Dusunen adam´isimli üyeden Alıntı
Bu durumda da Tanri'nin iletisim sorunu oldugunu kabul etmemiz gerekir. Tanri mesajini net bir sekilde tum insanliga ulastiramamis.
Belki de Tanri hiç vahiy göndermemistir, veya Tanri yok. Bunlarin disinda tek seçenek kaliyor; umursamaz ve hata yapan Tanri. Bu sonuncusu da en mantiksiz olani.
|
Bu kişiye özel "vahiy" mevzûsu benim de düşündüğüm ve mantıklı bir cevap bulamadığım hususdur. Tanrı, insanlar arasından bir "elçi" seçiyor ve o elçi aracılığı ile irtibat kuruyorsa berâberinde; hiçbir insanın başaramayacağı mûcizevi şeylerle o elçi desteklenmeldir ki bir anlamı olsun. Aksi takdirde, her önüne gelenin "Ben Tanrı elçisiyim" diye ortaya çıkmasını sağlayacak büyük bir boşluk oluşur. Bu boşluğun müsebbibi de Tanrı olur.
Öte yandan zırt-pırt elçi gelmesine de ihtiyaç yoktur. Bu gün dindarlar, elllerindeki kitapların binlerce yıldır değişmediğini iddia ediyor. Benim sıklıkla ifâde ettiğim gibi mâdem her şeyi Tanrı yarattı. Nasıl ki bir ressam'ın, mimar'ın kişisel tasarımı eserine yansıyorsa, Tanrı'nın yüceliği de yaradılışa yansıyacaktır. Bu yücelik, şaşmaz-değişmez ilkeledir. İnsana düşen; zekâsıyla bu ilkelerin farkındalığına ulaşabilmektir. Bunu sağlayacak, kolaylaştıracak bir "kitap" yeterlidir.
İnancın hedefi, Tanrı'ya ulaşma yöntemi doğru ise bir Hindû'nun Tanrı tasviri ile bir Kızılderili'nin, bir Eskimo'nun, yâhut Arap'ın Tanrı tasviri farklı olmayacaktır. Fakat; dikkat edin, adına "kutsal" denen her metinde yazılı olanlar, içinden çıktığı toplumun kültürü ile mâlûldür. O kültür ve toplumlar da sâdece kendilerinin "özel" ve "seçilmiş" olduklarına inanırlar.
Ben kendi edindiğim inanç tecrübemden şu sonuca ulaştım: Herhangi bir insan samimi olarak bir dine inanmışsa muhakkak çevresindeki diğer "dindar" görünen kitle tarafından "Saf, aptal, ahmak" olarak görülecek, sürekli o kişi ile diğer insanlar alay edecektir. Ama; gerçekte inanmayan ve fakat; inanmış gibi bir görüntüyü ustalıkla çevresine verebilen kimseler, hem "köşe"yi dönüp, hem de çevreleri tarafından "kemâlât sahibi biri" olarak değerlendirilecektir.
Şu kesin ki bilim ve teknoloji bu hızla ilerlerken, insanlardaki bilinç düzeyi hızla gelişirken, dinler; bu hâlleriyle uzun süre var olamıyacaklar.