Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Biyoloji > Evrim

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 27-11-2017, 06:31
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.651

Onur Üyeliği 

Standart Yeni Bir Kuş Türünün Evrimleşmesine Şahit Olundu

Bilim insanları, hayret verici bir şeyi ilk defa gözlemlediler: tamamen yeni bir türün, doğada ve gerçek zamanlı şekilde evrimleşmesini. Üstelik bu sadece iki nesil sürdü.


Şimdi, yapılan genom dizilemesi ve fiziksel özelliklerin çözümlenmesiyle birlikte Darwin ispinozunun yeni türü onaylandı. Bu tür, Galapagos'ta Büyük Defne adı verilen küçük bir adaya özgü. Kuşları keşfedenler onlara Büyük Kuş ismini verdiler.


Darwin ispinozlarının en az 15 türü bulunuyor. Bu şekilde adlandırılmalarının sebebi, bu kuşların sahip oldukları çeşitlilik sayesinde, ünlü doğabilimci Charles Darwin'in doğal seçilim yoluyla evrim kuramını çözmesine yardımcı olmaları. Doğal seçilim kuramında türler, mutasyonlar sayesinde bulundukları ortama daha iyi uyum sağlayabiliyorlar ve bu mutasyonlar sonraki nesillere aktarılabiliyor.


Tür melezlenmesi adı verilen şeyde, bu iki tür bir araya geliyor ve tamamen yeni bir tür ortaya çıkıyor.

----
Rosemary Grant, geçen sene verdiği bir röportajda, "Yağmurlar tekrar geldiğinde, erkek ve kız kardeş birbiriyle eşleşti ve 26 tane soy oluşturdu" diyor.
"Bunlar arasından dokuz tanesi hayatta kalarak üredi ve mükemmel bir akraba eşleşmesi soyu oluşturdular (bir oğul annesiyle, bir kız babasıyla ve soyun geri kalanı birbiriyle eşleşti)."
Melez ispinozlar yerli popülasyonlardan daha büyük olduğu için, daha önce atıl durumda olan besin seçeneklerine erişebildiler ve hayatta kaldılar. Grants, 2012 yılında adaya yaptığı son ziyarette 23 birey ve 8 eşleşme çifti saydı.
----


Devamı

https://popsci.com.tr/galapagosta-ye...-sahit-olundu/

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku, dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 02-05-2018, 11:09
nizamname nizamname isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2016
Mesajlar: 26
Standart

spartacus üstat : bu yazınızda var olan türler farklı bir yöntemle yeni bir tür oluşturmuş olabilirler.
ama şu soruma cevap verirmisiniz lütfen
bu kuş türünün ilk varoluşu nasıl gerçekleşti yani bu kuşların ilk ataları nasıl ve nerden varoldu
daha önemlisi ilk canlılar nerden türediler bunlara mikroorganizmalarda dahil cünkü onlarda canlı
Bu evren ve bunca sistem nasıl olduda kendi kendine oluştu neden oluştu
Gözle görülmeyecek kadar küçük olan bu mikroorganizmaların içine d.n.a dediğimiz bunca şifre ve bilgiler nasıl ve ne şekilde yerleşti
bu bilgiler ve şifreler nasıl olduda bir araya gelip bir canlı oluşturdular bunları yönlendiren bir güç bir ilahi varlık yokmu
Biz insanların yapısını ele alalım günümüz teknolojisi ile bir bir böbrek yada bir kalp bişr göz oluşturabilirmiyiz
o ilkel çağlarda bunlar kendi kendine nasıl oluştu
İnsan vücudundaki milyarlarca hücre sinir kan kemik damar ve diğer organlar ve uzuvlar nasıl olduda kendi başına gözle görülmeyen iki mikroorganizmanın birleşmesiyle oluştu bunları belli bir sistemde işleyen bir güç yokmu
o iki mikroorganizma nerden varoldu nasıl buluştu nerede bir araya geldi nerede yaşadı geliştide ilk insan yada insanlar oldu veya onlara benzeyen canlılar
Tam burada bir yaratıcının bir var ediçinin olduğu gerçeği devreye girmiyormu
kainat yada evren neden sebepsiz oluşsunki

SÖZÜN ÖZÜ BANA GÖRE BUNCA SİSTEM SEBEPSİZ OLUŞAMAZ BİR YARATICI VAR VE BU YARATTIKLARININ BİR HİKMETİ BİR SEBEBİ VAR
VE O YARATICI BENİM İNANCIMA GÖRE ALLAH TIR VE ONUN VAADETTİKLERİ HAK VE GERCEKTİR.
YANİ O GÜN KIYAMET GELDİĞİNDE KORKUN O GÜN DEHŞETLİ OLACAKTIR
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 03-05-2018, 06:33
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.651

Onur Üyeliği 

Standart

nizamname´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu evren ve bunca sistem nasıl olduda kendi kendine oluştu neden oluştu
Gözle görülmeyecek kadar küçük olan bu mikroorganizmaların içine d.n.a dediğimiz bunca şifre ve bilgiler nasıl ve ne şekilde yerleşti
Elbette bu tür ilk oluşum-ilk neden söylemleri, zihinsel kurgu-türetimler.

Tümü bir yana, DNA vb sence Allah dediğimiz türetim mi yaratılmaya muhtaç yoksa zaten neden sorunsalına vurulamayacak olan varlık mı? hangisi?

Kısaca bir karınca mı yoksa tanrı mı? Sence hangisi?
Eğer her bir şey namına bir öncül, ilk neden gerekiyorsa, tanrı dediğiniz kurgunun ayrıcalığı ne? Muhtevası ne ki, öncülde var olabiliyor, o'nu vareden ne? Hiç birşey kendi-kendine oluşmaz, çünkü hiç bir şey'in oluşumundan önce bir kendisi yoktur. Doğada kendi, kendine oluşmak diye bir şey yoktur, dönüşüm vardır, buna biz kendi, kendine oluşmak demiyoruz, KENDİLİĞİNDEN diyoruz ve muhatabımız, form-yapıdır, kendi dediğiniz de o form-yapı ve bu dönüşür-değişir, olmak fiilinin kökenindeki fiili anlamlı kılar(dönüş-mek->oluş-mak, dönüşen ne? İşte o ortada, ona varlık diyoruz, o oluşmaz, dönüşürböylece ortaya çeşitli form-yapılar çıkar ve biz bu formları biçimi, nitelikleri vb.ne göre isimlendirir, tanımalrız sadece, işte bizim ol-makla kastettiğimiz formdur ve kalıcı değildir, süreğen değişir-dönüşür -ki böylece de zaman kavramı peyda olur).

Hasılı varlık ortadadır, oluşmaz, ama varlığın hareket-değişim-ilişkilerinden(diyalektik) envai çeşit formlar meydana gelir-dönüşür. Bizim zaman dediğimizde bu envai türde form-yapı değişimi, ilişkilerinden soyutladığımız bir kavramdır hepsi bu. Kısaca önce zaman yok, sadece ortada devinen varlık-madde mevcut. Bu bağlamda ilk diye bir şey yok, ilk dediğiniz, neden dediğiniz, şeylerin değişimi-dönüşümüne dairdir!

Yine de mantığınızı yanlış işletmekte ısrarcı iseniz, efendim tanrı nasıl oluştu ise, onlarda öyle. Yoksa bir tanrının kendi-kendine(?) oluşması mı daha büyük sorun, bir karıncanın oluşması mı?

Görünen Evrende trilyonlarca galaksi, katrilyonlarca yıldız, gezegen mevcut, trilyonlarca ilişki, etkileşim ve böylece binlerce farklı koşul, ilişkiden, çeşitli form-yapılar oluşuyor. Katrilyonlarca(ki her saniyede) ilişkiden, çeşitli ortam, koşullardan çeşitli form-yapı bileşimer meydana geliyor. Örneğin bunlardan birisi, 4 çeşit kimyasalın, uygun ısıl ortamda bileşiminden, organik yapılar meydana gelebiliyor, evrende katrilyonlarca gezegende, böylesi bir ortam, koşulun olabilirliği olasılık dahilindedir. Olasılık milyarda bir dahi olsa, binlerce gezegene tekabül eder bu oran.

Hasılı bu deneylerle de ortaya konmuştur. İnorganik maddelerden, organik yapılar meydana gelmiştir(illa ilk neden diye soracaksan), sonuçta organik yapılarda-yapı!- form-yapıdır, kısaca muhtevanın dönüşümüyle meydana gelirler... Yok varlığa yani muhtevaya ilk neden arıyorsan, bu kavramları doğru bilmemekten kaynaklı bir yanılgı ve ardısıra sürüklediği bir ahmaklıktır. zira nedenler forma-yapıya dairdir, müstakil(ortada olan) muhteva-varlığa dair değil. şeyler değişecek ki sen kurgusal, zihninde türettiğin uzamsal bir zaman kavramına ve mantığınla, neydi-ne oldu vb kıyasa sahip olabilesin, önce, sonra diyebilesin. Önce ve sonranın da muhatabı -zaman kavramıyla bakacaksan- yine formdur, varlık ilk, önce, sonra gibi bir soru'nun muhatabı değil. çünkü zaman dediğiniz ona tabi-bağlı, dışında, ötesinde anlam bulamaz, ifade edilemez, kıstas faktörü olarak alınamaz, kısaca varlık öncesine çıkılarak yaratılabilir bir şey değil, öncesi de, sonrası da yok, böyle bir gerçeklik, böyle bir dilim, böyle bir zaman-mekan yok. Zaman da, mekan da, varlığa ve varlığın hareketine, şeylerin ilişkileriyle değişen-dönüşen formlara-ortama bağlıdır. Kısaca zamanın nedeni ortada devinen varlıktır.

Ha illa yanlış mantık ve kavram da ısrar edeceksen, tanrı nasıl oluşmuş bunu yanıtlamalısın, bana değil, kendine! Yok ben inanıyorum dyorsan tartışmamızın anlamı yok, zira sen inancın dışına çıkıp fikir yürütme, irdeleme peşindesin, dolayısıyla karar vereceksin, sorgulayacak mısın, inanacak mısın? Yok efendim ben inancımı konuşturacam dersen, o zaman yazışmamamızın anlamı yok, bende çıkıp sana derim ki, bende varlığa inanıyorum, sorgulanamaz, nasıl oluştu diye sorulamaz-zaten varlık oluşan bir şey değil, oluşmaz-ortadadır, oluşmak gibi bir fiilin muhatabı değil, fiillerin muhatabı leylerin etkileşimiyle değişen formdur! Vay efendim bu sorgulanamaz, vay efendim bu benim inancım, tırı, vırı anlamı yok.

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku, dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu

Konu spartacus tarafından (03-05-2018 Saat 10:23 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 03-05-2018, 09:42
nizamname nizamname isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2016
Mesajlar: 26
Standart

SPARTACUS üstadım yazıma istinaden tanrı nasıl yaratıldı diye sormuşsunuz .
Eğer tanrı yaratılsaydı o zaman tanrı olmaz senin benim gibi bir yaratılan olurdu yani bir kul yada sıradan bir canlı
Ona tanrı yada yaratıcı denmesinin sebebi o doğmamış ve doğurmamıştır. Onun eşi benzeri ortağı çocuğu kardeşi yoktur.
yaratıcı ol der her şey varolur helak ol der herşey helak olur yani yok olur.
Bir diğer konuda senin yazdığına göre evren hep vardı yani bir başlangıcı yoktu benim anladığım kadarıyla .
bunun doğru olduğunu kabul edersek:
1:Bilim adamlarının dünyamız yedi milyar yıl yaşındadır bilgisi yada teorisi yanlıştır.
2:ezelden beri varolan bu evrende neden hala keşvedilemeyen sırlar var.
3:Eğer tanrı ve inanclar olmasa ceza yada mükafat yani islam dinine göre cennet ve cehennem biz insanları suç işlemekten ne alıkoyabilirdiki bu gün inanmayan ülkelerin toplumsal ve aile yapısına bak bi rusya bi ingiltere bir israil bu ülkeler devlet ve birey olarak her türlü suc var
örnek israil haksız yere filistin halkını katlediyor bunu bütün dünya biliyor
ingiltere ezelden beri sömürgeci bir ülke aynı zamanda en çok zina ve tecavüzün yaşandığı yer o kadarki cinsel istismara uğrayan kız çoçuklarının yaşı dokuza kadar düşmüş yani edep haya ahlak yok rusya dersen yine aynı
4:Biz bu dünyada gayesiz ve amaçsızmı yaşıyoruz doğup ve ölüyoruz eğer öyle ise bizler zarardayız hayvanlardan bi farkımızda yok ve boşuna mal mülk biriktiriyoruz ve kendimizi dünyanın tüm zevklerinden boşuna mahrum bırakıyoruz
5:Bir misal eğer tanrı ve cennet cehennem yoksa bizim bir kaybımız yok istediğimiz gibi yaşayalım AMAAA YA VARSA işte o zaman bizi kim kurtaracak o büyük mahkemeden o mahkemeki ne torpil ne rüşvet hiç birşeyin hükmü yok birde böyle düşün
DÜNYA ÜZERİNDE GAYESİZ AMACSIZ VE İNANÇSIZ YAŞAYAN İNSANIN HAYVANDAN Bİ FARKI VARMIDIR ;sizce
SAYGILAR.....
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 03-05-2018, 10:27
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.651

Onur Üyeliği 

Standart

nizamname´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
SPARTACUS üstadım yazıma istinaden tanrı nasıl yaratıldı diye sormuşsunuz .
Eğer tanrı yaratılsaydı o zaman tanrı olmaz senin benim gibi bir yaratılan olurdu yani bir kul yada sıradan bir canlı
Ona tanrı yada yaratıcı denmesinin sebebi o doğmamış ve doğurmamıştır. Onun eşi benzeri ortağı çocuğu kardeşi yoktur.
Eğer varlık yaratılsaydı, senin benim gibi bir yaratılan olurdu
Varlık doğmamış ve doğurulmamıştır, onun eşi ve benzeri yoktur, çocuğu, kardeşi, anası, babası yoktur...

Hem ilk diye tutturuyorsun hemde kendi kafandan tanrı dediğin bir kelimeye o yaratılmadı diyorsun, o zaman neden düşünüyorsun ki? Varlığa illa bir İLK, yaratan arıyorsan ne sebeple arıyorsan, o yaratan dediğine de arayacaksın, ilki, sebebi ne vb. yapmıyorsan düşünüp, zihnini boşa çalıştırmana gerek yok.

Zaman kavramının ne olduğunu izah ettim, anlamaya çalış, gerisi boş..

Masal diyarlarından, tamamen masal dünyalarına has özellik, yetilere sahip bir masal kahramanı kendi, kendine olabiliyorsa, şu aciz canlı, cansızlar hayli hayli olur...

Yazışmamız burada sona erdi, zira konu salt kendi inancına yaslanmaya(safsata, inanca yaslanma safsatası) dönüştüğü ve anlamı kalmadığı için tıkandı-kapandı...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku, dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 03-05-2018, 10:40
Natan Natan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 18 Sep 2006
Bulunduğu yer: usa
Mesajlar: 4.841
Standart

sn spartacus,

Varlik dedigimiz sey yaratilmadi. Yaratmak, dizayn etmek insan zihninin urunu kavramlar. O halde tanri yada tasarimci da insan urunu olmak zorunda cunku buna suan taniklik ediyoruz. Yaratim esittir insan turu..

Galiba bu konuda ayni fikirdeyiz.

Fakat Tanri denilen sey, tanim itibari ile yaratilmayan anlamina geliyor. Yani onlarin dedigi sey bu. yaratilsa tanri olmaz. Varlik, uzay ve zaman dizgesinde anlam bulur. Tanri bu dizgede yer almadigindan, neden sonuc vargisina ulasilamaz. Ufak bi sohbet edip tartismak istedim. Farkli dusuncede degilim senle de olsun. diyalektik olsun ne edelim ...konu disi bir sey: dogrudur soz vermistim, ama bu aksam hosgor

...
sonradan ekleme, Dawkins'in Tanri yanilgisi kitabi genel olarak iyi olsa da cok yuzeysel. Kokensel sorunsali acisindan..Ne dersin bu ise
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 03-05-2018, 11:16
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.651

Onur Üyeliği 

Standart

Natan´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
sn spartacus,

Varlik dedigimiz sey yaratilmadi. Yaratmak, dizayn etmek insan zihninin urunu kavramlar. O halde tanri yada tasarimci da insan urunu olmak zorunda cunku buna suan taniklik ediyoruz. Yaratim esittir insan turu..
Yaratma sorunsalının nedenlerinden birisi zaman kavramıdır.
Varlık dediğimiz ise -ki felsefi anlamda- ortada olan muhtevadır.
Zaman bu muhtevanın hareketinden soyutlanır.
Dolayısıyla ilk sorusunu sorduğumuz an, varlık dahilinde bir sorudur bu, dışına çıkamaz, zaten dışında herhangi bir kavrama sahip olmuyoruz. Yaratım sorununun muhatabı ise form-yapıdır, daha anlaşılır ve kabaca formdur. Dolayısıyla bizim önce, sonra dediğimiz ve soyutladığımız mevcut olanın, yani ortada olanın, müstakilin çeşitli değişim, halleri, ilişkileri etkileşimleri ve formlarına dair.

Kısaca yaratmak dendiği anda ister tabanı form-yapı, isterse zaman kavramı olsun, varlığın dışına çıkılmıyor. Ama zihnen türetilen bir masal kahramanını öne sürerseniz, bu aynı anlama gelmez, çünkü zaman ve form-yapı dönüşümünün muhtevası değildir tanrı. Yani örneğin biz zamanı tanrının değişimlerine kıyasla soyutlamadık, dolayısıyla zaman kavramı varlığın devinimine bağlı anlam kazanırken, varlığın dışında ifade edilemiyor. O sebeple varlığa bir önce, sonra, ilk mefhumuyla yaklaşmak mantık hatası, bir yanılgıdır.

Tanrı ise dediğim gibi, hiç bir kavramımızın soyutlandığı zemin, muhteva değildir, bu bağlamda tanrıya dair sarfedilen her bir söz, kurgu sadece hayal ürünüdür ve hem soyutlamarımızın hiç birisi için, ama hiç birisi için ne temel ne de muhteva hemde gözlemlerimizle elde edebileceğimiz bir tabanı olmadığı içinde kavramlarımızın ne temeli ne de muhtevası->MUHATABI olamıyor. Ama varlık, tüm kavramalrımızın(zaman da dahil)->MUHTEVASIDIR, dolayısıyla varlığın muhteva olduğu bir kavram, varlıktan ayrı, dışında düşünülemez, fark burada

Peki temel-muhteva ne? varlık, öyleyse muhtevadan soyutlayarak elde ettiğimiz kavramlarımızı, muhtevanın dışında, dışına dair kullanamayız, muhteva yok, o kavramlarda yok, zaman da yok. Dolayısıyla ilk neden, öncesi vb sorular, muhatap varlık-muhteva olduğunda anlamsızdır, kavram çarpıtması-yanılgısıdır. Ama bu sorular form-yapılara dair sorulabilir, neydi-ne oldu...

Hiç bir değişimin sebebi zaman değildir, zaman değişimlere nazaran soyutladığımız kavramdır, somut olan ise şeylerin nesnel ilişkisi, form-yapısıdır. Örneğin depremin sebebi zamandır diyemeyiz, toprak kaymasının sebebi zamandır diyemeyiz, ama nesnelerin birbiriyle olan ilişkisindeki birikimin, yani nesnel değişimin, soyutlanmasıyla zaman anlam bulur ve ifade-anlama tabanında bizler için ölçü haline gelir. Bir su damlası bir taşa düşüyor olsun, taşta meydana getireceği oyuk, bizim algımızda zamanla meydana gelmiş gibidir, çünkü zaten biz zamanı, düşen damlaların, düştükçe, düştükçe, düştükçe niceliğinden soyutluyoruz, yani suyun süregiden damlaması, zaman olarak ifade buluyor. Zaman geçtiği için su damlamıyor, su damladığı için zaman kavramına anlam katıyor ve tersinden biz zaman dediğimizde, oradaki nesnel bir ilişkiyi ve ilişkinin etkleşim niceliğini birim olarak dile getirme imkanı buluyoruz ve nicel birikimler, nitel değişimlere(diyalektik) yol açıyor...

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku, dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 03-05-2018, 12:03
Natan Natan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 18 Sep 2006
Bulunduğu yer: usa
Mesajlar: 4.841
Standart

Sayn sparta'

Varlik; uzay zaman dizelgesinde yer aldigina ve tanri denilen olgunun iddia edildigi gibi, neden sonuc disinda yer almasi sebebi ile soylediklerin tartisilir. Tanri yaratilan bir kavram iken, inanclilar bazinda yaratilmayan bir sey.

Dolayisiyla ''mavi rengin'' kokusu nedir?

Tanriyi kim yaratmistir?

Ayni sacmalik.


Boyle bir soru sormak ontolojik anmlamda bir mana bulur mu?


Tanri'yi kim yaratti?
(ki hepimiz her an duygudurumumuza gore yaratiyoruz)

yaratilmadigi iddia edilen bir varlik icin yararatildigini kabul edip, deklare etmek ve bu konuda felsefi fakat KESIN bir arguman sunmak ne derece mantikllidir?
Soyleyin..


ortada yaratilmayan ontolojik bir olay var.
sen kalkip. dawkins gibi ''onu kim yaratmis''diyorsun..


iyide onu kimse yaratmadi ki...

Ne dersinz bu ise?
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 03-05-2018, 14:20
küvet küvet isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 30 Mar 2010
Mesajlar: 13
Standart

nizamname´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
spartacus üstat : bu yazınızda var olan türler farklı bir yöntemle yeni bir tür oluşturmuş olabilirler.
ama şu soruma cevap verirmisiniz lütfen
bu kuş türünün ilk varoluşu nasıl gerçekleşti yani bu kuşların ilk ataları nasıl ve nerden varoldu
daha önemlisi ilk canlılar nerden türediler bunlara mikroorganizmalarda dahil cünkü onlarda canlı
Bu evren ve bunca sistem nasıl olduda kendi kendine oluştu neden oluştu
Gözle görülmeyecek kadar küçük olan bu mikroorganizmaların içine d.n.a dediğimiz bunca şifre ve bilgiler nasıl ve ne şekilde yerleşti
bu bilgiler ve şifreler nasıl olduda bir araya gelip bir canlı oluşturdular bunları yönlendiren bir güç bir ilahi varlık yokmu
Biz insanların yapısını ele alalım günümüz teknolojisi ile bir bir böbrek yada bir kalp bişr göz oluşturabilirmiyiz
o ilkel çağlarda bunlar kendi kendine nasıl oluştu
İnsan vücudundaki milyarlarca hücre sinir kan kemik damar ve diğer organlar ve uzuvlar nasıl olduda kendi başına gözle görülmeyen iki mikroorganizmanın birleşmesiyle oluştu bunları belli bir sistemde işleyen bir güç yokmu
o iki mikroorganizma nerden varoldu nasıl buluştu nerede bir araya geldi nerede yaşadı geliştide ilk insan yada insanlar oldu veya onlara benzeyen canlılar
Tam burada bir yaratıcının bir var ediçinin olduğu gerçeği devreye girmiyormu
kainat yada evren neden sebepsiz oluşsunki

SÖZÜN ÖZÜ BANA GÖRE BUNCA SİSTEM SEBEPSİZ OLUŞAMAZ BİR YARATICI VAR VE BU YARATTIKLARININ BİR HİKMETİ BİR SEBEBİ VAR
VE O YARATICI BENİM İNANCIMA GÖRE ALLAH TIR VE ONUN VAADETTİKLERİ HAK VE GERCEKTİR.
YANİ O GÜN KIYAMET GELDİĞİNDE KORKUN O GÜN DEHŞETLİ OLACAKTIR
1- O kuş türünün ilk varoluşunu evrim, ilk canlının oluşumu ile ilgili ise biyokimya-Abiyogenez'e bakacaksın. Özellikle Abiyogenez hususunda son dönemde çok önemli gelişmeler var ve sizlerin bunlardan haberin dahi yok. Yani cahilsiniz. İlk canlı için gerekli olan şey termodinamik+kinetik ve atom düzeyindeki ısıl titreşimler. Evrim konusu ise artık kapandı. Evrim bugün biyolojideki temel paradigma. Biyoloji, evrimin neden ve sonuçlarını inceleyen bilim dalı.

2- Evrenin nasıl oluştuğu ile ilgili çalışma hipotezler ortada. Ve yine kendi ön kabülünüzle herket ediyorsunuz. Kendi kendine derken "kendiliğinden"i kastediyoruz. Bir amaca atıfta bulunmuyoruz. Ki ortada yokluk ya da mutlak hiçlik şeklinde bir kavram da yok. "Zaten varolan" devindi. Bakmanız gereken yer yine; termodinamik, false vacuum ve negatif sıcaklıklar. Bu konuda oluşturulmuş gayet güzel modeller mevcut. Mantıksal hiçbir engeli de yok. Sadece test edilmesi gerekiyor. Bu konuda da cahilsiniz.

3 Bizim günümüz teknolojisi ile ne yapıp ne yapamadığımızın konu ile zinhar bir ilişiği yok. Zaten ilk cevap sorunuzun içerisinde: "günümüz teknolojisi" ..! Günümüz teknolojisi dediğin şey kaç yıllık? Peki Homo Sapiens Sapiens kaç yıllık? Peki evren, ve hatta varoluşun süresi nedir?? Milyarlarca, Belki ondan öte trilyonlarca yıl, Belki de sonsuz..Bu iki ölçeği ve zaman dilimini kıyaslayıp da bundan bir çırsamaya yeltenmek nasıl bir aklın ürünü olabilir? Cevabın bir yerinde yine cahillik yatıyor tabii ki..Günümüz teknolojisi üzerine bir 500 yıl daha koyun, bakalım ne olacak? Biliyor musunuz? Hayır. E o zaman neden bahsediyorsunuz? Cevap tamamiyle zaman içkin ki, bunu hiçbir zaman başaramayacak olsak bile bu, bunun sadece tanrı denen ne idüğü belirsiz ve mantıksal olarak çelişik bir "şey" tarafından yaratıldığı anlamına gelmeyecek. Sadece biz yapamıyor olacaz. Ha ayrıca, günümüz teknolojisi ile yapay organlarda hangi noktalara gelindiğinden haberiniz yok herhalde..

4- Sizin sınırlı algınız, hatalı tümevarımlarınız(ve onları mantıksal zorunluluk sanmanız), insansı/antropik yanılgılarınız ve bir bütün olarak algı ve kavrayış yetersizliğiniz inanın "gerçekleri" hiç mi hiç bağlamıyor. Bu bağlamda bu noktada devreye giren, hele hele sizin bahsettiğiniz türden hiçbir şey yok!..Ne başlangıç mantıksal bir zorunluluk, ne ilk neden. Varolanın bu şekilde varolması gereken her şey ve tüm temel kuvvetler zaten "orada"..İşe bunları kavramaktan başlamanız, ve en azından "eleştirebiliyor" olmanız gerekli. Aman da ilk neden, canımda bunlar nasıl oluştu vb. cinsi cahilin ezber tümce öbeklerine karnımız tok.

5- Hiçbir şeyin ereksel nedeni olması gibi bir mantıksal zorunluluk yok. Hikmeti olması gibisinden mantıksal bir zorunluluk da, yok. Bunların hepsi sizlerin temelsiz, dayanaksız insansı yanılgılarınıza bağlı hatalı çıkarımlarınız ve arzularınız. Kibiriniz. Neden? Çünkü bunlar olmazsa koca bir hiç olacaksınız..Cennet yok, huri yok. Sizin de buna tahammülünüz yok. Zayıfsınız.

Gerekirse tüm maddeleri detaylandırırız.
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 03-05-2018, 14:35
nizamname nizamname isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2016
Mesajlar: 26
Standart

Üstat SPATACÜS: eğer tanrı yoksa bizim yaşamadaki ve bu dünya üzerindeki görevimiz ne
Neden bunca ayrımcılıklar savaşlar ve mal biriktirme hırsımız
İnsanlardaki bu ölüm korkusu neden cennet ve cehennem yoksa
ölüm korkusu yoksa neden en ufak bir rahatsızlıkda dr ye koşuyoruz
ve canlı olarak yaşadığım bir şey anlatayım size
ben sağlık personeli olarak calışıyorum okul yıllarında hastanede staj yaptığım dönem şahit olduğum bir olay
hastanede kardiyoloji servisinde yatan bir hastanın can veremeyip sürekli ızdırap cekmesine şahit oldum
ailesinin anlattığına göre inancı olmayan biri ve bu hali günlerce sürdü ve öldüğü anda vücudu ve yüzü siyaha yakın şekilde morarmıştı
ailesinin anlattığına göre sürekli kelimeyi şahadet getirmeye calışmış ve muaffak olamamış bu şekilde can vermiş
daha öncede dediğim gibi
EĞER TANRI VE CENNET CEHENNEM YOKSA SIKINTI YOK KURTULDUK AMAAAAM YA VARSA YA O VADEDİLEN KIYAMET GÜNÜ VARSA
AHVALİMİZ NE OLACAK ONU Bİ DÜŞÜNELİM İSTERSENİZ .
dikkate alıp cevap verdiğiniz için teşekkürler .
saygılar...
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Etiket
evrim, türleşme

Başlık Düzenleme Araçları
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:36 .