Dinleri yoksaydığımız zamanda da kadınların değeri yükselmiyor.
Dinlerin etkilemediği toplulukları ele alalım.
Örneğin ateist bilim insanları arasında kadınlar kaç tane?
Ya da budist toplumlara bakalım, din sayılmaz budizm tam olarak.
Kadınlar çok farklı yerlerde mi?
Zaten var olan evrimsel oluşumun sonucunu dinlere yüklemek, yansıtma savunma mekanizmasını uygulamaktan başka bir şey değil.
|
Niye kendine kriter olarak ateist kadınları referenas alıyorsun? Alman gerek referans kadına bir "eşya" gibi değil de bir "birey" olarak değer verilen ülkeler, toplumlar olmalı. Evet erkekler belki biyolojik yapıları gereği bilim adamlığına örneğin daha uygun olabilir ama bu senin tıpkı mevcut bakanlardan birinin yaptığı gibi kadınları salt "anne"lik görevi ile ilişkilendirip, tüm toplumsal hayattan izole etmene yarayacak bir yeter neden değildir.
Beyin morfolojileri erkekten farklı diye kadınlar ekonomik, politik, sosyal sistemin içinde yer alamaz mı? Kadının değeri bir kocaya karılık yapacak 4 eşten biri olmak mıdır? Bak salt konuyu spermdi, 4 eş ti vb. açısından ele almışsın, hem de senin gibi çocuksuluktan uzak, insanların çocuksuluğunu tespit etme olgunluğunda birisi...
Avrupaya gittiğinde hani gözlemleme imkânın olursa göreceksin ki senin burada altın günü yapıp, dedikodu ve kadın programları ile vaktini ve ömrünü öldüren teyzeler, orada bilgisayar programları yazıp, elektrik projeleri çiziyorlar.
Hani bu başlığı açarak varacağın nokta dinlerin kadını arka plana itmesinin bir hikmeti var idiyse de, bak sana giderek dindarlaşan Türkiyeden kadın manzaraları vereyim:
"Kendinden en az 31 yaş büyük erkeklerle evlenen yaşları 16-19 arasındaki kızların sayısı 7,163,931. Türkiye de 15 yaş altı gelinlerin sayısı 181,036.
Son 12 yılda (mevcut ılımlı islamcı iktidar döneminde) kadına şiddet yüzde 1400 arttı. 2002-2010 yılları arasında fuhuş suçları yüzde 220, ırza geçme ve çocuklara cinsel taciz suçları yüzde 125 oranında arttı."
Sen şimdi senin yapmaya çalıştığın gibi kadını salt erkeklerin bir seks objesi olarak indirger isen, kadını erkeklerin yemek yeme ihtiyacı gibi bir ihtiyacı gören 4 çeşit öğünden biri gibi algılatmaya çalışırsan elbetteki o erkekler gider o eşya gibi gördükleri kadınlara şiddet de uygular, ırzına da geçer, kızmış, çocukmuş dinlemeden kendi haremine de katar.
Kadını kara çarşafa sokmak, Hitlerin Yahudilere uyguladığı işkence yöntemi ile aynıdır psikolojik açıdan. Bir insana en iyi işkence yöntemi onun benliğini, bireyselliğini yoketmektir. Örneğin nazi kamplarında yahudi esirlere isimleri ile değil, verdikleri numaralar ile hitap ederlerdi. Bir insan gibi seslenerek değil, uzaktan taş atarak, küfrederek, hakaret ederek muhattap olurlardı.
Sen de bir kadını kara çarşafın içine sokup, erkek önde o peşinde takip etmesini istersen, erkeğin yanında konuşma, oranı gösterme, sesini çıkarma vs. vs eşya gibi görürsen o kadının insanlığını, bireyselliğini yok edersin.
Ama işte malesef sırf kitapta öyle yazıyor diye sen ve senin düşüncende bazı arkadaşlar halâ gelip burada acaba Kuranın kadına bu yaklaşımının haklılığını ispatlayabilir miyiz? Hani kadının yumurta sayısından girsek, psikolojisinden girsek, erkekle aynı değildir desek, erkek daha üstündür, şöyledir vs. desek kadının eşyalaştırılmasına zemin hazırlayabilir miyizi konu alan başlıklar açabiliyor... Bu da 2015 yılındaki insanlığın ayıbı..