum kendimi. Ha ha ha, la adam masonları da imana getiriyor.