Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı
Sn.spartacus;teori ve pratiğin uyuşmamasından bahsetmeniz doğru..Güzel bir nokta bu..Türkiye'de teoride laik ama gerçekte laiklikle alakası olmayan bir ülke..Niye böyle oluyor?Çünkü insan denilen şeyi,zaptetmek mümkün değildir..Ne yaparsanız yapın,ne yazarsanız yazın,insanlar bir yoldan gitmezler..İnsanların bir yoldan gideceğini sanmak,evrimi anlamamak demektir..Evrim denilen şeye bakan birisi,gelecekle ilgili planların tutmayacağını bilir..Hiç bir şekilde,hiç kimse geleceği bilemez..Kağıt üstünde çok güzel bir sistem yaratırsınız ama bir kıvılcım,bu sistemi tamamen ortadan kaldırabilir..
|
İşte sorun burada, bireysel bakıyorsun. İnsan da edinimlerin ürünüdür. Sistemlerin değişmesi, toplumların değişmesi tabi ki kağıt üzerinde olduğu gibi basit değildir. Zaten teorik olarak ifade edilen uygun koşulları kapsar. Örneğin canlıların evrimleşmesi, tür çeşitlenmeleri, teorik olarak kağıt üzerinde izah edilebilir, bu izahı 1 haftada gerçekleşirebilirisniz, ama o türün ortaya çıkışı ve evrimi milyon yıllarla ifade edilir.
Sistemler ise, insan öznesini ve ilişkiyi kapsadığı için, teorik olarak değişim, evrim süreleri çok ama çok daha kısadır ve tabi ki bu kısa süreç de, bir kaç yılla ilgili değildir, yüzyılları alır.
Birey, kişi bazlı yaklaşım sizi yanılgıya götürür, mevcut olanla kıyas aldatıcıdır. Şöyle ki, H.yahya diyor ki;
madem sudan geldik, neden gövdesi balık, kafası inek canlılar görmüyoruz, umarım mantık hatasını anlıyorsundur.
Sistemleri de bir bütün olarak değerlendirmek gerekir. Elbette stratejiler, teoriler açık olur, ama nesnel koşullar, öznel koşullar adı üzerinde koşullarla ilgilidir, teorinin, pratiği süreçle anlam kazanır.
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı
Çin komünist bir ülke değil,doğru..Komünizm de zaten devlet olmaz..Peki,sosyalist bir ülke mi,değil..En basitinden gelir eşitsizliği had safhada..O zaman bu Çin ne?Sıradan bir kapitalist ülke işte..Sözde komünistler ülkeyi yönetiyor ama ülkede kapitalizm hakim..Demek ki kağıt üstünde bu işler olmuyormuş..!
|
Toplumsal bilinçlenme ve yazımda ifade ettiğim olmazsa-olmaz kaidelerin bilinci ve uygulanımı esas alınmalı, ama bunu yapabilecek toplumsal bilinç düzeyi önemlidir.
Örneğin Afganistan'da yetişen bir insan ile -ortalama, genel olarak-, İsviçre'de yetişen insan aynı oluyor mu?
Kağıt üstünde teori olur ve en önemli kısmı temsil eder. Bilincin farkındalığı başka bir şey, o bilincin toplumsal bellege dönüşmesi farklı, önce bilinç gelir, bilincin önce gelmesi ise verili koşul arasında tabiki çelişki olacaktır. Her defasında dile getiriyorum, kapitalizm 500 yıllık bir sürecin ürünü! Örneğin, önce Galileo geli, "dünya dönüyor" der, o an, bunun bilinci ile verili toplumsal kanaatler arasındaki uyuşmazlık, senin öne sürdüğün gibi, insanın tabşatıyla vs ilgil ideğildir, bu anlaşılabilir, sosyo-kültürel bir meseledir. Şimdi, bu konuda o günün toplumuyla, bugünün toplumu aynı mı? Bu gün dünyanın döndüğü, küre olduğu okul kitaplarında...
Mümkünse anlamaya çalışın, insan doğası yönlü saltıklaştırma ve şartlandırmanızın bilimsel olmadığını anlamaya çalışın. İnsan önceden yazılmış ve işlenmiş bir ruhla gelmez, o bomboş bir sayfa gibi gelir, edinimlerini çevre ile olan ilişkisinden alır.
Sistemlerin değişimi ise toplumsal değişimlerle birliktedir, dolayısıyla kapitalizm çağının insanı ile, bilince edilmiş ama pratiği yaşanacak bir dönemin insanı aynı insan olmayacak! Bu bilimseldir, objektiftir, insan tabi ki yemek zorunda, içmek zorunda, zaruri ihtiyaçları var, bizim meselemiz, insanalrın ihtiyaçlarını ortadan kaldırmak değil ki - böyle insanın doğası vs diyesin. Burada mesele insanın ihtiyaçları üzerinden köle yapılması ile ilgilidir ve elbette köleliğin koşullarında, köle-insan, egemen olanın kültürü, anlayışıyla yetişecek, çünkü sistemin anlayışı, hakim anlayış haline gelmiştir, köle edinimini buradan alacak.
İnsanın birbirini sömürdüğü şurada 10.000 yıllık bir geçmişe sahiptir...
Düşündüğünün aksine, bugünün kapitalist insanı, yani senin insanın doğası sandığın bu insan yapısı, binlerce yılda sağlandı, bu insanın doğası değil,
sistemin doğasıdır! Bir dolu gözlem, deney yapıldı zamanında, iddialarını doğrulamıyorlar, aksine yanlışlıyorlar. Evveliyatında insan böyle değil! Kapitalizm varken ve egemenken, insanların, sistemin doğasınca davranış sergilemesi kaçınılmazdır. Sen sosyalizm açısından bunu esas alamazsın, bu kapitalist insan modeli...
Çin sosyalist değildir, ancak 1960 larda ifade ettiğim emperyalist işgaller ve kurtuluş savaşlarından dolayıda sembolik kutsanmışlık ciddi etkilere sahip. Çin'de iktidar fiili durumdan dolayı, koşullardan dolayı, toplumsal bellekten dolayı, kapitalizm ilanını gerçekleştiremiyor, hem toplumun yapısı, sosyalist, komünist lafzının kullanımı, iktidarın işine geliyor, şu an çıakrına yarıyor, bir çok şeyi de böylece manipüle ederken, sömürülerini kamusal görüntü altında, meşru zemine ve garantiye almış oluyorlar. En kolay kazanç yollarından birisi de, kamu geliridir. bakınız bir zamanlar hırsız, çapulcu, kapı kapı tencere, tava satan sermayesi olan gerici sermaye, şimdi devlet ve toplumu hortumlayarak, soyarak nerelere geldi.
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı
Bunlar önemli değil aslında..Bu virüs,komünistlerin yönettiği sözde sosyalist bir ülkeden çıktı mı,çıkmadı mı?Önemli olan bu..
Şu anda Çin,hastalığı kontrol ediyor artık..Bu bir başarıdır ama bu ülkedeki komünistlerin hastalığın tüm Dünya'ya yayılmasını seyretmeleri de başarısızlıktır..Yani sosyalistlere/komünistlere toz kondurmamak diye bir şey yok..Yapılan eleştirileri,küfür gibi kabul etmekte yok..
Türkiye'deki bir müslümanın çıkıp,''komünist ateist Çin,bize virüsü sattı'' demesine ben itiraz edemem..Ateizm konusunu bir kenara bırakırsak,adam haklı..%100 haklı..Sosyalistler/komünistler bu söylemlerden bile rahatsız oluyorlar..Niye?Kutsalınıza mı dokundular?
|
Burada da sorunlu bir ifade var. Çin hastalığı yaltıma konusunda gayet başarılı, ama hastalığın başka ülkelere yayılması konusunda, neden Çin'i sorumlu tutuyorsun? Örneğin emperyalist bir İtalya, neden kendi ülkesine girmesine engel olmadı? Fransa, ABD, meseleye buradan bakın.
Bu tür salgınları engellemeniz mümkün değildir, çünkü hastalığın ortaya çıkması anısının konması derken o virüs çoktan yayılmış olur. Yan virüs önce yayılır enfekte eder, önlemler sonra gelir.
Bu tanı konana kadar ülkeden dıarı çıkıp, virüsü yayn kişileri bilemez, engelleyemezsiniz.
Çin bu konuda şansısız ülke idi çünkü orada 1960 lardan beri zaten var olan virüsün mutasyonu ortaya çıkmıştı, yani tanısı gecikti. Ancak tanısı konmuş olmasına rağmen, örnekleri, testleri, laboratuvar bilgisi elde iken neden kaptialsit dünya önlem almadı. Sahaya 1-0 önde girmişken?
Çin hastalığı yok etmeye çalışırken, kapitalist dünya, ellerini ovuşturuyordu, çünkü kapitalistler bu tür vakalarda bu durumdan nasıl faydalanacağı yönünde bakar. Önce bunu yaptılar, ilaç sektörü, sağlık sektörleri ellerini ovuşturdu, evdeki hesapları, çarşıya uymadı. Bol, bol maske satıyorlar, Türkiye bu konuda İYİ yine. ABD tam bir CAN PAZARI! Maskeciler, korona testleri ve fahiş fiyatlarıyla, ne yapmaya çalışıyorlar?
Çin esamesi okunan sosyalizm kelimesinden dolayı dahi, bu konuda başarılı. Hiç birülke -Küba hariç- bu hastalığa karşı Çin kadar başarılı ollamadı, çalışadı, olamaz da. Çin'in nüfusunu düşünün bir de batı ülkelerine bakın...
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı
''Ama onlar komünist değil'' tartışmaları da,bu müslümanı ilgilendirmez..Bunlar solun kendi içindeki tartışmalar..Dışarıdan bakıldığında Çin komünist bir ülke olarak görülüyor mu?Görülüyor..!
|
Müslümanalrın böyle bir düşüncesi yok, olan istisnalar da bizi ilgilendirmez. Yani "başkası ne der" anlayışı ufku olmayan bir anlayıştır, yolcuysanız, yolunuzdan olur hatta yolunuzu dahi kaybedersiniz. Bu tür konularda, şu ya da bunun ne diyeciği önemlideğil, önemli olan gerçeğin ne olduğudur.
Ahlaksız´isimli üyeden Alıntı
Suudi Arabistan'dan bir virüs Dünya'ya yayılsaydı,tüm Dünya ''bu Müslümanlar bizi mahvetti'' derlerdi..Sonuçta orada şintoistler veya komünistler yaşamıyor..!
Bir Müslüman çıkıp ''ama Suudi Arabistan'da islam dini uygulanmıyor'' diyebilir ama dışarıdan bu topluma bakan birisi açısından bu nüanslar önemli değildir..
|
Ebola Afrikadan yayıldı, ama senin iddia ettiğin gibi bir anlayış yoktu, olsa da baz alınacak düzeyde değildir, hakim değildir.
kaldı ki tekrar edeyim, Corona bugüne ait bir virüs değildir, 1960-70 li yıllardan beridir bilinir. Bu ise covid-19, mutasyon geçirmiş hali. Bu virüs dünya üzerinde zaten her yerde mevcut idi, ancak bağışıklık bakımından gerekli nesil geçişleri sağlanmıştı, mutasyona uğradığında ise işler değişiyor. Önceden bilinen yöntemler işe yaramıyor ve yeni yöntem, çözümlerin bulunması ise zaman alıyor.
Doğru soru, ABD neden bu virüsün taaaa Çin'den, ABD ye gelmesine engel olamadı! Uzak bir yerden taşınmasına engel olmak ile, zaten içeride gelişmiş ve sonradan farkedilmiş bir virüsün yayılımını engellemek aynı seviyede ele alınamaz.
Konuştuğum bir kaç Çinli var, onların durumu batılı ülkelerden daha iyi bu konuda. 1,5 milyar nüfustan söz ediyoruz.
Son olarak kapitalist medya korkunç bir medya, kapitalist basını takip ederken çok dikkatli olmak gerekir. Örneğin Erdoğan, Esad kardeşim diyor, birlikte havuza giriyordu. Örneğin Irak'da hiç bir zaman nükleer silahlar olmadı, çalışması, planı dahi yoktu... Örneğin Küba'da parti iktidarı yoktur, hiç bir zaman, hi bir parti seçime girmemiştir. Sosyalizmde seçim sistemi, kapitalizmin temsili parti seçim sistemi gibi değildir, sosyalizmde seçime giren, yarışan ve en çok göz boyananın hükümet olabildiği partiler yoktur, halkın konseyleri vardır, konseyler halkındır ve bütün kararlar, sorumluluklar, sorumlular buralarda yapılan kongrelerle belirlenir.
yeri gelmişken komünistlere neden kolayca çamur atılır, çünkü onlar, eğrisiyle, doğrusuyla ortadadır, alavere, dalavere yapmazlar. Tarihte de böyledir, hak için mücadele edenler, haksız görülür, çünkü hakkı için mücadele eder, alavere, entrika bilmez. çamur atması, eleştirilmesi kolaydır çünkü ortadadır... Osmanlı'da ayaklanmaların tümü -istisna varsa istina olsun- haklı temellere dayanır, saf, açık, net duruş sergilerler. Resmi ideoloji ise gerçeği ters çevirip anlatır, hain edebiyatı rezil bir edebiyattır.